SON PEYGAMBER HZ. MUHAMMED (SAV) 6. SINIF 3. ÜNİTE

HZ. MUHAMMED’İN ÇAĞRISI: MEKKE DÖNEMİ Peygamberimiz Hz. Muhammed (sav), Rebiülevvel ayının 12. Pazartesi (Miladi 20 Nisan) 571 yılında dünyaya gelmiştir.

Peygamberimiz 63 yıllık ömrünün 50 yılını Mekke şehrinde geçirmiştir. Kur’an-ı Kerim’de Mekke’ye «Şehirlerin Anası» diye hitap edilmiştir? Mekke’ye «Şehirlerin Anası» diye hitap edilmesinin sebebi nedir?

Peygamberimiz Hz. Muhammed (sav), ömrünün 50 yıllık kısmını Mekke’de, geriye kalan 13 yıllık kısmını ise Medine şehrinde geçirmiştir. Bundan dolayı Peygamberimizin hayatını Mekke ve Medine dönemi olarak ikiye ayırmak gerekir.

Mekke Dönemi: İlk Vahiy Peygamberimizin peygamberliğinde önce Mekke toplumunun durumu nasıldı?

Hz. Muhammed’in (sav), peygamberliğinden önceki döneme Cahiliye Dönemi adı verilir. Putlara taparlardı İçki içilirdi Kumar oynanırdı Tefecilik yapılırdı Faizcilik oranları çok yüksekti Kölelik yaygındı Bazı aileler kız çocuklarını diri diri toprağa gömerlerdi Fuhuş, Zina yaygındı Kadına ve Kız çocuklarına değer verilmezdi

İlk Vahiy: Yaratan Rabb’inin Adıyla Oku! Peygamber efendimiz Mekke’deki cahiliye tanrılarına inanmaz ve her yıl Ramazan ayında yanına yiyecek ve içecek alarak, Mekke’nin yakınlarında bulunan Nur Dağı-Hira Mağarası’na inandığı rabbine ibadet etmek için giderdi.

610 yılının yine bir Ramazan Ayında rabbine ibadet etmek için Nur Dağı-Hira Mağarası’na gitmişti. Burada yalnız başına tefekkür ediyordu. Birden melek Cebrail (a.s.) ona göründü.

Hz. Muhammed (s. a. v. ) şaşkın ve heyecanlıydı. Cebrail (a. s Hz. Muhammed (s.a.v.) şaşkın ve heyecanlıydı. Cebrail (a.s.) ona, “Oku!” dedi. Hz. Muhammed (s.a.v.), “Ben okuma bilmem.” dedi. Cebrail (a.s.) aynı şeyi yine söyledi. Hz. Muhammed (s.a.v.) tekrar okuma bilmediğini belirtti. Cebrail (a.s.) üçüncü kez “Oku!” deyince bu kez Hz. Muhammed (s.a.v.) “Ne okuyayım?” diye sordu.

Melek Cebrail (a. s. ) de “Yaratan Rabb’inin adıyla oku Melek Cebrail (a.s.) de “Yaratan Rabb’inin adıyla oku! O, insanı bir alaktan (aşılanmış yumurtadan) yarattı. Oku! İnsana bilmediklerini belleten, kalemle (yazmayı) öğreten Rabb’in, en büyük kerem sahibidir.” (Alak suresi 1-5. Ayet) anlamındaki ayetleri okudu. Daha sonra da melek gözden kayboldu.

Eşi Hz. Hatice’den (r.a.), üzerini örtmesini istedi. Hz. Hatice’nin (r.a.), Varaka isminde bir akrabasına gidilmesi. Peygamberimizin mağaradan kaçması Varaka, Hz. Muhammed’e (s.a.v.) şunları söyledi: “Nefsim kudret elinde olan zata yemin ederim ki sen bu ümmetin nebisisin. Andolsun sana, Musa’ya gelen Cebrail’dir…” Ayrıca Varaka, Mekkelilerin Hz. Muhammed’e (s.a.v.) eziyet edeceğini, onu Mekke’den çıkaracağını ve kendisiyle savaşacağını söyledi. Eğer ömrü yeterse bu süreçte kendisinin yanında olmayı çok arzuladığını belirtti.

Yakın Çevreye Çağrı Yakın çevre denince akla kimler gelir?

İlk vahyin gelmesinin üzerinden epey bir zaman geçmişti. Hz İlk vahyin gelmesinin üzerinden epey bir zaman geçmişti. Hz. Peygamber (s.a.v.) bir gün yine Hira Mağarası’na gitmişti. Buradan dönerken bir ses işitti. Başını kaldırıp göğe doğru bakınca Cebrail’i (a.s.) gördü. Heyecan ve endişe içinde, hızlı adımlarla evine gitti. Yatağına uzandı ve eşi Hz. Hatice’den (r.a.), üzerini örtmesini istedi. Bu sırada Cenab-ı Allah (c.c.) ona Müddessir suresinin ilk beş ayetini vahyetti.

“Ey bürünüp sarınan (Resulüm). Kalk ve uyar. Rabb’ini yücelt “Ey bürünüp sarınan (Resulüm)! Kalk ve uyar. Rabb’ini yücelt. Elbiseni tertemiz tut ve kötü şeyleri terk(e devam) et.”

İslam'ı kabul eden ilk kadın Peygamberimizin eşi Hz. Hatice Aynı zamanda İslam'ı kabul eden ilk çocuk Peygamberimizin amcasının oğlu Hz. Ali Osman b. Affan (r.a.) Abdurrahman b. Avf (r.a.) Talha b. Ubeydullah (r.a.) Zübeyr b. Avvam (r.a.) Sa’d b. Ebi Vakkas (r.a.) İslam'ı kabul eden ilk köle Peygamberimizin hizmetçisi Hz. Zeyd b. Harise İslam'ı kabul eden ilk erkek Peygamberimizin yakın arkadaşı Hz. Ebu Bekr

İslam tebliğinin ilk zamanlarında Müslümanlar Mekke’de, Safa Tepesi’nin eteklerinde bulunan bir evde gizlice toplanıyorlardı. Burası Ebu’l-Erkam (r.a.) adlı sahabinin eviydi ve İslam tarihinde Dârü’l-Erkam olarak biliniyordu.

Hz. Peygamber (s.a.v.) burada Müslümanlara Kur’an-ı Kerim okuyor, Allah (c.c.) tarafından vahyedilen ayetleri tebliğ ediyor, İslam’ın ilkelerini açıklıyordu. Sahabilerini dinî esaslar konusunda bilgilendiriyor, onlarla birlikte namaz kılıyordu. Allah Resulü’nün (s.a.v.) buradaki faaliyetleri sonucunda birçok kişi Müslüman olmuştur. Hz. Ömer (r.a.) de bu evde İslam’la şereflenmiştir.