ALKOL ve MADDE KULLANAN ÇOCUĞA YAKLAŞIM TİJEN ŞENGEZER Tütün, Alkol ve Diğer Madde Bağımlılıkları ile Mücadele Eğitici Eğitimi
İyi bir iletişim kurmak Kabullenmek (Seçtiği yaşamı, düşünce ve görüşleri) Empati Yargılanmamalı, yaftalanmamalı, eleştirilmemeli Ders vermek, emretmek, tehdit etmek, ahlaki açıklamalarla iknaya çalışmak işe yaramaz Çocuğun içinde yaşadığı durumu, onun seçtiği yaşamı, düşünceleri ve görüşleri öncelikle kabullenmemiz gerekir. Kabullenmek onaylamak ya da aynı fikirde olmak değildir. Kabullenmek onun duygularını, davranışlarını, tepkilerini anlamak ve onu olduğu gibi kabul etmektir. Ancak değişim yaşamın içinde doğal bir süreçtir. Hedef onu kabul etmek ve değişime inanmasını sağlamaktır. Kabullenmeyle değişim arasındaki denge ilişkiyi ve sonuç olarak tedavi sürecini belirler Amaç özdeşim ve sempati değil. Madde kullanan gebcinne anlatmaya çalıştığını neler hissettiğini anlayabilmek.
FARKLIDIRLAR Kızdırmaya çalışırlar. Onların bilmeden yaptıkları bu tuzağa düşmeyin. Tartışmaya hazırdırlar. Tartışmaktan kaçının. Tartışma beraberinde savunmayı getirir, madde içme ve kullanma davranışında değişiklik oluşmasını sağlamaz Talepkardırlar. Talepler belli kurallar içerisinde yerine getirilebilir. Israrlı davranırlar. Israrla söylediğinizin arkasında durun. Tehdit ederler. Tehditlerinden çekinmeyin.
FARKLIDIRLAR Çalışanlarla aradaki mesafeyi zorlarlar. Mesafeyi siz kurun ve bozulmamasına çalışın. Gerçekçi olun ve daha sonra yaşayacağınız hayal kırıklığı ve başarısızlık duygusuna hazır olun. Çok çabuk karar verirler ve değiştirirler. Onların karar süreçlerine ayak uydurmayın, kararlarını ertelemelerini sağlayın. Duygusal dalgalanmalar gösterirler. Siz stabil olun, bırakın o değişsin.
Tedavi konusunda motivasyonu sağlamak Şimdiki davranışları ile hedefleri arasındaki çelişkilerin farkına varmasını sağlamak (Bulunduğu yer ile olmak isteği yer arasındaki fark) Açık ve net tavsiyeler değişimi başlatan ve uyaran bir etken olabilir Seçenekler sunup kendisine seçme özgürlüğü vermek Yardım arayan pek çok kişi bulundukları yer ile olmak istedikleri yer arasındaki farklılığı gördükleri için başvururlar
Öğrenim hayatlarının devam etmesine özen gösterilmeli Meslek edindirme Madde kullanımını bırakamayanlarda zarar azaltma yöntemlerinin uygulanması gerekir. Bu çocuklar sorunlu olmayan gençlerle kaynaştırılmalıdır. Boş zamanları doldurulmalıdır. Zarar Azaltmanın yararları: Madde kullanımına bağlı hastalık ve ölüm oranı azalacaktır, Madde kullanan kişi ve toplum arasında yeniden bir ilişki, bağ kurulması olasılığı doğacaktır, Önemli sayıda kurumlara başvurmayan kullanıcı ile ilişki kurma olanağı sağlanabilecektir, Madde kullanımının getireceği saldırgan davranışlar azalacaktır, Madde kullananların topluma entegrasyonu kolaylaşacaktır, Bağımlılar ülkede varolan kurallar ve yasalar çerçevesinde yaşamını sürdüreceklerdir. Bu nedenle sokakta yaşayan çocukların sürekli kalmayacak olmasa bile kurumlardan yararlanmalarını sağlamak, onların kısa süreli de olsa madde kullandığı süreyi azaltacak, genel tıbbi sorunlarının ve yaşam koşullarının düzelmesini sağlayacak, kuruma ve bir mekanda yaşamaya alışmasını kolaylaştıracak, kurumda kaldığı sürece suç işleme oranı azaltacaktır. Böyle bir dönemin sonunda çocuğun kalıcı olarak kurumda kalmaya başlama şansının artabileceği unutulmamalıdır.
Bırakma motivasyonunu sağlamak için Zararın artmasına izin vermek ya da Tedavi için en uygun zaman zararın ortaya çıktığı ya da fark edildiği zamandır (DİBE VURMA) Zararın algılanmasını sağlamak (zarar algısını düzeltmek) MOTİVASYONEL GÖRÜŞME
Motivasyonel Görüşme nedir? Kişilerin sorunlarını anlamalarını ve değişim amacıyla eyleme geçmelerini sağlamak için yapılan yardımın özel bir yoludur.
İnsanlar kimi zaman davranış biçimlerini değiştirmek istemezler. Onların kendi adlarına yaptıklarına bu özgür seçimden döndürmenin yolu, değişime inanmalarını sağlamaktır. Zorlama işe yaramaz, aksine çözümsüzlüğe götürür.
Motivasyon bir özellik (trait) değil, Motivasyon nedir? Motivasyon değişmeye hazır ya da istekli olmadır ve duruma ve zamana göre değişkenlik gösterir. Motivasyon bir özellik (trait) değil, bir durumdur (state).
Motivasyon nedir? Motivasyon kişinin söylediklerinden çok yaptıklarıdır. Terapistin görevi hastanın değişim yönünde eylem yapmasını sağlamaktır.
DEĞiŞİM EVRELERİ (Proceska ve De Climente) DEĞİŞİM BASAMAKLARI (Prochaska ve DiClemente) Altı değişik aşamanın her birinde, değişime erişmek için yapılması gereken belli ödevler ve işlemler vardır. FARKINDALIK ÖNCESİ: Davranışı değiştirmesi gerektiğinin farkında değildir. FARKINDALIK: Hem bir problemi olduğunu ve hem de bu davranışı değiştirmenin fizibilitesi ve maliyetini düşünmesiyle başlar. Kararsızlık vardır. NİYET (HAZIRLIK): Değişmek için kararı burada verirler. EYLEM: Problem davranışı düzeltmeye başladıklarında. Genellikle 3-6 ay sürer. SÜRDÜRME: Eylem aşamasını başarıyla geçip değişikliği yerinde tutma aşamasında. Eğer bu çabalar başarılı olmazsa, bir ÇÖKÜŞ meydana gelir, ve bireyler başka bir döngüye başlarlar İdeal olan sürdürme aşamasına kadar bir aşamadan diğerine doğrudan geçiştir. İçmeye bağlı ciddi problemleri olan insanların bir çoğunda gidiş sırasında bir kaç kayma ve çöküş görülür ki bu da aksiyon ya da sürdürmenin bozulmasını temsil eder.
MOTİVASYONEL GÖRÜŞME İLKELERİ (Miller ve Rollnick, l99l) Empatik ol Çelişkileri vurgula( İstediğiyle olduğu arasındaki farkı göster) Tartışmadan kaçın Dirençlerin üzerine gitme (ayna tut) Öz güveni pekiştir, Kendine yeterliliği destekle Sorumluluğu hastaya ver Hastayla işbirliği içinde ol Ambivalans üzerinde çalış Geri bildirim ver
MOTİVASYONEL GÖRÜŞME TEKNİKLERİ Açık uçlu sorular Tasdikleme Yansıtma Özetleme
Tartışmadan kaçınma Tartışmalar üretici değildir Tartışmak savunucu bir tutumu doğurur Direncin ortaya çıkması terapistin strateji değiştirmesi için bir uyarıdır Etiketleme gerekli değildir
İnsanlar ciddi bir problemleri olduğuna ikna edilmiş olsalar da başarı için ümit olmadıkça değişime doğru harekete geçmezler. Kişisel yeterlilik, bir kişinin belli bir davranışı gerçekleştirebileceği ya da belli bir görevi tamamlayabileceğine olan inancıdır. Bu durumda hastalar kendi davranışlarının değiştirilmesinin mümkün olduğunu ve böylece bağlı problemlerinin de azalacağını görebilmelidirler. Değişme ihtimalinin olduğuna olan inanç çok önemli bir motivasyon kaynağıdır Hasta kişisel değişimi seçmenin ve bunu götürmekten sorumludur Alternatif yaklaşımları seçme umudu korunmalıdır
TEŞEKKÜR EDERİM