YA Ş ADI Ğ IMIZ YÖREN İ N DO Ğ A İ LE İ LG İ L İ KÜLTÜREL ÖZELL İ KLER İ ADI,SOYADI:MEL İ N K İ RM İ T SINIF,NO:7/B 128 Ö Ğ RETMEN: EL İ F AKIN
ATASÖZLER İ Mart ayı, dert ayı. Mart kapıdan baktırır,kazma kürek yaktırır. Sitte-i Sevir, kapıyı çevir. Hamsin, kâh ü ş ü kâh ısın.
HALK İ NANI Ş I Güne ş li havada ya ğ mur ya ğ arsa, kurt do ğ uruyor demektir. Zararlı ya ğ muru kesmek için çamurdan yo ğ rularak yapılan kurba ğ a, kıbleye bakan bir duvarın deli ğ ine konursa, ya ğ mur kesilir. Çamurdan fare yapılıp ate ş yanında kurutulursa, ya ğ mur kesilir. Ay do ğ arken donuk görünürse, ya ğ mur ya ğ ar. Uzunca bir iplik üzerine, kırk kelin adı söylenerek dü ğ üm vurulursa, ya ğ mur kesilir. İ lk dü ş en dolu tanelerinden birisini, anasının ilk çocu ğ u olan biri alıp koynuna koyarsa, dolu kesilir. Zemheri’de (Ocak ayında) havalar sıcak olursa, o yıl kıtlık olacak demektir.
EFSANE Kocakarı So ğ u ğ u Mart ayında ya ş lı(Koca) bir kadın yaylaya çıkacaktır fakat öyleki bu gitme inat derecesindedir ve ş öyle der: "Yarın ne olursa olsun ben yaylaya çıkaca ğ ım." Bu sözü söyledikten sonra ertesi gün dedi ğ ini yapar. Fakat yolda hava so ğ ur ve hem kendisi hem de yanındaki koyun ve keçileri donarak ölür. Meseleyi anlatanlar ş öyle der:" Her zaman her ş eye hükmeden Allah'tan izin almadan yola çıktı ğ ı için yani - İ n ş aallah- veya - Allah izin verirse- demedi ğ i için yolda bu müsibetin geldi ğ i söylenir.
B İ LMECELER Do ğ ması var soyu yok Batması var kuyu yok Yıkar bütün tenleri Banyosu var suyu yok (GÜNE Ş ) Gö ğ ü bezer süs gibi Yere çöker pus gibi Önümüzü gördürmez Bürür kaplar sis gibi (DUMAN)
De ğ se kırar ku ş ların kanadını belini A ğ açların bitkinin yapra ğ ını dalını Zarar verir mahsule bu saydamsı yuvarlar Siler onca çiftçinin eme ğ ini yılını (DOLU) Kemer ama takılmaz Bele sarıp sıkılmaz Yedi çe ş it rengi var Birisine bakılmaz (GÖKKU Ş A Ğ I)
So ğ uk havada çıkar Ota topra ğ a çöker Buzla ş mı ş bir bu ğ udur Sebze meyveyi döker (KIRA Ğ I) Islık çalar dili yok Yaprak yolar eli yok A ş ındırır en serti Ta ş ı deler seli yok (RÜZGAR)
Kaybetmez enden boydan Kumdan çıkılan koydan Bu büyükçe akarsu Nehirden az çok çaydan (IRMAK) Ba ğ lıdır birbirine ama dü ş mü ş tür ırak Düzeyleri de aynı sanki vurulmu ş tarak Tüm dünyayı dola ş ır bu masmavi sonsuzluk Gece gündüz durmadan vurarak ş ırak ş ırak (DEN İ Z)
Topra ğ ını ekersen Çitlerini çekersen Küfelerle he ğ lerle Üzüm verir bakarsan (BA Ğ ) Cıvıltı bakımından zengindir çok seslidir Zenginli ğ i ku ş larla çocuklarla beslidir Evlerimizin hemen yanı ba ş ındadır bu İ çi çim çiçek a ğ aç sebzelerle süslüdür (BAHÇE)
MAN İ LER Hey hızara hızara, Dalda elma gızara, Beni sana vermezler, Ba ş ka yerden gız ara Topra ğ ında ta ş ında, Benleri var ka ş ında, Sen bahar içindesin, Bense ömrüm kı ş ında.
Pınaratesti koydum, Damla damla olacak, Benim sevdi ğ im o ğ lan, Ba ş ö ğ retmen olacak Da ğ da tavuk kümesi, Ba ş ında allı fesi, O ğ lanlar vezir olsa, Yine kızın kölesi.