FURKAN EĞİTİM VAKFI TEFSİR USULÜNE GİRİŞ
KUR`AN-I KERIM -Sözlükte Kur’an: : Kaf, Ra ve Elif Kökünden; Okumak yada toplamak anlamında bir mastardır. Bu mastar; قرأ قرآنا şekillerinde kullanılır. Tıpkı (bağışladı anlamındaki fiilin mastarının) غفر غفرانا diye gelmesi gibi. Okunan şey- toplanan şey ( ism-i mef’ul) Topladı – Toplayıcı ( ism-i fail ) Istılah- Şer’i anlamı: Yüce Allah’ın Resulü ve peygamberlerin sonuncusu Hz. Muhammed (S.a.v)’ e indirmiş olduğu, Fatiha ile başlayıp Nas süresi ile biten yüce Allah’ın Kelamıdır.
ARAPÇADIR; ‘’ muhakkaki biz onu anlayıp düşünesiniz diye arapça bir Kur’an olarak indirdik.(yusuf 12/2) Allah Tarafından korunmuştur ‘’ Şüphe yok’ki o zikri (kur’an’ı) biz indirdik. Onu koruyacak olan da biziz.’’ (hicr 15/9) Kendinden önceki kitaplara göre Yücedir ‘Gerçekten bu Kur’an en doğru yola iletir’.(isra 9) ‘Şayet biz bu Kur’anı bir dağa indirseydik muhakkak’ki Allah’ın korkusundan başını eğerek dağılıp paramparça olduğunu görürdün. İşte biz bu misalleri insanlar düşünsünler diye veriyoruz’.(Haşr 21) Buna örnek! ( hicr 87, kaf 1, enam 155, tevbe 124-125 , tevbe 52, maide 48.) ve daha pek çok ayet vardır.
İslam Şeriatının Kaynağıdır ‘Ve biz sana bu kitabı, herşeyi açıklayan bir hidayet, bir rahmet ve Müslümanlara bir müjde olmak üzere kısım kısım indirdik.’(nahl 89) ‘Hak ile batılı ayırdedici olanı (Furkanı) alemlere uyarıcı olsun diye kuluna indiren (Allah) ne yüce, ne mübarektir.’ (furkan 1)ve ibrahim süresi 1-2 bakılabir Sünnet’in kaynak olduğunu bildirir. ‘Peygambere itaat eden gerçekte Allah’a itaat etmiş olur. Kimde yüz çevirirse zaten biz seni onların üzerine bir koruyucu göndermedik.’(nisa 40) ‘Hem peygamber size ne verdiyse onu alın, neyi yaskladıysa ondan sakının’.( Haşr 7) ayrıca Ahzab 36, Al-i İmran 31 gibi ayetlere bakılabilir.
1. Kur’an’ın Nüzulü İlk inen ayetler Kur’an ilk olarak Resulullah ﷺ ‘e ramazan ayında, kadir gecesi nazil olmuştur. “Doğrusu biz onu (Kur’an’ı) kadir gecesi indirdik’’.(kadr 1) (Duha 3-4, Bakara 85). Kur’an Peygamber ﷺ efendimize ilk 40 yaşındayken, Mukarreb meleklerden birisi olan Cebrail عليه السلام tarafından indirilmiştir. (şuara 192-195, tevbe 19-21, necm 5-7 ve Nahl 102) İlk inen ayetler Kur’an’ın ilk inen buyrukları el-Alak suresinin ilk beş ayetleridir. “Rabbinin adıyla Oku! O insanı alak’tan yarattı. Oku Rabbin en kerim olandır. O kalemle (yazmayı) Öğretendir. İnsana bilmediğini O öğretti’’. Bundan sonra vahiy bir süre gecikti ve sonrasında Müddessir süresinin ilk beş ayeti nazil oldu. ( muddessir 1-5 )
1. Sebebe bağlı olmadan nazil olan buyruklar; bunlar, nüzulünden önce indirilmesini gerektiren herhangi bir sebeb olmaksızın indirilen buyruklardırki Kur’an-ı kerimin çoğunluğunu bu ayetler oluşturur. 2. Sebebe bağlı olarak indirilmiş buyruklar; a) Yüce Allah’ın cevabını verdiği herhangi bir soru “Sana hilalleri sorarla. Deki onlar insanlar için birde hac için vakit ölçüleridir”(bakara 189) b) Açıklamayı veya sakındırmayı gerektiren bir olay gelmişse buyruk nazil olur. Bilhassa munafıkları ve hallerini haber veren ayetler bu türdendir.
c) Hükmü bilinmesine gerek duyulan meydana gelmiş bir fiil sebebiyle nazil olur. Nüzul sebeplerini bilmenin sebepleri a) Kur’an-ı Kerim’in yüce Allah tarafından indirilmiş olduğunu açıklamak: Peygamber ﷺ Sorulan bazı soruların cevabını vahy gelmeden bilmezdi. isra 85 ve Buhari’nin ilm babı 125 ve müslim 2794 numaralı munafıklarla ilgili geçen hadis buna en iyi örnektir. b) Yüce Allah’ın Resulünü savunması. (Furkan 32. ve Aişe r.a. Hakkında gelen ifk ayetleri bu türdendir.)
Lafzın umumiliği ve sebebin Hususiliği c) Yüce Allah’ın kederi ve sıkıntılarını gidermek için kullarına verdiği önemi bidirir. (Nisa 43 ve maide 6 – Teyemmüm ayetinin nüzulu bu babdandır.) d) Ayetleri doğru anlayıp ibadetleri istenilen şekilde anlamak. ( Bakara 158- tavaf-say ayeti) Lafzın umumiliği ve sebebin Hususiliği Şayet ayet-i kerime özel bir sebepten dolayı inmekle birlikte lafzı umumi bir anlam ifade ediyorsa, ayetin hükmü hem iniş sebebini hemde lafzının kapsamına giren bütün hususları kapsar. Çünkü Kur’an-ı Kerim bütün insanlık için teşri’de bulunmak üzere inmiştir. Muteber olan lafzın umumiliğidir, sebebin hususiliği değildir. (Lian ayetleri buna örnektir. ( Nur. 6-9 )
Mekki: Peygamber ﷺe Medine’ye hicretinden önce Mekkedeki 13 yıllık zaman biriminde inen buyruklardır. Medeni: Resulullah’a Medine’ye hicretinden sonra inen Kur’an-ın tüm buyrularına denir. Kur’an-ın Mekki bölümleri Üslub ve konu bakımından Medeni bölümlerden farklıdır. Üslub bakımından: Mekki buyruklarda güçlü bir üslub ve sert bir hitabet ile birlikte genellikle ayetleri kısa ve getirilen deliller güçlüdür. Medeni buyruklarda ise yumuşak bir Üslub ve kolay bir hitabet vardır. Çoğunlukla buryukları uzun ve hüküm ayetleridir. (bakara 282)
Konu bakımından: Mekki buyruklarda genelde Tevhid ve akideye dair açıklamalar gelir. Özellikle Uluhiyyetin tevhidi ve öldükten sonra dirilişe iman ile alakalı husular dile getirlimiştir. Medeni buyruklarda ise İbadet, Muamelat, Cihad ve hükümleri, Münafıklar ve durumlarına dair hükümler ve bilgiler verir. sure veya ayetlerin Mekki veya Medeni olmalarının bilinmesi önemlidir, zira Allah’ın buyrularını daha iyi idrak etmenin yolu burdan geçer..
Kur’an-ın Kısım kısım indirilişindeki Hikmetler a) Peygamber ﷺ’in kalbine sebat vermek ve pekiştirmek. ( Furkan. 32-33) b) İnsanlara Kur’an-ı ezberlemeyi, onu anlamayı, gereğince amel etmeyi kolaylaştırmak.( isra. 106) c) Kur’an-ın inen bölümlerini kabul etmek,bunları uygulamaya geçirmek için gayrete getirip teşvik etmek. İfk olayında olduğu gibi şiddetli arzu,istek d) En Mükemmel mertebeye ulaşıncaya kadar teşride tedricilik. İçkiyi haram kılan ayetler gibi. (bakara 219, nisa 43, maide 90-92)
Kur’an-ın Tertibi Kur’an’ın tertibi mushaflarda yazılı, kalplerde ezberlenmiş olduğu şekilde ardı arkasına okunması demektir. Bu tertib üç çeşittir. Kelimelerin tertibi: Her kelimenin ayetteki yerinde olması nas ve icma ile sabittir. Bunun vücubu ve ona muhalefet haramdır. Ayetlerin tertibi: Herbir ayetin surenin o ayete ait olan yerinde olması demektir. Buda nas ve icma ile sabittir. Hükmü 1.deki gibidir. Sürelerin tertibi: Herbir surenin mushaftaki yerini alması demektir. Bu ictihad ile sabit olup bu tertibe riayet vacip değildir.
Kur’an’ın yazılması ve Toplanmasında üç aşama Peygamberﷺ döneminde. Bu aşama yazmaktan çok ezberlemeye dayanır. Yazma ve araçları azdı. Onun döneminde Kur’an kitap halinde toplanmamıştı. Kurra’lar vardı. Bir’i maunede şehid olan 70 sahabi ile birlikte en meşhurları: Dört halife, Abdullah b.Mesud, Ebu Huzeyfe’nin azadlısı Salim, Ubey b. Ka’b, Muaz b.Cebel, Zeyd b. Sabit, Ebu’d Derda رضي الله عنهم gibi. Ebu Bekir رضي الله عنه döneminde hicretin 12.ci yılında gerçekleşmiştir. Yemame vakasında Resullulah’ın Kur’an kendilerinden öğrenilir dediği sahabilerden biri olan Salim’in şehadetinden sonra Ebu Bekir r.a. Zeyd b. Sabit’in önderliğinde kur’anı toplatmıştır.
3) Müminlerin emiri Osman b. Affan رضي الله عنهم döneminde hicretin 25 3) Müminlerin emiri Osman b. Affan رضي الله عنهم döneminde hicretin 25.ci yılında, fitnelerin önünü almak farklı okunuşlar ve anlamaları bertaraf etmek için Hz. Ömerin kızı ve Resulullah’ın hanımı olan Hafsa r.anha’nın yanındaki mushaf baz alınarak, Zeyd b. Sabit, Abdullah b. Ez-Zübeyr, Said b. el-As ve Abdurrahman b.el-Haris b. Hişam heyetinin çalışmasıyla kureyş lehçesi esas alınarak kitap haline getirtilip çoğaltılmıştır.
Tefsir Sözlükte; Fesr kökünden gelmekte olup, örtülü olan bir şeyin üstünü açmak demektir. Terim olarak; Kur’an-ı Kerim’in anlamlarını açıklamak demektir. Tefsir öğrenmeyi vacip kılan bir kaç ilahi buyruğa örnek : ‘‘ Bu ayetlerini düşünsünler, tam akıl sahiplari öğüt alsınlar diye sana indirdiğimiz hayr ve bereketi bol bir kitaptır.’’(Sad 29) ‘Onlar Kur’an-ı iyiden iyiye düşünmezlermi? Yoksa kalpleri üzerinde kilitlermi var?’ (Muhammed 24) ‘ Hani Allah kendilerine kitap verilenlerden: Onu muhakkak insanlara açıklayıp anlatacaksınız ve onu gizlemeyeceksiniz’ diye söz almıştı.’ (Al-i İmrann187)
Usul “Asl” kelimesinin çoğuludur Tefsir Usulü Usul “Asl” kelimesinin çoğuludur Sözlük anlamı Temel, esas, dayanak ve kök anlamına gelir. Kaide ve delil anlamınada gelir. Terim anlamı Harhangi bir ilim dalı ile alakalı bilgilerin sistemli bir şekilde yerleştirilmesinde kullanılan belli esas ve metodlardır.
KUR’AN TEFSİRİNİN KAYNAKLARI 1- Allah’ın Kelamı olan Kur’an-ı Kerim ile tefsiri (yunus 62, Tarık 2, naziat 30’u 31 ve 32nin açıklaması gibi) Resulullahﷺ ’in Sözleri/Hadisleri ile tefsir. Allah’tan kendisine vahi indirilen mutlaka onun muradını, anlamını ve ne demek istediğini insanlar arasında en iyi bilendir. Ashab-ı kiramın sözleri; özelliklede aralarında tefsir bilen ve ona itina göstermiş olanların sözleriyle tefsir etmek. Tabiin’in sözleriyle tefsir etmek. Ashab-ı kiramdan sonra insanlrın en hayırlıları, arap dilini iyi bilen, hevadan en uzak ve tefsir öğrenmeye itina ve gayret göstermiş tabiin. İfadelerin siyakına,Akışına göre kelimelerin gerektirdiği şer’i ve luğavi manalara göre tefsir etmek
ME’SUR (RİVAYET YOLUYLA) TEFSİRDE GÖRÜLEN AYRILIKLAR Lafızda farklılık olmakla birlikte anlamının bir olması. Bu ayrılığın ayetin anlamına herhangi bir etkisi yoktur. Hem lafız, hem anlamın farklılığı ile birlikte aralarında çelişki olmadığından ötürü ayetin her iki anlama gelme ihtimalinin bulunması. Bu durumda ayet her iki anlama göre ele alınır ve bu iki anlama göre tefsir edilir. Lafız ve mana farklı olmakla birlikte ayetin aynı anda aralarındaki çelişki dolayısıyla her iki anlama gelme ihtimalinin bulunmaması. Bu durumda ayet ya ifade akışının yahutta başka bir hususun delaleti ile ikisinden daha çok tercih edilenine göre yorumlanır.