ROMA`DA GEZILECEK YERLER
KOLEZYUM MS 72 yılında İmparator Vespasian tarafından yapılma emri verilen Roma’da bulunan amfi tiyatrodur. Tiyatro, oğlu Titus tarafından 80 yılında tamamlanmıştır. İsmini bir zamanlar buraya yakın bir yerde bulunan İmparator Nero’dan alır. Taş ve demirden inşa edilen Kolezyum, dünyadaki en büyük amfi tiyatrodur ve Roma mimari ve mühendisliğinin en önemli eseri olarak kabul edilir.
188 metre uzunluğu, 156 metre genişliği ile devasa bir yapıdır 188 metre uzunluğu, 156 metre genişliği ile devasa bir yapıdır. Sadece tiyatro oyunları için değil, hayvan dövüşleri, idamlar ve gladyatör mücadeleleri için de kullanılmıştır. Roma İmparatorluğunun ikonik sembolü olan ve turistlerin uğrak noktası olan Kolezyum’un Roma Katolik Kilisesi ile yakın bağlantıları vardır. Papa, Kutsal Cuma (İsa’nın çarmıha gerildiği gün) için meşaleyi Kolezyum etrafındaki alanda ateşler.
TREVİ ÇEŞMESİ Roma’daki en büyük ve en ünlü barok tarzı çeşmedir. 25.9 metre yüksekliğinde ve 19.8 metre genişliğindedir. 1732 yılında Nicola Salvi tarafından tasarlanan çeşme 1762 yılında tamamlanmıştır. Bu çeşme, Trevi Meydanı’nda bulunur. Özellikle Türk gezginler tarafından Aşk Çeşmesi adı ile bilinir.
Trevi Çeşmesi üstündeki temel figür deniz tanrısı Neptün’dür Trevi Çeşmesi üstündeki temel figür deniz tanrısı Neptün’dür. Neptün’ün iki yanında iki tane Triton vardır. Birisi bir deniz atına diğeri daha sakin bir hayvana liderlik ederken görülür. Bu ise denizin değişen halini sembolize eder. Çeşmenin ilk katlarından birinde bulunan kız figürü ise su kemerine adını veren bakireyi temsil etmektedir. Kayalık bir kısmı da olan deniz kenarı Trevi Çeşmesi’nde canlandırılmaya çalışılmıştır. Figürler arasında Poseidon’un bir arabayı sürerkenki hali de vardır. Dört sütununda soldan sağa şu alegorik heykeller vardır: “Meyve Bolluğu”, “Tarlaların Verimliliği”, “Sonbaharın Zenginliği” ve “Bahçelerin Zenginliği”.
Panteon Antik Roma döneminden kalan ve en iyi şekilde korunmuş bir tapınaktır. Navona Meydanı‘na yakındır. Pagan Roma tanrılarına adanan tapınak, MS 118 – 125 yılları arasında inşa edilmiştir. Yapı, İmparator Hadrian tarafından yapılmıştır ve yapılış amacı Augustus’un arkadaşı ve komutan Marcus Agrippa’nın MS 80 yılında yanan Panteon’unun yerine geçmektir.
anteon’un giriş kısmında Latince yazılmış Marcus Agrippa’ya itfah edilen bir yazı görülebilir. Yazıda “M. Agrippa, Lucius’un oğlu, üç kez konsül olan kişi yapmıştır.” Yazmaktadır. Girişin iki kısmında Augustus ve Agrippa’nın heykelleri bulunmaktadır. Yapının iç dizaynı ise gelenek ile yeniliği birleştirmiştir. Panteon’da yer alan iki gözden yağmur girer. Fakat harika tasarım ile bu su hemen akar gider.
İSPANYOL MERDİVENLERİ 1725 yılında açılan ve Trinita dei Monti Kilisesine çıkan merdivenlerdir. 1723 – 1726 yılında Roma‘da yapılan merdivenler Francesco de Sanctis tarafından tasarlanmıştır. Fransız kilisesi Trinita dei Monti ile ünlü Spagna (İspanya) Meydanını birbirine bağlar. Kelebek şeklindeki dizaynı ile İspanya Meydanı, dünyadaki en ünlü şekillerden biridir. Roma barok stilini yansıtan bu meydan, Rönesans döneminde daha çok popüler bir yerdi. Eski yazarların ve sanatçıların buluşma noktası olan meydanda ayrıca çok şık oteller de bulunmaktaydı. 17. yüzyılda Trinita dei Monti Kilisesi’nin adı meydana verilse de sonrasında İspanya elçisinin burada yaşamasıyla yine “İspanya Meydanı” adını almıştır.
Sistine Şapeli (İng: Sistine Chapel, İta: Cappella Sistina), hiç şüphesiz ki dünyanın en değerli sanat eserlerinin bulunduğu bir şapeldir. Vatikan Müzesi turunun son durağı olan şapel, her yıl dünyanın dört bir köşesinden gelen turistlerin turu sabırsızlıkla ulaşmaya çalıştığı noktadır. Sistine Şapeli ‘ne adım atıp büyülenmemek imkansız. Yerden tavana kadar her nokta ayrı ve değerli bir sanat eseri ile kaplı. Vatikan Saraylarının yeni bir ibadethaneye ihtiyaç duyması ile başlayan Sistine Şapeli serüveni mimar Giovannino De’Dolci tarafından 15. yüzyılda dizayn edilmiştir. Mimar, İncil’de geçen bir tapınağa benzettiği bu şapelde 40 metreden uzun olan 7 ayrı kata yer vermiştir. Papa Sixtus VII, Sistine Şapeli’nin duvarlarının Yahudi – Hrıstiyan dünyası için Hz. Musa’nın hikayelerini tasvir eden resimlerle yapılmasını istemiştir. Bu resimler için Botticelli, Rosselli, Perugino ve Ghirlando gibi isimler çağrılmıştır. Amaç İncil’de geçen hikayeleri resme dökmektir.
San Pietro Meydanı (Aziz Petrus Meydanı, İng: St Peter’s Square , İta: Piazza San Pietro), 1656 – 1667 yılları arasında Roma‘da Bernini tarafından tasarlanan bir meydandır. Papa Alexander VII tarafından yapımı desteklenen meydan büyük bir elips şeklindedir. St. Peter Bazilikası‘na ulaşırken geçilen San Pietro Meydanı 284 sütun ile çevrilidir. 1950 yılında daha geniş bir yol ile meydanın gördüğü alan daha da güzel hale getirilmiştir.
San Pietro Bazilikası (Aziz Petrus Bazilikası, İng: St Peter’s Basilica, İta: Basilica di San Pietro in Vaticano), Hristiyan dünyasının en büyük bazilikasıdır. Vatikan’da yer alan bu bazilika 186 metre uzunluğundadır, 136 metre yüksekliğinde bir kubbeye sahiptir, ön yüzü 114 metre genişliğinde ve 47 metre yüksekliğindedir. 22.000 metre karelik alanı ile bu devasa ibadethanede 20.000 insan aynı anda dua edebilir. San Pietro Bazilikası yaklaşık MS 4. yüzyılda İmparator Constantine’in isteği üzerine Saint Peter’ın şehit düştüğü yerde inşa edilmiştir. Zamanla bazilika büyümüş ve zenginleşmiştir. İlk restorasyon çalışması 15. yüzyılda papanın isteği üzerine yapılmıştır.
Vatikan Müzesi (İng: Vatican Museums, İta: Musei Vaticani), dünyanın en büyük Roma müze kompleksidir. Yüzyıllar boyunca farklı papalar tarafından toplanan değerli resim, heykel, harita gibi sanat eserlerini bünyesinde barındırır. Müzenin ana kısmı 1503 -1513 yılları arasında Julius II tarafından oluşturulmuştur. Vatikan Müzesi ‘nde yer alan eserler orijinal olarak Rönesans dönemi Papaları Julius II, Innocent VII ve Sixtus IV için yapılmışlardır. Diğer çalışmaların çoğu 18. yüzyılda yapılarak sergilenmeye başlanmıştır. Kompleks içerisinde ziyaret edilecek birçok yer vardır. Fakat en çok dikkat çeken noktalar şunlardır: Sistine Şapeli, Raphael’in Odaları ve Etrüsk Müzesi.
Piazza Navona Roma’daki en ünlü meydanlardan biridir Piazza Navona Roma’daki en ünlü meydanlardan biridir. Eski bir stadyum şeklinde inşa edilmiştir. Romalılar döneminde bu alan Dominitian Stadyumu olarak kullanılmaktaydı ve 30.000 kadar izleyici alma kapasitesine sahipti. Piazza Navona da bu stadın ölçülerinde ve şeklinde inşa edilmiştir. Rüzgarlı sokaklardan ve tarihi merkezlerden birden Piazza Navona’ya çıkarsınız. Şehrin göbeğinde bulunan bu yer mimarisi ve uyumlu sanat eserleri ile göz alıcı güzelliktedir. Tüm Roma meydanları içerisinde Piazza Navona, Roma hayatının en canlı yaşandığı yerlerdendir. Uzun bir süre buluşma noktası olarak kullanılan meydan, ayrıca pazarlara, yarışlara ve farklı organizasyonlara ev sahipliği yapmıştır.
Via del Corso ya da kısaca bilindiği haliyle Corso, Roma’da Piazza Venezia’yı Piazza del Popolo Meydanı’na bağlayan yoldur. Bu mesafe 1.6 kilometredir. Antik Roma zamanında “Via Lata” olarak bilinen yol, 1467 yılında Papa II’nin yolu düzeltmesi ve ana bazilikalara giden yoldaki trafiği rahatlatmayı amaçlaması ile yapılmıştır. Eskiden geniş bir cadde olarak düşünülen ve kullanılan Via del Corso bugün 10 metre genişliğindedir. Sadece iki yönlü trafiğe ve iki yönlü yaya geçişine açıktır. Kuzey kısmı yayalar içindir. Günümüzde bu sokak ünlü dükkanların bulunduğu bir yerdir.
CASTEL SANT’ANGELO =İmparator Hadrian için MS 130 – 139 yılları arasında Roma‘da inşa edişmiş bir kaledir. Ayrıca papanın evi ve hapishane olarak da kullanılmıştır. Fatih Sultan Mehmet Han’ın oğlu Cem Sultan da hapishanede mahkum edilenler arasında bulunmaktadır. Önceki papalar tarafından tehlike durumlarında korunma amaçlı buraya saklanılmıştır. Castel Sant’angelo’yu Vatikan’a bağlayan gizli alt geçit hala burada bulunmaktadır. Orta Çağ’da şehrin kuzey girişini korumak için kaleye dönüştürülmüştür.
Piazza Venezia, Roma’nın geometrik merkezinde yer alan bir meydandır Piazza Venezia, Roma’nın geometrik merkezinde yer alan bir meydandır. Venezia Meydanı, Kardinal Venezia’dan almıştır adını. Kardinal, 1455 yılında kendi sarayı olan “Palazzo Venezia”nın inşa emrini vermiştir. Piazza Venezia ise bu saraya yakındır. 1882 yılında yenilenen meydan bugünkü yerine taşınmıştır. Roma’nın en popüler meydanlarından biridir. Campidogli Meydanı’nın yakınındadır. Capitone Tepesinin eteklerinde yer alır. Meydandaki anıt Roma Forumu‘na bakar. Kolezyum’u ziyaret edip, Romayı gezdikten sonra burada mola verip tarihin, sanatın ve mimarinin tadını çıkarabilirsiniz.
Circus Maximus (İta: Circo Massimo), Roma’nın en eski ve en büyük stadyumudur. Bazı kısımları taştan yapılmıştır ve MÖ 46’da Sezar tarafından yapılmıştır. Fakat Circus Maximus’un Tarquini zamanında da kullanılmıştır. Roma’da bulunan bu yer, inşa edildiği zamanlarda tekerlekli araba yarışı ve toplu eğlenceler için kullanılmaktaydı. MS 550 yılına kadar bu amaçlarla kullanıldı. Taş ve tahtadan inşa edilen Circus Maximus iki kez yandı. İkinci kez yanması olayı İmparator Nero’nun Romayı yaktığını söylendiği zamanlara denk gelir.
PİAZZA DEL POPOLO, şehrin kuzey girişinde bulunan meydandır PİAZZA DEL POPOLO, şehrin kuzey girişinde bulunan meydandır. Roma’daki en büyük meydandır. Kimi zaman pop konserlerine, siyasi olaylara, gösterilere ve yeni yıl kutlamalarına ev sahipliği yapar. İkiz kiliseler “Santa Maria dei Miracoli” ve “Santa Maria in Montesanto” burada kuzeyden gelenler için güzel bir görüntü oluşturuyordu. Piazza del Popolo, Avrupa’daki en güzel meydanlardan biri olarak düşünülür. Meydan zamanla genişletilmiştir ve Papa Sixtus V’ın emri ile Via di Ripetta ve Via del Babuino isimli iki tane cadde eklenmiştir. Piazza del Popolo’ya orijinal şeklini Fransız asıllı Romalı mimar Giuseppe Valadier 1809 – 1816 yılları arasında vermiştir.
Arch of Constantine (İta: Arco di Costantino), Kolezyum’dan yürüme mesafesinde olan taktır. Bu iyi korunmuş yapı, 4. yüzyılda dikilmiştir ve dikilmesindeki amaç ilk Hıristiyan İmparator Konstantin’in zaferini anmaktır. Romalılar döneminde zafer kutlamaları için inşa edilen en büyük taktır. Genel tasarımına bakıldığında Septimius Severus Takına (Forum yanında bulunan) benzemektedir. Mimari tarzı ise 3. yüzyıl Roma klasik tarzına pek uymamaktadır.
Roma Forumu (İng: Roman Forum, İta: Foro Romano) Antik Roma’da şehir merkezidir. MÖ 5. yüzyıldan MS 5. yüzyıla kadar en önemli anıtlar buraya inşa edilmiştir. Palatine ve Capitoline Tepeleri arasında bulunur. Bugün Roma Forumu, Mussolini tarafından inşa edilen ve arkeolojik alanı ikiye ayıran Via dei Fori Imperiali adı verilen bir yolla ayrılır. Roma Forumu’nun sahip olduğu bütün alan içerisindeki tapınaklar, binalar ve anıtlar ile dünyadaki en büyük arkeolojik alanlardan biridir.
Roma Forumu’nda Yer Alan Önemli Yapılar Castor ve Pollux Tapınağı Romulus Tapınağı Satürn Tapınağı Vesta Tapınağı Venus ve Roma Tapınağı Aemilia Bazilikası Julia Bazilikası Septimius Severus Kemeri Titus Kemeri, Rostra, Hostilia Mahkemesi Curia Hostilia Maxentius ve Konstantin Bazilikası Tabularium Antoninus Faustina Tapınağı Urbi Göbeği (Umbilicus Urbi) ve Sezar Tapınağı Roma Forumu’nda yer alan önemli yapılardır.
ALTARE DELLA PATRİA Roma Piazza Venezzia’da yer alan bir abidedir. Ulusal bir anıt olan Altare della Patria, birleştirilmiş İtalya’nın ilk kralı olan Victor Emmanuel ve İtalya’nın birleşmesi anısına yapılmıştır. Piazza Venezia ve Capitone Hill arasında yer alır. 1885 yılında Giuseppe Sacconi tarafından tasarlanan anıt 1911 yılında açılmış ve 1925 yılında tamamlanmıştır.
PALATİNO TEPESİ Roma Forumu ve Circus Maximus arasında yer alan büyük arkeolojik bir alandır. Eski imparatorların evleri, taklar, tapınaklar ve ılıcalar burada bulunmaktadır. Efsaneye göre Roma şehrinin kökeni buradadır. Yapılan kazılar da MÖ 1000 yıllarında bile burada yaşamın olduğunu göstermektedir. Roma’da yer alan yedi tepenin en eski ve en merkezde olanı Palatino Tepesi’dir. Roma Forumu’nun 40 metre üstünde bulunan bu tepe bir yandan da Circus Maximus’a bakar. İsminin etimolojik kökü “palace” (saray) kelimesinden gelir.
HAZIRLAYAN: MUSA KACAR COĞRAFYA ÖĞRETMENİ