Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Karaciğer Hastalıklarında Anestezi

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "Karaciğer Hastalıklarında Anestezi"— Sunum transkripti:

1 Karaciğer Hastalıklarında Anestezi
Yrd. Doç. Dr. Ali Bestami Kepekçi

2 Karaciğerin ilaç detoksifikasyonundaki ve ilaçların karaciğer üzerindeki etkilerinin bilinmesi, uygun anestezik ilaçlar ve tekniğin seçilmesi için gereklidir.

3 Karaciğer g ağırlığında, iki lobdan oluşan sağ hipokondriumda, diyafram kubbesi altında yer alan vücudun en büyük organıdır. Karaciğer ligamentler ile diyafrağma, batın duvarı, mide ve duodenuma bağlanır. Bu bağların hepsi kan damarları, lenfatikler ve bir sinir pleksusu içerir.

4 Karaciğer kan akımı çöliak arter ve portal venden sağlanır.
Hepatik venler yolu ile de vena cava inferiora venöz dönüş sağlanır. Hepatik arteriyel kan akımı, portal akımdaki artma ve azalma sonucu değişen arteriel tonus ile kontrol edilir. Karaciğer toplam kardiak outputun % 25’ ini alır. Bunun % ’ini portal ven ve %35-20’sini hepatik arter sağlar. Karaciğer doku oksijenasyonu daha çok hepatik arter tarafından sağlanır.

5 Karaciğer, sahip olduğu kan hacmi nedeniyle ağır hemorajik veya hipovolemik durumlarda kalbe volüm desteği sağlayarak cerrahi ve anestezik açıdan önemli bir yer tutar. Karaciğer kan akımı hem cerrahi işlemden hem de anestezik uygulamalardan etkilenir.

6 Karaciğer kan akımını azaltan ve artıran nedenler
Sempatik uyarılar karaciğer kan akımını ve volümünü hızlı bir şekilde azaltır. Hem genel anestezi hem de rejyonel anestezi hepatik kan akımını azaltır. Volatil anesteziklerden izofluran hariç diğer volotil anestezikler karaciğer kan akımını azaltır. Kardiyak debideki azalma hepatik kan akımını azaltır. Kontrollü ventilasyon; özellikle yüksek hava yolu basıncı ile kalbe venöz dönüşü azaltır.

7 Karaciğer kan akımını azaltan ve artıran nedenler
Azalmış venöz dönüşe bağlı olarak kardiyak debi azalır. Buna bağlı karaciğer kan akımı azalır. Hipoksemi; sempatik aktivite ile karaciğer kan akımı azalır. Cerrahi stimülasyon, intraabdominal operasyonlar, vena cava inferior çevresindeki cerrahi girişimler hepatik kan akımını % 60 azaltır. Hepatik siroz sonucu gelişen fibrotik değişim hepatik kan akımını azaltır.

8 Karaciğer kan akımını azaltan ve artıran nedenler
İlaçlar; beta blokerler, alfa 1 adrenerjik agonistler, H2 reseptör blokerleri ve vazopressin hepatik kan akımını azaltır. Düşük doz dopamin hepatik kan akımını artırır. Portal ven ve hepatik arter kanında pO2, pCO2 ve ph değişiklikleri kan akımında değişikliğe neden olur. Ayrıca arteriel hipoksi hepatik arter akımını azaltır. Hiperkapni ve asidoz ise arteriel ve portal ven akımını artırır.

9 Karaciğerin fonksiyonları
Normovoleminin devamı için kan volümünün düzenlenmesi, Karbonhidrat, yağ, protein, mineral ve vitamin metabolizması, Plazma proteinlerinin sentezi, Fazla aminoasitlerin üreye çevrilmesi, Safra sentezi ve salgılanması, Detoksifikasyon, hemopoez ve alyuvarların yıkımıdır.

10 Anesteziyi en çok ilgilendiren fonksiyonlar ise karbonhidrat ve protein metabolizması, hemopoez ve ilaç metabolizmasıdır.

11 İlaçların Metabolizması
Birçok ilaç karaciğerde metabolize olur. Bazı ilaçlar karaciğerden safra yolu ile atılmakta bazılarının ise idrarla atılımını karaciğer kolaylaştırmaktadır. İlaç metabolizmasında etkili olan mekanizmalar; sentez, oksidasyon, redüksiyon, hidroliz ve konjugasyon olup bir ilacın metabolizmasında bunlardan bir veya birkaçı etkili olabilir.

12 Oksidasyon mekanizmasında ilaçlar sitokrom p-450 sistemi olarak adlandırılan hem proteinleri vasıtasıyla metabolize olmaktadır. Oksidasyon yoluyla tiopental, fentanil, pankuronium, morfin, DHB (dehidrobenzperidol), dolantin, halotan ve enfluranın da % ’i metabolize olur. 6 Redüksiyon; fazadinium, nitrazepam ve halotan redüksiyona uğrayan ilaçlardır. Ketamin karaciğerde mikrozomal enzimlerce yıkılır. Anestezik maddeler kendi metabolizmalarını etkileyebilir. Ketamin tekrarlanan uygulamalardan sonra kendi metabolizmasını hızlandırarak tolerans gelişimine neden olabilir

13 Karaciğer fonksiyon testleri
Kanda protein, bilirubin ve enzimler karaciğerde sentezlendiği için karaciğer fonksiyon testleri olarak geçmekte ancak diğer dokulardaki hasarlarda da düzeyleri değişmektedir. Mevcut karaciğer fonksiyon testleri patolojik bir durumun varlığını gösterir, ancak tek başlarına ayırıcı tanısal değeri yoktur. Doğru tanı için ultrason, bilgisayarlı tomografi ve karaciğer biopsisinden faydalanılır.

14 Bilirubin (Bi):Hepatoselüler fonksiyonun göstergesidir.
Protein: Albumin düzeyinde düşme, koagülasyon faktörlerinde azalmaya bunun sonucunda protrombin zamanında uzamaya neden olur. Bu durum, karaciğerin protein sentezi fonksiyonunun bozulduğunu gösterir. Enzimler: SGOT(aspartat amino transferaz-AST) SGPT(alanin aminotransferaz-ALT) SGOT başka dokularda da (akciğer, iskelet kası) bulunduğu için yükselmesi, karaciğer hasarı için spesifik değildir. Enzimlerde yükselme görülen hastalarda cerrahi ertelenmelidir.

15 Anestezinin karaciğer fonksiyonlarına etkileri:
Cerrahiden sonra travmaya verilen metabolik yanıt sonucu karaciğer fonksiyonlarında değişiklik olur. Pre- postoperatif açlık, cerrahi travma karaciğer glikojen deposunu tüketir. Sonuçta aminoasit ve yağ asitleri glukoza çevrilir ve postoperatif hiperglisemi gelişir. Anestezik maddelerin kardiyak depresif etkisi, kontrollü solunum, hipoksi, hiperkapni ve hipokapni etkisi ile hepatik kan akımında azalma olur. Bu azalma sonucu karaciğerden atılan ilaçların etkisinde uzama olabilir. Örneğin fentanil, ketamin, lidokain, pankuronyum ve propranolol’un yarı ömrü uzar.

16 Rejyonal ve genel anestezi sırasında, anestezinin, cerrahinin ve solunumun etkisiyle karaciğer kan akımı azalır. Spinal ve epidural anestezi yeterli volüm sağlanmadığında sistemik arter basıncını düşürerek karaciğerden geçen kan akımını azaltır. Tüm volatil anestezik ajanlar, portal hepatik kan akımını azaltır. Bu azalma halotanla en fazla izofluranla en azdır.

17 Sistemik arter basıncını ve kalp debisini azaltan bütün anestezikler karaciğerden geçen kan akımını azaltır. Kalp debisi azalınca artan sempatik aktivite, tüm splanknik damarları (arter, ven) α-reseptörler aracılığıyla daraltarak karaciğerden geçen kanı azaltır.

18 Hepatik parankim dokusunun büyük bir kısmı etkilenmedikçe fonksiyon testleri etkilenmez.
Bu nedenle fonksiyon testlerinde küçük değişiklikler bile dikkate alınmalıdır. Ameliyat olacak karaciğer hastalarında koagülasyona, intravasküler hacme, böbrek fonksiyonlarına, elektrolit dengesine, kardiyovasküler duruma büyük özen gösterilmelidir. Ensefalopati gibi hastalığın son dönemine ait spesifik komplikasyonlara dikkat edilmesi gerekir.

19 Koagülasyon: Karaciğer hastalarında koagülopati, kolesteaza bağlı olarak K vitamininin yeterince emilememesi veya diyetle az miktarda alınmasına bağlı olabilir. Koagülopati varlığında hastalara - K vitamini - Taze donmuş plazma verilir.

20 Böbrek ve elektrolit bozuklukları
Asit, ödem, elektrolit değişiklikleri veya hepatorenal sendrom olarak bulgu verir. Sarılığı olan bir hastada böbrek fonksiyon bozukluklarının önlenmesi çok önemlidir. Anemi ameliyat öncesi dönemde mutlaka düzeltilmelidir. Aminoglikozitler, nonsteroid antiinflamatuar gibi nefrotoksik ilaçlardan kaçınılmalıdır. Hipokalemi ve alkaloz, sirozlu hastalarda sıklıkla karşılaşılan metabolik bozukluklar olup bu durumda gerek kardiyak aritmi gerekse ensefalopati riskini azaltmak için ameliyat öncesi dönemde bu bozuklukların düzeltilmesi gerekir.

21 Asit Asit sıvısı parasentezle alınabilir, diüretiklerle atılımı hızlandırılır ve dietle alınan tuz miktarı kısıtlanarak oluşumu önlenebilir. IV yolla fazla miktarda sıvı verilecek olursa asit yeniden oluşur. Bu nedenle verilecek sıvı miktarına ve sodyum içeriğine dikkat edilmelidir. Sıvı tercihinde albumin, kan ürünleri ve taze donmuş plazma tercih edilir.

22 Ensefalopati Dekompanse karaciğer hastalığında cerrahi girişimler ertelenmelidir. Acil durumlarda daha az invaziv işlemler tercih edilmelidir. Premedikasyonda sedatifler asla kullanılmamalıdır.

23 Beslenme Beslenme bozukluğu, karaciğer hastalarında sık olarak görülür. Bu da komplikasyonları artırır. Hepatit hastalarına uygun beslenme rejimi ile bu hastalar normal hallerine getirilmelidir.

24 Karaciğer Hastalıklarında Preoperatif Değerlendirme
Preoperatif değerlendirme, dikkatli bir sorgulama ve fizik muayene ile başlar. Hasta öyküsünde daha önce geçirilen cerrahiler, sarılık veya kan transfüzyonları, alkol-intravenöz ilaç kullanımı, cinsel sorgulama yapılmalı; fizik muayenede sarılık, asit, hepatosplenomegali, palmar eritem, spider nevi, jinekomasti gibi karaciğer hastalığı bulgularına dikkat edilmelidir.

25 Karaciğer Hastalıklarında Preoperatif Değerlendirme
Karaciğer hastalığına yönelik herhangi bir şüphe varsa; karaciğer fonksiyonları, koagülasyon testleri ve elektrolitler bakılmalıdır. Karaciğer fonksiyon testleri belirgin olarak bozuk olan hastalar, asemptomatik olsalar dahi, elektif cerrahi ertelenmelidir. Bayramiçli OU. Gastrointestinal hastalıklarda ameliyat öncesi değerlendirme. Yetişkinlerde ve Çocuklarda Ameliyat Öncesi Değerlendirme. İstanbul: Nobel Tıp Kitabevleri, 2002:

26 Anestezi ve cerrahinin karaciğer üzerindeki etkisi:
Anestezi, hepatik arteryel kan akımında ve hepatik oksijen tutulumunda orta derecede bir azalmaya yol açar. Bu azalma, sağlıklı kişilerde bir sorun yaratmaz. Hepatik fonksiyon bozukluğu olanlarda ise hepatik oksijen tutulumundaki azalma, diğer faktörlerle birlikte belirgin karaciğer hasarına yol açabilir.

27 Halotan ve enfluran hepatik arteryel kan akımını azaltır,
İzofluran ise hepatik arteryel kan akımını artırır ve karaciğer hastalarında tercih edilen anestetiktir. Anestetik ajanların uygulanmasını takiben görülen hepatitlerin en iyi bilineni halotan hepatitidir. İzofluran çok ender hepatite yol açar.

28 Cerrahinin aşırı kanama,
Hipotansiyon dönemleri, Mekanik ventilasyon, PEEP uygulaması, Artmış splanknik direnç gibi sonuçları hepatik kan akımında azalmaya bağlı karaciğer yetmezliğine yol açabilir.

29 Akut viral hepatitli hastalarda cerrahi risk ve perioperatif mortalite artmıştır ve bildirilen mortalite oranları %10-58 arasındadır. Elektif cerrahi girişimler hepatitin akut fazı boyunca ertelenmeli ve transaminazlar normal sınırlara dönene kadar beklenmelidir. Kronik hepatitin hafif formları (daha önce kronik persistan hepatit olarak adlandırılan) cerrahiyi iyi tolere eder, cerrahi risk yüksek değildir. Orta ve ağır olgularda cerrahi mortalite artmıştır, elektif cerrahiden kaçınılmalıdır. Acil cerrahi girişimlerde postoperatif hepatik yetmezlik açısından yakından izlenmelidir

30 Anestezik yaklaşımda temel amaç; var olan hepatik fonksiyonları korumak ve karaciğere zarar verecek uygulamalardan kaçınmaktır. Hastaya güvenli bir anestezi uygulaması ve komplikasyonların erken fark edilmesi için ayrıntılı monitörizasyon uygulanır.

31 Nasıl bir monitörizasyon ?
Hastanın genel durumu ve yapılacak girişimin niteliğine göre ayrıntılı monitörizasyon gerekir. EKG, ısı, santral venöz basınç, idrar çıkışı mutlaka izlenmelidir. Kardiyovasküler monitörizasyon yakından takip edilmelidir. Arteriel kan basıncının direkt ölçümü ve sinir kas iletiminin bir sinir stimülatörü ile izlenmesi önemli yarar sağlar. Sağdan sola intrapulmoner şantı olan hastalar N2O’yu tolere edemeyebilir.

32 Nasıl bir monitörizasyon ?
Bu hastalarda hipoksiyi engellemek için PEEP eklenmelidir. Karaciğer hastalığı olanlarda sıvı dengesi dikkatle takip edilmelidir. Pulmoner arter ya da santral venöz katater uygulaması yapılmalıdır. 1-2 saatten uzun süren vakalarda idrar çıkışı mutlaka ölçülmelidir. Kan koagülasyon durumunun periyodik olarak izlenmesi gerekir.

33 Anestezi indüksiyonu İlaç seçimi ve doz hastaya göre ayarlanır.
Viral hepatitli hastalarda anestezikler karşı hassasiyet artarken alkolik hastalarda intravenöz ve volatil anestezik ajanlara karşı tolerens gelişir. Karaciğerden metabolize olmayan ya da en az metabolize olan ilaçlar seçilmeli, kullanılırlarsa etkisinin uzayacağı bilinmelidir. Preoperatif dönemde bulantı, kusma, üst gastrointestinal kanama ve masif asit nedeni var ise krikoid bası ile hızlı seri indüksiyon uygulanır.

34 Krikoid basısı

35 İndüksiyonda genellikle intravenöz indüksiyon ilaçların standart dozları kullanılır.
Kronik alkoliklerde çapraz toleransla barbitürat gereksinimi artmış olabilir. Alkolizm olan hastalarda bu dikkate alınmalıdır. Barbitürat indüksiyonunu takiben oksijen veya oksijen-nitrözoksit karışımı içinde izofluran uygulanması en yaygın uygulanan genel anestezi yöntemidir.

36 Genel durumu stabil olmayan ve aktif kanaması olan hastalar için uyanık entübasyon veya krikoid bası uygulayarak ketamin kullanımı ile hızlı seri indüksiyon ve süksinilkolin önerilir. Anestezi idamesinde intravenöz ilaçların çoğunun metabolizasyonu karaciğerde olduğu için genellikle inhalasyon ajanları tercih edilir.

37 Depolarizan nöromuskuler blokerler karaciğer hastalarında azalmış pseudokolinesteraz seviyesine rağmen entübasyon için kullanılabilirler, ama süksinilkolinin etkisi karaciğer hastalarında daha uzundur. Nondepolarizan nöromuskuler blokerler entübasyonu sağlamak için kullanılabilir. Cisatrakuryum, hepatik metabolizasyonu olmayan tek ajandır ve tercih edilen nöromüsküler bloker ajan olabilir.

38 Kullanılan ilaçların metabolizması, hepatik yetmezliğin düzeyine göre etkilenir.
Etki sürelerinin uzamaması ve yan etkilerinden kaçınmak için iyi titre edilerek verilmelidirler. Lidokainin yarı ömrü % 300, Benzodiazepinlerin ise % 100 artar. Kanama pıhtılaşma bozukluğuna eğilim fazla olduğundan bu hastalarda sıvı takibi önemlidir. Koagülopati nedeniyle, anestezi sırasında sık aralıklarla glikoz, INR ve hemoglobin değerleri takip edilmelidir.

39 Kaynaklar http://www.megep.meb.gov.tr
Teknikerler ve Teknisyenler İçin Anesteziyoloji; Prof. Dr. Melek Güra Çelik Klinik Anesteziyoloji;Z. Kayhan LANGE Klinik Anesteziyoloji G.Edward Morgan,Jr.Maged S. Mikhail , Michael J.murray

40 teşekkürler… İstanbul - Emirgan
web: e-posta: İstanbul - Emirgan


"Karaciğer Hastalıklarında Anestezi" indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları