PAMUK VE SOYA ÇALIŞMA GRUBU RAPORU ARALIK 2016
TÜRKİYE PAMUK TOHUMCULUK SEKTÖRÜ MEVCUT DURUM, SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ BAŞKAN Cenk SARAÇOĞLU LİMAGRAİN Tohum BAŞKAN YARDIMCISI Ersin GÖZEN MAY Tohum RAPORTÖR Bilal TALMAÇ BAYER Cropscience ÜYELER Aykut ÖZBUĞDAY PROGEN Tohum Bülent TUNÇGÖĞÜS CASO Tohum Cafer MART Aytekin UYANIK POLEN Tohumculuk Serdar MART ATLAS Tohum Mehmet ŞEVİK AGROVA Tohum
PAMUĞUN TÜRKİYE’DEKİ YERİ 1-Türkiye, Dünya pamuk üretiminde 8inci, tüketimde ise 4üncü sırada yer alan önemli bir pamuk ülkesidir. 2-Türkiye’de ortalama pamuk verimi Dünya ortalamasının çok üzerinde olup büyük üretici ülkeler sıralamasında Avustralya’dan sonra 2. sıradadır. 3-Ülkemizde her yıl yaklaşık 400 bin hektar alanda 1.5-2 milyon ton dolayında kütlü pamuk üretilmekte ve bunlar çırçır sanayimizde işlenerek yaklaşık 800 bin ton lif pamuk, 1 milyon ton çiğit elde edilmektedir.
PAMUĞUN TÜRKİYE’DEKİ YERİ 4-Pamuk üretiminde, diğer tarım ürünleriyle karşılaştırılamayacak kadar yoğun girdi kullanılmaktadır. Dolayısıyla, pamuk tarımı yüksek üretim değerinin yanısıra bu girdileri sağlayan tohum, gübre, ilaç, makina sanayii; ticaret ve ulaştırma sektörü ile işçilerden oluşan çok geniş bir kesimin gelir ve istihdam kaynağı olmaktadır. 5-Mevcut pamuk üretimimizde her yıl 120 Milyon yevmiyeden fazla insan- işgücü tüketilmekte; 500 bin daimi, 1.5 milyon geçici istihdam yaratılmaktadır. Sadece tarım kesiminde 3.5 milyonu aşkın insanımız geçimini pamuktan sağlamaktadır.
Çizelge 1. Türkiye’de 2011-2015 yılları arasındaki pamuk üretim istatistikleri*. *TUİK 2015, www.tuik.gov.tr 2011 2012 2013 2014 2015 Değişim (%) (2011-2015) Ekim Alanı (ha) 542.000 488.496 450.890 468.143 434.014 -%19,92 Üretim Miktarı(ton) 2.580.000 2.320.000 2.250.000 2.350.000 2.050.000 -%20,54 Ort. Kütlü Verim (kg/da) 476 475 499 503 472 -%0,84
2016/17 Sezonu Pamuk Üretim Tüketim Arz-Talep (Kasım Tahmin) USDA: 2016/17 Arz-Talep veri tablosu (Kasım-16) 2016/17 Sezonu Pamuk Üretim Tüketim Arz-Talep (Kasım Tahmin) Milyon/Ton Üretim Tüketim İthalat İhracat Stoklar Türkiye 0.697 1.470 0.806 0.275 0.319 ABD 3.519 0.762 – – – 2.613 0.980 Hindistan 5.879 5.225 0.392 0.914 2.513 Çin 4.572 7.729 10.472 Dünya 22.486 24.384 7.665 19.226
PAMUKTA SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK VE PAMUK TOHUMCULUĞU Bakanlığımızca 1998 yılında başlatılan, 2001 yılında sertifikalı tohum kullanımı ile ilişkilendirilen, 2012 yılında ise tamamen sertifikalı tohum kullanımına bağlanan destekleme modeli ile pamukta sertifikalı tohum kullanım oranı % 95'lerin üzerine çıkmıştır. Sertifikalı tohum kullanım oranının artması ile pamukta verim ve kalite artmış, ülkemiz pamuk veriminde Dünya'da ilk sıralara yükselmiştir. Sertifikalı pamuk tohumlarının hazırlanması aşamasında delintasyon işlemine tabi tutulması ve sertifikalı tohumluk kullanımının artması sonucu pamuk alanlarının en önemli sorunlarından olan ve tohumla taşınan Pembekurt (Pectinophora gossypiella) ile Köşeli yaprak leke hastalığı (Xanthomonas axonopodis pv. malvacearum)'nın yaygınlık ve yoğunluğunda önemli düşüşler gerçekleşmiştir.
PAMUK TOHUMCULUĞUNDAKİ SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ Sorun 1- Son iki yılda pamuk yetiştirilen bazı illerimizde pamuk ekim alanlarında sertifikasız(kaçak) tohum kullanım oranında dikkat çeken artışlar görülmektedir. Örneğin; Şanlıurfa ilinde 2015 ekim sezonunda sertifikasız tohum kullanım oranı % 5'ler düzeyinde iken 2016 yılında bu oran %13-15’leri bulmuştur. 2017 yılında ise önlem alınmaz ise bu oran %25’leri bulacak ve Pamuk Tohumculuğu sektörü ciddi bir problem ile karşı karşıya kalacaktır. Öneri 1- Bölge bazlı olarak deteklemeye esas ekim normunun gerçekte ekilen rakamlar üzerinden belirlenmelidir. Ege Bölgesinde 30-45kg/ha , Çukurova ve GAB Bölgesinde ise 25-35kg/ha olarak ekim yapılmaktadır. Böylelikle kaçak tohum ekimi yapan çiftçiler fatura fazlası bulamayacak ve kaçak tohum ekiminden vazgeçecektir.
PAMUK TOHUMCULUĞUNDAKİ SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ Öneri 2- Havlı veya Linter tohum satışı yapan kişi ve kuruluşların tesbitinde yetkili kamu kuruluşlarının özel sektör ile işbirliği yaparak kaçak tohum satışı yapan çırçır,tüccar ve tohum bayi vb kuruluşlara yasal çerçevelerde hızlı bir şekilde en yüksek cezai işlemleri uygulamak. Aynı zamanda fatura fazlası bulunan tohum bayiiler denetlenerek kaçak tohuma fatura kesenler hakkında cezai işlemlerde bulunmak.
SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ Sorun 2--2016 Yılında Yapılacak Tarımsal Desteklemeler kapsamında kütlü pamuk üretiminde 75 krş/kg Fark Ödemesi Desteği ödenmektedir. Tarımsal Desteklemelerin yeniden düzenlendiği bu günlerde kütlü pamuk üretimine verilecek fark ödemesi desteği konusunda mevcut durumu ve bu konudaki değişiklik önerisi; Mevcut durum: Yukarıda da belirtildiği gibi, verim tespitlerine dayalı olarak verim limiti uygulanmaksızın kütlü üretime 75 krş/kg destek verilmektedir. Örneğin; dekara 600 kg ürün alan bir üretici; 600 kg/da x 0.75 TL/kg = 450 TL/da dekar başına destek almaktadır. Mevcut uygulama ile çiftçilerin birim alandan beyan ettikleri verimlerin gerçekçi olmadığı ve uygulamanın üst verim sınırı olmadığından (veya gerçek bölgesel ortalamaların üzerinde olduğundan) suiistimallere açık olduğu düşünülmektedir.
SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ Öneri: Dekarda destek verilecek kütlü miktarına limit getirilmesi ancak destekleme miktarının yükseltilmesi. Verim tespitlerinin yine yapılması, desteklemenin asgari 90 krş/da seviyesine yükseltilmesi ve desteklenecek verim miktarının 500 kg/da ile sınırlandırılması. 500 kg/da'ın altındaki verimlerde ise gerçekleşen verimin esas alınması: 500 kg/da x 0,9 TL/kg = 450 TL/da dekar başına destek alınacaktır. 380 kg verim alınmış ise; 380 kg/da x 0,9 TL/kg = 342 TL/da dekar başına destek alınacaktır.
SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ Bu uygulama ile yapılan suistimaller sonucu verimlerin suni olarak yükseltilmesinin önüne geçilmiş olacak, üretici aynı miktarda desteği alırken devletin kasasından yaklaşık olarak aynı miktarda toplam ödeme yapılmış olacak. En önemlisi desteklemenin yüksek verim alınmasındaki katkısı devam edecektir. Zira 500 kg üzeri verim alan karlı işletmeler pamuk ekimine devam ederken 350-500 kg bandındaki düşük verimli yerlerde pamuk ziraatinin sürdürülmesine destek sağlanacaktır. Suistimal sonucu haksız kazanç elde edilmesi de önemli ölçüde önlenecektir. Böylelikle desteklemeye tabi olan Tüik verilerinde yıllık ortalama kütlü üretim miktarı 2.050.000 – 2.200.000 ton iken gerçekte fiilen bulunan miktarın bunun %10-15 arasında daha az olduğu fiili stok sayımlarında ve İCA(Uluslar Arası Pamuk Teşkilatı) verilerinden görmekteyiz. Bu fark usulsüz destekleme kullanımından olduğu öngörülmektedir. Bu sistem ile Türkiye’de üretilen pamuk miktarının fiiliyatla örtüşeceğini ve Bakanlığımızın bu konuda suiistimallerin önüne geçeceğini öngörmekteyiz.
TÜRKİYE SOYA TOHUMCULUK SEKTÖRÜ MEVCUT DURUM, SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ ARALIK 2016
SOYA’NIN TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ 1- Soya dünyadaki bitkisel yağların ve yüksek proteinli hayvan yemlerinin başlıca kaynağıdır. Soya tohumu ortalama %35-45 protein ve %18-20 oranında yağ içermektedir. Soyadan endüstride de sayılamayacak kadar çok değişik şekilde faydalanılmaktadır 2- Hayvan besleme uzmanları için soya amino asit ve hazım olunabilirlik bakımından oldukça önemlidir. Öğütülmüş soya, mısır gibi diğer danelerle karıştırıldığında, bu karışımın protein içeriği tek başına kullanılan besin maddesine göre daha yüksektir 3-Toprağa organik madde ve azot sağlayarak, toprağın verimliliğini arttıran önemli bir münavebe bitkisidir Ve daha saymakla bitmeyecek bir çok faydası bulunmaktadır…
TÜRKİYE’DE SOYA TARIMININ TEMEL SORUNLARI 1- Türkiye, soya tüketiminin TÜİK 2016 verilerine göre sadece 6,5 % luk kısmını kendi üretebilmektedir. 93,5% ithal bağımlılığı, soyayı cari açığın en önemli kalemlerinden birisi haline getirmektedir. Her yıl büyüyen kanatlı sektörü ve yem sektörü soya talebini daha da arttırmakta, ancak artan teşviklere rağmen üretim artmamaktadır. 2- İthal bağımlılığı çok yüksek bir ürün olması vesilesiyle soya fiyatları dış pazar fiyatları ve kur dalgalanmalarından direkt etkilenmektedir. TMO pazar düzenleyici olarak soya alımı yapmadığı ve taban fiyatı açıklamadığı için, çiftçi uzun yıllardır hasat döneminde düşen fiyatların sonucu olarak malını değerinin altında satmak zorunda kalmaktadır. Üretim artışının önündeki temel engellerden birisi fiyat istikrarsızlığıdır.
TÜRKİYE’DE SOYA TARIMININ TEMEL SORUNLARI 3-Potansiyel soya üretim alanları, aynı zamanda potansiyel mısır üretim alanlarıdır.130% luk ithalat fonu sonucu dünya pazarından yüksek iç fiyat, TMO alım garantisi, her yıl artan TMO taban fiyatı, üretim kolaylığı gibi avantajlar sunan mısır alternatifine karşı soya, ürün olarak rekabet edememektedir. Havza Bazlı Üretim modelinde soyanın desteklendiği 46 havzanın 39 tanesinde mısırın da destekleniyor olması, yeni modelde de soya üretim alanının ciddi bir artış göstermesinin pek de mümkün olmayacağı değerlendirmesine neden olmaktadır. 4- Türkiye’de soya üretiminin ¾ ünden fazlası buğday arkası 2. Ürün olarak gerçekleşmektedir. Çiftçinin buğday ekim kararını vermeden buğday ve soyadan elde edeceği toplam destekleme miktarını bilmiyor olması, alternatif bitkilere kıyasen gelir hesabını yapmasına engel olmaktadır. 5-Soya üreticisinin toplam gelirinin 1/3 gibi ciddi bir miktarı fark desteği ödemesinden gelmektedir. 1. Üründe Eylül ayında, 2.Üründe Ekim ayında hasat edilen soyanın destekleme gelirinin ertesi yılın ortalarına kadar çiftçinin eline geçmemesi üretim artışının önündeki temel engellerden bir diğeridir.
TÜRKİYE’DE SOYA EKİM ALANLARININ ARTTIRILMASI AMACIYLA ÖZEL SEKTÖRÜN BEKLENTİLERİ 1- Havza Bazlı Destekleme Modelinde soyanın desteklenip, mısırın desteklenmediği ilçe sayısının arttırılması. Örneğin; Kızıltepe,Viranşehir başta olmak üzere Şanlıurfa ili ve ilçelerinin Havza Bazlı Destekleme modeline alınması gerekir. 2- TMO’nun soya alım fiyatı açıklayarak pazarda düzenleyici işlev görmesi ve soya üretiminin desteklendiği havzalarda alım yapması.Bu amaçla en azından Adana’da üç yıllık,yılda 30.000ton kadar bir alım desteğinin ve taban fiyatı açıklamasının sektöre çok büyük hareket getireceğine inanmaktayız. 3- Desteklemelerin en geç bir önceki yılın Eylül ayında açıklanmasının sağlanması suretiyle, buğday- soya çift ürün ekecek çiftçinin toplam gelir hesabı yapabilmesine imkan sağlanması.
TÜRKİYE’DE SOYA EKİM ALANLARININ ARTTIRILMASI AMACIYLA ÖZEL SEKTÖRÜN BEKLENTİLERİ 4- Soya üreticisinin toplam gelirinin önemli bir kısmını oluşturan fark desteğine tabi tavan miktarının daha yüksek belirlenmesi Örneğin; Hatay,Osmaniye,Şanlıurfa ve Mardin gibi bölgelerde 400-500kg/da’lara varan 1.ürün verimleri alınmasına rağmen desteklemeye tabi tavan miktarın 200-250kg/da’da tutulması 5- Soyanın zorunlu münavebe bitkisi olarak tanımlanması ve soyayı münavebede kullanan çiftçilere desteklemeler/kredi faizleri gibi hususlarda ekstra avantaj sağlanarak bunun teşvik edilmesi ya da uymayan çiftçilerin desteklemelerden ve faiz sübvansiyonlarından mahrum bırakılması suretiyle münavebeye zorlanması
TEŞEKKÜRLER