Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

BİREY MERKEZLİ TERAPİ.

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "BİREY MERKEZLİ TERAPİ."— Sunum transkripti:

1 BİREY MERKEZLİ TERAPİ

2 TARİHÇESİ Danışandan hız alan terapi 1940’lı yıllarda ortaya atılmıştır. Hümanist psikoloji temellidir. Danışanın sübjektif yaşantısına ve danışanın olumlu ve yapıcı tercihlerde bulunabilme kapasitesine güvenmektedirler. Meşe palamutu örneği

3 Roberts'in varsayımı; İnsanlar; kendilerini anlayabilir Danışmanların direk müdahalesi olmadan da kendi sorunlarını çözebilir, Kendilerine yönelik gelişim kapasitelerine sahiptirler.

4 Danışma sürecinin en önemli belirleyicisi, danışman-danışan ilişkisidir.
Danışanın kendini gerçekleştirmesine olan inanç en önemli değişim aracıdır Kuramı değişmeye açıktır.

5 Birey merkezli yaklaşımın değişiminde dört dönem
Yönlendirici olmayan psikolojik danışma (1940’lı yıllar) Danışan her şeyin en iyisini bilir Öneri, öğüt ve yorum gibi kavramları yaklaşımından çıkarmıştır Danışanların sözlü ve sözsüz iletişiminin ne yansıttığına odaklanır

6 İkinci dönem, 1950’li yıllar
Danışandan hız alan olarak isimlendirilmiştir. Danışanın öznel dünyası merkezdedir Danışanı değişime götüren temel motivasyon, kendini gerçekleştirme gücüdür

7 Üçüncü dönem 1960’lı yıllar
Bireyin yaşantılara açık olması, deneyimlerini değerlendirmesine vurgu yapmıştır. Eğitim alanında ise, öğrenciden hız alan eğitim olarak adlandırılmıştır. Etkileşim gruplarında da kullanılmıştır.

8 Dördüncü dönem, 1980’lerden günümüze
Eğitim, endüstri ve dünya barışı için yapılan çalışmalarda kullanılmıştır. İnsanların sahip olduğu nitelikler üzerine yoğunlaşmasından dolayı birey merkezli yaklaşım olarak anılmaya başlamıştır. İlk dönemlerde danışanın duygularına önem verilirken sonraki dönemlerde danışanın yaşam ve deneyimi ön plana çıkmaktadır. Başarılı danışma için, empatik anlayış ve yargısız iletişim gereklidir.

9 İnsan doğası görüşü Bireyler, kendi yollarını çizebilirler,
Kendini gerçekleştirebilir Yapıcı değişiklikler ortaya koyabilir Danışanın güçlü yönleri ön plana çıkarılmalıdır

10 Danışmada, etkili danışman için üç davranış önemlidir.
Tutarlılık (gerçeklik) Koşulsuz kabul. Empatik anlayış. Rogers’e göre, bunların itetilmesiyle, danışan daha az savunmaya geçecek, sosyal ve yapıcı davranacaklardır.

11 TERAPÖTİK AMAÇLAR Terapinin amaçları:
Bireyin bağımsızlığını ve bütünlüğünü hedef almaktadır. Bireyin, başa çıkma becerisini geliştirmeye odaklanmaktadır. Bireyin tam fonksiyonda bulunabilmesine destek olacak ortamın sağlanması önemlidir.

12 Yeni yaşantılara açık, Kendine güvenen, İçsel değerlendirmeye yapan, Gelişimi devam ettirmeye istekli bireyler birey merkezli yaklaşımın temel hedefidir.

13 Terapistin işlev ve rolü
Davranışlar, danışanlardaki kişilik değişimlerini kolaylaştırmaktadır. Danışanların gelişmesini sağlayan ortam hazırlamak. Danışanın değişim için kapasitesine güvenmek. Danışan yönlendirilmez Danışanın şimdi ve burada ilkesine dayalı olarak davranışları üzerinde odaklanmak Sağlıklı iletişim, danışanın daha az savunucu olmasına ve değişim için istekli olmasına katkı sağlar.

14 Terapide danışanın rolü
Danışan yaşadığı uyumsuzluktan kurtulmak için danışmaya gelir. Bu uyumsuzluk kendi algısıyla, yaşadığı gerçek arasındaki çelişkidir. Örneğin Suat; akademik başarısı düşük fakat kendisini geleceğin doktoru olarak görmektedir. Öz benliği ve ideal benliği arasındaki fark, kaygıya ve kişisel güçsüzlüğe neden olmaktadır.

15 Kendilerini aciz olarak görmektedirler ve bundan kurtulmak isterler.
Danışmada zaman geçtikçe istenilen sonuçlar elde edilmeye başlar. Danışmayla, danışanın kendi kendini iyileştirme kapasitesi harekete geçer. Danışmanlar, bu sihrin gerçekleştiği ortamı düzenlemekle sorumludurlar

16 Danışma ilişkisi Danışanın koşulsuz kabul edilmesi.
Gerçek ilgi ve empatiyle yaklaşma ilişkiyi derinleştirir. Danışanın kendini anlamasına ve değişimin başlamasına neden olur.

17 SAYDAMLIK VE İÇTENLİK Danışanla ilişkide uyumlu olunması, danışmanın anlamlı olmasını sağlar KOŞULSUZ KABUL VE SAYGI Danışana saygı duyulmaması, sevilmemesi danışma verimini düşürür UYGUN EMPATİK ANLAYIŞ Danışanın yaşadıklarının hem duygusal hem de bilişsel olarak ne anlama geldiğinin anlaşılmasıdır.

18 TERAPÖTİK TEKNİK VE İŞLEMLER
Tekniklerin kullanılmasıyla meşgul olmak, ilişkiyi kişi olmaktan uzaklaştırabilir. Teknikler yerine, danışmanın kişisel niteliklerine, inançlarına, davranışlarına ve danışanla ilişkilerine odaklanmaya başlanmıştır. Burada kişisel danışma tarzımız ön plana çıkmaktadır.

19 Uygulama alanları Bireysel, grupla psikolojik danışma ve aile danışmanlığında yaygın olarak kullanılmaktadır İnsanlar krizdeyseler, atılacak ilk adım, kendilerini ifade etmelerine izin vermektir. Birey merkezli danışmanın şimdi ve buradaya odaklanan, sabırlı ve sosyal ve psikolojik olgunluğa sahip olması gerekir.

20 STAN OLGUSU İLE ÇALIŞMA
Danışmandan aldığı ilgi ve güven verici yaklaşım nedeniyle, zorluklarını yenmek yollarını keşfetmede kendine güveni artmıştır. Kendisini ifade etmesi için özgür ve güvenli bir ortam oluşturulmuştur.

21 SINIRLILIKLARI Anlamak ve dinlemekten ötesine geçilmelidir
Danışan güçlü bir şekilde etkilenmez Kavramlar somut değil.

22 BM kuramı, hangi kültür tarafından uygulandığına bağlı olarak ya çok kötülenmiş ya da çok övülmüştür. Diğer birçok danışma kuramında olduğu gibi, BM kuramı bireye çok fazla odaklaştığı ve de insanların yaşamında etkili olan aile ve kültür etkilerine pek dikkat etmediği için eleştirilmektedir.

23 SON SÖZ Birey merkezli yaklaşımın varsayımı, kendini gerçekleştirmek için doğuştan gelen bir çaba olduğu insan doğasına dayanmaktadır. Danışanla gerçek ilişki değişimi getirebilir. İlişki temelli bir yaklaşımdır.


"BİREY MERKEZLİ TERAPİ." indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları