Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

AYÇİÇEĞİ SİSTEMATİKTEKİ YERİ, ORİJİNİ VE YAYILIŞI

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "AYÇİÇEĞİ SİSTEMATİKTEKİ YERİ, ORİJİNİ VE YAYILIŞI"— Sunum transkripti:

1

2 AYÇİÇEĞİ SİSTEMATİKTEKİ YERİ, ORİJİNİ VE YAYILIŞI
Takım : Asterales (Campanulate) Familya : Asteraceae ( Compositeae ) Cins : Helianthus Tür : Helianthus annuus L. ( 2n: 34 ) İng.Sunflower Alm. Sonnenblume Frn. Tournesol

3 Helianthus cinsine bağlı tek yıllık ve çok yıllık 67 tür Orta, Güney ve Kuzey Amerika’da doğal yayılış göstermektedir. Bu türlerden H.annuus ve H.tuberosus gıda amaçlı kültürü yapılan iki türdür. Bunun yanında kültürü yapılan ancak süs bitkisi olarak değerlendirilen türler de vardır. Helianthus cinsine bağlı türlerin temel kromozom sayıları x=17 olup; diploid, tetraploid ve hexaploid düzeyde kromozom içeren türleri de bulunmaktadır.

4 BİTKİSEL ÖZELLİKLERİ Tek yıllık ve yazlık bir yağ bitkisidir.
Vejetasyon süresi çeşit ve iklime göre gün arasında değişir.

5 Kullanım Alanı Ayçiçeği ülkemizin tartışmasız en önemli yağ bitkisi olup, tek başına toplam bitkisel yağ üretimimizin yarısından fazlasını karşılamaktadır. Tohumları ortalama %40 yağ içermektedir. Ancak son yıllarda geliştirilen çeşitlerde yağ oranı %50’lere ulaşmıştır. Tohumlarından yağ çıkartıldıktan sonra kalan küspesi iyi bir hayvan yemidir. Bu küspe %35 civarında protein içermektedir. Sap ve tablaları yakacak olarak kullanıldığı gibi, öğütülüp un haline getirilerek kümes hayvanlarının yem rasyonlarına karıştırılmaktadır. Ayçiçeği sık ekilip, erken devrede hasat edilmek suretiyle yeşil yem olarak hayvan beslenmesinde kullanılabileceği gibi, silaj yapımında da kullanılabilir.

6 Ayçiçeği aynı zamanda çerez olarak da tüketilmektedir.
Sık ekim yapıp erken devrede sürülerek toprağa karıştırılmak suretiyle, yeşil gübre olarak değerlendirilir. Sap ve tablaları yakıldığında geriye kalan külü yaklaşık %40 oranında potasyum içerdiğinden, bu kül toprağa karıştırılmak suretiyle potasyum bakımından zenginleştirilmektedir. Ayrıca sap ve tablaları kağıt yapımında kullanılır.

7 Ayçiçeği, halk hekimliğinde tıbbi amaçlarla tedavide kullanıla gelmiştir. Bu amaçla sığır dili şeklindeki sarı renkli steril çiçekleri, yaprakları, kökleri ve polenleri kullanılmaktadır. Yaprak ve çiçek çayları ateş düşürücü ve göğüs yumuşatıcı olarak kullanılmaktadır. Elek ve selektör altında kalan daneler kuş yemi olarak değerlendirilmekte ve kümes hayvanlarına verilmektedir. Ayrıca ssp.annuus alt türüne ait çeşitler süs bitkisi olarak yetiştirilmektedir.

8 KÖK Ayçiçeğinde ana gövdeyi takip eden kısa fakat sağlam bir kazık kök bulunmaktadır. Bu kök fazla derinlere inmez. Buna bağlı olarak çok sayıda yan kökler ve saçak kökler gelişmektedir. Ana köke bağlı yan kökler oldukça sağlam olup, bitkinin toprağa iyi tutunmasını sağlar. Genel olarak kazık kök ( cm) 3 m kadar derinlere inebilmekte, yaklaşık (60-150cm) 80 cm yanlara doğru uzamaktadır.

9

10

11 Kök sistemi fazla kuvvetli değildir
Kök sistemi fazla kuvvetli değildir. Aşırı yağış ve sulamalardan sonra esebilecek kuvvetli rüzgarlarla tablası iyi gelişmiş bitkiler yatabilir.

12 SAP Ayçiçeği dik gelişen kuvvetli bir gövdeye sahiptir. Bitki boyu ortalama 1.5-2m (50cm-5m) kadardır. Kuru şartlarda bitki boyu cm’ ye kadar düşmekte, uygun topraklarda sulama ile beraber 3 m’ ye kadar boylanma olmaktadır. Sap yuvarlak, üzeri kaba tüylerle kaplı, içi süngerimsi bir özle dolu ve boğumlu yapıdadır. Boğum sayısı ve boğumlar arası mesafe bitki boyu üzerine etkilidir. Kısa boylu çeşitlerde boğum sayısı azalmaktadır.

13

14 Sap çapı 1-2 cm’ den, 10 cm’ ye kadar değişmekle beraber çoğunlukla 3-6 cm arasındadır.
Sap gelişme devresinde yeşil, olgunlaşma ile beraber kahverengi-sarımsı bir renge dönüşmektedir. Sapın yapısında yüksek oranda selüloz ve lignin bulunmakta, bu nedenle selüloz sanayinde değerlendirilmektedir. Kültürü yapılan ayçiçeklerinde zaman zaman dallanma görülmektedir. Bu konuda çeşitler arasında farklılık bulunmakta, yabani çeşit özelliği olan bu durum istenmemektedir.

15 YAPRAK İri ve gösterişlidir.
Yaprak şekli mızrak, ters mızrak veya kalp şeklinde olabilir. Uzun bir yaprak sapı vardır. Yapraklar üç ana damarlı olup, yaprak sapı uzunluğu cm arasında değişir. Yaprakların üzeri hafif tüylüdür.

16 Yaprak rengi genç devrede açık veya koyu yeşil iken olgunlaşma ile sararır.
Yapraklar sapa almaşıklı olarak dizilmişlerdir. Yaprak sayısı bitki boyuna göre adet arasında değişir. Yaprakların kenarı hafif düz veya hafif testere dişli olabilir.

17 ÇİÇEK Ayçiçeğinde çiçek yapısı genel olarak tabla şeklindedir. Asteraceae familyasının diğer türlerinin aksine, ayçiçeğinde çiçek tablası oldukça büyüktür. Tablanın dış kısmında brakte yapraklar bulunmaktadır. Bir ayçiçeği tablasında iki tip çiçek bulunmaktadır. Bunlar steril (kısır) çiçekler ve fertil (verimli) çiçeklerdir.

18 Steril Çiçekler Tablanın dış kısmında brakte yapraklardan hemen sonra iki sıra halinde dizilmiş, dil şeklinde ve sarı renkte olan çiçeklerdir. Bu çiçekler kısır çiçeklerdir. Çiçek tozu meydana getirmezler ve döllenme özellikleri yoktur. Dolayısıyla tohum bağlamazlar. Sayıları adet arasında değişen, güzel görünüşlü steril çiçekler arı ve böceklerin tablaya cezbedilmesinde rol oynarlar.

19 Fertil Çiçekler Tablanın ortasında iç içe daireler şeklinde dizilmiş, erkek ve dişi organları bir arada bulunan (erselik çiçek) çiçeklerdir. Her bir çiçeğin dış kısmında 2 adet muhafaza yaprağı vardır. Rengi çeşit ve tohum rengine göre değişir. Taç yapraklar boru şeklinde uçta 5 parçalı ve sarı renktedir. Taç yaprağın içinde 5 adet erkek organ ve iki stigmalı ve tek yumurtalıklı 1 adet dişi organ bulunmaktadır. Fertil çiçeklerin sayısı tabla genişliğine bağlı olarak adet arasında değişmektedir.

20

21

22

23

24 ÇİÇEK

25 Ayçiçeğinde Tabla Şekli

26

27 Ayçiçeği yabancı döllenen (allogam) bir bitkidir
Ayçiçeği yabancı döllenen (allogam) bir bitkidir. Düşük oranlarda kendine döllenme (autogami) de görülmektedir. Ayçiçeğinde protandri (erkek organların, dişi organlardan önce dölleme olgunluğuna gelmesi durumu) bulunmakta olup, bu durum yabancı döllenme oranını artırmaktadır. Fertil çiçeklerde tozlanma ve döllenme, buna bağlı olarak tohum olgunlaştırma tablada dıştan içe doğru olmaktadır. İklim koşullarına bağlı olarak her gün 1-4 sıra çiçek açar. Tablanın tamamı ortalama 8-10 günde çiçeklenmesini tamamlar.

28 Meyve ve Tohum Yumurtalık döllendikten sonra gelişerek meyveyi ve meyve içinde tohumu meydana getirmektedir. Tohum kabuğu sert yapıda olup, renk olarak siyahtan-beyaza, griden-alaca renge kadar geniş varyasyon göstermektedir. Aynı zamanda çeşitler arasında tohum ağırlığı ve iriliği bakımından büyük farklılıklar bulunmaktadır. Bin tohum ağırlığı çeşitler arasında ve yağlık-çerezlik olma durumuna göre 40 ile 200 g arasında değişim göstermektedir.

29 Meyve ve Tohum

30 Ayçiçeği Tohumunun Kimyasal Yapısı
İçindeki Maddeler Oransal Değerleri (%) Su 6-11 Ham yağ 35-50 Ham protein 15-25 Selüloz 15-30 Karbonhidrat 10-20 Kül 3-5

31 OROBANŞ (Orobanche cumana)
Hastalık ve zararlılar dışında kalan, halk arasında canavarotu veya verem otu da denen orobanş (Orobanche cumana Wallr. Syn: O. cernua Loefl), ayçiçeğinde önemli zararlar meydana getiren parazit bir bitkidir. Bu parazit bitkiye ait tohumlar çimlenerek, ayçiçeğinin köklerine yapışmakta ve bitkilerin öz suyunu emerek zarar yapmaktadır. Söz konusu bu parazit tohumlarının yapılan araştırma sonucunda toprakta canlılığını yıl süreyle koruyabildiği belirlenmiştir

32

33

34 Kolza’da Orobanş Zararı


"AYÇİÇEĞİ SİSTEMATİKTEKİ YERİ, ORİJİNİ VE YAYILIŞI" indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları