GENEL OLARAK SAĞLIK VE İŞÇİ SAĞLIĞI İŞ VE İŞÇİ SAĞLIĞI GENEL OLARAK SAĞLIK VE İŞÇİ SAĞLIĞI Son yıllara kadar işçi sağlığında amaç ise, iş kazası ve meslek hastalığı geçirmemek, çalışırken yorgunluktan korunmak, erken ihtiyarlamamaktı. Bugün sanayileşmiş ülkelerde bu amaç çok daha ilerilere götürülmüş ve "yüksek nitelikte yaşam" denilen bir hayat düzeyi sağlamaya kadar uzamıştır.
Böylece insanların "sağlıklı" veya daha doğru olarak "tam bir iyilik hali" içinde olmaları amaçlanmıştır. Bu anlayışla sağlığa bakılınca, her insanın sağlık durumunun birbirinden farklı olduğu hemen anlaşılır. Tıbbın amacı da buradan gelir. Herkese en yüksek sağlık kapasitesi sağlamak ve bu kapasiteyi sürdürmek.
İŞÇİ SAĞLIĞI VE İŞ GÜVENLİĞİNİN TANIMI "İşyerlerinde işin yürütülmesi sırasında, çeşitli nedenlerden kaynaklanan sağlığa zarar verebilecek koşullardan korunmak amacıyla yapılan sistemli ve bilimsel çalışmalardır" diyebiliriz.
İŞ SAĞLIĞININ AMACI Genel anlamda yapılması gereken iş sağlığı ve iş güvenliği çalışmalarının amaçlarını şöyle sıralayabiliriz. Kuşkusuz bu hususlar birbiriyle yakından ilişkilidir.
1- Çalışanları korumak İş sağlığı ve iş güvenliği çalışmalarının ana amacını oluşturur. Çalışanları işyerinin olumsuz etkilerinden korumak, rahat ve güvenli bir ortamda çalışmalarını sağlamak, başka bir ifadeyle çalışanları iş kazaları ve meslek hastalıklarına karşı koruyarak ruh ve beden bütünlüklerinin sağlanması amaçlanmaktadır.
2- Üretim güvenliğini sağlamak Bir işyerinde üretim güvenliğinin sağlanması beraberinde verimin artması sonucunu doğuracağından özellikle ekonomik açıdan önemlidir. İşyerinde çalışan işçilerin korunmasıyla meslek hastalıkları ve iş kazaları sonucu ortaya çıkan iş gücü ve iş günü kayıpları azalacak, dolayısıyla üretim korunacak ve daha sağlıklı ve güvenli çalışma ortamının işçiye verdiği güvenle iş veriminde artma olacaktır.
3- İşletme güvenliğini sağlamak İşyerinde alınacak tedbirlerle, iş kazalarından veya güvensiz ve sağlıksız çalışma ortamından dolayı doğabilecek makina arızaları ve devre dışı kalmaları, patlama olayları, yangın gibi işletmeyi tahlikeye düşürebilecek durumlar ortadan kaldırılacağından işletme güvenliği sağlanmış olur.
İş sağlığının tanımlaması nasıl yapılırsa yapılsın, asıl amaç çalışanların sağlık ve güvenliğini WHO'nın tanımlamasında belirtildiği gibi en yüksek seviyeye çıkarmak ve bunu sürdürmektir. Bu amaç WHO ve Milletler arası ortak teknik komite raporunda (OILO No 66 -1953) dört madde halinde açıklanmıştır.
1 .İşçinin sağlığını bütün iş kollarında fizik, mental ve sosyo-ekonomik bakımdan en yüksek seviyeye çıkarmak ve sürdürmektir. 2.Çalışma koşulları sebebiyle işçinin sağlığının bozulmasını önlemek. 3.İşçiyi işi ile ilgili tehlikelerden korumak. 4.İşçiyi,iş çevresine fizyolojik ve psiko -sosyal bakımdan adapte etmek, işçiyi işine, işi işçiye uydurmak.
Bu açıklamaya göre iş sağlığı işçinin yalnız çalışma koşulları ile ilgilenmez, aynı zamanda işçinin tüm sağlığını gözönünde bulundurur. Böyle bir çalışma ise işçinin sağlığının ve mutluluğunun yüksek seviyeye çıkarılması iş yerinde verimin yükselmesini sağlar. Çünkü sağlık ve mutluluk, sosyal ve ekonomik gelişmenin unsurlarından biridir.
Anlaşılacağı gibi İş Sağlığı ve İş Güvenliği çok yönlü bir çalışmayı gerektirir. Çalışmalar sırasında da tıp, fizik, kimya, mühendislik, matematik, iktisat, istatistik, sosyoloji, psikoloji, ergonomi gibi bilimlerden yararlanılır. Çalışma alanı ise, fabrikalar, atelyeler, madenler, inşaatlar yani üretim faaliyeti bulunan tüm işkollarını kapsar, doğal olarak da her işkolunda bazı farklılıklar gösterir.
İş sağlığı programının başarılı olmasında doğrudan etkili olan örgütler: 1-İş yeri sağlık örgütleri a.İş hekimi b.Hijyenist c.Endüstri Hemşiresi d.Psikolog e.Sosyolog
2-İş yeri güvenliği ile ilgili denetim örgütleri a.Resmi ve kuruluş dışı yapılan b.Otokontrol 3-Ekonomik örgütler.
İş sağlığı programının başarılı olmasında dolaylı olarak etkili olan hizmetler, 1.İş sağlığı ve güvenliği ile ilgili uygun mevzuat. 2.İşçinin yeterli ve dengeli beslenmesi. 3.İşçi için uygun konut sağlanması. 4.İşçinin genel ve sağlık eğitiminin uygun şekilde yürütülmesi.
Anormal fizyolojik durumun tespiti, erken teşhis ve tedavinin korunmada ki önemi bilinen bir gerçektir. Herhangi bir meslek hastalığının erken teşhisi (periyodik muayeneler) ve kazalanmış bir işçinin vaktinde ilk yardım görmesi ve rehabilite edilmesi koruyucu hizmet olarak değerlendirilmektedir. Ayrıca işçinin iyi beslenmesi bir çok hastalıklara karşı şahsın direncini attırabileceği gibi iş gücünü ve üretim hızını da artıracaktır
Endüstrileşen ülkemizde bu konuları öncelikle ele alıp incelememiz gerekir, 1.İşe giriş ve periyodik muayeneler ve koruyucu amaçla yapılan klinik muayeneler. 2.Meslek hastalıklarından korunmada uygulanacak genel ilkeler. 3. Koruyucu aşılar 4.Endüstride sağlık eğitimi. 5.Endüstride beslenme. 6 Endüstride ilk vardım ve acil tedavi.
İŞ YERİNDE UYGULANAN RESMİ-TIBBİ MUAYENELER Yürürlükte olan mevzuat gereğince veya bazı ülkelerde olduğu gibi hiç bir kanuni zorunluk olmadan iş yerinde Sağlık Servislerinin koruyucu amaçla yürüttüğü klinik ve laboratuvar muayeneleridir. Bu muayenelerin hangi iş yerlerinde, hangi tıbbi kuruluşlar tarafından yapılması gerektiği 1475 sayılı İş Kanunu'nun ilgili maddelerinde belirtilmiştir.
İş yerinde uygulanan resmi tıbbi muayeneler; 1.İşe giriş muayeneleri. 2.Periyodik muayeneler. 3.Özelliği olan işçilerle, özel işlerde çalışan işçilerin muayenesi. 4.İstirahatları dolaysıyla istirahatten dönenlerin muayenesi.
İşe giriş muayeneleri: İşçi herhangi bir işe girmek için müracaat ettiği zaman yapılan muayeneler olup, 1475 sayılı İş Kanunu'nun 79. maddesi ile tayin edilmiştir. Ağır ve tehlikeli işlerde çalışacak işçilerin işe girişlerinde veya işin devamı süresince bedence bu işlere elverişli ve dayanıklı oldukları;
İşyeri hekimi, işçi sağlığı dispanserleri, bunların bulunmadığı yerlerde sırası ile en yakın SSK, Sağlık Ocağı, Hükümet ve Belediye doktorları tarafından verilmiş muayene raporları olmadıkça bu gibilerin işe alınmaları ve bu işte çalıştırılmaları yasaktır. İşyeri hekimi tarafından verilen rapora itiraz halinde en yakın SSK Hastanesi Sıhhi Kurulunca muayeneye tabi tutulur, verilen rapor kesindir.
İşe giriş muayenelerinin amacı: 1. Uygun işe uygun işçi. 2. Endüstri toplumunu korumak. 3. İşçiyi kendi sağlığına zaralı olmayacak işe yerleştirmek. 4. Yeni işçiye muayene sırasında sağlık eğitimi yapmak.
İşe giriş muayenelerinin uygulama yöntemi: Aday işçinin öz ve soy geçmişiyle, iş geçmişi tam olarak kaydedilir. Boyu ve ağırlığı tespit edilir. İyi bir klinik muayene yapılır. Gerekli görülen laboratuvar muayeneleri yapılır. Özellikle göğüs grafısi istenir, yapılacak işe göre organ fonksiyonları incelenir. İşçiler çalıştırılabilecekleri işe göre gruplara ayrılırlar.
Periyodik muayeneler Yapılan işin özelliğine göre 3 ay, 6 ay, 1 yıl veya daha kısa aralıklarla işçilerin muayeneden geçirilmesidir. Periyodik muayenelerin amacı: 1. İşçilerin sağlığını korumak, işçinin sağlık seviyesini en yüksek, düzeye çıkarmak, herhangi bir meslek hastalığını erken teşhis ederek erken tedavi etmek ve bu hastalığın işle ilişkisini araştırmak.
2. Her muayenede işçiyi muhtemel bir hastalık yönünden eğitmek, uyarmak, iş yerinde görülmesi muhtemel hastalıkların belirtileri hakkında bilgi vermek, işçiye koruyucu tedbirleri öğretmek. 3. Meslek hastalıkları insidansını azaltarak, ödenen tazminatı azaltmak iş gücü kaybını önlemek. 4. Muayenelerde tespit edilen bulguları muhafaza ederek araştırma ve hukuki amaçlar için kullanmak.
Özelliği olan işçiler ile özel işlerde çalışan işçilerin muayenesi: Özelliği olan işçiler deyimi ile çocuk, kadın, sakat ve yaşlı işçiler(hassas sınıf) kastedilmektedir. 18 yaşına kadar çocukların herhangi bir işe alınmalarından önce; işyeri hekimi, işçi sağlığı dispanserleri, bunların bulunmadığı yerlerde sırasıyla en yakın SSK, sağlık ocağı, hükümet ve belediye tabiblerine muayene ettirilerek işin niteliği ve şartlarına göre yapılarının dayanıklı olduğunun raporda belirtilmesi gerekir.
Ayrıca 18 yaşını dolduruncaya kadar en az 6 ayda bir aynı şekilde doktor muayenesinden geçirilerek, bu işe devamlarında bir sakınca olup olmadığının kontrol ettirilmesi gerekir (1475-80). Gebe ve emzikli kadınların hangi dönemlerde ne gibi işlerde çalıştırılabilecekleri ve çalışma koşulları bir tüzükle tayin edilmiştir. (11.8.1979 tarihli Resmi Gazete).
Sakatların işe alınmaları ve yapılacak muayeneleri bir yönetmenlikle düzenlenmiştir. Özel işler: belirli bir zararlı etkisi olduğu bilinen ve mutlaka özel tedbir alınmasını gerektiren işlerdir. Mesela; akümlatör fabrikalarında KURŞUN riski her zaman vardır. Radyoaktif maddelerle çalışan işçiler özel işlerde çalışıyorlar demektir. Bu gibi işçilerin işe giriş ve periyodik muayenelerinde özel bir yöntem uygulanmalı, muayene şekilleri özel yönetmeliklerle belirtilmelidir.
Hastalıktan dolaysıyla istirahattan dönenlerin muayeneleri: İşyeri hekiminin yaptığı muayenelerin önemlilerindendir. Çünkü bu muayenelerle hekim, istirahatın sonunda hastanın ne durumda olduğunu ve niçin istirahat aldığını öğrenir. Son haliyle işçinin işe başlayıp başlayamayacağını kestirir. Gerekiyorsa işinde veya çalışma saatinde değişiklik yapabilir. Bu yolla işçinin sağlığı korunmuş olur.
İŞ KAZALARI Tanımlama 5510 Sayılı Kanununun 13. maddesi; a) Sigortalının işyerinde bulunduğu sırada, b) İşveren tarafından yürütülmekte olan iş nedeniyle sigortalı kendi adına ve hesabına bağımsız çalışıyorsa yürütmekte olduğu iş nedeniyle, c) Bir işverene bağlı olarak çalışan sigortalının, görevli olarak işyeri dışında başka bir yere gönderilmesi nedeniyle asıl işini yapmaksızın geçen zamanlarda,
d) Bu Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamındaki emziren kadın sigortalının, iş mevzuatı gereğince çocuğuna süt vermek için ayrılan zamanlarda, e) Sigortalıların, işverence sağlanan bir taşıtla işin yapıldığı yere gidiş gelişi sırasında, meydana gelen ve sigortalıyı hemen veya sonradan bedenen ya da ruhen özüre uğratan olaydır.
İş Kazalarının Nedenleri İş kazalarının oluşumunda çeşitli faktörler rol oynar. Her kazada bu çeşitli faktörler aranmalı ve kazaya neden olma derecesi dikkatle incelenmelidir. Bu nedenleri başlıca üç grupta toplamak mümkündür. Çevresel olaylar: Aydınlatma, ısı, nem, gürültü, makinalar, kaygan zemin, vb. insana bağlı olanlar: Yorgunluk, acemilik, dikkatsizlik, ihmalkarlık, vb. Eğitim yetersizliği.
Bu değişik faktörlerin iş kazasına neden olmaması için koruma önlemlerinin belirlenmesinde, her kazanın sebebini analiz etmek, gereken önlemleri almak, kazanın tekrarını ortadan kaldırmak mümkündür. Ülkemizde, Sosyal Sigortalar istatistiklerine göre, 2006 yılında 79.027 iş kazası olmuştur. İş kazalarının başlıca nedenleri şunlardır;
Bir veya birden fazla cismin sıkıştırması, ezmesi, batması, kesmesi 26 Düşen cisimlerin çarpıp devirmesi 15.791 Düşmeler 8.660 Makinalardan ileri gelenler 7.824 Motorlu taşıt kazaları 2.704 Ancak, SSK istatistikleri kazaların hakiki nedenini gösterememektedir.
Referans haftası içinde çalışmış olup, iş kazası geçirenlerin % 56 Referans haftası içinde çalışmış olup, iş kazası geçirenlerin % 56.6’sı 10 kişiden az çalışanı olan işyerlerinde çalışmaktadır. Son 12 ay içinde bir iş kazası geçirenlerin % 40.4’ünün geçirmiş olduğu kaza nedeniyle işten uzak kalması gerekmemiştir.
İş Kazalarının Özellikleri (2006) Son 12 ay içinde istihdam edilenlerden % 2.9’u bir iş kazası geçirmiştir. Bu oran erkeklerde % 3.6 iken, kadınlarda % 1.3 olarak gerçekleşmiştir. Toplam iş kazası geçirenlerin % 86.8’ini erkekler oluşturmaktadır. İş kazası geçirenlerin sektörel dağılımları incelendiğinde; iş kazası geçirenlerin oranının en yüksek olduğu sektörün % 10.1 ile madencilik ve taş ocakçılığı olduğu görülmektedir.
Bunu % 7.7 ile elektrik, gaz ve su sektörü izlemektedir. 2005 SSK istatistiklerine göre kazaların %26,4‘ü, 1-3 işçi çalıştıran küçük işyerlerinde meydana gelmektedir. Elliden az işçi çalıştıran işyerlerinde meydana gelen kazalar, bütün kazaların %62,7'dir. Bu durum, küçük işyerlerine önem vermemenin gereğini gösterir. Hatırlanması dereken Husus: Elliden az işçisi olan işyerlerinde, hekim çalıştırma zorunluluğu olmadığı gibi, işçi sağlığı ve iş güvenliği kurulları da yoktur.
b) İş kazalarının % 39'u kıdemleri 1 yıldan az olan işçilerde görülmüştür. Bu durum, iş kazalarının oluşumunda eğitim ve tecrübenin, alışkanlığın eksik olmasının önemini gösterir. İş kazaları en fazla işe başladıktan sonraki 1 saat içinde meydana gelmektedir (%18,5). İşe uyum sağlamadan ve dikkati yoğunlaştıramadan çalışmaya başlamanın sonucudur. İş kazalarının %2,5'i sürekli iş göremezlikle sonuçlanmaktadır.
e) İş kazalarının % 2‘si ölümle sonuçlanmaktadır e) İş kazalarının % 2‘si ölümle sonuçlanmaktadır. Bu ölümlerin %14'ü kazayı takiben hemen meydana gelmektedir. f) Kazalar işkollarına göre şöyle bir dağılım göstermektedir (2006). Metalden eşya imali 11.039, kazaların % 14 ‘üdür. İnşaat işkolunda 7.143 iş kazası olmuştur. Bütün kazaların % 9‘unu oluşturur.
Kömür madenciliği 6.722 kazaların %8.5'idir. Nakil araçları imali işlerinde kaza sayısı 5.807'dir. Kazaların %7.3‘tür. Dokuma sanayii 5.155 kazaların %6.5'dir. g) Ölümlü iş kazaları 397 ile inşaat işkolunda başta gelmekte bunu 165 ölüm ile nakliyat sektörü izlemektedir.