Tümevarım, gözlenen tek tek olgulardan yola çıkarak genel yargılara ulaşmaktır. Başa bir deyişle tümevarım özelden genele giden bir akıl yürütme türüdür. Tümevarımda form bulma söz konusudur.
MOSHE SAFDIE HABİTAT
1961 yılında Moshe Safdie, McGill Universitesindeki öğrenciliğinde bir proje hazırlar. Modüler küplerden oluşan bu proje, Montreal 67 Expo fuarında uygulanır. Her konutun bir terası bulunmaktadır.
Yapı başlangıçta, geleceğin ucuz, yoğun nüfuslu konut bölgelerinde insanların nefes alabilecekleri bir yapı olarak tasarlanır. Çünkü, yoğun bir şekilde bir araya getirilmiş, birbirlerine bağlanmış bloklardan oluşan konutlar aynı zamanda mahremiyeti de sağlayan, bireysel yaşantıya özen gösteren bir yapı bloğudur
Bireysel konutla, modern apartman dairesini birleştiren proje, modüler, bir araya geçen beton biçimlerin mekanları tanımlamasıyla oluşmakta.
Moshe Safdie bir mimar, şehir planlamacısı, eğitimci, teorisyen ve yazar. Tüm insanlığı kucaklayan kapsamlı ve insani bir tasarım felsefesiyle tanınmaktadır. Safdie mimariyi ve projeyi; programın geliştirilmesinden, biçimlenmesine, coğrafi ve sosyal açıdan bilgilendirilmiş, kültürel bir konum tanımlamak, elemanları ve insan tepkilerini, ihtiyaçlarını ve beklentilerini şekillendirmek olarak tanımlamaktadır.
Safdie’nin çalışmaları çok geniş bir alanda: kültür, eğitim ve sivil kurumların yanı sıra mahalleleri, kamu parklarını, karma kullanımlı kent merkezlerini ve havaalanları ve çeşitli master planlar üretmektedir.
Safdie Mimarlığın büyük projeleri arasında: Mamilla Alrov Center, Jerusalem’de eski kent merkezinde yeni dinamik bir kent yapısı, Marina Bay Sands, karma kullanımlı entegre bir yapı Singapur, Khalsa Heritage Memorial kompleksi, Sikh Halkı Ulusal Müzesi Penjab Hindistan, Barış Enstitüsü Washington DC, İsrail Ulusal Milli Arkeoloji Enstitüsü, Batı Kıyısı Projesi, karma kullanımlı Missuri Kansas Kenti projesi, Kristal Köprüsü Müzesi Bentonvil Arkansas yer almaktadır.
WALTER GROPIUS BAUHAUS
Birden fazla yalın dikdörtgen prizmayı birbirine ekleyerek daha dinamik bir kompozisyon elde etmiş ve kendi deyişiyle simetrinin yapmacık anlamsızlığı yerini serbest asimetrik gruplaşmanın canlı ve ritmik dengesine terk etmiştir.
1883 yılında Berlin ‘de doğdu. Berlin ve Münih’te iki teknik okulda ve Peter Behren’in Berlin stüdyosunda çalışmalarını sürdürdü. XX.yüzyıl başlarında Alman modernizmi burjuva sınıfına karşı gelerek bol ışık alan mimariyi ve sade hatlı tasarımları benimsedi.
Bauhaus’ta abartılı ve statüyü yücelten dekorasyon yerine sade ve demokratik bir fonksiyonizm yaratmak istemiştir ve başarmıştır. Walter’in uç noktalardaki bu endüstriyel görüşünün en güzel örneği Almanya’nın Alfeld şehrinde bulunan Fagus fabrikasının camla kaplı ön cephesidir.
WERNER LUTZ HANNOVER KONUTU
2010/27 RUKİYE BOSTAN 2010/14 TUĞBA BİRCAN