Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

SURİYELİ MÜLTECİLERİN MEVCUT DURUMU ve UYGULANABİLECEK FAALİYETLER

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "SURİYELİ MÜLTECİLERİN MEVCUT DURUMU ve UYGULANABİLECEK FAALİYETLER"— Sunum transkripti:

1 SURİYELİ MÜLTECİLERİN MEVCUT DURUMU ve UYGULANABİLECEK FAALİYETLER
BÖLGESEL KALKINMADA GÜÇBİRLİĞİ PLATFORMU ANTAKYA TOPLANTISI SURİYELİ MÜLTECİLERİN MEVCUT DURUMU ve UYGULANABİLECEK FAALİYETLER BÜLENT YÜCE YÖNETİM DANIŞMANI DOĞU AKDENİZ ABİGEM A.Ş. Antakya, 27 Mayıs 2016

2 Genel Bakış Suriye’de beş yıldır yaşanan iç savaş nedeniyle ortaya çıkan ve Birleşmiş Milletler tarafından “günümüzdeki en büyük insani kriz” olarak nitelenen Suriyeli sığınmacılar sorunu, Türkiye’nin gündeminin ön sıralarında yer almaktadır. 2011 yılının Nisan ayından itibaren Türkiye’ye yönelen göç hareketi sonucu Kasım 2015 itibariyle Ülkemizde bulunan Suriyeli sayısının en az 3 milyon kişi olduğu tahmin edilmektedir.

3 Genel Bakış

4 Genel Bakış

5 Genel Bakış

6 Genel Bakış

7 Genel Bakış

8 Genel Bakış

9 Genel Bakış Başlangıçta kısa süreli ve geçici bir durum olarak görülmesinin aksine, Suriyeli sığınmacıların uzun bir süre daha Türkiye’de kalacakları ya da önemli bir bölümünün artık yaşamlarını Türkiye’de sürdürecekleri anlaşılmaktadır. Dolayısıyla, sorunun uzun vadeli bir bakış açısına sahip, ekonomiyi, çalışma hayatını, sosyal ve kültürel uyumu, eğitim, sağlık, barınma gibi temel hizmet alanlarını kapsayan bütüncül bir strateji ile ele alınması zorunludur.

10 Genel Bakış

11 Genel Bakış Türkiye’de bulunan ve kayıtlı olan Suriyelilerin en dikkat çekici özelliği % 54,2’sinin 18 yaş altındaki çocuk ve gençlerden oluşmasıdır. Başka bir anlatımla Türkiye’deki Suriyeli genç ve çocukların sayısı kayıt altına alınmış olanlar temel alındığında bile 1 milyon 123 binin üzerinde görünmektedir. Bu olağanüstü sayı, gelecekte yapılacak uyum, eğitim ve istihdam politikaları bakımından mutlaka dikkate alınması gereken bir husustur. Bu grubun da kendi içinde demografik özelliklerine bakıldığında, şu sonuçlar ortaya çıkmaktadır:

12 Genel Bakış • Çocuk ve gençler içinde önemli sayıda “refakatsiz” ya da anne ya da babasından birini kaybetmiş son derece travmatik ortamlardan gelenler bulunmaktadır. • Türkiye’deki Suriyeliler içinde zorunlu okul çağında olanların sayısı bin arasında görünmektedir. Bu olağanüstü yüksek bir sayıdır ve bu çocukların-gençlerin Türkiye’de en başta Türkçe bilmemekten kaynaklanan ciddi okullaşamama sorunu bulunmaktadır.

13 Genel Bakış • Her geçen gün Türkiye’de artan Suriyeli nüfusu doğum yoluyla da artmaktadır adet 0-4 yaş aralığındaki çocuğun bulunması son derece dikkat çekicidir. Bu konuda da ciddi veri eksikliği ve var olan verilerin paylaşılmamasından kaynaklanan sorunlar olsa da eldeki toplu sayılar ve Suriyelilerin Türkiye’de bulunma süreleri dikkate alınarak bazı kestirimler yapmak mümkün olabilir.

14 Genel Bakış • 0-4 yaş arasındaki çocuğun ciddi bir bölümünün (en az yarısı) Türkiye’de doğduğu söylenebilir. Bu sayı bile Türkiye’deki Suriyeliler konusunun boyutlarını ve geleceğini kestirmek bakımından son derece önemli ipuçları vermektedir.

15 İş Dünyası’nın Misyonu
Nisan 2011’den bu yana ülkemize gelen 3 milyona yakın Suriyelinin varlığı ve kalıcılığı hususunun en önemli muhataplarından birisi de, Türkiye’deki iş dünyasıdır. İş dünyasının bu konudaki algısı, tercihleri ve projeleri, politika önerileri, hem bugünün ekonomik-mali yapısı, hem de geleceğin huzurlu Türkiye’si için hayati önem taşımaktadır.

16 İş Dünyası’nın Misyonu
Kayıt dışı istihdam, düzgün-asgari çalışma şartlarının sağlanması, istihdam alanları, sektörel ve bölgesel farklılıklar ile ihtiyaçlar ve bütün bunların ne şekilde yönetileceği, sadece ekonomi dünyası bakımından değil, Türkiye’nin doğru bir süreç yönetimi yapabilmesi için de son derece önemlidir. Konu artık “acil yardım-destek” politikalarından "uyum" politikalarına geçişin zorunlu olduğu bir noktaya gelmiştir.

17 İş Dünyasına Etkiler Bazı işverenler için Suriyelilerin varlığı “ucuz işgücü” bakımından bir avantaj olarak da görülebilmektedir. Bazı sektörlerde ihtiyaç duyulan eleman eksikliğinin, doğal olarak işveren lehine bir ücret karşılığında Suriyeliler tarafından kapatıldığına dair iddialarla sıklıkla karşılaşılmaktadır. Başta inşaat olmak üzere Türk çalışanların bir bölümünün aldıkları işleri Suriyelilere yaptırarak yeni bir “taşeronluk” yapısı oluşturmaları sıklıkla karşılaşılan olaylardandır.

18 İş Dünyasına Etkiler TÜİK verilerine göre 2013 yılında hem iş piyasasını büyüten, yani işçi alımı yapan hem de aynı zamanda işsizliğin en fazla düştüğü üç il, Suriyeli sığınmacı sayısının en yüksek olduğu Gaziantep, Adıyaman ve Kilis’tir. Bu durum ekonomi içinde Suriyelilerden kaynaklı olarak hem tüketim, hem de üretim safhasında ciddi bir etkinin yaşandığını göstermektedir.

19 İş Dünyasına Etkiler

20 İş Dünyasına Etkiler

21 İş Dünyasına Etkiler Türkiye’de bulunan 3 milyona yakın geçici koruma altındaki Suriyeliden en az 300 bininin çalıştığı tahmin edilmektedir. Bu sayının içinde ne yazık ki “çocuk işçi” olarak nitelenebilecek yaşlarda olanların sayısı da oldukça yüksektir. Hatta Suriyeliler içinde yaşları 18’in altındaki genç ve çocukların istihdam edilme şanslarının Suriyeli yetişkinlere göre daha yüksek olduğu özellikle sınır bölgelerinde gözlenebilmektedir.

22 İş Dünyasına Etkiler İşgücü piyasasının Suriyeli sığınmacıların varlığı nedeniyle çalışanlar aleyhine ucuzlaması ve hatta yerel halktan işini kaybedenlerin sayısının artması, özellikle Suriyelilerin yoğun oldukları bölgelerde çok ciddi gerginliklere de yol açabilmektedir. Bu durum sadece işgücü piyasası için değil, küçük çaplı esnaf ve sanatkârlar için de söz konusudur.

23 İş Dünyasına Etkiler Dünya Bankası ve ILO gibi uluslararası kuruluşların sıklıkla vurguladığı üzere, 2011 yılında patlak veren Suriye’deki iç çatışma nedeniyle Türkiye’ye sığınan ve ulusal mevzuatımız gereği “geçici koruma altına alınan” Suriyeli sığınmacıların bu statüleri, ülkemizde sürekli ikametlerini ve topluma, ekonomimize, eğitim ve istihdam yaşamımıza entegre olmalarını engelleyici niteliktedir.

24 İş Dünyasına Etkiler • Örgün eğitim dışında kalan istihdam hedefli eğitim tedbirlerinin başında Türkçe öğretimi gelmektedir. Günümüzde Halk Eğitim Merkezleri eliyle ücretsiz olarak sunulan bu imkân genişletilmelidir. Üniversitelere bağlı olarak faaliyet gösteren Meslek Yüksekokullarına da özel görevler verilmesi önerilmektedir. • İşbaşında meslek eğitimi modeli Suriyeli sığınmacılar bağlamında uygulanmalıdır.

25 İş Dünyasına Etkiler • Başta İŞKUR olmak üzere ilgili kurumlarda Suriyeliler için özel hizmet birimleri oluşturmalı ve özellikle açık işlere yönlendirilmeleri konusunda faaliyetlerine başlamalıdır. Suriyelilerin Türk işsizlere göre mobiliteleri daha fazla olduğundan doldurulamayan açık işlere yerleştirilmelerinde fazla zorluk yaşanmayacaktır.

26 İş Dünyasına Etkiler • İstihdam tedbirlerinin başarılı olması için öncelikle ciddi bir envanter çalışması yapılarak Suriye uyrukluların hangi meslek dallarında etkili biçimde istihdam edilebileceğine ilişkin durum tespiti yapılmalıdır. Bunda sektörel-bölgesel özellikler ve ihtiyaçlarla mevcut potansiyelin nasıl kanalize edilebileceğine ilişkin bilimsel araştırmalardan yararlanmak esastır.

27 İş Dünyasına Etkiler Türkiye’deki Suriyelilerin ekonomik etkileri konusunda bölgeler ve sektörler arasında ciddi farklılıklar dikkat çekmektedir. Örneğin tarım, hayvancılık, inşaat, imalat ve tekstil alanlarında talep dile getirilirken, turizm sektörü mümkün olduğunca Suriyeliler konusunda uzakta kalmayı tercih etmektedir.

28 İş Dünyasına Etkiler Türkiye’deki iş çevreleri, meslek okullarının öneminin altını çizerek ara kademede ve özellikle de üretimde çalışacak işgücüne ihtiyaç olduğunu, bunların temin edilmesi halinde, ekonomide gelişmenin daha da güçleneceğini ve yeni iş alanlarının açılacağını vurgulamaktadırlar.

29 İş Dünyasına Etkiler Suriyeli sığınmacıların işgücü niteliği nedeniyle genel anlamda niteliksiz olduğunu, bunun özellikle tarım, hayvancılık, imalat ve nitelik gerektirmeyen sanayi işletmelerinde ihtiyaç duyulan niteliksiz işgücü açığını kapatacak potansiyelde görüldüğünü de dile getirmek gerekmektedir. Bazı işveren çevreleri bu durumu özellikle işyeri kapasitelerini artıracak, işletmeler ve kentler arası ekonomik rekabeti geliştirecek pozitif bir unsur olarak ortaya koymaktadırlar.

30 İş Dünyasına Etkiler Türk iş dünyası, Türkiye’deki temel sorunun mesleksizlik ve vasıfsızlık olduğunu her vesileyle ifade etmektedir. Bu bağlamda Suriyelilerin de içlerinde nitelikli işgücü olmakla birlikte büyük ölçüde niteliksiz işçilerin olmasının dikkate alınmasını, bunlara ciddi meslek eğitimlerinin verilmesini ve bölge-sektör analizleri yapıldıktan sonra, yerel çalışanı mağdur etmeyecek şekilde çalışmalarına izin verilmesi gerektiğini ifade etmektedirler.

31 İş Dünyasına Etkiler Türkiye’deki Suriyelilerin istihdamı konusunda en somut önerilerden birisi hayvancılık sektöründen gelmiştir. Türkiye’de 44 milyon küçük baş, 14 milyon büyük baş hayvan olduğunu ifade eden konunun uzmanları, çobanlık mesleğinin Türkiye’de tercih edilmediğini, bu nedenle de bu alanda ciddi bir açık olduğunu vurgulamaktadırlar. Bu çerçevede yaklaşık 100 bin kişilik bir istihdam potansiyelinin Suriyeliler dikkate alınarak planlanabileceğini ifade eden uzmanlar, Tarım Kredi Kooparatiflerinin “meslek eğitimi” imkanı sağlanması konusunda inisiyatif alabileceğini de vurgulamaktadırlar.

32 İş Dünyasına Etkiler ✓ Pamuk işçiliğinin, seracılığın, meyveciliğin uzun süredir düşüşte olduğu, ama şimdi Suriyeliler sayesinde bu alanlarda canlanma olduğu ifade edilmiştir. Ancak özellikle güney ve doğu bölgelerde tarımda ya da inşaat sektöründe yer alanların kayıtsız ve yasa dışı çalıştıklarının ve bu anlamda ciddi bir istismar tehdidi altında olduklarının da altı çizilmelidir.

33 TAMEB (Türk Alman Işbirliğinde MEsleki Beceri Geliştirme) Projesi, Alman Federal Ekonomi İşbirliği ve Geliştirme Bakanlığı (BMZ) tarafından Türkiye’de Sequa üzerinden teşvik edilen bir projedir. Esası, Türkiye’deki yüksek Suriyeli Mülteci Akımına dayanmaktadır. Bu proje sayesinde Suriyeli Mültecilerin yaşam perspektiflerinin, mesleki becerileri geliştirme kurslarına katılarak geliştirilmesi planlanmaktadır. Proje süresi 01/01/ /30/2019.

34 Sequa gGmbH, merkezi Almanya/Bonn’da bulunan ve toplum yararına, dünya çapında faaliyet gösteren bir geliştirme organizasyonudur. Sequa Türkiye’de Ankara’daki İrtibat Bürosu aracılığıyla temsil edimektedir. Sequa projesinde Alman Ekonomisi içerisindeki Alman Sanayi ve Ticaret Odalarının, Esnaf ve Zanaatkarlar Odalarının ve Girişimci birliklerinin deneyimlerini ve kaynaklarını meslek eğitimine katmaktadır.

35

36

37

38 İşbirliğinin Amacı Proje, Suriyeli mültecilerin Türkiye’de yüksek sayıda ve uzun süredir bulunmasından hareketle geliştirilmiştir. Bu proje sayesinde Suriyeli Mültecilerin ve özel politika gerektiren Türk vatandaşların yaşam perspektiflerinin, mesleki becerileri geliştirme kurslarına katılarak geliştirilmesi planlanmaktadır. Kazanç sağlamaları için de mesleki ve girişimsel beceriler kazandırılacaktır.

39 Projenin Hedef Grupları
Projenin nihai hedef grupları: Hatay’da yaşayan genç ve yetişkin, kadın ve erkek Suriyeli Mülteciler ve Hatay’daki özel politika gerektiren Türk vatandaşları (mesleği olmayan, işsizler). Bu proje ile özellikle kadınların ihtiyaçlarını dikkate alacaktır. Gelenekler sebebiyle Suriyeli kadınların istihdam edilmesi neredeyse hiç görülmediği ve Güneydoğu Türkiye’deki Türk kadınlarının da istihdam oranı genel olarak düşük olduğu için, meslek edinmenin ilk ve en önemli adımı olarak kadın grupları için evde çalışma veya girişimsel faaliyetler desteklenebilir.

40 Hatay’da aşağıdaki adımların kapsanacağı mesleki becerileri geliştirme eğitimleri verilecektir:
Türkçe dersi Bulunulan ildeki yaşam ve çalışma şartlarına sosyo-kültürel uyum sağlamak Katılımcıların mesleki alt yapılarının tespit edilmesi Resmi olmayan eğitim kapsamında meslek eğitimi kursu. Kadına yönelik projelerin belirlenmesi

41 Bölgesel Kalkınmada Güçbirliği Platformu Birlikteliği
• Türkiye’de registre olan 48 adet insani yardım kuruluşu bulunmaktadır, bunlardan 14 tanesi Hatay’da faaliyet göstermektedir. • "Humanitarian aids" olarak nitelendirilen insani yardımlar artık belli bir düzene oturmuştur. Dolayısıyla, bundan sonraki bölümde strateji, mültecilerin iş hayatına ve sosyal hayata entegrasyonlarını amaçlayan adaptasyon, meslek edindirme ve rehberlik ağırlıklı konulardan oluşturulmalıdır.

42 Bölgesel Kalkınmada Güçbirliği Platformu Birlikteliği
• Bu strateji değişikliği kısa süre içinde hayata geçirilmelidir. Aksi taktirde, mültecilerin kendi düzenlerini kuracakları, kanun dışı ve gayri ahlaki konuların sıklıkla gündeme geleceği bir gelecekten bahsetmek yanlış olmayacaktır. Suriyeli mülteciler eğitilmedikleri taktirde, kısa gelecekte sosyal hayata çok ciddi olumsuz etkileri olmaya başlayacaktır. • Bu bağlamda Bölgesel Kalkınmada Güçbirliği Platformu’nun temel yaklaşımı, bölgede faaliyet gösteren dernekler ile birlikte, yukarıda sözü edilen tarzda projeler geliştirme odaklı olmalıdır.

43 Bölgesel Kalkınmada Güçbirliği Platformu Birlikteliği
• Suriyeli mültecilere eğitim vermekte olan yine kendi ülkelerinden olan öğretmenlerin mesleki profilleri ve öğretim kapasiteleri düşük ve yetersizdir. Bu da, zaten kısıtlı olan eğitim verimliliğini daha da verimsiz hale getirmektedir. Dolayısıyla, yapılacak olan projeler ile, bu eğitimleri sağlayan Suriyeli öğretmenlerin de kapasitelerinin geliştirilmesi sağlanabilir.

44 Bölgesel Kalkınmada Güçbirliği Platformu Birlikteliği
• Mülteciler için en gerekli eğitim konusu, kuşkusuz Türkçe dilbilgisi eğitimidir. Uzun süredir Türkiye’de bulunan mültecilerin orta ve uzun vadede Türkiye’ye yerleşecekleri ve kalıcı olacakları dikkate alınırsa, adaptasyon açısından en gerekli konu Türkçe eğitimidir. Türkçe dil eğitimini sağlıklı şekilde tamamlayan, Arapça ve Türkçe konuşan ve kalıcı olacak olan mülteciler, ileride çok daha cazip hale gelecek olan Ortadoğu pazarı başta olmak üzere, Arapça konuşulan tüm pazarlar ile iletişim sağlamak adına kullanılabileceklerdir.

45 Bölgesel Kalkınmada Güçbirliği Platformu Birlikteliği
• Bölgesel Kalkınmada Güçbirliği Platformunda yer alan Ticaret ve Sanayi Odaları’nın öncülüğünde ve birlikteliğinde planlanacak tüm projeler, ulusal bazda, Devlet ve Hükümet nezdinde de kabul görme olasılığı oldukça yüksek projeler olacaktır. Avrupa Birliği’nden ve keza Türkiye Hükümetinden, mültecilerin adaptasyonu ve rehabilitasyonu amacıyla kullandırılacak olan tüm kaynakların da, mantıklı ve uygulanabilir projeler vasıtasıyla kullandırılacağı unutulmamalıdır.

46 Bölgesel Kalkınmada Güçbirliği Platformu Birlikteliği
• Özellikle AB fonlu projelerde, projenin kabul edilebilirliğini etkileyen en önemli unsurlardan biri, projedeki ortak sayısı ve projenin hitap edeceği hedef kitlenin büyüklüğüdür. Bu bağlamda, Güçbirliği Platformu’nun ortak hareket etmesiyle oluşturulacak projeler daha kolay kabul görecektir. Bu şekilde, bölgede uygulanacak projelerde bu platformun söz sahibi bir STK haline gelmesi de bu faaliyetlerin bir sonucu olacaktır.

47 Bölgesel Kalkınmada Güçbirliği Platformu Birlikteliği
• Yakın zamandaki Irak örneğini de düşünecek olursak, orta vadede Suriye’nin yeniden inşası gündeme gelecektir. Bunun için de çok ciddi vasıflı insan kaynağına ihtiyaç olacaktır. Dolayısıyla, yapılacak projeler ile mültecilerin Türkiye’de istihdam edilebilirliklerinin artırılması kadar, aynı zamanda bu yeniden inşa sürecinde görev alacak mühendisler, inşaatçılar, müteahhitler, vb. yetiştirmek de oldukça önemli olacaktır.

48 Bölgesel Kalkınmada Güçbirliği Platformu Birlikteliği
• Yapılacak olan projeler ile kapasiteleri geliştirilen mülteciler, Türkiye (başta da Bölge) sempatisi kazanacak bireyler haline getirilecek ve bu insanların gelecekte de bu gönül bağı ile Bölgenin kalkınmasına hizmet edecekleri öngörülebilir.

49 İLGİNİZ İÇİN TEŞEKKÜR EDERİZ…
BÜLENT YÜCE


"SURİYELİ MÜLTECİLERİN MEVCUT DURUMU ve UYGULANABİLECEK FAALİYETLER" indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları