EĞİTİMİN EKONOMİK TEMELLERİ
Açık sistem olarak eğitim, toplumsal, siyasal ve ekonomik sistemler ve bunların alt sistemleri ile sürekli etkileşim içindedir Eğitimin ekonomik sorunlarının önemi, ikinci dünya savaşından sonra hemen hemen bütün ülkelerce benimsenen planlı kalkınma politikasında, insan etmenine özel bir yer verilmesinden ileri gelmektedir
Ekonomi Nedir? Ekonominin Temel Özellikleri Ekonomi, sınırsız olan gereksinimler ile sınırlı olan mal (hizmet) arasında en uygun dengenin sağlanması için insanların yaptığı seçimler ve etkinlikleri inceleyen bir bilim dalıdır
Ekonominin temel sorunları; üretim, bölüşüm ve tüketimdir Ekonominin temel sorunları; üretim, bölüşüm ve tüketimdir. Ne, ne kadar ve nasıl üretilecek? Üretim nasıl artırılacak? Soruları üretim aşamasında sorulmaktadır. Bölüşümde ise adil ya da adil olmayan bir dağılımdan söz edilebilir. Tüketiciler sınırlı bir geliri en çok tatmin olacağı ya da en çok gereksinim duyduğu bir mala harcayacaktır
Ekonominin temel kavramları Gereksinme Mal Üretim Tüketim Sunum (arz) İstem (talep) Fayda (yarar) Maliyet
Gereksinme: İnsanlar tüm yaşamları boyunca gereksinmelerini karşılamaya çalışırlar. Acıkınca bir şeyler yemek, susayınca içecek içmek, üşüyünce sıcak bir yer bulmak ya da giyinmek, barınmak, yorulunca dinlenmek gibi sayısını çoğaltabileceğimiz gereksinimler vardır.
Mal: İnsanların gereksinimlerini doğrudan doğruya karşılamaya elverişli olan, üretilebilen ve doğada belirli miktarda bulunan maddi ve manevi araçlara mal denir.
Üretim: İnsanların gereksinimlerini karşılamak için gerekli malın yapılması ve çoğaltılmasıdır. Üretimin doğa, emek, para, teknoloji (teknik bilgi) ve girişimci gibi temel unsurları vardır. Bunlardan doğa, emek ve sermaye (para) klasik üretim faktörleridir. Girişimci ve teknik bilgi ise modern üretim faktörleridir
Tüketim: İnsanların gereksinimlerini doyurmak için mal, hizmet ve diğer araçlardan yararlanmalarıdır. Dayanıklı ve dayanıksız tüketim mallarından bahsedilebilir.
Sunum (arz): Mal üreticilerinin insanların isteklerini karşılamak üzere belli bir fiyatla, belli bir zamanda ve belli bir miktarda malı satmaya hazır olmalarıdır.
İstem (talep): Satın alma gücü ile desteklenen satın alma isteğidir İstem (talep): Satın alma gücü ile desteklenen satın alma isteğidir. Tek tek bireylerin isteminin toplamı piyasa istemini oluşturur.
Fayda (yarar): Fayda, malların gereksinimleri karşılama olanağıdır Fayda (yarar): Fayda, malların gereksinimleri karşılama olanağıdır. Bu , gereksinimin şiddetine, yer ve zamana göre değişebilir. Örneğin; insan acıktığında ekmeğin faydasını çok, doyduğunda ise az olarak algılayabilir.
Maliyet: Bir malı ya da bir birimi üretmek için kullanılan tüm unsurların parasal değeridir. Eğitimde fırsat maliyeti, parasal maliyet, kaynak maliyeti, faktör maliyeti, yatırım maliyeti ve cari maliyetlerden bahsedilebilir.
Eğitim Ekonomi İlişkisi Eğitimin ulusal amaçlara, bireyin gelişim düzeyine ve toplumun beklentilerine uygun olması kadar, ekonominin gereklerine de uygun olması gerekir. Ekonomi biliminin uğraşı alanı, ülkenin tüm ekonomik sorunlarıdır. Eğitim ekonomisi ise, daha derinlemesine bu kavramların çerçevesi içinde eğitimin ekonomik yönünü inceler. Eğitim ekonomisi bulguları ile eğitimin ekonomik temellerini vermeye çalışır.
Kalkınma ve Eğitim Kalkınma, bireylerin gönenç düzeyini yükseltmek amacıyla siyasal iktidarın belli ekonomi ve toplumsal politikalar izleyerek toplumun yapısını değiştirme girişimi olarak tanımlanmaktadır. Bu anlamda kalkınma ekonomik, siyasal, sosyal, kültürel ve eğitsel gelişmeyi ifade etmektedir. Eğitim geliştikçe ekonomi ve toplum gelişir. Kalkınmanın temelinde yetişmiş insan gücü yatmaktadır.
Ekonomik Büyüme ve Eğitim İlişkisi Eğitimin ekonomik büyümeye katkısı: Çalışanları daha verimli hale getirerek ekonomik büyümeye doğrudan katkı yapmak. Bilginin paylaşılması ve toplumun eğitim düzeyinin teknolojik yenilikler için yeterli hale getirilmesi ile ekonomik büyümeye dolaylı katkı yapmaktır.
Eğitim İstemi(talep) ve Özellikleri Ekonominin nitelikli insangücü istemi, yeni iş alanlarının oluşması, Ülkenin ve hane halkının ekonomik gelir düzeyinin artması, Nüfus artışı, bilim ve teknolojideki gelişmeler, Anne babanın eğitim düzeyinin artması, eğitilmiş bireylerin daha fazla eğitim alma isteği, Zorunlu eğitim sürelerinin artması sonucu öğrencilerin okulda kalma süreleri de artmıştır.
Eğitimin Finansman Kaynakları Doğrudan finansman: Eğitim bir kamusal mal olarak görülmekte ve eğitim harcamalarının tümü devlet tarafından karşılanmaktadır. Kısmi finansman:Eğitim yarı kamusal mal olarak görülmektedir. Dolaylı finansman: Eğitim özel (kişisel) mal olarak görülmektedir. Eğitim harcamalarını devlet ya da özel sektör üstlenebilir.
Eğitimin Bireysel ve Toplumsal Getirileri Toplumsal ya da kişisel getiri oranları açısından ilköğretimin getirileri tüm eğitim düzeyleri arasında en fazla olanıdır. Özellikle üniversite düzeyinde kişisel getiriler toplumsal getirilerden daha fazladır. Eğitim yatırımının tüm getiri oranları, sermayenin ortalama fırsat maliyetinin %10’undan oldukça fazladır. Eğitim getirileri açısından, az gelişmiş ülkelerin getirileri gelişmiş ülkelerin benzer getirilerine göre daha fazladır.
Ekonomi Eğitimi Çocukların; besinleri israf etmeden ve besin değerini düşürmeden tüketme,gerektiğinde bu besinleri saklama, koruma bilgi ve becerisini kazanma, yerli malı kullanma, Donatım, giysi ve üretim araçlarını koruma ve verimli bir biçimde kullanma becerisine sahip olma, Kendi gücünün farkında olup en verimli bir biçimde kullanması ve sürekli geliştirme, Finansal kaynakların önemini bilerek, (israfa ya da cimriliğe kaçmadan) tutumluluğu öğrenerek para yönetimi alışkanlığını sağlamak amaçlanmaktadır.