S İ N İ R S İ STEM İ HAKAN ÖZER B İ YOLOJ İ Ö Ğ RETMEN İ.

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
Omurgalı ve Omurgasız Hayvanlarda Sinir Sistemleri
Advertisements

TOPRAĞIN HİKAYESİ HORİZON: Toprağı meydana getiren katmanlara horizon adı verilir. TOPRAK: Toprak taşların parçalanması ve ayrışmasıyla meydana gelen,
FİZİKSEL GELİŞİM Öğr. Gör. İdris KARA.
Hâsılat kavramları Firmaların kârı maksimize ettikleri varsayılır. Kâr toplam hâsılat ile toplam maliyet arasındaki farktır. Kârı analiz etmek için hâsılat.
ÇOCUK GELİŞİMİNE GİRİŞ
BİYOÇEŞİTLİLİK NEDİR Biyoçeşitlilik, bir bölgedeki genlerin, türlerin, ekosistemlerin ve ekolojik olayların oluşturduğu bir bütündür. Başka bir deyişle.
AKRAN DESTEKLİ ÖĞRENME
İklim ve İklim Elemanları SICAKLIK. Bilmemiz Gereken … Isı : Cisimlerim potansiyel enerjisidir. Sıcaklık : Isının dışa yansıtılmasıdır.Birimi santigrat.
SPORLA İLGİLİ HAREKETLER DÖNEMİ (7-12 yaş)
VEREM NEDİR? NASIL BULAŞIR? KORUNMA YOLLARI NELERDİR? HAZIRLAYAN : FATMA SALDUZ.
YARIŞMADA 20 ADET FEN SORUSU SORULACAKTIR. HER SORU İÇİN YANITLAMA SÜRESİ 40 SANİYEDİR.
1 Hücre nedir? Hücre, canlının en küçük yapı ve görev birimidir.
E R G E N L İ K ERGENLİK DÖNEMİ FİZİKSEL GELİŞİM
Tane Kavramının Öğretimi (Basamaklandırılmış Yönteme Göre)
EĞİTSEL OYUNLAR DOÇ. DR. GÜLTEN HERGÜNER BÖLÜM: 4
Besinleri yuttuğunuzda bunlar midenize nasıl ulaşır, hiç düşündünüz mü?
Zihinsel engellilerin sınıflandırılması
Arş.Gör.İrfan DOĞAN.  Bugün otizm tedavisinde en önemli yaklaşım, özel eğitim ve davranış tedavileridir.  Tedavi planı kişiden kişiye değişmektedir,
 LÖSEV, 24 Eylül 2000 tarihinde, lösemili çocuklara özel, modern tıbbın tüm olanaklarını bünyesinde barındıran 2000'li yılların.
Boşaltım sistemi.
ŞEKER(DİABETES MELLİTUS DM) HASTALARININ YAŞAM KALİTESİNİ ARTIRMAK İÇİN YAPILMASI GEREKENLER Şeker ya da diyabet denilen hastalık genellikle kalıtsal ve.
Hazırlayan: Musa Yıldız Hazırlayan: Musa Yıldız Erciyes Üniversitesi Biyoloji Bölümü Erciyes Üniversitesi Biyoloji Bölümü.
ÜNİTE 1 HÜCRE BÖLÜNMESİ VE KALITIM MİTOZ BÖLÜNME.
Sözsüz İletişimin Özellikleri
Bitkiler damlama, terleme, yaprak dökümü ile boşaltım yaparlar.
GELECEKTEKİ DÜNYAMIZ.
İNSANDA BOŞALTIM SİSTEMİ. İNSANDA BOŞALTIM SİSTEMİ.
FEN ve TEKNOLOJİ BOŞALTIM SİSTEMİ
FOTOSENTEZ HIZINA ETKİ EDEN FAKTÖRLER
BESLENME VE DİYETETİKTE
OYUN VE OYUNCAĞIN ÇOCUK GELİŞİMİ ÜZERİNE ETKİLERİ
DENETLEME VE DÜZENLEME. DENETLEME VE DÜZENLEME.
Prof.Dr.Çiğdem ALTINSAAT
ÜREME, BÜYÜME VE GELİŞME
Ünite- 1 Vücudumuz ve Sistemler
ARAÇ GEREÇLERİN EĞİTİMDEKİ YERİ VE ÖNEMİ
Hayvan refahına uygun koşulların belirlenmesi
Tıbbi Biyoloji Anabilim Dalı
BESLENME VE DİYETETİKTE
VE SİSTEME ETKİLİ İLAÇLAR
NET 103 ÖLÇME TEKNİĞİ Öğr. Gör. Taner DİNDAR
Fare Biyomedikal çalışmalarda için uygun ve en çok kullanılan türdür. 400’ün üzerinde farklı soyu vardır. Başlıca kanser, antikor, ilaç ve aşı araştırmalarında.
Kırınım, Girişim ve Müzik
KALBİN ELEKTRİKSEL AKTİVİTESİ
Madde ve Maddenin Özellikleri
MİMARLIK BÖLÜMÜ STATİK DERSİ
ELEKTRONÖROGRAM İŞARETLERİNİN ÖLÇÜLMESİ
SİSMİK PROSPEKSİYON DERS-3
Erken Öğrenme Devinsel Beceriler ve Algısal Yetenekler
EĞİTİME GİRİŞ Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi
BÖLÜM 10 Dalga Hareketi. BÖLÜM 10 Dalga Hareketi.
ÖĞRENME STİLLERİ.
HAYVANLARIN SINIFLANDIRILMASI.
Bedensel Büyüme ve Psiko-Motor (devimsel) Gelişme
İŞİTME VE DENGE FİZYOLOJİSİ
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ
DOLAŞIM VE VÜCUT SAVUNMASI. DOLAŞIM VE VÜCUT SAVUNMASI.
KALITIM VE ÇEVRE I. Kalıtım II. Çevre
Gelişim ve Temel Kavramlar
İşlemciler.
2. Isının Işıma Yoluyla Yayılması
FOTOSENTEZ.
Çiçekli Bitkilerde Üreme 2
SİNİR SİSTEMİ Ömer YANIK Biyoloji Öğretmeni 2018 / BURSA.
DUYUM Dr. Ege AKGÜN.
ÇANKAYA ÜNİVERSİTESİ TEMEL İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ EĞİTİMİ.
ÖĞRENME.
CANLILARDA ÜREME, BÜYÜME VE GELİŞME
Hücre 1.Bölüm.
Sunum transkripti:

S İ N İ R S İ STEM İ HAKAN ÖZER B İ YOLOJ İ Ö Ğ RETMEN İ

S İ N İ R S İ STEM İ N İ N GÖREVLER İ 1-Uyar ı lar ı almak 2-Uyar ı lar ı İ letmek 3-Uyar ı lar ı De ğ erlendirmek 4-Tepki vermek

B İ R HÜCREL İ LERDE *Bir hücrelilerde sinir hücreleri yoktur. *Bir hücreli canlılarda dış ortamda bulunan uyarıları almak üzere özelleşmiş özel reseptörler bulunur *Örneğin paramesyumda hücre zarında bazal(kaide ) cisimciği denilen almaçlar uyarıları alır sinir telciği denilen yapılarla uyarılar sillere aktarılır böylece siller birlikte hareket eder.Eğer sinir telcikleri kopacak olursa karşılıklı sillerin hareketinin durduğu gözlenir.

Bitkilerde: *Bitkilerde sinir hücrelerinin ve sinir sistemlerinin karşılığı yoktur *Bitkilerde uyarılara tepki Hormonal olarak Tropizma hareketi şeklinde,Turgor basıncıyla Nasti hareketi şeklinde verilir

OMURGASIZLARDA Süngerlerde: *Sinir hücreleri yoktur *Uyarılara tepki hücreden hücreye kimyasal yolla iletilir

Sölenterlerde: ***Sinir hücrelerinin ilk defa görüldüğü canlı grubu sölenterlerdir *Sölenterlerden hidrada Ağsı (Diffus) sinir ağı,Deniz anasında ışınşal (radyal) sinir ağı bulunur. *Hidrada sinir hücreleri arasında sinaps yoktur. Bu yüzden vücudun herhangi bir yerine verilen uyarı tüm vücutta tepki oluşturur. *Sinapslar ilk defa deniz anasında görülmeye başlanmıştır.

Solucanlarda: *Solucanlarda ip merdiven sinir ağı görülür. *ip merdiven sinir ağında başta beyin görevi gören merkezi (Baş ) gangliyonu, gövdede baş gangliyonu olmadığında beyin görevi görüp aynı bilgileri depolayan gövde (Çevresel) gangliyon bulunur. *Yapılan deneylerde bu canlılarda öğrenme yeteneğinin ortaya çıkmaya başladığı görülmüştür.

NOT:Omurgasızlarda sinir şeridi karında omurgalılarda sinir şeridi sırttadır.Bu özellik ayrıca omurgalı ve omurgasız hayvan şubelerinin ayrılmasında da kullanılan en önemli özelliktir.

Omurgalılarda: *Omurgalılarda sinir şeridi sırttadır. *Omurgalılarda sinir sistemi merkezi ve çevresel sinir sistemi olarak iki kısımda incelenir *Balıklarda beyin tek yarımküreden oluşurken kurbağalardan itibaren iki yarımküredir. *Balıklardan memelilere doğru gidildikçe beyin yarım küreleri gelişir fakat koklama lobu küçülür. *Beyincik gelişimi omurgalılarda hareketle doğru orantılı olarak gelişme gösterir. Örneğin balık,kuş ve memelilerde gelişmişken kurbağa ve sürüngenlerde az gelişmiş yapıdadır

Sinir Hücreleri: *Sinir hücrelerine nöron denir *Sinir hücreleri vücudun en özelleşmiş hücreleridir *Sentrozomları yoktur.Bu yüzden yenilenemez fakat yapısındaki miyelin kılıflar sayesinde kısmende olsa kendini onarabilir. *Kısa uzantıları dentrit,uzun uzantıları aksondur. *Dentritler uyarıların alındığı,Aksonlar uyarıların diğer sinir hücrelerine ilgili kas ve bezlere iletildiği kısımlardır. NOT:Dentrit Yunancada dentrondan gelir dentron Yunancada ağaç demektir.

SİNİR HÜCRESİ ŞEKLİ

*Bazı sinir hücrelerinde aksonda lipit yapılı miyelin kılıf bulunur. *Miyelinli nöronlarda impuls ranvier boğumlardan sıçramalı iletildiği için daha hızlıdır Miyelin kılıfın görevi 1-İmpuls (Uyartı ) hızını artırır. (Miyelinli nöronda 120 m/sn, Miyelinsiz nöronda 12m/sn) 2-İzolasyon sağlar 3-Onarım sağlar.

***Sinir sisteminde sinir hücrelerinden çok daha fazla sayıda glia (destek ) hücresi bulunur.Glia hücreleri sinir sisteminde destek, beslenme,korunma gibi önemli görevleri üstlenmiştir.( Glia yunancada yapıştırıcı demektir) Önemli glia hücreleri Schwan Hücreleri:Çevresel sinir sisteminde miyelin kılıf üretir Oligodentrositler:Merkezi sinir sisteminde miyelinkılıf üretir. Astrositler:Merkezi sinir sisteminde kan damarlarıyla bağlantı yaparak sinir hücrelerinin beslenmesinde görev alır. Mikroglia:Merkezi sinir sisteminde savunmadan görevlidir. Ependimal hücreleri:Merkezi sinir sisteminde BOS (Beyin omurilik sıvısı ) üretimini sağlar

*İki sinir hücresi arasındaki boşluk sinaps boşluğudur. *Sinapsta impuls iletimi nöronda impuls iletiminden daha yavaştır. *sinapsta impuls iletimi sadece kimyasal nöronda impuls iletimi elektrokimyasaldır.

Görevlerine göre nöronlar: Görevlerine göre nöronlar 3 grupta incelenir. 1-Duyu(Afferent) nöronlar :Uyarıları duyu reseptörlerinden alarak değerlendirileceği ara nöronlara iletir. 2-Ara (inter) nöronlar: Uyarıların değerlendirildiği merkezi sinir sisteminde (Beyin ve Omurilikte) bulunan nöronlardır. 3-Motor(Efferent) Nöron:Değerlendirilen uyarıları ilgili kas bez ve organlara ileten nöronlardır.

NOT:Bir uyarının alınıp tepki verilmesine kadar geçen süreçte bu nöronların görev alma miktarı Ara nöron> Motor nöron>Duyu nöron şeklindedir. Örneğin elimize bir iğne battığını ve elimizi çektiğimizi düşünelim.Bu süreçte 1 duyu nöron yaklaşık ara nöron ve 10 motor nöron görev alır.

Sinir Hücrelerinde İmpuls (uyartı) İletimi: Uyarı:Bir sinir hücresinde değişiklik meydana getiren her türlü iç ve dış faktöre uyarı denir. Uyartı (İmpuls):Uyarı sonucu sinir hücrelerinde meydana gelen değişime impuls (uyartı) denir. *Sinir hücrelerinde impuls iletimi Elektro kimyasaldır.

*Sinir hücrelerine uyartı gelmemişse :Dinlenme hali (polarizasyon ) * Böyle bir durumda sinir hücrelerınde Na + iyonları dışarda K + iyonları içerdedir. *Bu durumda sinir hücrelerinin içi (-) dışı (+) yükle yüklüdür. *Bu durum sinir hücrelerinde Na-K pompası denilen Aktif taşımayla gerçekleştirilen özel bir mekanizma ile sağlanmaktadır.

BİYOYORUM:Sinir hücrelerinde Na iyonlarıda K iyonlarıda (+) yüklü olduğu halde neden (+) ve (-) yük farkı ortaya çıkmaktadır ? Sebep:Bu durumun temel sebebi Na miktarı>K miktarı olmasıdır yani Na iyonlarının bulunduğu tarafta (+) yük daha fazla olduğundan Na iyonlarının olduğu taraf (+) yüklü olarak kabul edilir.

*Sinir hücrelerine uyartı geldiğinde:Depolarizasyon durumu *Na + İyonları içeri girerken K + iyonları dışarı çıkar *Bu durum Na-K pompasının ortadan kalkması sonucu oluşan pasif taşıma ile gerçekleşir *Böylece sinir hücrelerinin iç yükü (+) dış yükü (-) olur

Sinir hücrelerinden uyartı geçtikten sonra:Repolarizasyon durumu *Depolarize haldeki sinir hücreleri ikinci bir uyartı alamaz.Büyüzden eski durumuna dönmesi gerekir *Sinir hücrelerinden impuls geçtikten sonra tekrar Na-K pompası ile Na + iyonları dışarı çıkarken K + iyonları içeri girer *Sinir hücrelerinin iç yükü (-) dış yükü (+) olur.

Ya Hep Ya Hiç Prensibi Sinir hücreleri her uyarıya tepki vermez sinir hücrelerinde impuls oluşumu için gerekli olan en düşük uyarı şiddetine Eşik değer denir.Uyarı şiddeti eşik değer altında ise sinir hücrelerinde tepki oluşmaz eşik değer ve üzerinde ise aynı şiddette tepki oluşur. Buna Ya Hep Ya Hiç Prensibi denir.

***Çok sayıda sinir telinden oluşmuş sinir kordonunda her bir sinir telinin eşik değeri farklı olduğu için uyarı şiddeti arttıkça bir noktaya kadar tepki şiddetide artar. Yani sinir kordonları (Sinir demetleri de denilebilir) ya hep ya hiç prensibine uymaz. Sinir kordonlarında bu duruma Merdiven etkisi denir.

***Sinir tellerinde uyarı şiddeti arttıkça tepki şiddetinin aynı olması tepki oluşması için gerekli enerjinin uyarandan değil sinir hücrelerinden karşılandığını ispatlar. ****Uyarının şiddeti Uyarının süresi Uyarının frekansı impuls hızını etkilemez.Taşınan impuls sayısını ve organizmanın tepkisini etkiler.

***impuls hızını Akson çapı, ranvier boğum sayısı, miyelin kılıf, sıcaklık gibi faktörler etkiler. Miyelinli nöronlarda impuls hızlıdır Ranvier boğum sayısı azaldıkça impuls hızı artar Akson çapı arttıkça impuls hızı artar Sıcaklık bir noktaya kadar impuls hızını artırır

Sinapsta impuls iletimi *Sinapslar iki sinir hücresi arasında bulunan boşluktur *Uyarıların ilk değerlendirildiği yer sinapslardır. *Uyartı diğer sinir hücresiyle ilgiliyse sinapstan geçişi kolaylaştırılır. Diğer sinir hücresi ile ilgili değilse geçişi engellenir.Bu duruma Seçici direnç denir. Seçici direnç sayesinde ilgili kas ve bezler uyarılır gereksiz organların uyarılması engellenmiş olur.Hidrada sinaps olmamasından dolayı vücudun herhangi bir yerine verilen uyarı tüm vücutta tepki oluşumuna neden olur. *Sinapsta impuls iletimi sadece kimyasaldır.Sinapsta uyartı iletiminin kimyasal olması nörotransmitter maddelerin kullanılmasından dolayıdır

Önemli nöro transmitter maddeler Seratonin Asetilkolin H istamin Nöradrenalin(Nörepinefrin) E pinefrin(Adrenalin) Dopamin (SAHNEDE)

*Sinapstan impuls geçtikten sonra nörotransmitter maddeler enzimlerle parçalanır. Parçalanmasaydı aynı uyaranla tekrar tekrar uyarılırdık. *Nöronda impuls yönü: DentritHücre gövdesiAkson Sinapsta impuls iletimi: Akson sinaps Dentrit

İNSANDA SİNİR SİSTEMİ

MERKEZİ SİNİR SİSTEMİ: *Merkezi sinir sistemi milyarlarca nörondan oluşan değerlendirme merkezidir *Merkezi sinir sisteminde bulunan nöronlar ara nöronlardır *Uyarıların değerlendirildiği kısımdır. *Merkezi sinir sisteminde yer alan beyin kafatası kemikleriyle,omurilik ise omur kemikleriyle korunur.

*Dıştan içe doğru meninges adı verilen üç zarla çevrilidir.Bu zarların iltihaplanması menenjit hastalığıdır. Bu zarlar 1-Sert zar:Kafatası kemiğine yapışık bağ dokudan oluşmuş zardır.Beyin ve omuriliği korur 2-Örümceksi zar:Yapısındaki bağdoku iplikçikleri sayesinde sert zar ile ince zarı birbirine bağlar 3-İnce zar:Beyin kıvrımlarına kadar girinti çıkıntı yapan zardır.Taşıdığı kandamarları sayesinde beslenme sağlar.

***İnce zarla örümceksi zar arasında BOS (Beyin omurilik sıvısı ) bulunur. 1-Beyni ve omuriliği besler 2-İyon dengesi(Gradient) sağlar 3-Beyni ve omuriliği korur

A-BEYİN: *Sinir sisteminin en büyük organıdır. *Yaklaşık olarak milyar nörondan oluşur. *üç kısımda incelenir.

İNSANDA BEYİN KISIMLARI

1-Ön Beyin: *Beynin en büyük bölümüdür. *Üç bölümden oluşur. Serebrum(Beyin Kabuğu=Uç beyin): *İki yarımküreden oluşur. Bu yarımküreleri birbirine üstte nasırlı cisim altta beyin üçgeni adı verilen yapılar bağlar. *Yarım kürelerden enine kesit alındığında dışta boz madde,içte ak madde görülür * Boz madde sinir hücrelerinin dentrit ve gövdelerinden,ak madde miyelinli aksonlardan oluşmuştur. *Beyin kabuğu dıştan bakıldığında beynin görünen kısmıdır. ***Görevleri: Öğrenme,hafıza,zeka,muhakeme(karar verme),duyuların değerlendirilmesi (duyma görme,tatma,hissetme),bilinçli hareketler,hayal kurma,yaratıcılık

***Uç beyni çıkarılan bir kuş; -kediyi görse dahi kaçmaz -aç olsa dahi önüne konulan besini yemez -Uçmaz,yürümez Kısaca bilinçli hareketleri gerçekleştiremez.Fakat ağzına besin konulduğunda yutar,arkadan itildiğinde yürür,havaya atıldığında uçar.Çünkü bu olaylar istemli başlayıp refleksif devam eden olaylardır.

Talamus: *Koku duyusu hariç diğer duyu organlarından gelen sinirlerin geçiş yaptığı, gruplandırıldığı ve benlik kazandığı merkezdir. *Hayvanlarda öfke ve kızgınlık belirtilerinin oluşmasında görevlidir.Örneğin bir kedinin talamusu uyarılırsa tırnaklarını çıkarma,sırtını kamburlaştırma ve kıllarını dikme gibi kızgınlık belirtileri gösterdiği görülmüştür. ***Uyku sırasında talamus ve uç beyin görev yapmaz.

Hipotalamus: *Homeostasi (Kararlı iç denge ) merkezidir. -Açlık,tokluk,susama, İştah -Kan basıncı -Vücut ısısının düzenlenmesi -Uyku,uyanıklık -Heyecan,korku,stresin kontrolü -Eşeysel olgunlaşma ve eşeysel yönelim -Hipofiz bezinin çalışmasının kontrolü

2-Orta Beyin: *Görme ve işitme ile ilgili reflekslerin kontrol merkezidir *Aşırı ışıkta göz bebeğinin küçülmesi,az ışıkta gözbebeğinin büyümesi,ses duyunca köpeklerde kulakların dikilmesi veya ses gelen yöne bakma gibi refleksleri kontrol eder. *Kas tonusunu sağlar.Kas tonusu dinlenme halinde dahi kasların bir miktar kasılı kalması durumudur.Baygınlık durumunda ortadan kalkar.

***İPUCU: Sinir sisteminde ‘’O’’ harfiyle başlayan tüm merkezler mutlaka bir refleks olayından sorumludur

3-Arka beyin : *Pons,Omurilik soğanı ve beyincikten oluşur. Pons (Varol köprüsü): *Beyincik yarım küreleri arasında bağlantıyı sağlayan köprüdür.Omurilik soğanındaki solunum merkezlerini düzenler

Beyincik (Hayat ağacı): *Uç beynin küçük bir modelidir *İki yarımküreden oluşur ve bu yarımküreler arasındaki bağlantıyı pons sağlar *Dışta boz içte ak madde bulunur ***İçteki ak madde, boz madde içerisine ağaç görünümü şeklinde dağılmıştır.Enine kesitte bu ağaç şekli görüldüğü için beyinciğe Hayat ağacı da denilebilir *Beyinciğin görevi: -Denge -Kas koordinasyonu -Motorik karmaşık hareketler -El göz koordinasyonu ****Beyinciği zedelenen bir kuş uçamaz yada beyinciği zedelenen bir insan dengeli yürüyemez(Sarhoş Yürüyüşü).Aynı zamanda cisimleri gözüyle takip eder ama cisimin durduğu yerde duramaz *Yeni doğan çocuklarda beyincik tam gelişmediği için ayakta duramaz yürüyemez veya kendi başlarına oturamazlar.

Omurilik Soğanı (Hayat düğümü=Medulla Oblangata) *Omurilik soğanında Beyincik ve Uç beynin tersine dışta ak madde içte boz madde bulunur. *Omuriliğin üst kısmında omuriliğin devamı şeklindedir.

Omurilik soğanının görevleri: -Solunum -Çiğneme gibi hayatsal olayları -Dolaşım yönetir -Boşaltım

Çiğneme Yutma Kusma gibi hayatsal Öksürme olayların Hapşırma reflekslerini Salgılama yönetir Damarların büzülmesi *Omurilik soğanı ayrıca beyinden vücuda giden sinirlerin çapraz yaptığı kısımdır.

B-OMURİLİK: *Omurganın içerisinde Atlas omurundan (1.Boyun omuru) başlayıp 2. Bel omuruna kadar uzanır. *Dışta ak madde içte boz madde bulunur (Omurilik soğanıyla aynı) *Görevleri 1-Refleks merkezidir 2-Alışkanlık hareketlerinin kontrol merkezidir. 3-Vücuttan beyne giden sinirlerin çapraz yaptığı kısımdır. ***Sinirlerin omurilik soğanı ve omurilikte çapraz yapmasından dolayı sağ beyin yarım küresi vücudun solunu,sol beyin yarım küresi de vücudun sağını yönetir.

Refleks:Bir uyarıya karşı gösterilen ani ve değişmez tepkilerdir. 2tip refleks görülür 1-Doğuştan kazanılan(Şartsız)Refleks:Göz kırpma,eline iğne battığında elini çekme,babinski refleksi gibi reflekslerdir.Öğrenme sonucu oluşmamıştır. 2-Sonradan kazanılan (Şartlı) refleks:Öğrenme sonucu oluşur.Limon görünce ağzın sulanması,Pavlovun köpeklerle yaptığı deneylerde oluşan refleksler örnektir.

REFLEKS YAYI

***En basit refleks yayı Diz kapağı refleksidir Duyu ve motor nöronlar vardır ara nöron yoktur. ***Araba sürme gibi olaylar başta Dans etme beyin daha sonra Örgü örme omurilik kontrolüne Müzik aleti çalma geçen alışkanlık olaylarıdır

ÇEVRESEL SİNİR SİSTEMİ *Beyin ve omurilik dışındaki duyu ve motor nöronlardan oluşur. *Beyinden 12 çift sinir çıkar.En önemlisi iç organları denetleyen 10.çift Vagus siniridir. *Omurilikten 31 çift sinir çıkar.En uzunu bacağa giden siyatik sinirdir 1-Somatik sinir sistemi: *İskelet kaslarına giden motor sinirlerdir. *İstemli çalışır. *Miyelinli sinirlerdir *Çalışması hızlıdır. 2-Otonom sinir sistemi: *Düz kaslar,kalp kası ve bezleri uyaran motor sinirlerdir. *İstemsiz çalışır. *Miyelinsiz nöronlardır *Çalışması yavaştır. *Anatomik ve fizyolojik farklılıklarına göre sempatik ve parasempatik olmak üzere ikiye ayrılır

TE Ş EKKÜR EDER İ M HAKAN ÖZER B İ YOLOJ İ Ö Ğ RETMEN İ