Eğitimin ve Toplum
Bir toplum içinde yaşıyor olmak, o toplumun değerlerini, inançlarını, alışkanlıklarını kısacası kültürünü öğrenmeyi kaçınılmaz olarak beraberinde getirmektedir.
Eğitim bir anlamda toplumsallaşma demektir Eğitim bir anlamda toplumsallaşma demektir. Çünkü eğitimin çok önemli bir işlevi de toplumsal değerlerin sonraki nesillere aktarılmasıdır.
Toplumsallaşma işi yalnızca formal eğitim yolu ile değil informal eğitim yolu ile de sağlanmaktadır.,
En yaygın formal eğitim kurumu olan okulların girdisi çevreden alınan, çıktısı ise çevreye verilen bireylerdir. Dolayısıyla okullar toplumsal birer örgüttür.
Birey sözü Latince “persona” sözünün karşılığıdır Birey sözü Latince “persona” sözünün karşılığıdır. “Persona” ise tiyatro oyunlarındaki yüzü maskeli insan anlamına gelmektedir. Bir anlamda birey olmak toplum içinde çeşitli maskeler takmak yani farklı rollere bürünmek demektir. Sosyal açıdan başarılı ve uyumlu bireyler haline gelmek için toplum içinde doğru rollere bürünme öğrenilmelidir.
Bireyin toplumsallaşmasında ilk ve en önemli etken ailedir Bireyin toplumsallaşmasında ilk ve en önemli etken ailedir. Çocuklar anadilinin yanı sıra, temel alışkanlıklarını ailesinden öğrenir.
Ancak günümüzde aile içinde verilen daha çok informal nitelikteki eğitim bireyin topluma hazırlanması için yeterli görülmemektedir. Belirli yaşlardan sonra eğitim işinin planlı ve düzenli biçimde yapıldığı örgün eğitim kurumları devreye girerek bireyin topluma hazırlanması işini devam ettirmektedir.
Bireyin toplum içinde yaşamayı öğrenmesi ile ilgili önemli kavramlardan biri “toplumsallaşma”dır.
Toplumsallaşma, bireyin doğuştan getirdiği özünün üzerine ikinci bir öz, sosyal bir öz eklemesidir. Toplumsallaşma insanın içinde yaşadığı toplumla özdeşleşmesidir. Toplumsallaşma ile birey bencil bir varlık olmaktan çıkarak toplum içinde uyumla yaşamayı öğrenir.
Toplumsallaşma ömür boyu devam eden bir süreçtir. Toplumsallaşma ile; Bireylerin davranışları toplumsal normlar çerçevesinde kontrol altına alınır, Bireyin diğer bireylerle etkileşime geçerek topluma uyum sağlamasına faydalı olacak bilgi ve becerileri kazanması sağlanır, Toplumsal düzenin devamlılığı sağlanır.
Diğer taraftan toplumsallaşmanın bireye bakan yönleri de bulunmaktadır Diğer taraftan toplumsallaşmanın bireye bakan yönleri de bulunmaktadır. Toplumsallaşma ile; Bireyin toplumun bir üyesi olması sağlanır, Bireyin kişiliğinin oluşması sağlanır, Bireyin kendisini güvende hissetmesi sağlanır
Araştırmalar, toplumsallaşmayı etkileyen aile, okul, arkadaş grupları, din, dini gruplar, mesleki gruplar gibi farklı etmenlerin bulunduğunu göstermektedir.
Aile, toplumsallaşmayı sağlamada diğer etmenlerin önünde olan çok önemli bir etmendir. Bir toplumun sürekliliği için aile vazgeçilemez bir kurumdur.
Bazı düşünürlere göre aile toplumun en küçük birimidir Bazı düşünürlere göre aile toplumun en küçük birimidir. Aile sağlam ise toplum da sağlam olacaktır.
Sanayi öncesi dönemde aile içinde kız çocukların anneni rol davranışlarını, erkek çocuklarının ise babanın rol davranışları benimseyip uygulaması topluma uyum sağlamaları açısından genellikle yeterli olmaktaydı.
Toplumdaki bireylere bunun dışında çok özel rollerin yüklenmesi durumu (yöneticilik, din adamlığı, bilim adamlığı gibi) pek yaygın değildi. Bileşik yani geniş aileler içinde daha çok informal yollarla verilen eğitim toplumun huzuru için yeterliydi.
Sanayileşme ile birlikte değişen ekonomik yapılar kentlere göçü ve bileşik ailelerin dağılarak çekirdek ailelerin oluşmasına yol açmıştır. Bu sayede biricik eğitim kurumu olan aile bu rolünü okul, sokak, işyeri gibi farklı kurumlarla paylaşmaya başlamıştır.
Yaşanan tüm değişmelere karşın aile kurumu toplumsal yapının temel taşı olmayı sürdürmektedir. Aile çocuktaki kişilik gelişiminin sağlanmasındaki en etkili kurumdur.
Toplumsallaşmada önemli paya sahip olan diğer bir kurum ise okuldur.
Okulların temel amaçları ve işlevleri konusunda bireyi ve toplumu temel alan farklı görüşler olsa da okulların temel işlevlerinin bireyi topluma hazırlama ile ilgili olduğu açıktır. Toplumdan kopuk bir okul üreten bireyler yetiştirmekten uzak kalacaktır.
Okulların yerine getirmesi beklenen başlıca toplumsal görevler şöyledir: Öğrencilerin ilgi ve yetenekleri doğrultusunda gelişimlerini sağlamak Genel ve mesleki bilgileri aktarmak Öğrencilerin topluma uyumlarını sağlamak Toplumsa farklılıkları en aza indirgeyerek herkese eşit şartlarda eğitim olanakları sunmak