Helen Birliği/İskender İmparatorluğu Makedonyalı İskender’in tahta çıkışı = Per İmp. Aile kavgaları+Yunan sitelerinin iflası Yunan Siteleri= Artan nüfus+işsizlik ve besin eksikliği+çiftçilerin sürekli savaşta olması+çiftliklerin sürekli işgali ve artan borçları+çömlekçiliğin eski ihraç pazarlarını kaybetmesi İskender tarafından ekonomik krizdeki Batı ve siyasal çözülme içindeki Doğu’nun kolayca aşılması. Dünya İmparatorluğu kurma ideali. Uzak Doğu’ya köprü olan bu coğrafyayı, kent merkezleri etrafında biçimlendirmek isteme (imparatorluğu).
Bir kaç yıl içinde İskenderiye gibi 70 şehir kurulması. Bunlar; Orta Asya’da büyük kervan pazarları olacak büyük şehirler; Hindikuş geçitlerini kontrol eden, Sir Derya üzerinde Çin’i gözetleyen şehirler vd. Bu kentleri Yunan’da olduğu gibi başıboş bırakmama politikası (idari bağımsızlık var ama imp. İçinde kaynamış krallıklar biçiminde). Ticaret ve ekonomik hayatın temelini tarıma dayandırma. Bunun için Babil, Mısır ve Per Kralları tarafından uygulanan toprağı değerlendirme polit. Yeniden canlandırma. Satmak için ekmek politikası ile tarımla uğraşan kitleler ferahlatıldı ve sağlıklı bir kırsal alan ekonomisi kuruldu. Ancak, bu imparatorluğun ömrü İskender’le sınırlı kaldı.
Helen Kenti’nin Siyasal-Düşünsel Temeli Antik Yunan kent devletleri, Makedonya’nın Yunanistan’ı fethedip, Helen Birliği’ni kurmasıyla sona erdi. Bu dönemde etkili düşünce akımları: Epikürler ve Stoacılar Bunlara göre uşlaşılmak istenen mutluluk, kendine yeten bir kentte değil, kendine yeten bir bireyden hareketle dünülmelidir. Buna göre polis’in (kent) yerini kozmopolis (kozmopolit/dünya kenti), Yurttaş’ın yerini de «dünya yurttaşı» almıştır.
Herkesin, aklın yasalarına göre düzenlenmiş bir dünya kentinde yaşaması düşüncesi = Helenistik dönem İmparatorluk düşüncesi. Mutlak gücün mekana yansıması= Antik Yunan kentsel biçimin yerini geometrik plan, geniş caddeler, caddeler boyu kemerler. Ket, iktidarın bir gösteri alanı olarak, geçit törenlerinin yapıldığı yerdir. Geometrik Form= (anlama karşıtı) «kentin bir tarafını gören her tarafını görür». Kentte her işe koşan yurttaşın yerini «seyirciler» almıştır. Kralların tanrılaşması süreci artarak sürmüştür. Kentler, düşüncenin mekanı olmak işlevinden uzaklaşmaya başlamıştır.
Roma İmparatorluğu
Doğuşu İskender İmp. Parçalanmasından sonra Mısır kendi geleneğine dönerken, İmp. Eski yayılma alanlarında Helenistik monarşiler doğmuştur. Bu arada Roma da yerel bir cumhuriyet olmaktan çıkıp, güçlü bir devlet haline gelmiştir. 200’e kadar Roma İmp. Bütün Akdeniz havzasını içine alan ve bazı Batı Avrupa memeleketlerini de Doğu’ya bağlayan bir barış ve ekonomik gelişme devri yaşamıştır (Pax Romana). Roma’dan özellikle Batı ve Kuzey Avrupa ülkeleri yararlanmıştır. Çünkü o döneme kadar buralarda ilkel tarımcılık ve köy hayatı hakim. Galya, Britanya gibi yörelere Roma ile Kadeniz uygarlığının kent hayatı, ticaret ve ulaşım teknikleri ve sanayi sokulmuştur.
Roma ile Doğu uygarlık birikimleri, Avrupanın içlerine kadar yayıldı Roma ile Doğu uygarlık birikimleri, Avrupanın içlerine kadar yayıldı. Böylece işlenen toprakların yüzölçümü arttı ve tarım teknikleri gelişebildi. Buna rağmen İpm.un doğu kanadı sanayileşmiş ve mamul mal satan büyük şehirlere sahipken, Batı kanadı hammadde tedarik edilen seyrek nüfuslu tarım memleketleri ya da sömürgeler durumunda idi. Nitekim, İpm. İkiye ayrılmasından (395) sonra da Batı Roma İmp. Yıkılıp, Doğu Roma (Bizans) imp. Ayakta kalması buna bağlanmaktadır.
Roma Antik Yunan’ın mirası İlk Çağ’ın en büyük ve en görkemli kenti: Roma Agora’nın yerini forum almıştır. Avrupa’nın çeşitli yerlerinde ticari önem taşıyan kentlerin kurulması Germen ve Hun saldırıları, Roma İmp. ikiye ayrılması Feodalizm, tarıma dönüş ve Kale Kentler
Düşünsel Temeller Roma İmp. Evrensellik boyutu olan bir imp. Bunun için güçlü ordu ve ekonomi gerekir. Akdeniz ticareti=güçlü ordu= iç pazarın, ticaret yollarının güvenliği= ülke refahı Helenistik dönemden devralınan kentlere düzen ve disiplin getirme. Kentler, merkezin kurduğu yapay mekanlardır. (Antik Yunan’dan farlı olarak). Roma kenti, kuruluşunda ve işleyişinde kentlilinin olmadığı bir niteliğe sahiptir.
Roma kent formuna yansıyan sanat anlayışında günlük yaşamın gereksinmelerine cevap verme anlayışı hakimdir. Örn. Tiyatro=eğitme ve zevk verme amacı taşır. 3. yy. Roma İmp.nu tehdit eden iki unsur: Barbar kavimler ve Hristiyanlık. Bu dönem kenti de gücü yansıtan bir biçime sahiptir. Kamusal binalar, özellikle ihtişamlı yapılarak, iktidarı mekana yansıtmaktadır. PleblerXpatriciler gerilimi, din ve arena gösterileri ile azaltma çabaları, bayramlar.
Roma kentinde Helenistik dönem kentlerindeki gelişmeler devam etmiştir. Yurttaş, kentin kuruluş ve işleyişinde yoktur. Ancak, altyapısı bakımından göz kamaştırıcı bir gelişmişlik vardır. Kentler düşünce merkezi olmaktan uzaktır. Düşünce, kültür ve sanat hayatı, Antik Yunan’ın gerisindedir.