MÜNAZARA
MÜNAZARA Kelime olarak münazara karşılıklı olarak bakmak,düşünmek anlamına gelir. Münazara, iki veya daha fazla kişinin belirli kurallar ve kaideler çerçevesinde,herhangi bir konuda,gerçeğe ulaşmak için karşılıklı tartışması ve fikir alışverişinde bulunması şeklinde tanımlayabiliriz.
Münazaranın konusu ileri sürülen iddiayı ispat eden delillerdir. Mantık kavramları ve kuralları kullanılarak gerçekleştirilen genel bir tartışma metodudur. Mantık gibi bir alet ilmidir.
Bütün bilimlerde tartışılan konuda doğruyu ortaya çıkarmak için münazara metodu kullanılabilir.
MÜNAZARA İLMİNİN DOĞUŞU Müslümanların diğer din mensuplarıyla etkileşime geçmeleriyle ortaya çıkmıştır. Bu etkileşimde İslamiyetin diğer dinlerden üstünlüğünü ortaya koyabilmek için sistemli bir münazara bilgisine ihtiyaç duyulmuş,daha sonraları müslümanlarında kendi aralarındaki tartışmalarda da münazara usulleri kullanılmaya başlanmıştır.
14. YY dan itibaren Adabü’l Bahs ve Münazara adı altında eserler kaleme alınmaya başlanmıştır. Osmanlı Döneminde münazara ile ilgili eserler kaleme alınmaya devam edilmiştir. Molla Lütfi’nin Risale fi’l-Ulumi’ş-Şer’iyyeti ve’l- Arabiyye isimli eseri bunlardan birisidir.
MÜNAZARADA İKİ TEMEL USUL Münazara ve diğer tartışma adaplarında yazılan eserlerde genel olarak iki metod takip edilmiştir; Pezdevi Amidi metodları.
Pezdevi; metoduna göre münazarada sadece nass,icma ve kıyasa dayanan deliller kullanılabilir. Amidi metoduna göre ise münazarada hangi ilme ait olursa olsun delil niteliği taşıyan bütün bilgiler kullanılabilir.
MÜNAZARADA KULLANILAN KAVRAMLAR Tahaküm; delilsiz bir iddia. Bedihiyat; doğruluğu apaçık olan önermeler. Mükabere; münazarada hiçbir delil göstermeden bir iddiayı reddetmek ya da çürütmek mümkün olmaması.
Münazarada bir iddia ile ortaya çıkan kimse muallildir. Delile karşı cevap veren kimse sail.Sail üç şey yapabilir; 1-Önleme(men):O delili kabul etmez ise ‘kabul etmem’ der ve başka delil ister. 2-Çürütme(nakz):Delilin geçersiz olduğunun başka bir delil ile ispat eder. 3-Çekişme(muaraza):Delili değil de ileri sürülen görüşü başka bir delil ile çürütebilir.
MÜNAZARANIN KURALLARI Tarafların mantık ilminin kurallarına uymayan delilleri ve iddiaları geçersiz sayılmaktadır. Üstün gelmek, karşısındakini utandırmak gibi sebeplerle münazara yapılmaz. Tartışılan konunun dışına çıkılmamalıdır. Münazarada sözler fazla uzatılmamalıdır.
Münazara sırasında gülmek,çırpınmak,kızmak,bağırmak doğru değildir. Münazarada kişi karşısındakini küçük görmemelidir. Münazarada karşı taraftaki kişinin sözü kesilmemelidir.
MÜNAZARANIN FAYDALARI Münazara, tarafların ve özellikle öğrencilerin tartışılan konuyu derinlemesine öğrenmelerini sağlar. Kurallarına uygun yapılan münazara tarafları hataya düşmekten korur. Osmanlıda ders olarak okutulan münazara, öğrencilerin derslerini daha iyi anlamalarına ve ezbercilikten kurtulmalarına yardım etmiştir.
CEDEL Cedelin tanımı;kelime olarak ipi sağlam bükmek,birini sert bir şekilde yere düşürmek,düşmanlık,mücadele etmek,münakaşa etmek gibi anlamlara gelir. Mantıkta cedel, meşhur olan ve doğru kabul edilen öncüllerden oluşan kıyastır. Felsefe ve kelamda ise bir düşüncedeki çelişkileri tartışarak gösterme sanatı.
İbn Sina’ya göre cedel ‘bir fikri meşhur veya genellikle kabul görmüş mukaddimelerle ispat etme ve savunulan fikre zıt bir görüş benimsememe sanatı’dır. Gazali’ye göre cedel ‘doğru olanın ortaya çıkması , yanlış olanın yanlışlığının anlaşılması için taraflar arasında yapılan tartışmadır.’
CEDELİN FAYDALARI Doğru bilgiler yanlış bilgilerden ayrılır,gerçekler ortaya çıkarılır. Tartışan tarafların zekaları açılır,zihinleri berraklaşır. Bilgiler pekiştirilmiş olur. Taraflar görüşlerinin kaynaklarını ispat etme ve gösterme mecburiyetinde kalır. Tartışılan konunun kapalı yönleri açığa çıkarılır.
CEDELİN ADABI Tartışan tarafların ortak doğruları olmaları şarttır. Tarafların amacı, doğruyu bulmka yanlıştan uzaklaşmak olmalıdır. Yüksek sesle konuşulmamalıdır. Kişi kendi seviyesinde olmayanlarla cedel yapmamamlıdır. Ciddiyetsiz ortam olmamalıdır. Taraflar açık seçik net ifadeler kullanmalıdır.
Rakibin sözünü dikkatle dinleyip iyice anlamak gerekir. Rakibi küçük görmek ve aşağılamak doğru değildir. Cedel sırasında taraflar güüleryüzlü ve iyi niyetli olmalıdır. Rakip zayıf da olsa ileri sürülen deliller sağlam ve güvenilir olmalıdır.