Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sorular Cevaplardır.. (Yeter ki sorulsunlar)

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "Sorular Cevaplardır.. (Yeter ki sorulsunlar)"— Sunum transkripti:

1 Sorular Cevaplardır.. (Yeter ki sorulsunlar)
dogru , Rev 6

2 “Soru sormak” ile ilgili kimi sözler
Kişi, sorabilmek için okumalıdır. Franz Kafka Doğru soruları bulunuz. Cevapları icadetmenize gerek kalmayacak, mevcut cevapları bulacaksınız. Jonas Salk Sorma eğilimi edinmiş kişiler ve sorma kültürü yaratabilmiş kurumlar başarılı olacaklardır. İş idaresi okulları, istatistik, örgütlenme, değişim yönetimi gibi konuları öğretirken, soru sorma sanatı hakkında çok az işe yarar görüş kazandırılar. , Rev 6

3 “Soru sormak” ile ilgili kimi sözler (devam)
Aşikar olanın irdelenebilmesi için çok sıradışı bir akıl gerekir. A.N.Whitehead Önemli olan sorgulamayı kesmemektir. Merak, varoluş için kendinin sebebidir. A.Einstein Sağduyulu bir soru bilgeliğin yarısıdır. F.Bacon İyi sorular kolay cevaplardan üstündür. P.Samuelson Etkili lider doğrudan emir vermez soru sorar Dale Carnegie Cehalet asla soru üretmez. B.Disraeli , Rev 6

4 “Soru sormak” ile ilgili kimi sözler (devam)
Hiç kimse, sormayı durdurana kadar gerçek bir aptal olmaz. Charles Steinmetz Akıllı bir kişinin soruları, yanıtların yarısını içerir. Solomon Ibn Gabirol İfade ettiğim her cümle bir belirtim olarak değil bir soru olarak anlaşılmalıdır. Niels Bohr Bir insanın zeki olup olmadığını yanıtlarından anlayabilirsiniz. Onun bilge olup olmadığını ise sorularına bakarak söyleyebilirsiniz. Naguib Mahfouz , Rev 6

5 I.Q.Q.= Intelligent Questioning Quotient
Artık “zeka” yerine, Soru Sorma Zekası kavramı kullanılıyor.. , Rev 6

6 Sormak bilgeliktir.. Ama çoğu kişi sormaz. Ya ihmal ya bilmezlik ya da kibir nedeniyle. Ve bu pahalıya gelir. Örneğin Titanic batmadan önce, çevresindeki onlarca gemiden buzdağları ile karşılaşacağı yönünde mesajlar almıştır. Ama hiç kimse, geriye dönüp bu yolda bir soru sormamıştır. Öyle ya koca Titanik, küçücük gemilere ne soracaktır! , Rev 6

7 Sormak kuşku gerektirir..
Eğer emin olsaydık sorar mıydık? İyi soru soranlar kafalarındaki kuşkuyu gidermek isteyenler; soramayanlar ise aklında pek kuşku bulunmayanlardır. O halde: emin olmayın! , Rev 6

8 Bir sorun’un çözümünü bulamadığımızda bizi sıkan şey nedir?
Bu soru’nun yanıtını, tersini sorarak verebiliriz: çözümünü bulabildiğimiz sorunlardaki rahatlama nedendir? O özellik, soruyu “anlayabilmiş” olmamızdır. O halde, bir sorunu çözmeye çalışmadan önce onu “anlaşılabilir sorular”a çevirmeli, sonra da o soruları cevaplayarak sorun’u çözmeliyiz. Yani işin sırrı, cevaba giden yolun ipuçlarını içinde bulunduran soruları bulabilmektir.. , Rev 6

9 Karmaşık sorunlar zor anlaşılabilen sorunlardır! O halde ”önce anla”!
Karmaşık sorunlar, çok sayıda sorunun bir araya gelip yumak (paket) oluşturdukları sorunlardır. Yumaklar -hele çitişikse- çok zor çözülür. O halde ilk yapılması gereken, bir defada yumağı çözmek yerine, önce sorunu daha anlaşılır şekle çevirmek, sonra da çözülebilir kısımlarını çözmeye çalışmaktır. Bu ise yolumuzu açıp ipucu olabilecek sorular sorarak yapılabilir. , Rev 6

10 Sorunları Sorulara Çevirmek
Bir “sorun çözme” tekniği , Rev 6

11 Bir gelenek! Sorun çözme (SÇ) süreçlerinin en önemli aşaması”sorunun tanımlanması”dır. SÇ alışkanlıklarımıza göre, çeşitli sorunlar paketlenir ve bir de kısa adla etiketlenerek ufaltılır. Böylece bir anlamda çözülmüş varsayılır(!). İşsizlik sorunu, Güneydoğu sorunu, kürt sorunu, enflasyon sorunu, rekabet gücü sorunu, tinerci sorunu ve benzerleri hep böyle paketlenmiş sorun’lardır. , Rev 6

12 ve benzerleri hep böyle paketlenmiş sorun’lardır.
İşte birkaç örnek.. İşsizlik sorunu, Güneydoğu sorunu, trafik sorunu, enflasyon sorunu, rekabet gücü sorunu, tinerci sorunu, göç sorunu, cari açık sorunu….. ve benzerleri hep böyle paketlenmiş sorun’lardır. , Rev 6

13 Paket sorunların çözümlerinde uzlaşılamaz
Paketlenmiş bir sorun için önerilecek bir çözüm üzerinde genellikle uzlaşı sağlanamaz. Çünkü paketin içinde bir değil birçok sorun ve birçok çözüm bulunmaktadır. Bu çözümlerin hepsi üzerinde uzlaşı sağlamak doğal olarak güçtür , Rev 6

14 Paket sorunlar kutuplaşma yaratır
Paket sorunlara önerilen paket çözümler kutuplaşmaların kaynağıdırlar. Paket ne kadar büyük ise kutuplaşma da o denli keskin olmaktadır. , Rev 6

15 Bu karmaşayı azaltabilecek bir yaklaşım
“Paketi açıp içindeki sorunları ortaya koymak ve sonrasında da o daha yalın sorunları çözmeye çalışmak”. Ancak çoğu zaman, açılan paket içinden ortaya çıkan sorunlar da paketlenmiş olabilirler. Hatta bu paketler matruşka bebekler gibi birkaç aşamalı şekilde paketlenmiş olabilirler. Ancak şu bir gerçektir ki, bu tür “daha küçük paketler” içindeki sorunlar – dolayısıyla da çözümleri arasındaki aykırılıklar- büyük pakete göre daha azdır. , Rev 6

16 Sorunlar birleşmek eğilimindedir!
Sorunlar çözülmeyip, zaman içinde aralarında bileşikler yaparak daha büyük paketler haline geldikçe, peşpeşe paket açılmak zorundadır. Çünkü, küçülmüş de olsalar o halleriyle çözümleri üzerinde uzlaşı sağlanma olasılığı hala azdır. Bu nedenle paket açma sürecine, yalın sorunlara varılıncaya kadar devam edilmelidir. Yani, büyük paketler halinde ifade edilen sorunların paketleri açıldıkça ortaya çıkan daha küçük paketler de yine açılmaya muhtaç olmaktadır. , Rev 6

17 İşte doğru soru sorma tekniğinin nedeni: Sorun paketleri ancak, onları “soru”lara çevirerek açılabilir. Paketlenmiş sorunlar ancak sorular sorularak açılabilir. Bunun için, paketi en iyi ifade edebilecek çok sayıda soru adayının bir beyin fırtınasıyla üretilmesi istenir. Üretilen adaylar süzülerek az sayıda soruya indirilince, paket soruna göre “daha anlaşılabilir” sorunlara varılmış olur. , Rev 6

18 Bir paketlenmiş sorun ve örnek sorular: “Trafik Sorunu”
TS nedir? TS ne(ler) değildir? Trafikte gereğinden çok zaman harcamak mıdır; “gereği”nin ölçüsü nedir? Sürücülerin saygısızlığı mıdır? Sürücülerin bilgisizliği midir? Yolların azlığı mıdır? Araçların çokluğu mudur? Kamunun ortak malı olan yolların bedava park yeri olarak kullanılması mıdır? Toplu taşıma araçlarının azlığı mıdır? Trafik yönetimi yetersizliği midir? Trafikteki ölümlü kaza sayısının fazlalığı mıdır? Kara nokta sayısının fazlalığı mıdır? Bilimin yetersiz kullanımı mıdır? Bunların tümü ve daha başkalarının da katılımından oluşan “paket” midir? , Rev 6

19 “sorunları sorulara çevirerek çözülebilirliklerini artırma”
Sonuç! Kişiler ve de kurumlar, sorun çözme araçları dağarcıklarına, “sorunları sorulara çevirerek çözülebilirliklerini artırma” aracını da eklemelidirler. Kurumsal bağışıklık sistemleri böylece güçlenir. , Rev 6

20 Doğru sorular “doğurgan”, doğru sorulmayan sorular ise “kısır”dır.
, Rev 6

21 İşte size kimi “kısır” ya da “doğurgan” sorular!
Nasıl bir eğitim reformu? Kimi bakan yapmalı? Sınavlar olmalı mı? Hangi ülkenin eğitim sistemi örnek alınmalı? Nasıl bir insan istiyoruz? Neler öğretmeliyiz? Öğretmen açığı nasıl kapanır? Yb. Dil nasıl öğretilmeli? vb Doğurgan! Eğitimden -en temelde- ne bekliyoruz; herkes aynı beklentiyi paylaşıyor mu? Öğretmek mümkün mü; evetse ya da hayırsa nereden biliniyor? Eğitim fakültelerinde öğretilenler doğru mu? Herkesin ihtiyaçları aynı mı? Herkes farklı eğitilebilir mi? vb , Rev 6

22 Doğurgan (yol açıcı) soruların 3 ortak özelliği şunlar olmalı:
Tekil olmalı Belirli olmalı Net olmalı Moderatör, “tekil”, “belirli” ve “net”in ne demek olduğunun iyice açıklığa kavuştuğundan, herkes tarafından iyice anlaşıldığından emin olmalıdır. Bunu katılımcılar kendi aralarında tartışarak yapabilmelidirler. Tekil: Soru, birçok şeyi değil yalnızca birşeyi ifade etmeli. Örneğin; spor yapmayı nasıl öğrenirim değil, joging yapmayı veya yüzmeyi ya da tenis oynamayı ... şeklinde olmalı. Belirli: Ne sorulduğu konusunda belirsizlik yaratacak şekilde değil, neyin sorulduğu iyi anlatılacak şekilde olmalı. Örneğin, tenis oynamayı nasıl öğrenirim? Belirli bir soru değildir. Çünkü, ne amaçla öğrenilmek istendiği “belirli” değildir. Bedenini sağlıklı tutmak için egzersiz yapmak ile, tenis oynamayı öğrenip sonra da öğrenmek isteyenlere ders vererek gelir sağlamak çok farklı amaçlardır. “Belirli” soru, bunu ayırdedebilmelidir. Hatta “gelir sağlamak” deyimi dahi yeterince belirli olmayıp çok geniş bir alana dağılmıştır. (Harçlık çıkarmak ile zengin olacak kadar para kazanmanın hepsi “gelir sağlamak”tır.). Net: Ne anlama geldiği bulanık ifadeler, gereksiz tekrarlar ve bu gibi netliği bozucu sözcükler kullanılmamalı, olabildiğince kısa ifade edilmelidir. Örneğin, “harçlık çıkaracak düzeyde gelir sağlamak amacıyla tenis oynamayı nasıl öğrenirim?” şeklinde bir ifadedeki “oynamak” net değildir. Bunun yerine “egzersiz için tenise başlayacak olanlara temel bilgi ve becerileri kazandırmak” deyimi daha nettir. Böylece, “spor yapmayı nasıl öğrenirim?” biçimindeki bir soru, “egzersiz için tenise başlayacak olanlara temel bilgi ve becerileri kazandırmak üzere, harçlık çıkaracak düzeyde gelir sağlamak amacıyla tenisi nasıl öğrenirim?” biçimine dönüşmüştür. Bu haliyle soruya cevap bulmak daha kolaydır. , Rev 6

23 “Yol açıcı” bir soru “tekil” olmalıdır
“Yol açıcı” bir soru “tekil” olmalıdır. Yani, birbirinden farklı cevapları olabilecek sorular tek soru halinde birleştirilmemelidir. Yetersiz ifade örneği: Nasıl iş bulabilirim? Yetersizdir; çünkü tek soru içinde, farklı cevapları olan sorular birleştirilmiştir: Bulmak istediğim iş ne kadar gelir sağlamalıdır? Ben bu gelir karşılığında bedeni ve zihni olarak ne kadar çaba harcamaya hazırım? Verilecek ücretler karşılığında yapmaya razı olacağım işler nelerdir? Benden ne gibi nitelikler beklenebilir; ben bunlara sahip miyim? Bu nitelikleri kazanabilir miyim; ne süre içinde, ne etkililikte, nasıl? Şu anda sahip olduğum nitelikler nelerdir? Bunları biliyor muyum, nasıl öğrenirim? Farklı işlerin farklı nitelikler istemesi gerekir? Benim bunlar içinde bir karar verebilmem için ne istediğimi bilmem gerekir. Amacım belli mi? Nasıl netleştiririm? ………. , Rev 6

24 “Yol Açıcı” Bir Soru “Belirli” Olmalıdır
“Yol Açıcı” Bir Soru “Belirli” Olmalıdır. Yani, Her Bağlamdaki Anlamı Farklı İfadeler İçermemeli. Yetersiz ifade örneği: Başarılı olmak için ne yapmalıyım? Yetersizdir; çünkü ‘başarı’ deyimi, aşağıdaki her durum için farklı anlamlar taşıyabilir: Başarı ne demek? Ne kadarlık bir süre için? Ne(ler) pahasına? Kendi koyduğum başarı ölçülerine göre başarılı olmalıyım. Benden beklentisi olanların ölçülerine göre başarılı olmalıyım. Genel kabul görmüş ölçülere göre başarılı olmalıyım. Tüm bunlar –ve diğerleri- belirsizdir.. , Rev 6

25 “Yol açıcı” bir soru “net” olmalıdır. Yani, ne denildiği anlaşılmalı.
Yetersiz ifade örneği: Başarılı olmak, lojik bir sistematik içinde sistemik bir metot ve prosedür uyarınca gelişimin bireysel ölçütlerle tanımlanmasıdır…!?! , Rev 6

26 Doğru (Yol Açıcı) Soruların Neler Olduğunu Bulmak
Bir yol, aklına güvendiğimiz bir kişiden, cevaplanması gereken soruların neler olabileceği konusunda fikir almaktır.. Bunun için tanıdıklarınız arasında iyi soru üretebilenleri bulunuz. En iyi arkadaşlar en doğru (yol açıcı) soruları bulabilenlerdir. Lütfen tanıdıklarınızı bir de böyle gözden geçirin. Bir başka yol, aklına güvendiğimiz bir kişiden, sorunumuzla ilgili olarak cevaplanması gereken soruların neler olabileceğini “öğrenmek”tir. Doğru sorular sormak her kapıyı açabilen bir maymuncuk gibidir. , Rev 6

27 Doğru (Yol Açıcı) Soruların Neler Olduğunu Bulmak (devam)
Ama en iyi yol, çeşitli soru adayları üretebilecek bir grubun beyin fırtınası yapmasıdır. Sonra aralarından en iyi olanları –uzlaşıyla- seçebilirler. Yolumuzu açabilecek basit sorular sorabilmenin yolu kendi kendimize ya da bir arkadaş grubuyla birlikte akla gelebilecek tüm soruları -uçuk kaçık da olsa- sormak, bunları bir yerlere yazmaktır. Sonra bunlar arasından bir seçim yaparak işimize yarayanları bulabiliriz. , Rev 6

28 Haydi Bu Yolla Bir Sorunu “Daha Anlaşılabilir” Yapalım!
Sorun şu olsun: “gelirim ihtiyaçlarımı karşılamıyor” Bu hemen hemen herkesin bir sorunudur. Önce bu sorunu sorulara çevirmek için bir beyin fırtınası yapalım.. Sonra da bunlardan yararlanarak “yol açıcı” örneğin 3 soruyu seçebilirsiniz. İPUÇLARI İhtiyaç ne demek; tüm ihtiyaçlarım aynı kategoride mi? Giderlerimi tam biliyor muyum? Giderlerimden vazgeçebileceklerim var mı, neler? Vazgeçtiğimde bana yararlı olabilecek giderlerim var mı, neler? Vazgeçtiğimde gelirimi artırabilecek giderlerim var mı, neler? Bunlardan vazgeçebilmeyi denedim mi? Deneyip de başarısız olduklarım var mı, neler? Niçin başarısız oldum? Nasıl başarılı olabilirim? Gelirim nelerden oluşuyor; yalnız kendi gelirim mi yoksa başkalarının gelirlerinden gelen paylar da var mı? Gelir ve giderlerimi daha alt veya üst dengelerde buluşturabilir miyim; arada ne farklar olur? Bana benzer gelir durumuna sahip kişiler de aynı şekilde güçlük çekiyorlar mı? , Rev 6

29 Kimi Sorular (yeni soruları uyarmak için)
İhtiyaç ne demek; tüm ihtiyaçlarım aynı kategoride mi? Giderlerimi tam biliyor muyum? Giderlerimden vazgeçebileceklerim var mı, neler? Vazgeçtiğimde bana yararlı olabilecek giderlerim neler? Vazgeçtiğimde gelirimi artırabilecek giderlerim neler? Bunlardan vazgeçebilmeyi denedim mi? Deneyip de başarısız olduklarım var mı, neler? Niçin başarısız oldum? Nasıl başarılı olabilirim? Gelirim nelerden oluşuyor; yalnız kendi gelirim mi yoksa başkalarının gelirlerinden gelen paylar da var mı? Gelir ve giderlerimi daha alt veya üst dengelerde buluşturabilir miyim; arada ne farklar olur? Bana benzer gelir durumuna sahip kişiler de aynı şekilde güçlük çekiyorlar mı? , Rev 6

30 Peki, Şöyle Bir Soru Akla Geliyor:
Herkesin, soru sorma konusunda yılların getirdiği alışkanlıkları vardır. Bu alışkanlık hemen değişmeyeceğine göre ne yapmalı ki sorulacak sorular “yol açıcı” olabilsin? , Rev 6

31 Çocuksuluk (Childlikeness)
Dilimizde “çocuksuluk” denilebilecek deyim aradığımız ipucunu içeriyor. , Rev 6

32 Çocuksuluk! Çocuklar, ancak anlamı konusunda tam emin oldukları sözcüklerle soru sorarlar. Soruları kısa, basit fakat çok anlamlıdır. Erişkinler ise –çeşitli nedenlerle- anlamı konusunda pek de net olmayabildikleri sözcükleri de kullanırlar. Soruları uzun, süslü, karmaşık ve çoğu zaman güç anlaşılırdır. , Rev 6

33 Çocuksuluk (devam) Çocuklar bilmediklerini saklama becerisini henüz kazanmadıkları için yol açıcı sorular sorabilirler. Erişkinler için ise bilmemek ayıp sayılır. Bu yüzden ancak pek kolay anlaşılamayacak sorular sorma zorunluluğu duyarlar. Böylece kendilerini ayıplanmaktan korurlar(!). , Rev 6

34 Beyin fırtınası boyunca çocuksu sorularınıza ihtiyaç var
, Rev 6

35 Sorunları sorulara çevirme becerisi:
Herhangi analitik bir yol mevcut değildir. Tamamen yaratıcı bir süreçtir. Bilinen en iyi metot, çok sayıda aday soru üretip sonra da bunları adım adım süzmektir. , Rev 6

36 Meslek seçimi üzerine kimi sorular!
Şimdi meslek seçersem artık hiç değişmez mi? Her mesleğin gerektirdiği bilgi-beceriler, bir diğerinden bütünüyle farklı mıdır? Sevdiğim meslek ne demek? Bir mesleğin hangi yönleri sevilir? Sevilmeyen meslek niçin sevilmez? Prestiji yüksek meslek mi seçmeliyim? Bana prestiji meslek mi getirir? Gelir, prestij, rahatlık, temizlik vb yönlerini hangi öncelik sırasına koyabilirim? Bir mesleğin bana uygunluğu ne demek? Meslek seçimindeki özlemlerim ne kadar sağlam temellere dayanıyor? Özlemlerimi daha çok bilgiye nasıl dayandırabilirim? Bu konuda daha iyi ve çok soru nasıl üretebilirim? , Rev 6

37 Teşekkür ederiz , Rev 6


"Sorular Cevaplardır.. (Yeter ki sorulsunlar)" indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları