MEDYADA KADIN ERKEK AYRIMI ŞULE TAŞKIRAN KALA RTS/4 100820063 FATMA KAHRAMAN RTS/4 100820036
Medyada cİnsİyet ayrımcılığı Medyadaki1 cinsiyete dayalı ayrımcılıkla mücadeleye nasıl katkıda bulunulabilir sorusu çerçevesinde toplumsal cinsiyet bakış açısıyla hareket eden medya izleme gruplarının söz konusu mücadeleye katkısı, bu çalışmanın konusunu oluşturmaktadır.
Konunun seçilmesinin arka planında medyanın her düzeyinde var olan cinsiyete dayalı ayrımcılığın sorun olarak ele alınması yatmaktadır. Toplumsal cinsiyet eşitsizliğini üreten başlıca kurumlardan biri olarak görüldüğü için sorun alanı olarak ele alınan medya; artan teşhir, magazinleştirme, önyargıları yineleme gibi söylemler yeniden üretilmektedir.
Bununla beraber gerek ekranlarda gerekse basının diğer birimlerinde bu cinsiyet ayrımının kadınlar üzerinde yoğunlaştığını görmek mümkündür. Kadının basında yer aldığı ve ön plana çıktığı noktalar farklılık göstermektedir. Örneğin, reklamlarda ve kliplerde kadınların görselliği zenginleştirici unsur olarak çok daha ön planda görülürken, siyasi ve haber içerikli programlarda erkeklerin daha baskın olduğu bir gerçeklik olarak karşımıza çıkmaktadır.
Kadınlar, basın-yayında, tirajı veya reytingleri yükseltmek maksadıyla, ilgi çekici bir unsur olarak kimi zaman cinsel açıdan kimi zaman da ailevi problemleri ile kullanılagelmiştir. Bu hususta dikkat çekici bir örnek olarak Adnan Oktar’ın kanalında öne çıkarılan genç kadınlarla ilgili bir kesit verelim;
Ancak; 6112 sayılı kanunun 8. maddesinin belirtilen (f ve n) bendlerinde; f) Toplumun millî ve manevî değerlerine, genel ahlaka ve ailenin korunması ilkesine aykırı olamaz. n) Müstehcen olamaz. maddeleri bu görüntülerin yayın ilkeleri esasıyla bağdaşmadığını ispatlar niteliktedir.
Kadınların cinsel algıyı kullanmak uğruna metalaştırıldığı bir diğer özel alan ise, video kliplerdir. Bu alanda Serdar Ortaç’ın klipleri ve konser programları da dikkate şayandır….
Türk erkeği bu zamana kadar kadınlar tarafından ne hor görüldü, ne aşağılandı, ne eleştirildi yakışıklı, yapılı değil diye... Amerikan drama ve romantik dizilerini, filmlerini izleyen Türk kadını o yapımlardaki yapılı, sağlam vücutlu erkekleri ne methetti, ne âşık oldu... Ancak dananın kuyruğu, Biscolata çikolataları için çekilen reklam filmlerinde yabancı ve yakışıklı genç erkek modellerin oynamasıyla koptu. Artık Türk erkeğinin hedefi Biscolata erkeği gibi olmak, ileri!
Ancak ne zaman ki Şölen adlı çikolata markası, dünya çapında bir klasik olan "Sex sells (seks satar)" kuralına uyup, ürünlerini pazarlamak için “Biscolata erkeği” diye tabir edilen yabancı erkek mankenleri reklamlarında oynatmaya başladı ve bu reklamlar bizim televizyonlarımızda dönmeye başladı, işte o zaman kıyamet koptu! Bir zamana kadar sadece metropolitan kadının hayallerini süsleyen ve metropolitan erkeğin kâbusu olan kaslı, yakışıklı erkek modeli artık bütün ülkeye yayıldı.
YAŞLI GENÇ FARKETMEZ, BİZE HER YER BİSCOLATA!!!
Bizi dİnledİğİnİz İçİn teşekkür ederİz.