DİN ÖĞRETİMİNDE YENİ YAKLAŞIMLAR Yeniden yapılanmada a)Doğru bilgi b)İlgi c)Sevgi

Doğru Bilgi:Kim olursa olsun muhataba ,okulda öğrenciye, camide cemaate doğru bilginin ilgileri çerçevesinde sunulması gerekir.Hem etki etmesi hem de sunulması bilginin yararlılığı açısından önemlidir.Bilginin doğruluğu bilginin önemi kadar ihtiyaçtır.

Sevgi Doğru bilginin sevgiyle yoğrulduğu ortamda sevgiyle kuşatıldığı zaman, bireylerde meydana getirdiği davranış değişikliğinin şaşırtıcılığı önemlidir.Sevdiğine yakınlaşma,bütünleşme insanın doğasında vardır.

Hedef Barış ve hoşgörüdür.Dünya barışa her zamankinden daha muhtaçtır.Birbirimizi tanımaya ilgi duymaya ilgi duymaya,anlamaya ihtiyacımız vardır.Ben kim öteki kim:Çatışma kültürünün yerini barış ve hoşgörü , doğru bilgi, sevgi ve ilgiyle olur.

VİZYON Din eğitiminin vizyonu; kültürel mirası değerlendirebilen, yaşanan hayatı yorumlayabilen ve problemlere çözüm üreten kişiler yetiştirmektir. Ben kimim,nereden geldin, nereye gidiyorum, hayatın anlamı nedir soruları cevaplanıp sosyal alanlardaki problemleri anlayıp onlara çözüm üretebilen kişiler yetiştirmektir.

MİSYON Din eğitiminin misyonu şu beş kavramla nitelenir: Temel Değerlerimiz 1-Sağlıklı din anlayışının Türkiye için gerekli zihniyet gelişmesinin gerçekleşmesine yardımcı olabileceğine inanırız.

2-Düşünen, sorgulayan, inancını akılla bütünleştiren kişiler yetiştirmeye çalışırız. 3-Ezberci ve baskı altına alıcı yaklaşımı değil;konuları çözümleyici ve yorumlayıcı bir yaklaşımı benimseriz. 4-Dinin barıştırıcı,birleştirici, barışı sağlayıcı gücünü ortaya çıkarırız.

5-Şekilcilik ve sloganlaştırıcı değil, ahlaki öğretilerin felsefesini önemseriz. 6-Sorunlara aceleci çözümlerle yaklaşmamaya çalışırız. 7- Oku,düşün ve anla prensibini benimseriz.

8-Sağlıklı din eğitimi kaliteli bir eğitim ve öğretim sürecinden geçer. 9-Nitelik, nicelikten üstündür. 10-Eğitimde,yönetici-öğretmen-veli ilişkisinde güven ortamı yaratırız. Temel değerlerimizden biri olan sağlıklı din eğitimi akla ve bilime dayanmalıdır. İmam-Hatipler önemlidir.

Düşünme ve sorgulama sanki din alanında bir tabu gibi kabul edilmektedir.Hedefimiz “Ben böyle duydum, böyle diyorlar “değil “Ben böyle düşünüyorum “diyebilen, kendi doğrusunu kendi aklıyla keşfedebilen , sorgulayan ve doğruyu bulan bir öğrenci modeli oluşturmaktır.

Kur’an aklı olana hitap eder. ”Akletmiyor musunuz Kur’an aklı olana hitap eder.”Akletmiyor musunuz ? Kur’an ve sünnet ilkesidir. Bir düşünürümüz “Bazı kavramlar vardır.Bunlar sizin efendiniz de olabilir ,hizmetçiniz de olabilir.Bunlar sizin kullanmanızla ilişkili soru cümleleridir.” Ne söyledi ? Kim söyledi?Nasıl söyledi?Niçin söyledi?Ne zaman söyledi ?Nerede söyledi?gibi. Bilgi bu tür yaklaşımla sunulmalıdır.Dinin barışçı, kavgayı önleyici yönü ele alınmalıdır.Ahlak felsefesi yönü önemli, slogan yönü değil.

Din adına , Allah adına hareket etmeye hiç kimsenin hakkı yoktur. Dinin olumlu değerlerini dünyanın değerleri için nasıl hayata geçirebiliriz? Bu prensip oku, düşün, anla şeklinde formül edilebilir. Nitelik nicelikten üstündür. Enerjimizi pozitif kullanmalıyız. Negatif enerji çabuk sirayet eder ve insanı karamsarlığa götürür.

Çağımızda stres yönetimi, zaman yönetimi,insan kaynakları yönetimi gibi yeni arayışların vurgu yaptığı ana nokta şudur: İnsan potansiyelini sıfırlayan, aşağı çeken, en önemli hadise, olumsuz anlamdaki vızıltılar ve söylentilerdir. Düşünce ağacı temelinde, insana, düşünceye, hürriyete, ahlaki olana ,kültürel mirasa saygı duyan bir din öğretimi anlayışı vardır.

Ben değil biz düşüncesine sahip ahlaklı öğrenciler yetiştirmeliyiz. Eğer düşünür ve eleştirel bakarsanız az istismar edilirsiniz. İstismarın altında yatan en temel neden , eleştirel bakılmayan ortamlardır. Sevgiyi çocuklara yansıtmak sevgiyi kendinde örneklemek ve yaşatmaktır.

Küçük bir çocuğun şu sözleri uyarıcıdır:”Büyükler ,ağacı seviyoruz diyorlar ama kesiyorlar. Hayvanları seviyoruz diyorlar ama avlıyorlar. Birbirlerine seni seviyorum diyorlar ama kavga ediyorlar.Biri bana seni seviyorum diyecek diye ödüm kopuyor.” Bunu söyleyen çocuk, yetişkinler dünyasına acımasız bir eleştiri yapmaktadır.

İnsan her yönüyle tanınmalı ve anlaşılmalıdır İnsan her yönüyle tanınmalı ve anlaşılmalıdır.Bir davranışın karşısında önce nedeni düşünülmeli sonra değerlendirilmeli. Oysa önce sen şusun denilmekte sonra değerlendirme onun üzerine bina edilmektedir. Bu iletişimi olumsuz etkiler. Sen şusun değil, davranışın analizi yapılmalı.

Çocuklara yeniden yapılanma sürecinde doğru bilgi,ilgi, sevgi esasına dayalı din öğretimi yapılmalıdır. Üç İbrahimi dinde aşkın bir varlığa inanılır.Üç dinde de Tanrınınbir sıfatı barıştır.Bu isim İslam’da selam, Yahudilikte şalom, Hıristiyanlıkta peace dir. Üçünün anlamı da barıştır.