DR. ÖNDER YILMAZ 20.11.2018
CAP RANDOMİZE KLİNİK ÇALIŞMASI DÜŞÜK YOĞUNLUKLU PSA TARAMASININ PROSTAT KANSER MORTALİTESİ ÜZERİNE ETKİSİ CAP RANDOMİZE KLİNİK ÇALIŞMASI
Avrupa ve Amerika’da yürütülen randomize klinik çalışmalardan elde edilen kanıtlar PSA temelli prostat ca taraması ile ilgili tartışmaları çözememiş ve dünya çapında farklı öneriler getirmiştir. Ölüm riski ve tedaviden kaynaklanan riskler konusunda tartışmalar devam etmektedir. Günümüzde İngiltere politikası taramayı savunmamaktadır. Amerika ise hastaların doktorlar tarafından risk ve zararlar açından bilgilendirildikten sonra bireysel karar vermelerini savunmaktadır
Önceki çalışmalar 1,2 veya 4 yıllık aralıklarla taramayı savunmaktadır. Daha az sıklıkla yapılan taramalar tanı ve tedavi sürecine zarar vermektedir. PSA taraması prostat ca’ya bağlı ölümleri azaltmasa da erken tanıyı artırabilir. Bu çalışmada düşük yoğunluklu,tek seferli PSA taramasının ve standart tanı yolunun prostat ca ve tüm nedenlere bağlı mortalite üzerine etkisi araştırılmıştır.
Materyal Metot Küme Randomize Klinik Çalışması için İngiltere’de ve Galler’de 50-69 yaş arası 419 582 erkek hasta incelendi Müdahale grubunda 189.386 kişi ,kontrol grubunda 219.439 kişi vardı. Hastalar 2001-2009 yılları arasında incelendi. .Çalışma sırasında ve öncesinde prostat ca öyküsü olanlar ile uygulamayla ilgili geçici veya acil kaydı olanlar dışlandı.
Hastalardan bireysel onam alındı. Yaş ortalaması müdahale grubunda 58.5, kontrol grubunda 58.6’ydı. PSA düzeyi 3ng/ml olanlar transrektal usg eşliğinde biyopsiye yönlendirildi. Lokalize prostat ca tanısı alanlar tedaviye yönlendirildi Çalışma 26 Haziran 2016 yılında sonlandırıldı.
Metastaz durumu değerlendirilemedi 639 hastanın kayıtları tutulamadı. Çalışma 99 bölgede 911 merkezde yapıldı Müdahale ve kontrol grubundaki tüm hastalar aynı klinisyenlerce değerlendirildi. Veriler Bristol Üniversitesi’nde değerlendirildi.
Birincil sonuçlar prostat ca nedeniyle ölümlerle ilgiliydi. Sekonder sonuçlar bütün sebeplerden ölümler,prostat ca derecesi ve Gleason derecelendirilmesiyle ilgiliydi. Birincil ve sekonder sonuçların kümülatif insidansı için Kaplan Meier yöntemi kullanıldı. Müdahale ve kontrol gruplarında prostat ca insidans ve mortalitesini kıyaslamak için yaklaşık oran orantı (RRs) karışık etki Poisson regresyon ile birlikte kullanıldı.
Sonuçlar Müdahale grubundan 64.436 kişiden doğru sonuçlar alındı. 6857 kişinin PSA sonuçları 3-19 ng/dl arasındaydı. Bunlardan 5850 kişi prostat biopsisine yönlendirildi. 10 yıllık çalışmadan sonra müdahale grubundan 549 kişi,kontrol grubundan 647 kişi prostat ca nedeniyle hayatını kaybetti
10 yıllık izlemden sonra müdahale grubundan 8054 (%4 10 yıllık izlemden sonra müdahale grubundan 8054 (%4.3 )kontrol grubundan 7853(%3.6) kişi prostat ca tanısı aldı . Müdahale grubunda tanı alanlar kontrol grubundakilere göre daha gençti. Düşük dereceli prostat ca oranı müdahale grubunda %1.7 kontrol grubunda %1.1’di. Lokalize prostat ca oranı (T1-2) müdahale grubunda %2.6 ,kontrol grubunda %1.9’du
Prostat ca için değişken analizde uyumluluk ayarlı nedensel RR 0 Prostat ca için değişken analizde uyumluluk ayarlı nedensel RR 0.93 idi Müdahale grubundan 25.459 ,kontrol grubundan 28.306 kişi tüm sebeplere bağlı olarak hayatını kaybetti. Müdahale grubundan 8 ,kontrol grubundan 7 kişi biopsiye veya tedaviye bağlı olarak hayatını kaybetti
Tartışma Bu çalışmada PSA taramasının prostat ca mortalitesi üzerine bir etkisi olmadığı ancak erken evre düşük dereceli prostat ca tanısında önemli bir artış sağladığı görülmüştür. Müdahalenin prostat ca mortalitesine etkisinde yaşa veya sosyoekonomik düzeye göre bir fark görülmedi. Erken ellili yaşlarda taramanın ileri yaşlarda taramaya göre daha etkili olduğu hipotezi öne sürüldüyse de bu durum kanıtlanamamıştır.
Taramada tanı oranı tartışmalı olabilir çünkü hedef nüfus,tarama protokolu,klinik ve demografik faktörler,prostat ca’nın uzun sürede gelişmesinden etkilenir.