HEKİMLERİN YASAL SORUMLULUKLARI Av.Zeynep ŞİŞLİ İzmir Tabip Odası
Hekimlik Mesleği ile ilgili temel Sağlık Mevzuatı 1219 Sayılı Tababet ve Şuabatı Sanatının İcrasına Dair Kanun 1593 Sayılı Umumi Hıfzısıhha Kanunu 6023 Sayılı Türk Tabipleri Birliği Kanunu Tıbbi Deontoloji Tüzüğü Hasta Hakları Yönetmeliği
Hekimin Hukuki Sorumluluğu Disiplin Yönünden ( Tabip Odası nezdinde ve ayrıca kamu görevlisi ise idari açıdan ) Ceza Hukuku karşısında Tazminat Sorumluluğu
Hekim, kamuda ya da serbest çalışmasına bakılmaksızın Hekimlik Meslek Kurallarına aykırı davranışı halinde Meslek Odası olan Tabip Odası tarafından hakkında soruşturma açılarak kusurlu bulunduğunda; uyarı, para cezası ya da meslekten alıkoyma cezaları ile cezalandırılabilir.
Tabip Odası; Anayasa’nın 135.maddesi ile 6023 Sayılı Türk Tabipleri Birliği Kanununa göre kurulmuş kamu kurumu niteliğinde bir meslek kuruluşudur.
Tabip Odasının Görevleri arasında; Hekimlerin hak ve yararlarını korumak, meslek kurallarına aykırı davranışların denetimi ve kamu sağlığının korunması için çalışmak en temel olanlardır.
Kamuda çalışan hekimler dilerlerse Tabip Odalarına üye olurlar Her hekim, çalıştığı bölgedeki Tabip Odası’na en geç bir ay içinde üye olmaya ve üyelik görevlerini yerine getirmeye zorunludur. Kamuda çalışan hekimler dilerlerse Tabip Odalarına üye olurlar
Tabip Odaları, üyeleri olan hekimlerin oluşturduğu Genel Kurulda, kendi aralarından seçilen organlar vasıtası ile yönetilir.
Tabip Odaları zorunlu organları; Yönetim Kurulu Onur Kurulu Denetleme Kurulu Ayrıca TTB Büyük Kongresine katılacak Delegeler de Genel Kurulda seçilir
Sadece kamuda çalışsa dahi, hekimin Tabip Odalarına üyeliği; Hekimlerin hak ve yararlarının korunması ile mesleğin gelişmesine katkı niteliği ile önemlidir.
Hekim, mesleki çalışmasında; Hekimlik meslek kurallarına-deontolojiye uygun davranmak, Hasta haklarına özen göstermek, Malpractice’den (Kötü hekimlik uygulamasından) kaçınmak, bilgi ve deneyimini sürekli geliştirmek ve dikkatli olmakla yükümlüdür.
Malpractice Kötü hekimlik uygulaması) ; hekimin bilgi ve uygulama yönünden tanı ve tedavide gerekli olanı yapmaması ya da yeterli dikkat ve özeni göstermemesi sonucu hastanın zarar görmesidir
Kötü hekimlik uygulaması; Türk Ceza Kanununda düzenlenmiş taksirli suçtur; T.C.K.459.maddesi; “Dikkatsizlik, tedbirsizlik yahut meslek ve sanatta acemilik yada nizam, talimat ve emirlere aykırılık sebebi ile bir kimseye bedence üzüntü verecek yada sağlığının bozulmasına veya akıl yetilerinin karışmasına yol açacak zarar verme”
Bu fiilin işlenmesi halinde; Zararın ağırlığına göre verilecek ceza; 3-6 ay arası hapis ve para cezasıdır. Bu ceza kusura göre 1/8’e kadar indirilebilir Kusur; bilirkişi tarafından belirlenir Bilirkişiler; Adli Tıp Kurumu veya 1219 sayılı yasa 75.maddesi gereği Yüksek Sağlık Şurası’dır.
Kötü hekimlik uygulaması sonucu “ölüm” ise uygulanacak olan; Türk Ceza Kanunu 455.maddesinde; Dikkatsizlik, tedbirsizlik yahut meslek ve sanatta acemilik yada nizam, talimat ve emirlere aykırılık sebebi ile bir kimsenin ölümüne sebebiyet veren kişinin 2-5 sene hapis ve ağır para cezası ile cezalandırılacağı ve kusura göre cezanın 1/8’e kadar indirileceği düzenlenmektedir.
01.06.2005’de yürürlüğe girecek yeni Türk Ceza Kanunu’nda; Malpractice(Kötü hekimlik uygulaması); Madde 89-Taksirle Yaralama Madde 85-Taksirle Öldürme Madde 83-Kasden öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi olarak üç maddede düzenlenmiştir.
Yeni TCK’da yeni düzenleme; Madde 83; “Kasden öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi” Kişinin yükümlü olduğu belli bir icrai davranışı gerçekleştirmemesi sebebi ile meydana gelen ölümden sorumlu tutulabilmesi için; -yasal düzenleme veya sözleşmeden kaynaklanan bir yükümlülüğünün olması, -önceden gerçekleştirdiği davranışın başkalarının hayatı ile ilgili tehlikeli bir durum oluşturması gerekir
Yeni T.C.K. Madde 83-Kasden öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi halinde; Belli bir yükümlülüğün ihmali ile ölüme neden olan kişi hakkında; temel ceza olarak ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası yerine 20-25 yıl, müebbet hapis cezası yerine 15-20 yıl, diğer hallerde 10-15 yıl hapis cezasına hükmedilebilir veya cezada indirim yapılmayabilir.
Yeni T.C.K. 83.madde gerekçesinde; Bir sağlık kuruluşunda görev yapan tabibin, durumu acil olan hastaya müdahale etmemesi hali; “ihmali davranışla” ölüme sebebiyet kabul edilmekte, ihmal ile öldürmenin kasten işlenmesi; ölümü öngörmesine rağmen, yükümlülüğü yerine getirmeme olarak tanımlanmaktadır.
Taksirle Adam Öldürme; Yükümlülüğe aykırı davranışın bilincinde olmakla birlikte, sonucunda bir insanın ölebileceğini özen yükümlülüğüne aykırı olarak öngörmemiş olması,“taksirle işlenmiş öldürme suçu”
Yeni T.C.K. 85.madde; Taksirle Öldürme; Eski T.C.K. 455’in tam karşılığıdır. Taksirle bir insanın ölüme sebebiyet halinde; 3-6 yıl hapis, Taksir; Dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık dolayısıyla, bir davranışın suçun kanuni tanımında belirtilen neticesi öngörülmeyerek-örneğin ölüm-gerçekleştirilmesidir (MD.22/2)
Yeni T.C.K. Madde 89; Taksirle Yaralama; Taksirle başkasının vücuduna acı veren, sağlığı ya da algılama yeteneğinin bozulmasına neden olan kişi;3ay-1 yıl hapis, Taksirle yaralama ile; duyu ya da organ zayıflığı, kemik kırılması, konuşmada sürekli zorluk, yüzde sabit iz, yaşam tehlikesi, erken doğum halinde ceza, ½ oranında artırılır.
Yeni T.C.K.Taksirle Yaralama; İyileşmesi imkansız hastalık ya da bitkisel hayat, duyu veya organ işlevinin yitirilmesi,konuşma ya da çocuk yapma yeteneğinin kaybolması, yüzde sürekli değişiklik, çocuk düşürmeye neden olmuşsa, ceza bir kat artırılır. Bilinçli taksir; “neticenin öngörülmesi, ancak istenmemesi hali” dışında kovuşturulması şikayete bağlıdır. Bu halde; TCK 22/3; 1/3-1/2 ceza artırılır.
Yeni T.C.K. 280.maddesi; Sağlık Mesleği Mensuplarının Suçu Bildirmemesi; Görevini yaptığı sırada bir suçun işlendiği yönünde bir belirti ile karşılaşmasına rağmen, durumu yetkili makamlara bildirmeyen veya bu hususta gecikme gösteren sağlık mesleği mensubu, bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Sağlık mesleği mensubu; tabip, diş tabibi, ebe,hemşire ve sağlık hizmeti veren diğer kişilerdir.
Yeni T.C.K. 280.maddesi ile, Mevcut T.C.K.da “kabahat” olarak düzenlenmiş olan ve tedavi edilen kişinin kovuşturma altında kalacak olması halinde hekimin çekinme hakkını düzenleyen hükme göre, daha ağır ve kaçınma hakkı olmayan düzenleme yapılmaktadır. Hasta hakkı olan, gizlilik kuralının ihlali olan bu durumda; T.C.K. 49/2’ye göre kısa süreli olan hapis cezası, 50.maddeye göre para cezasına çevrilebilir ve 51.madde koşulları varsa ertelenebilir olmakla birlikte, 1 yıl hapis cezası hükmedilebileceğinden, haksızdır.
Yeni T.C.K.da tıp bilimi ve hekimlerle ilgili diğer maddeler; Madde 90-İnsan üzerinde deney yasağı ve hukuka uygunluk halleri; Hastayı tedavi amaçlı deneme; 4.fıkra; bilinen tıbbi tedavi yöntemlerinin sonuç vermemesi, aydınlatılmış yazılı onam ve uzman hekim tarafından hastane ortamında yapılması halinde ceza sorumluluğu kalkıyor. (yeni suç)
Yeni T.C.K.da tıp bilimi ve hekimlerle ilgili diğer maddeler; Madde 91-Organ veya doku ticareti, Hukuken geçerli rıza (Yazılı Aydınlatılmış Onam) olmadığı halde cezalandırılır: Organ alma; 5-9 yıl Doku alma; 2-5 yıl Ölüden organ-doku alma; 1 yıla kadar hapis Alan-satan-aracılık eden; 5-9 yıl hapis Örgütlü faaliyet; 8-15 yıl hapis+ağır para cezası
Yeni T.C.K.da tıp bilimi ve hekimlerle ilgili diğer maddeler; Madde 99-Çocuk Düşürtme Rızası olmaksızın kadının çocuğunu düşürme; 5-10 yıl hapis cezası(Beden ve ruh sağlığı açısından zarar varsa;6-12 yıl, kadın ölürse;15-20 yıl) Tıbbi zorunluluk yoksa, rıza olsa dahi 10 haftadan fazla çocuğu düşürtme;2-4 yıl (beden ve ruh sağlığı zararı;3-6 yıl, kadın ölürse;4-8 yıl)
Madde 99- Çocuk Düşürtme Suç mağduru kadının suç sonucu gebe kalması halinde, 20 haftaya kadar gebelik rıza ile sonuçlandırılabilir. Ancak uzman hekim ve hastane ortamında yapılması koşuldur.
Yeni T.C.K.da tıp bilimi ve hekimlerle ilgili diğer maddeler; Madde 101-Kısırlaştırma Rıza olmaksızın kadın veya erkeğin kısırlaştırılması 3-6 yıl hapis(cezası artırılmış)
Yeni T.C.K.da tıp bilimi ve hekimlerle ilgili diğer maddeler; Madde 136-Kişisel veriler (Sağlık verileri) hukuka aykırı olarak verme(1-4 yıl hapis) Madde 137/b-belli bir meslek yada sanatın sağladığı kolaylıktan yararlanma halinde cezada artırım.(1/2 oranında)
Yeni T.C.K.da tıp bilimi ve hekimlerle ilgili diğer maddeler; Madde 187-Kişilerin hayatını ve sağlığını tehlikeye sokacak biçimde ilaç yapma veya satma (tabip işlerse 1/3 oranında artırım) Madde 188-Uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti- (8);tabip işlerse ½ artırım Madde 190-Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmasını kolaylaştırma-(2)-tabip işlerse ½ oranında artırım.
Yeni T.C.K.da tıp bilimi ve hekimlerle ilgili diğer maddeler; Madde 287-Genital Muayene; Yetkili hakim ve savcı kararı olmadan genital muayene yapma 3ay-1 yıl hapis Bulaşıcı hastalık dolayısıyla kamu sağlığını korumak için kanun ve tüzüklere uygun yapılanlar dışında.
Kamu görevlisi hekimin; T.C.K.nda düzenlenmiş memur suçları kapsamında; görevi ihmal ve kötüye kullanma veya rüşvet ya da benzeri iddialarla yargılanması da söz konusu olabilir. (Yeni T.C.K. 252-257) Gerçeğe aykırı bilirkişilik, rapor düzenleme ve benzeri hekimlik uygulamasında sahtecilik serbest ya da kamu görevlisi tüm hekimler için suçtur.(Yeni T.C.K.276-204-207)
Hekimin meslek uygulamasında; Deontoloji kurallarına aykırı tavrı, gerek sağlık meslek mensupları, gerek hasta ile ilişkilerinde meslek kurallarına uymaması, hasta haklarına özen göstermemesi (örneğin aydınlatılmış onam), ilan ve tabelalarının kurallara aykırı olması ya da mesleğe ticari nitelik verebilecek her tavrı, T.C.K. yönünden suç olmasa da, Tabip Odası Onur Kurulu tarafından disiplin cezası ile cezalandırılabilecek eylemlerdir.
Hekimin yasal sorumluluğu açısından; Gerek disiplin, gerek ceza yargılamasında; Hasta Hakları Yönetmeliğine uygun davranması, ÖZELLİKLE HER TIBBİ GİRİŞİM ÖNCESİ VE YAPILACAK TIBBİ GİRİŞİME ÖZGÜ AYRINTILI OLARAK HASTADAN “AYDINLATILMIŞ ONAM” alınması ÇOK ÖNEMLİDİR...
Kamu görevlisi hekimin, T.C.K.nda suç sayılan ya da sayılmayan gerek kamu görevi, gerek meslek kurallarına aykırı davranışları ayrıca idari disiplin soruşturmasına konu olabilir.
Hekimin meslek uygulamasında; Kişilere haksız zarar verdiği hallerde, zarar görenin maddi ve manevi zararlarının tazmini için Mahkemeye başvuru hakkı bulunmaktadır. Hekim kamu görevlisi ise tazminat davası öncelikle kuruma açılır ve kurum kusuru oranında hekime rücu eder.
Serbest çalışılsa dahi, hekimlik uygulaması kamu hizmeti niteliğinde olmakla; Bilimsel açıdan tanı ve tedavide gerekli bilgi ve deneyime sahip olması ve deontolojiye uyması, her hekim için zorunluluktur.
Bu denli zor ve kutsal bir görevin yerine getirilmesinde; Gerekli bilgi ve donanımın sürekliliğinin oluşturulmasında, hak ve sorumluluklarla ilgili dayanışma, düzen ve denetimin sağlanmasında, her hekimin Tabip Odalarının aktif bir üyesi olmasında büyük yarar bulunmaktadır.