Stres Üriner İnkontinansın Minimal İnvaziv Tedavisi: Mesane Boynu Enjeksiyonu Ayse Veyhürda Dikmen, Polatlı Duatepe Devlet Hastanesi, Üroloji Klinigi, Polatlı, Ankara Bora Coskun, Polatlı Duatepe Devlet Hastanesi, Kadın Hastalıkları ve Dogum Klinigi, Polatlı, Ankara
Stres üriner inkontinans, kadın hasta popülasyonunu sosyal ve psikolojik yönden etkileyen önemli bir sağlık sorunudur. AMAÇ: SUİ’a neden olan primer mesane boynu yetmezliğinin minimal invaziv bir yöntem olan mesane boynu enjeksiyonu yöntemiyle tedavisinde, hastaların tedaviye yanıt oranını retrospektif olarak belirlemek.
GEREÇ-YÖNTEM: Şubat 2014 ve Kasım 2015 arasında üroloji- kadın doğum kliniğimize, ortalama yaşları 59,6 olan 950 kadın hasta SUİ semptomlarıyla başvurdu. 950 hastanın 220’sine sistoskopi yapıldı. Tüm hastalar retrospektif olarak incelendi ve biyokimyasal değerlendirme, üriner sistem ultrasonografisi, ped günlügü ve üroflovmetrik inceleme yapıldı. 950 hastanın 22’sinde mesane tümörü, 84’ünde üriner sistem taş hastalığı ve 18 hastada bir jinekolojik malignite saptandı ve retrospektif incelemede dışlandılar.
237 (%28,6) hasta SUİ nedeniyle 1 ped/gün düzeyinde inkontinanstan şikayetçiyken, 430 (%52) hastanın 2 ped/gün düzeyinde SUİ bulguları mevcuttu. 80 (%9,6) hasta 2 ped/günden daha fazla idrar inkontinansı tariflerken 79 hasta sosyokültürel nedenlerden dolayı ped değerlendirmesini yapamadı. Değerlendirilen 826 hastanın 185’i (%22,4) daha önce SUİ nedeniyle en az altı ay 20mg/gün duloksetin tedavisi almıştı.
Sistoskopi yapılan 220 (%26,6) hastanın 75’inde (%9) stres üriner inkontinans nedeni olarak primer mesane boynu yetmezliği tespit edildi. 75 hastaya (%8,5) lokal anestezi altında sistoskopi sırasında 1cc dekstranomer ve hyalüronik asit içeren yer kaplayıcı bir madde ile saat 4-8 hizasında mesane boynu enjeksiyonu yapıldı.
Bu yöntemle primer mesane boynu yetmezliğine baglı SUİ’nin minimal invaziv tedavisinin sağlanması amaçlanmıştı. Tüm hastalar SUİ semptomları ve cerrahi sonrası klinik seyir açısından en az 9 ay takip edilmişti.
BULGULAR: 8 hasta girişimden fayda görmedigini belirttiğinden ve 2 ped/günden daha fazla inkontinans bulguları tariflediğinden önceki medikal tedavilerine geri döndü. 75 hastanın 67’si (%89,3) mesane boynu enjeksiyonu sonrası stres üriner inkontinans semptomlarının tamamen düzeldiğini ve ilaç kullanma ihtiyacı duymadıklarını belirtti. Bu hastaların tamamı girişim sonrası klinik durumlarından memnun olduklarını ve ped kullanmadıklarını belirttiler.
SONUÇ: Primer mesane boynu yetmezligine baglı SUİ’ın tedavisinde dekstranomer ve hyalüronik asit içeren yer kaplayıcı maddelerle mesane boynu enjeksiyonu çok başarılı bir minimal invaziv yöntemdir.
Gerekli klinik deneyim kısa sürede edinilebilir Gerekli klinik deneyim kısa sürede edinilebilir. Ögrenme egrisi kısa sürüyor, uygulanan maddenin temini kolay. Hasta memnuniyeti yüksek.
Medikal tedaviye uyumu kötü olan ve yandaş hastalıkları nedeniyle invaziv yöntemlerin uygulanamadığı hastalarda özellikle tercih edilebilir. Ofis ortamında lokal anesteziyle uygulanabilirliği ve idame medikal tedavi gerektirmemesi ideal bir yaklaşım oldugunun kanıtıdır.