SÜRDÜRÜLEBİLİR REKABET GÜCÜ PİYASA KALİTESİ- ŞİRKET STRATEJİLERİ KASIM, 2007 Prof.Dr.Çelik Kurtoğlu “iyişirket” Danışmanlık A.Ş.
SÜRDÜRÜLEBİLİR REKABET GÜCÜ-PİYASALAR-ŞİRKET STRATEJİLERİ Sürdürülebilir rekabet gücünün arkasındaki iki esas etken saydam piyasalar ve bunu destekleyen kamu politikaları Günümüzde teknoloji herkes tarafından ulaşılabilen faktör Teknoloji yaratmak ise bu süreç yatırım yapmakla mümkün, yeni süreç ve ürünlerin rantını bu zahmete katlananlar elde ediyor.
ŞİRKETLERİN HEDEFİ DEĞER ZİNCİRİNİN TAMAMI MI? Küreselleşme ile uluslararası şirketlerin stratejileri tamamlayıcı mı? Küreselleşmeyi belirleyen haberleşme mi, yeni finans kolaylıkları mı.... Yoksa üretim süreci mi belirliyor şirketlerin değer zincirinin neresinde yer alacağını? Bir şirket tek başına rekabet gücünü belirleyebilir mi? Bir hükümet tek başına rekabet gücünü belirleyebilir mi? Kimin rekabet gücü? Hangi politikalar?
Ülke Uygulamalar ı İleri sanayi ülkelerinin hükümetleri teknoloji geliştirme sürecini bir bir destekliyor Akıllı ülkeler imkanları sınırlı da olsa bilinçli politikalarla kendi teknoloji nişlerini yaratıyor, (Finlandiya, Güney Kore)
Ülke Uygulamalar ı Çin Komünist Partisi, sosyal sorunlarını çözmek için attığı radikal adımlarla piyasa mekanizmasının belirleyicisi olan “fiyatları” rekabet gücü sağlayacak şekilde kendi denetimine aldı
Ülke Uygulamalar ı Türkiye’de uzun süren yüksek enflasyon piyasanın kalitesini bozdu. Bugün fiyatlar doğru göstergeler olmaktan uzak Yıllarca yanlışlara yol açan müdahalelerden sonra benimsenen “serbest piyasa” sanayi politikası kavramını tabu haline getirdi. Şirketlerin teknolojik gelişme doğrultusunda bir yandan belirsizliklerden olanak ölçüsünde arındırılması, diğer yandan ARGE desteğine ve rehberliğe ihtiyacı önemli boyutta
Türkiye’de Sanayi Politikas ı ve Serbest Piyasa Ekonomisi Makro denge önceliği ve “kriz korkusu” ile döviz kuru bir yandan sanayinin daha yüksek katma değerli alanlara yönelmesine yardım ederken, diğer yandan sanayi içi ticareti zayıflattı Türk şirketleri birbirlerinden çok yurtdışındaki şirketlerle alış veriş ilişkisinde ve bu sürdürülebilir rekabet gücü geliştirmelerini engelliyor
AB’de Şirketler Tarafından Yaratılan İstihdamın Bölünüşü AB Genelinde istihdamın %41’i imalatta çalışanlardan, %28’i profesyonel ve teknik kişilerden oluşmakta ERT şirketlerinde profesyonel ve teknik kişilerin oranı %36, imalatta çalışanların payı ise %34. ERT şirketlerinde düz işçilerin payı %4 iken, bu AB genelinde %10 luk paya sahip
ERT Şirketlerinin AB’de İstihdama Doğrudan ve Dolaylı Katkısı ERT şirketlerinin sağladıkları 6.6 milyon istihdamın 2.6 milyonu bu şirketlerde çalışanlardan oluşuyor ERT şirketlerinin tedarik ilişkisi yoluyla neden oldukları istihdam 2.9 milyonla doğrudan istihdamdan daha büyük Doğrudan ve dolaylı istihdamın yol açtığı tüketim yoluyla yaratılan istihdam ise 1.1 milyon kişi
ERT Şirketlerinin Yol Açtıkları Dolaylı İstihdamın bölünüşü İstihdamın %46’sını oluşturan tedariklerin yarıdan fazlası enerji, hammadde ve çeşitli parçalardan oluşuyor Tedariklerin üçte biri taşımacılık, haberleşme de dahil olmak üzere hizmetlerden meydana geliyor Sermaye malı ve entellektüel sermaye alımları toplamın %14’üne eşit
ERT Şirketlerinin Rekabet Artışına İmkan veren ARGE Faaliyetine Katkısı AB Genelinde yapılan ARGE’nin %14’ü ERT şirketleri tarafından üstleniliyor AB’de iş aleminin yaptığı ARGE faaliyetinin %23’ü ERT firmalarına ait ERT ARGE çalışanları AB araştırmacılarının %28’ini oluşturuyor
Türkiye’de Şirketlerin Değer Zincirinden Yola Çıkılarak Rekabet Performansının Belirleyicileri Eğitim, finansman ve altyapı önemli sorun alanları Rekabet gücünü etkileyen faktörler:Pazar büyüklüğü, istihdam ve vergi gelirleri Rekabet gücünün yaratılmasına ve sürdürülmesine imkan veren faktörler yatırımları, işgücü kalitesini, teknoloji, ARGE, buluş ve yeni pazarlara ulaşmayı sağlıyor Bu mekanizma işlerse girişimcilik özendiriliyor, yatırımlar artıyor, verimlilik ve katma değer büyüyor
Türkiye’de Rekabet Gücünü Belirleyen Etkileşme Sürecinin Haritası
Çeşitli Endüstrilerin “ARGE’de Ağır Yükte Hafifliğe” Göre Kümelenmesi Az gelişmiş ülkeler çok yük taşıyıp düşük rekabet gücü ile az değer yaratıyor Engeller ortadan kaldırılıp İmkan vericilerin önü açılırsa ülkeler değeri yüksek “hafif “mallar” üretebiliyor
Sonuç Piyasalar bilgi oluşumunu engelleyen eğilimlerden ve etkenlerden arındırılmalı İşlem maliyetleri azaltıldığı takdirde her üreticinin değer zincirinde karşılaştırmalı üstünlüğüne göre yer almasını sağlanacaktır Türkiye’de rekabet gücünü beslemesi gerekirken onu adeta engelleyen etkenler ortadan kaldırılmalıdır YARIŞTA BAŞARILAR. TEŞEKKÜRLER.
Sonuç Piyasalar bilgi oluşumunu engelleyen eğilimlerden ve etkenlerden arındırılmalı İşlem maliyetleri azaltıldığı takdirde her üreticinin değer zincirinde karşılaştırmalı üstünlüğüne göre yer almasını sağlanacaktır Türkiye’de rekabet gücünü beslemesi gerekirken onu adeta engelleyen etkenler ortadan kaldırılmalıdır YARIŞTA BAŞARILAR. TEŞEKKÜRLER.