Hulefa-i Raşidin
Tarihçe
Hulefa-i Raşidin Dört Büyük Halife ya da Hulefa-i Raşidin (Raşid Halifeler) (Arapça: الخلفاء الراشدون), Muhammed Peygamber'in vefatının ardından ümmetin başı olarak görev yapmış halifelerdir. Urducada Sünni referanslarla dört arkadaş (Urduca: چار یار çar yar) olarak ifade edilmektedir. Şii kaynaklarına göre hilafet Ali bin Ebu Talib'le başlar ve ardından imamlar gelir. Dört Halife, Peygamber efendimizin vazifelerini tam olarak yaptıklarından her birine “Halife-i Raşid” (dinde rüşd sahibi halife) ve dördüne birden “Hulefa-i Raşidin” de denir. Ayrıca bu dört halife Eshab-ı kiram arasından Peygamber efendimize iman, ilim, ahlak bakımından benzerlikleri, O’na olan aşırı sevgi ve bağlılıkları ile temayüz ettiklerinden (tanındıklarından), “Çihar Yar-ı Güzin” (Seçilmiş Dört Dost) şeklinde de anılırlar.
Hulefa-i Raşidin Dört halifenin halife olacakları hadis-i şeriflerle bildirilmiştir. Peygamber efendimiz, Medine-i münevvereye hicretinden sonra, ilk olarak yaptırdığı mescidin temeline ilk taşı kendi elleriyle koydu ve; “Ebu Bekr taşını benim taşımın yanına koysun! Ömer taşını Ebu Bekr’in taşının yanına koysun. Osman, taşını Ömer’in taşının yanına koysun. Ali, taşını Osman’ın taşının yanına koysun.” buyurarak, onların kendinden sonra halifeliklerinin sırasını işaret buyurdu. Başka hadis-i şeriflerde de; “Benden sonra şu ikisine tabi olunuz: Ebu Bekr ve Ömer’e...” ve “Benden sonra halifelerim otuz sene yolumu yaşatırlar. Ondan sonra ümmetimin başına melikler gelir.” ve “Benim yoluma, benden sonra da Hulefa-i Raşidin’in yoluna yapışınız” buyrulduğu gibi bir başka hadis-i şerifte de; “Başınıza Ebu Bekr geldiği zaman, onu dünyaya zahid ve ahirete ragip bulursunuz. Başınıza Ömer geldiği zaman, onu kuvvetli, emin ve Allah yolunda kimseden çekinmez görürsünüz. Başınıza Ali geldiği zaman hadi ve mühdi olur. Sizi soğru yola götürür bulursunuz.” buyurdu.
Hulefa-i Raşidin Dört halifenin hilafet müddeti 30 yıl kadardır. Bu yıllar İslam tarihinde “Dört Halife Devri” olarak anılır. Bu zamanda İslam orduları Kuzey Afrika, Kıbrıs, Suriye, Anadolu, Irak, İran içlerine seferlere çıkmış, buralarda pekçok ülke ve şehir fethedilerek İslamiyet insanlara ulaştırılmış, muharebelerden alınan ganimetlerle İslam memleketleri imar edilmiş, Müslümanlar rahat ve huzur içinde yaşamışlardır. Dört halife, İslam dininde, peygamberlerden sonra diğer bütün insanlardan üstündür. Birbirlerine üstünlükleri de hilafetleri sırasına göredir. Bu dört halifenin her birini sevmek, bütün Müslümanlara hadis-i şeriflerle emredilmiştir.
Hulefa-i Raşidin İslam tarihinde, Hz. Muhammedin (SAV) vefatından sonra islam Devleti'nin başına sırasıyla Hz. Ebubekir, Hz. Ömer, Hz. Osman ve Hz. Ali geçmiştir.Halifeler bu dönemde seçimle belirlendigi için Dört Halife Devrine "Cumhuriyet Dönemi"'de denmiştir.
Hz. Ebubekir Dönemi Hz. Muhammet kendisinden sonra yerine kimin geçicegini belirtmemişti.Onun ölümünden sonra çıkan tartışmalarda Hz. Ebubekir halife seçilmiştir. Bu arada Hz. Muhammed'in ölümü üzerine islam dünyasında iç karışıklıklar yaşanmaya başladı.
Hz. Ebubekir Dönemi Bunlar Arabistan'da dinden dönme olayları Yalancı peygamberlerin ortaya çıkması İslamiyeti yeni kabul eden Yemen ve Umman gibi yerlerde kabilelerin zekat vermek istememesi Hz. Ebubekir Halid Bin Velid komutasındaki islam Ordularını Yemen'e göndererek yalancı peygamberleri ortadan kaldırdı ve sarsılan islam birligini yeniden sağlamış oldu.Zekat vermek istemeyenlerin isyanlarını bastırarak onları cezalandırdı. Hz. Ebubekir halife olduğu sırada Sasani devleti cöküş içindeydi.Hz. Ebubekir sasanilerin egemenliğindeki Irağa ordular gönderdi.Bu orduların başarıları sonucu Hire beyliği osmanlı Devletine bağlandı. İslamiyeti Arabistan dışına da yaymayı amaçlayan Hz. Ebubekir Bizans egemenliğindeki Suriye'ye ordular gönderdi.Yermük'te bizans ile yapılan savaşı müslümanlar kazandı ve böylece Suriye'nin kapıları müslümanlara açılmış oldu. Hz. Ebubekir döneminin önemli olaylarından biri Kur'an-ı kerim'in toplanarak kitap haline getirilmesidir. Hz. Ebubekir 634 yılında hastalandı ve namaz kıldırma görevini Hz. Osman'a verdi. Aynı yıl 63 yaşında vefat etti.
Hz. Ömer Dönemi Hz. Eubekir‘in vefatı üzerine müslümanlar Hz. Ömer'i halife seçtiler.Hz. Ömer halife oldugu sırada Suriye ‘de fetih hareketleri devam ediyordu.Hz. Ömer Suriye'nin fethedilmesine önem verdi. Görevlendirdigi birlikler kısa sürede Suriye'nin tamamını fethettiler. Fethedilen şehirlerdeki hristiyanlar din ve ibadetlerinde serbest bırakıldılar. Suriye'nin fethi tamanlandığında Filistin ve kudüs hariç her yer fethedilmişti. Kudüs halkı sıranın kendisine geldigini görerek Bizans'tan yardım istedi.deniz yoluyla büyük bir Bizans ordusu Filistine geldi.Ecnadin denilen yerde yapılan savaşı islam ordusu kazandı.Böylece Suriye ve Filistin'de müslümanların karşısına çıkacak bir Bizans ordusu kalmadı.Savaşın sonunda Kudüs kuşatıldı.Kudüs patriği şehri ancak halifeye teslim edeceğini söyleyince Hz. Ömer Kudüs'e gelerek şehri teslim aldı. Sasanilerle yapılan Kadisiye ve Nihavent savaşlarının sonucunda İran ve Irak toprakları müslümanların eline geçti.Bu yenilgiler sonucunda Sasani imparatorlugu 651 yılında yıkılmıştır. İslam orduları Hz. Ömer döneminde Azerbaycan , Yukarı Mezopotamya ve Mısır'ı fethederek Trablusgarp'a kadar ulaşmıştır. İslam devleti'nin sınırlarının hızla genişlemesi ve nüfusun artması yönetim konusunda bazı sorunların ortaya çıkmasına neden oldu.Bu sorunların çözümlenmesiyle; Fethedilen yerler yönetim birimlerine ayrılarak büyük iller oluşturulmuş ve bu illere valiler tayin edilmiştir. Mali ve Askeri amaçlı divan örgütü kurulmuştur. Devlet hazinesi( BEYTÜLMAL) oluşturulmuştur. Adli teşkilat kurularak yönetim birimlerine kadılar gönderilmiştir. İlk ordu teşkilatı kurulmuştur.Sınırlarda ordugahlar kurularak savunma ve fetih hareketleri kolaylaştırılmıitır. fethedilen bölgelerde yeni şehirler kurularak buralara müslümanlar yerleştirilmiştir. İkta sistemi uygulanmaya başlanmıştır Hicri takvim kabul edilmiştir Hz. Ömer iran'lı bir köle tarafından şehit edilmiştir.
Hz. Osman Dönemi Hz. Ömer'in öldürülmesinden sonra müslümanlar 644 yılında Emevi soyundan gelen Hz. Osman'ı halife seçti. Hz. Osman döneminde Hz. Ömer dönemindeki fetihlere devam edilmiş ve Abdullah Bin Sa'd komutasındaki islam ordusu Kuzey Afrika'da Bizans ve yerli halkı yenerek Tunus'u aldı. Suriye valiligine getirilen Hz. Osman'ın yiğeni Muaviye komutasındaki ordu mısır ordusuyla birleşerek 649 yılında Kıbrıs,Rodos ve Girit'i fethetti.Bu dönemde ayrıca Hz. Ömer zamanında başlatılan Azerbaycan fethi tamamlandı. Trablusgarp Tunus,Horosan ve harezm ele geçirilmiştir.Doğuda Hazar Türkleriyle komşu olması nedeniyle sınır çatışmaları başlamış ve bu çatışmalar Hazar Türkleri tarafından durdurulmuştur. Böylece islamiyetin Hazar denizinin batısına yayılması engellenmişti. Hz. Ömer zamanındaki önemli olaylardan biri de Kur'an-ı Kerim'in çogaltılarak belli başlı islam merkezlerine gönderilmesidir. Hz. Osman Emevi kökenli olduğu için kendi sülalesinden olan kişileri devlet yönetiminde önemli yerlere getirilmiştir.Onun bu tutumu müslümanlar tarakından hoş karşılanmamış ayaklanmalara neden olmuştu 656 yılında böyle bir ayaklanma sırasında Kur'an-ı Kerim okurken öldürüldü.
Hz. Ali Dönemi Hz. Osman'ın sehit edilmesinden sonra halifelik Hz. Ali'ye teklif edildi.Başlangıçta bu teklifi reddeden Hz. Ali ısrarlar karşısında görevi kabul etti. Onun seçilmesi Emevi sülalesinin hoşuna gitmemişti.Emevi sülalesi Hz. Osman'ın ölümünden Hz. Ali'yi suçluyordu.İlk müslümanlardan olan Hz. Muhammedin eşi Hz. Ayşe Talha ve Zübeyr'in de içinde bulunduğu gurup Hz. Osman ‘ın katilinin bulunmasını istiyorlardı.Sonunda iki taraf 656 yılında Küfe şehri yakınlarında karşı karşıya geldi. Hz. Ayşe'nin devesinin etrafında gelişmesinden dolayı Cemal vakası (deve olayı ) adı verilmiştir.Bu savaş sonunda Hz. Ali galip geldi.Talha ve Zübeyr öldürüldü Hz. Ayşe esir alındı.Cemal vakası ile birlikte Hz. Ali ve şam valisi muaviyenin arası iyice açıldı .Halifeliğin tekrar Emevi tarafına geçmesini isteyen Muaviye'nin üzerine 657 yılında büyük bir ordu ile yürüyen Hz. Ali Rakka şehri yakınlarında Sıffın ovasında Muaviye ile karşılaştı.Savaşı tam Hz. Ali kazanmak üzeriyken Muaviye hileye başvurdu.Bu olaya Hakem olayı denir.
Hakem Olayı Sıffın savaşında bir sonuç alamayan taraflar ,iki taraftan da birer hakem seçerek onların kararına başvurmayı gerekli gördüler. Hz. Ali'nin hakemi Ebu Musa El –Ensari Muaviyenin hakemi ise Amr ibn'ül As oldu.Sonunda karar veren hakemler Muaviye'nin enrikası sonucu onu halife seçtiler.Müslümanlar bu olaydan sonra üç gruba ayrıldı.
Hakem Olayı Bir süre sonra Hariciler islam dünyasını bölmekle suçladıkları Hz. Ali'yi Muaviye ve Muaviye nin hakemi olan Amr İbn'ül As'ı öldürmek için ayaklandılar ve bu üç kişiye suikast düzenlediler.Bu suikast sonucu 661 yılında sadece Hz. Ali öldü. Hz. Ali'nin ölümü üzerine Irak halkı Küfe'de Hz. Ali'nin oğlu Hz. Hasan'ı Halife seçtiler.Halifelikte hak iddasında bulunan Muaviye Hz. Hasan'ın üzerine yürüdü.Sonunda Müslüman kanı dökülmesini istemeyen Hz. Hasan bir takım şartlar öne sürerek Muaviye' nin halifeliğini kabul etti.Bu şartlar halifelikte seçim düzeninin değiştirilmesi saltanat haline gelmemesi demekti.Hz. Ali'nin şehit edimesiyle dört halife devri sona ermiştir.
SON