GEOMETRİK YAPILAR VE BİNALAR HÜMEYSA TUNA 12/B-484
EDEN PROJECT, CORNWALL, İNGİLTERE 2011 yılında yapımı tamamlanan Eden Project 2.2 hektarlık bir alana kurulmuş dünyanın en büyük serasıdır. Eski bir taş ocağının çukurlarına inşa edilen yapı içerisinde bitkiler ve insanlar arasındaki ilişkiyi gösteren bir eğitim merkezi ve yüzbine yakın bitki çeşidi bulunur. Altıgen ve beşgen hücrelerden oluşan şeffaf jeodezik kubbeler oldukça zariftir. Uzaktan bakıldığında bir böceği andıran bu projenin eğitim tesislerinin spiral mimarisi Fibonacci sayı diziliminden esinlenerek tasarlanmıştır.
PARTHENON, ATİNA, YUNANİSTAN M.Ö 430 yılında inşa edilen Parthenon mükemmel oranlardaki uyumu ile Antik Yunan idealleri üzerine tasarlanmıştır. Uzunluğunun genişliğine oranı 9:4 olan tapınak en uygun sayısal oranların kullanılmasıyla inşa edilmiştir. Tapınağın köşelerindeki sütunlar daha çok güneş alacağı için ince gözükeceğinden diğer sütunlara oranla daha kalın yapılarak görünüşte muhteşem bir estetik sağlanmıştır. Yine tapınaktaki kabartma ve süslemelerin yükseklik ve kalınlıkları göz yanılsamalarını önleyecek şekilde tasarlanmıştır.
TAC MAHAL, AGRA, HİNDİSTAN Eşsiz güzellikteki bu yapı kusursuz bir simetriye sahiptir. Dört minaresi Tac Mahal’in simetrik yapısını devam ettiren en önemli unsurlardır. Pencere ve kemerleri Tac Mahal’in geometrisiyle mükemmel bir uyum içerisindedir. Dışarıya doğru eğimli olarak inşa edilen minarelerin su havuzlarına yansıması ziyaretçilere nefis bir görsel şölen sunmaktadır. Estetik açısından zirve eserlerden sayılan Tac Mahal için geometri ve estetiğin mükemmel uyumu diyebiliriz.
CHICHEN ITZA, MEKSİKA Kukulkan Piramidi ismiyle de anılan Chicken Itza, Maya uygarlığı tarafından inşa edilen bir eser. Mayaların astronomide oldukça ileri bir uygarlık olduğu bilinmektedir. Ürettikleri eserlerde de astronomi biliminden faydalandıkları bugün bilim adamları tarafından ortaya konulmaktadır. 9 kat şeklinde inşa edilen piramit dokuz gezegeni temsil etmektedir. Yapının etrafında toplam 364 adet basmak bulunmaktadır. En tepesinde yer alan platformla beraber basamaklar 365 adete ulaşır ki bu da bir yılın günlerine karşılık gelmektedir. Yapının en ilginç özelliklerinden biri ise piramidin tepesinde bulunan yılan başlarının güneş ışınlarının etkisiyle gölge oyunu oluşturup an alt basamağa kadar kıvrılarak inen görüntüsüdür.
GİZA PİRAMİTLERİ , KAHİRE, MISIR Toplamda 3 piramitten oluşmaktadırlar. Giza Piramitlerinin en büyüğü ise dünyanın 7 harikası arasında yer alan Keops Piramidi. Aynı zamanda en kusursuz ve hayret verici bir matematiğe sahip olanı. Bilim adamlarını,matematikçileri ve mimarları bugün bile hayrete düşüren bu yapının şimdiye kadar anlaşılan en ilginç özelliklerinden bazıları işe şunlardır; Bu piramidin yüksekliği ikiye bölündüğünde Pi sayısını verir. Tepe noktasından geçen meridyen karalarla denizlerin ikiye ayrıldığı noktadır. Piramidin bulunduğu yer dünyanın merkeziyle Kuzey Kutbuna eşit uzaklıktadır. Piramidin yüksekliğinin 1 milyar ile çarpımı güneş ile dünya arasındaki mesafeye eşittir. Piramidin dört yüzeyinin toplam yüzölçümü yüksekliğinin karesine eşittir. Firavun Keops’un doğum ve tahta çıkış günlerinde piramidin içerisine yılda iki kez olmak üzere güneş ışınları girer.
Burj El Arab Otel – Dubai Bu otel, denize indirilen büyük kaya bloklarının oluşturduğu bir adacık üzerine inşa edilmiştir. Dünya’nın ilk 7 yıldızlı otelidir. Araplar isminden ötürü Arap Kulesi dese de yelkene benzemesi nedeniyle Yelken Otel olarak da bilinmektedir. Hava sirkülasyonunu sağlamak amacıyla dış cephesi kısmen kumaştan yapıldığı için gecelerirengarenk projeksiyonlarla otelin üstünde muhteşem görüntüler oluşturulabilmektedir.
La Casa Milà – Barcelona Efsanevi mimar Antoni Gaudi’nin imzasını taşıyan yapı, Barselona şehrinin Eixample semtinde Passeig de Gràcia Caddesi’nde bulunuyor. La Casa Milà, La Pedrera yani Taş Ocağı anlamına da geliyor. 1984’te UNESCO tarafından Dünya Mirası ilan edilen yapı, 1906-1910 tarihleri arasında Katalonya’nın idari merkezi olarak inşa edilmiştir.
Crooked House – Sopot Polonya’nın Sopot şehrinin popüler Monciak Caddesi’nde yer alan yapı, Mimar Szotynscy Zaleski tarafından, an Marcin Szancer’in çizimlerinden etkilenerek inşa edilmiştir. 2004 yapımı olan bina, 3 kat olarak inşa edilmiş olup alışveriş merkezi olarak kullanılmaktadır.
Yahudi Müzesi – Berlin Binayı oluşturan iki yapıdan biri Almanca Kollegienhaus denilen ve 18. yüzyılda inşa edilmiş eski bir mahkeme binasıdır. Diğer yapı ise müze için özellikle inşa edilmiş ve Daniel Libeskind tarafından dekonstrüktivizm stilinde tasarlanmış yeni bir binadır. Berlin Duvarı’nın kalkmasıyla birlikte, Berlin’in yeni yapılanması sırasında inşa edilen ilk yapılardan biridir. 2001 yılında halka açılmıştır.
Kubik Evler – Rotterdam Hollanda’da yer alan bu evler, Mimar Piet Blom tarafından tasarlanmıştır ve 1978 yılında inşa edilmiştir. Turistik olarak ilgi çekici olsa da sürekli yaşamak için konforlu olmadığı da söyleniyor. Altından otoyol da geçen bu evlerin iç mekanlarına ait fotoğraflarını kısa bir internet taramasıyla bulabilirsiniz. Hollanda’ya yolunuz düşerse, bu ilginç yapıları görmeden dönmeyin.
Denver Sanat Müzesi – Denver Mimar Daniel Libeskind’ın geometrik çizgilerle tasarladığı bina, yakınında bulunan Rocky Dağları’nın zirvelerini yansıtan titanyum kaplamalı açılardan oluşmaktadır. Yeni Frederic C. Hamilton Binası, Michael Graves’in tasarladığı Denver Halk Kütüphanesi’ne bitişik olan ve İtalyan mimar Gio Ponti ve James Sudler Associates tarafından tasarlanmış çift kuleli Kuzey Binası’nın güneyine yerleştirilmiştir.
Pavilion – Lizbon Lizbon’da bulunan yapı “Portekiz Pavyonu” anlamındadır ve Expo ’98 sırasında Portekiz’i temsil etmesi için inşa edilmiştir. Yapının giriş bölümünde oldukça geniş betonarme bir meydan yer alır. Expo ’98 sonrası önce yıkılma kararı verilse de sonradan bu binanın yıkımından vazgeçilmiş ve sergi salonu olarak kullanılmaya devam etmektedir.