Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILÂP TARİHİ

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILÂP TARİHİ"— Sunum transkripti:

1 ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILÂP TARİHİ
Uzman Özlem ERÇAVUŞ İstanbul Çekmece Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreterliği

2 BU DERSİ OKUMANIN AMACI
Türk Bağımsızlık Savaşı ile başlayıp Cumhuriyetle neticelenen “TÜRKİYE CUMHURİYETİ TARİHİ, hakkında doğru bilgiler vermek Türkiye Cumhuriyeti ve Atatürk İlkelerine yönelik tehditler hakkında doğru bilgiler vermek, Türk Gençliğini ülkesi,milleti ve devleti ile bölünmez bir bütünlük içerisinde Milli Menfaatler doğrultusunda birleştirmek. Devamı olduğumuz Osmanlı İmparatorluğu hakkında doğru bilgi vermek.

3 OSMANLI İMPARATORLUĞUNUN YIKILIŞ NEDENLERİ
Osmanlı İmparatorluğu’nda Devlet ve Toplum yapısının bozulması, b.Yapılan yenilik hareketlerinin başarısızlıkla sonuçlanması, Maliyenin bozulması, İç isyanlar. Bu bağlamda, risk yönetiminin misyonu her konuda endişelenmek ve gerekeni program içerisinde belirtilen sistematik doğrultusunda yapmak Madem herşeyin misyonu, vizyonu ve değerlerini inceliyoruz, burada da risk yönetiminin misyonunu belirtelim Bence tek kelime ile belirtmek mümkün, endişelenmek ve gerekeni yapmak Bu misyona ulaşma yolundaki kritik başarı göstergesi ise disiplinler arası bir yapıyı korumak ve koordinasyonu kaybetmemek

4 OSMANLI İMPARATORLUĞUNUN YIKILIŞ NEDENLERİ
2. Dış nedenler : Batıdaki coğrafi keşifler, yenilik hareketleri ( Reform- Rönesans ) ve bunların Osmanlı İmparatorluğu üzerindeki etkileri, 1535 yılında Fransa’ ya verilen kapitülasyonlar ve bunların Osmanlı İmparatorluğu üzerindeki etkileri, Batıdaki sanayi inkılabı ve Osmanlı İmparatorluğu üzerindeki etkileri, Fransız İhtilali ve Osmanlı İmparatorluğu üzerindeki etkileri.

5 OSMANLI İMPARATORLUĞU’ NUN PARÇALANMASI
Parçalama Projeleri: Osmanlı Devleti’ nin paylaşılması Rus’larla imzalanan 1774 Küçük Kaynarca Anlaşması ile başlar ve Avusturya İmparatoru Jozef ile Rus Çariçesi II. Katarina’nın paylaşma ittifakı ile devam eder. b. İttihat ve Terakki Partisi Yönetimi : II. Abdülhamit tahttan indirilerek İttihat veTerakkinin en güçlü üç kişisi Enver,Talat ve Cemal Paşalar yönetime getirildi.

6 OSMANLI İMPARATORLUĞU’ NUN PARÇALANMASI
c. Trablusgarp Savaşı : 15 Ekim Tarihli Ouchi ( Uşi ) Anlaşmasıyla Trablusgarp İtalyanlara bırakıldı. Afrika kıtasında Kaybedilen son toprağımızdır d. Balkan Savaşları : 1. Balkan Savaşı : Mayıs 1913’ te yapılan Londra barışı ile Midye-Enez Hattının batısında kalan yerler Balkan Devletlerine verildi. 2. Balkan Savaşı : sonunda Bulgaristan’la yapılan İstanbul anlaşması ile Kırklareli,Edirne ve Dimetoka; Yunanistan’la yapılan Atina anlaşması ile de Ege adaları hariç aldıkları yerler kendilerinde kalmak üzere anlaşmaya varıldı. SORUMLULUK = ACCOUNTABILITY Risk yönetiminde ve program açısından baktığımızda sorumluluk merkezden dışarıya doğru yayılıyor... Sorumluluğun en büyük kısmı tabi ki yönetim kurulu ve genel direktörde Bu sorumluluk onları çevreleyen direktörlükler aracılığı ile tüm kuruma yayılıyor Dışarıda bulunan morumtrak kısımda ise ASM’nin kısmen kontrolü altında bulunan sektör özellikleri veya programı destekleyen yapılar bulunmakta Mesela, yeterince gelişmiş bir ekibimiz olabilir ancak bazı düzeltici önlemleri almak için yeterli mali kaynağımız olmayabilir, bilgi işlem sistemimizden kaynaklanan kısıtlamalar olabilir Kısmen kontrolümüzde dememenin sebebi, kurumun sektördeki pozisyonu gibi faktörlerin sadece bizimle alakası olmaması ve rakiplerimizin çalışmaları ile de alakalı olması Kısaca burada da belirtildiği gibi ağırlıklı olarak liason veya fecilitator görevi görmek Departmanlar arası bilgi paylaşımını sağlamak, nasıl yapıldığını birazdan görücez... Raporları hazırlamak

7 BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI Savaşın nedenleri Devletler arasında;
a. Ekonomik ve Kültürel Yayılma b. Avrupa’da Alman – Fransız, Balkanlar’da Rus – Avusturya anlaşmazlığı, c. Hızlı Silahlanma, d. Bloklaşma.

8 BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI 1914 yılı ortalarına doğru Avusturya-Macaristan İmparatorluğu Veliahdı Arşidük Ferdinand’ın Saray- Bosna’yı ziyareti sırasında Sırp milliyetçisi Principe tarafından öldürülmesi savaşın başlamasında kıvılcım oldu. Bunun üzerine Avusturya-Macaristan İmparatorluğu katillerin teslim edilmesi için Sırbistan’ a ültimatom verdi.

9 BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI Cevap alamayınca da savaş ilan etti. Rusya’nın Sırbistan’ın yanında yer alması, Fransa’nın Rusya’yı desteklemesi ve bir müddet sonra da İngiltere’nin Fransa yanında yer alması, Sırbistan’a savaş ilan eden Almanya – Avusturya- Macaristan’ın karşısında bir güç birliği ortaya çıkardı.

10 BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI Böylece;
İngiltere, Fransa ve Rusya’dan oluşan guruba Anlaşma (İtilaf) Devletleri, Almanya, Avusturya-Macaristan ve İtalya’nın oluşturduğu guruba da Bağlaşma ( İttifak ) Devletleri adı verildi. Bir süre sonra İtalya taraf değiştirerek İtilaf Devletleri tarafına geçecek ondan boşalan yere de Osmanlı İmparatorluğu girecektir.

11 OSMANLI DEVLETİNİN SAVAŞA GİRİŞİ
Bu dönemde Osmanlı İmparatorluğu’nun yönetiminde İttihat ve Terakki Partisi bulunmaktadır. Bu partinin önde gelenleri ( Enver ve Talat Paşalar) Osmanlı Devletinin eski müttefikleri İngiltere ve Fransa’ya güvenmiyorlardı. Dünya güç dengesinde önemli bir rol oynamaya başlayan Almanya’ya hayranlık duyuyorlardı. Enver Paşa Almanlarla gizli bir anlaşma bile imzalamıştı.

12 OSMANLI DEVLETİNİN SAVAŞA GİRİŞİ
Ağustos 1914 de Akdeniz’de bulunan İngiliz donanmasından kaçan iki Alman savaş gemisi Goben ve Breslav Enver Paşa’nın bilgisi dâhilinde Çanakkale Boğazını geçerek İstanbul’a sığındı. Tarafsız olan Osmanlı Devleti bu gemileri satın aldığını belirterek direklerine Türk Bayrağı çektirdi. Böylece olay kısa bir süre yatışmış oldu. .Fakat bir gece Enver Paşa’nın bilgisi dâhilinde Karadeniz’e açılan bu gemiler Rus limanlarını topa tutunca Osmanlı Devleti de resmen savaşa dahil edilmiş oldu.

13 I. DÜNYA SAVAŞINDA CEPHELER
Doğu Cephesi : Kafkasya’da Rus’larla, Batı Cephesi : Fransız ve Rus’larla, Güney Cephesi :Hicaz,Yemen,Mısır,Irak, Suriye, Filistin’de İngiliz’lerle, Çanakkale Cephesi :İngiliz ve Fransız’larla çarpışmışlardır Hiç Şüphesiz savaşın en önemli cephesi İngiliz ve Fransız’larla çarpıştığımız ve büyük bir zafer kazandığımız Çanakkale Cephesidir.

14 SAVAŞIN SONA ERMESİ Savaşın başlarında Almanya, Avusturya-Macaristan ve Osmanlı İmparatorluğu’nun oluşturduğu ittifak devletleri özellikle Çanakkale Savaşı’ndan sonra Rusya’nın da İtilaf Devletleri yanından çekilmesiyle savaşta başarılı gibi görünüyorlardı. Ancak savaşın başında tarafsız olduğunu ilan eden ABD durumun kötüye gitmesi ve İngiltere’nin isteği üzerine taze güçlerle savaşa girince durum değişmiş, Almanya ve Avusturya-Macaristan savaştan çekilmek zorunda kalmıştı. Risk yönetiminin konu bazında neyi kapsadığına gelirsek, daha evvel de belirttiğimiz gibi ölüm oranından, medikal ekipmanların up-time sürelerine veya yanlış ilaç kullanımınına bağlı olaylara kadar, ASM içersinde hizmet veren her bir birimin fonksiyonlarından kaynakalanan riskleri kapsar... Bunlara ilişkin düzenlenecek olan detaylı planların genel amaç ve kapsamlarına ileriki slidelarda geçicez...

15 SAVAŞIN SONA ERMESİ Büyük Alman İmparatorluğu hayaliyle yanıp tutuşan Almanya’nın ve Avusturya-Macaristan İmparatorluğunun savaştan yenik ayrılması Turancılık sevdasıyla savaşa dahil edilen Osmanlı’nın da yenik ayrılmasına sebep oldu.Yenilginin faturası ise 30 Ekim 1918 tarihli Mondros Ateşkes Anlaşması ile Osmanlı Devletine kesildi.

16 MONDROS ATEŞKES ANTLAŞMASI (30 EKİM 1918)
Bu Anlaşma ile Osmanlı Devleti tamamen bertaraf edilmiş, meşhur 7. madde ile de eli kolu bağlanmıştır. Bütün personelin güvenlik kurallarına uyması, giriş ve çıkışların yerlerini bilmesi ve gerekli güvenlik eğitimlerini alması bu plan kapsamında yer alması gereken diğer konular İşyerinde ki şiddeti engellemeye yönelik her türlü çalışmaya; park yerindeki acil durum butonları, şiddet içermeyen ancak müdahale gerektiren durum kodları (özellikle hastanın yanında konuşmak için), bu plan içerisinde yer verilmektedir Burada özellikle VIP hastalar ve VIP ziyaretçiler bizler için güvenliğin eğilmesi gereken durumlar Özellikle hedeflenen şekilde TBMM üyeleri veya sanatçılar ASM’den hizmet almak için gelecek olurlarsa, bu durumlarda basının nereye yerleştirileceği, kimin çıkıp ne zaman açıklama yapacağı konularının etraflıca ele alınması gerekmektedir Ayrıca, Türkiye’deki VIP hasta kültürü de ayrı bir problem yaratmakta... Bkz: ibo olayı

17 MONDROS ATŞEKES ANLAŞMASININ ÖNEMLİ MADDELERİ
1- Çanakkale ve İstanbul Boğazlarının açılması, Karadeniz’e serbestçe geçişin temini ve Çanakkale ve Karadeniz istihkamlarının İtilaf Devletleri tarafından işgali sağlanacaktır. (1.Madde) 2-İtilaf Devletlerinin bütün esirleri ile Ermeni esirleri kayıtsız şartsız İstanbul’da teslim olunacaktır. (4.Madde) 3-Hudutların korunması ve iç asayişin temini dışında, Osmanlı ordusu derhal terhis edilecektir.(5.Madde) 4-İtilaf Devletleri, güvenliklerini tehdit edecek bir durumun ortaya çıkması halinde herhangi bir stratejik yeri işgal etme hakkına sahip olacaktır.(7.Madde) 5-Hükümet haberleşmesi dışında, telsiz, telgraf ve kabloların denetimi, İtilaf Devletlerine geçecektir.(12.Madde) 6-Altı vilayet adı verilen yerlerde bir kargaşalık olursa, vilayetlerin herhangi bir kısmının işgali hakkını İtilaf Devletleri haiz bulunacaktır.(24.Madde)

18 KURTULUŞ SAVAŞI I.Dünya Savaşında Türk ordusu ağır kayıplara uğramış kalanlarda Mondros Ateşkes Anlaşması gereği silahları elinden alınarak terhis edilmişlerdi. Düşmanın karşısına yeniden dikilmek için belirli bir süre geçmeliydi. İşte yeniden düzenli ordular kuruluncaya kadar geçecek bu süre içinde memleketin çeşitli yerlerinde düşmana karşı Milli Direniş Cemiyetleri ve Kuvayi Milliye adı verilen silahlı direniş örgütleri kurularak mücadele verilmiştir. Mustafa Kemal’in 19 Mayıs 1919 da Samsun’a gelmesiyle bu direniş örgütleri birleştirilerek düşmana karşı daha başarılı mücadele verilmeye başlanmıştır.

19 AMASYA TAMİMİ (21-22 HAZİRAN 1919)
Samsun’dan Havza’ya oradan da Amasya’ya geçen Mustafa Kemal 22 Haziran 1919 da Rauf, Rafet ve Ali Fuat Paşalar ile görüşerek Amasya Tamimini yayınladı. Bu Tamim ile millet kurtuluş için kendi kararını kendisi verecektir. Artık millet yönetilmeyecek yönetecekti.Amasya Tamimi Milli Egemenlik yolunda atılmış önemli bir adım olmuştur. Amasya Tamiminde milletin kendi kaderine kendisinin sahip çıkması için bir kongrenin toplanmasından söz ediliyordu. Bu” Sivas kongresiydi, Bakım ortamını değerlendirme gözlemleri içerisinde büyük bir kısım medikal ekipmana ait Risklerin kullanımdan doğabilecek olanları ve up-timedan kaynaklanabilecek olanları ayrı ayrı belirtilmeli Mesela , % 95 up-time’ı olacak olan ekipmanın yerine bakımın nasıl sürdürüleceği, özellikle teşhise yönetlik mr gibi büyük makinaların

20 AMASYA GENELGESİNİN BAZI MADDELERİ
Mustafa Kemal tarafından Cevat Abbas Bey’e dikte edilen temel esaslar şunlardır[2]: Vatanın bütünlüğü milletin bağımsızlığı tehlikededir. İstanbul hükumeti aldığı sorumluluğun gereğini yerine getirememektedir. Bu durum milletimizi yok olmuş gösteriyor. Milletin bağımsızlığını, yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır. Milletin içinde bulunduğu durum ve şartların gereğini yerine getirmek ve haklarını gür sesle cihana duyurmak için, her türlü baskı ve kontrolden uzak milli bir heyetin varlığı zaruridir. Anadolu’nun her bakımdan en güvenilir yeri olan Sivas’ta hemen milli bir kongre toplanması kararlaştırılmıştır. Bunun için bütün illerin her sancağından milletin güvenini kazanmış üç temsilcinin mümkün olan en kısa zamanda yetişmek üzere yola çıkılması gerekmektedir. Her ihtimale karşı bu mesele milli bir sır olarak tutulmalı ve temsilciler gereğinde yolculuklarını kendilerini tanıtmadan yapmalıdırlar. Doğu illeri adına 10 Temmuz’da Erzurum’da bir kongre toplanacaktır. O tarihe kadar öteki illerin temsilcileri de Sivas’a gelebilirlerse Erzurum Kongresi'nin üyeleri de Sivas genel kongresine katılmak üzere hareket ederler.

21 AMASYA GENLGESİNİN SONUÇLARI
Türk inkılabının ihtilâl safhası başlamıştır. Kurtuluş Savaşı'nın gerekçesi, amacı ve yöntemi belirlenmiştir. İlk kez milli egemenliğe dayalı bir yönetimden bahsedilmiştir. İstanbul Hükümeti ilk kez yok sayılmıştır. Türk Milleti, hem İstanbul'a hem de işgalci güçlere karşı mücadeleye çağırılmıştır. Kurtarıcı olarak görülen padişah, hilafet, manda ve himaye düşüncesinin yerini millet ve milliyetçilik düşüncesi almıştır. Üstü kapalı olarak Heyet-i Temsiliyenin (Temsil Kurulu) oluşturulmasından bahsedilmiştir. Mustafa Kemal padişah tarafından kendisine verilen 9. Ordu Müfettişliği yetkilerini aşmış, kendi sorumluluğunda olmayan batı bölgelerine de bir tamim yayınlamıştır. Direniş esasları ilk defa Amasya'da yazılı bir ilke haline getirilmiştir. Milletin bağımsızlığını yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır oluşumu sağlamlaşmıştır . İlk kez ulusal egemenlikten bahsedilmiş olduğundan evrensel bir maddedir. Avrupalı devletlerin sömürgelerindeki mazlum uluslar için de bir örnek teşkil etmiştir. Müdafayi Hukuk Cemiyetlerini birleştirmek için Sivas'ta bir kongre toplanma kararı alınmıştır. Ordu terhis edilmemesi ve Erzurum'a gelen delegelerin doğrudan Sivas'a gelmeleri istenmiştir. Kurtuluş Savaşı resmen ilan edildi..

22 ERZURUM KONGRESİ (23 TEMMUZ 1919)
Mondros Ateşkes Antlaşmasında doğudaki 6 vilayetin Ermenilere verileceği maddesine karşı bütünlüğün korunması amacıyla Doğu İlleri Müdafai Hukuk Derneğince 23 Temmuz 1919 da bir kongre düzenlenir ve Mustafa Kemal’de davet edilir. Erzurum Kongresinde yeni bir devletin kurulması düşüncesi belirmiştir. Kongre sonunda bir Temsil Kurulu (Heyet-i Temsiliye) seçildi. Başkanı da Mustafa Kemal oldu.

23 ERZURUM KONGRESİ’NDE ALINAN KARARLAR
Milli sınırlar içinde vatan bir bütündür, parçalanamaz. Her türlü yabancı işgaline ve müdahalesine karşı millet hep birlikte direniş ve savunmaya geçecektir. İstanbul Hükümeti vatanın bağımsızlığını sağlayamazsa geçici bir hükümet kurulacaktır. Bu hükümet milli kongre tarafından seçilecektir. Kongre toplanmamış ise, bu seçimi Temsilciler Kurulu yapacaktır. Kuva-yi Milliye'yi etkili, milli iradeyi hakim kılmak esastır. Azınlıklara siyasi hakimiyetimizi ve sosyal dengemizi bozacak ayrıcalıklar verilemez. Ancak bu vatandaşların canları,malları ve ırzları her türlü saldırıdan korunacaktır. Manda ve himaye kabul olunamaz. Milli irade ve toplanan ulusal güçler padişahlık ve halifelik makamını kurtaracaktır. Mebuslar Meclisi'nin derhal toplanmasına ve hükümetin yaptığı işlerin milletçe kontrolüne çalışılacaktır. Sömürgecilik amacı taşımayan devletlerden teknik,sanayi ve ekonomik yardım kabul edilebilir.

24 SİVAS KONGRESİ 04 EYLÜL 1919) Her İlden 3 Delegenin katılımıyla 04 Eylül 1919 Tarihinde her türlü engellemeye rağmen toplanan Sivas Kongresi’nde alınan kararların; Memlekete yeni bir nitelik kazandırması bakımından önemi çok büyüktür. Zira Misak-ı Millide,Türkiye Büyük Millet Meclisinin açılışında, Milli Mücadelenin bütün anlaşmalarında, Mudanya’da, Lozan’da, Sivas Kongresi’nin izlerini görmek mümkündür. Bu Kongreyle aynı gaye ile mili vicdandan doğan cemiyetlerin “ Anadolu ve Rumeli Müdafaa – i Hukuk Cemiyeti ,, adı altında birleştirilmesi de ayrı bir öneme haizdir.

25 MİSAK-I MİLLİ (Milli Ant)
Kurtuluş Savaşının Siyasi Manifestosudur. İstanbul’da Toplanan son Osmanlı Mebusan Meclisi tarafından tarihinde kabul edilmiştir tarihinde kamuoyuna ilan edilmiştir. Bildiri, I. Dünya Savaşı'nı sona erdirecek olan barış antlaşmasında Türkiye'nin kabul ettiği asgari barış şartlarını içerir. Ülke sınırlarımız büyük ölçüde Misak-ı Milli hükümleri doğrultusunda oluşturulmuştur. Misak-ı Millî 'nin ana hatları Erzurum Kongresi (22 Temmuz - 7 Ağustos 1919) ve Sivas Kongresi'nde (4-11 Eylül 1919) biçimlenmiştir.

26 1.TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ 23.04.1920
Mondros Ateşkes Anlaşmasının ardından Anadolu’da işgaller başlayınca, İtilâf Devletleri donanması Boğaz’a demirleyip fiili işgali başlattığı halde, İstanbul resmen işgal edilmedi. Anadolu’da başlayan Kuva-yı Milliye çetelerinin güçlü direnişi, tamimler, kongreler ve derneklerin “Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti” adıyla birleşmesi İtilaf Devletleri tarafından kaygıyla karşılandı. Osmanlı Mebusan Meclisi’nin “Misak-ı Millî” (bugünkü sınırlarımız) kararını benimsemesi üzerine; Adana’da Ermeni isyanınında çok kişinin öldüğü bahanesiyle; 16 Mart 1920’de İstanbul resmen işgal edilerek, Osmanlı Mebusan Meclisi dağıtıldı, tutuklanan milletvekilleri Malta adasına sürüldü.

27 1.TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ
23 Nisan 1920 Cuma günü saat 14’te tören ve dualarla Ankara’da açılan; 1 Nisan 1923'te yeni seçim kararı alarak 15 Nisan 1923'te son oturumunu yapan I.meclis, millet iradesini gerçekleştiren, milletin gerçek temsilcilerinden oluşan, olağanüstü yetkilere sahip bir meclis’ti. Meclis’in Ankara’da açılmasında, şehrin güvenlik, ulaşım, haberleşme açısında merkezi bir konumda olması etken olmuştu. Açılışında 120 milletvekili ile ilk oturum gerçekleşti daha sonra katılanlarla meclis üyesi 390'a yükseldi. Tarihi büyük görev ve sorumlulukları olan ilk meclis, 24 Nisan’da Mustafa Kemal Paşa’yı Meclis Başkanı seçtikten sonra, 1 numaralı karar ile içtüzüğünü belirleyerek kendi kuruluşunu düzenledi

28 1.TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ
I.TBMM'nin ALDIĞI KARARLAR -Meclis’te beliren millî iradenin, yurt kaderinde doğrudan doğruya el koymasını kabul etmek temel ilkedir. BMM'nin üstünde hiçbir güç yoktur. (Ülke yönetiminde tek egemen gücün millet olduğu belirtildi.) -Halife Padişah, meclisin belirleyeceği kanuni esaslara göre uygun olan durumunu alacaktır. (Millî birlik ve beraberliğin korunması, saltanat yanlılarının küstürülmemesi için bu madde benimsendi.)

29 1.TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ
-Hükümet kurmak gereklidir. Geçici kaydıyla bir hükûmet başkanı veya padişah vekili atamak doğru değildir. (Bu maddeyle, meclisin alacağı kararları uygulayabilmek için İstanbul Hükûmeti yerine Ankara'da yeni bir hükümetin kurulması; her konudaki faaliyetlerinde tek yetkili kurul olması; Padişah vekili reddedilerek TBMM'nin baskı altında kalmaması; meclisin sürekli olduğu ve kararlarının da bağımsız olması, sağlandı.) -BMM yasama ve yürütme yetkisine sahiptir. (Yönetimde Kuvvetler Birliği sağlanıp; alınacak kararların kısa sürede uygulanması; kurulan İstiklâl Mahkemeleri ile meclisin yargı yetkisine de sahip olması sağlandı.

30 1.TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ
I.TBMM’NİN FAALİYETLERİ -I. BMM öncellikle Anadolu’daki kargaşayı giderip, güvenliği sağlamak için harekete geçti. 29 Nisan 1920 günü “Hiyanet-i Vataniye Kanunu”nu çıkardı. Kanunu uygulamak üzere 11 Eylül 1920’de İstiklal Mahkemeleri kuruldu. -2 Mayıs 1920’de “İcra Vekilleri Heyeti”nin seçimi kanunu kabul edilerek, ilk meclis hükûmeti kuruldu. -9 Mayıs 1920’de Hilafet Merkezinin Hıristiyanlarca haksızca işgal edildiğini bildiren beyanname İslâm alemine gönderilerek, destek istendi.

31 1.TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ
7 Haziran 1920’de çıkarttığı bir yasayla, Osmanlı Devleti ile yapılan her çeşit açık ya da gizli yapılmış her türlü anlaşmayı, sözleşmeyi, ayrıcalığı, yer altı kaynaklarının verilmesini 16 Mart 1920 tarihinden itibaren olmak üzere geçersiz saydı. Bu kararla, bütün Yabancı Devletleri Ankara ile bağlantı kurmaya zorunlu kıldı. -Başlangıçta Osmanlı Kanun-u Esasisi’nin millet iradesi ile çelişmeyen hükümlerden yararlandı. 20 Ocak 1921 Teşkilat-ı Esasiye Kanunu’nu ( 1921Anayasa’sı) çıkararak; yeni yasaları buna dayanarak hazırladı.

32 1.TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ
-KURTULUŞ SAVAŞI’nın kazanılmasını sağladı. -1 kasım 1922’de Saltanatı kaldırdı. -11 Ekim 1922’de Mudanya Ateşkes Anlaşmasını onayladı. -20 Kasım Şubat 1923-Lozan Barış Konferansına katıldı

33 KURTULUŞ SAVAŞINDA CEPHELER
1- Zararlı cemiyetler ve bu cemiyetlere karşı verilen mücadele Rum Pontus, Mavrimira, Taşnak ve Hınçak Ermeni cemiyetleri. 2- Doğu ve Güneydoğu Anadoluda: Fransız ve İngilizlerle, 3- Güneyde: Fransızlar ve İtanyanlarla 4- Batı Cephesinde: İngilizlerin destekledi Yunanlılarla : 1’İnönü, 2’İnönü, Sakarya meydan savaşı ve Büyük Taaruz

34 LOZAN BARIŞ ANTLAŞMASI (24 TEMMUZ 1923)
Kurtuluş savaşının kazanılması Türk varlığının İtilaf Devletleri tarafından kabul edilmesine sebep olmuş bunun üzerine yürürlüğe koyamadıkları Sevr Barışının yerine Lozan’da bir Barış Antlaşması yapmayı kabullenmişlerdir. Bu antlaşmaya göre: sınırlar, kapitülasyonlar, azınlıklar, devlet borçları ve boğazlar meselesi çözüme kavuşturulmuştur.

35 TÜRK İNKILÂBI Eğer Milli Mücadele yapılmasaydı, Mustafa Kemal gibi bir lider ortaya çıkmasaydı Türk İnkılabı’nı gerçekleştirmek belkide mümkün olmayacaktı. Bu sayede direnen, mücadele eden millet istiklalini kazandı, bunu takiben Türk inkılabı gerçekleştirildi ve çağdaş medeniyet seviyesine çıkma yarışı başladı.

36 TÜRK İNKILÂBI TBMM’ nin Açılması : ( 23 NİSAN 1920 )
Saltanatın Kaldırılması : ( 01 Kasım 1922 ) Cumhuriyetin İlanı : ( 29 Ekim 1923 ) Halifeliğin Kaldırılması : ( 03 Mart 1924 ) Tevhid-i Tedrisatın Kabulü : ( 03 Mart 1924 ) Medeni Kanunun Kabulü : ( 04 Ekim 1926 ) Türk Harflerinin Kabulü : ( 01 Kasım 1928 )

37 ATATÜRK İLKELERİ Cumhuriyetçilik Milliyetçilik Halkçılık Devletçilik
Laiklik İnkılapçılık

38 TEŞEKKÜRLER…


"ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILÂP TARİHİ" indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları