11.Hafta Kitle İmha Silahları ve Silahsızlanma Yıldırım TURAN
Öğrenme Hedefleri Dersin sonunda öğrencilerin aşağıdaki yeterlilikleri geliştirmeleri hedeflenmektedir: Silah Teknolojisinin Gelişimi ve Kitle İmha Silahlarının Özellikleri Nükleer Silahlar Kimyasal ve Biyolojik Silahlar Balistik Füzeler Silahsızlanma / Silahların Sınırlandırılması
Kitle İmha Silahları ve Silahsızlanma Tarih Kitle İmha Silahları ve Silahsızlanma Silahlanma, özellikle 20. Yüzyılla beraber uluslararası ilişkilerin temel konularından birisi haline gelmiştir. Toplumların güvenliklerini sağlamak için silahlara ihtiyaç duyması, ilk dönemlerden beri süregelen bir özellikken, hem silah teknolojisindeki gelişmeler hem de silahlanma faaliyetlerinin önceki dönemlere göre daha kolay tespit edilmesi, 20. Yüzyılda silahlanmanın güvenlik politikalarındaki önemini arttırmıştır.
Kitle İmha Silahları ve Silahsızlanma Tarih Kitle İmha Silahları ve Silahsızlanma Literatürde güvenliği sağlayan veya güvenliği bozan bir unsur olarak ele alınan silahlanma, özellikle nükleer silahların ortaya çıkışıyla birlikte farklı bir nitelik kazanmış ve Soğuk Savaş döneminde konvansiyonel silahlanma üzerine yapılan çalışmaların yanı sıra nükleer silahlar hakkında çalışmalar da yapılmıştır.
Kitle İmha Silahları ve Silahsızlanma Tarih tanmlayabilecek Kitle İmha Silahları ve Silahsızlanma Silah teknolojisindeki ilerleme, kimyasal ve biyolojik kaynaklı silahların geliştirilmesini beraberinde getirmiştir. Bu bağlamda nükleer, kimyasal ve biyolojik silahlar, diğer silahlardan ayrı bir şekilde kitle imha silahları (KİS) adı altında tek bir başlık olarak ele alınmaktadır. Bu silahların KİS olarak adlandırılması, konvansiyonel silahlardan çok daha büyük olan tahrip edici etkilerinden kaynaklanmaktadır.
Silah Teknolojisinin Gelişimi ve KİS’in Özellikleri Tarih tanmlayabilecek Silah Teknolojisinin Gelişimi ve KİS’in Özellikleri 1800’lü yıllarda makineli tüfeğin devreye girmesi ve icat edilen dinamitin diğer patlayıcılarla birlikte savaş alanlarında kullanılması, ateşli silahların ve patlayıcıların geliştirilmesine dayalı olarak ilerleyen silah teknolojisine önemli bir ivme kazandırmıştır. 1700’lü yılların sonunda zeplin ve balonun icadının ardından, bunların askeri istihbarat alanında kullanılması, 1900’lü yılların başında ilk uçağın yapılması ile farklı bir içerik kazanmıştır.
Silah Teknolojisinin Gelişimi ve KİS’in Özellikleri Tarih tanmlayabilecek Silah Teknolojisinin Gelişimi ve KİS’in Özellikleri
Silah Teknolojisinin Gelişimi ve KİS’in Özellikleri Tarih tanmlayabilecek Silah Teknolojisinin Gelişimi ve KİS’in Özellikleri Özellikle ikinci Dünya Savaşı’nda etkisini gösteren zırhlı taşıyıcılar ve tanklar ile Almanlar tarafından geliştirilerek ikinci Dünya Savaşı’nda kullanılan balistik füzeler, silah teknolojisinde yeni bir aşamaya geçilmesine neden olmuştur.
Silah Teknolojisinin Gelişimi ve KİS’in Özellikleri Tarih tanmlayabilecek Silah Teknolojisinin Gelişimi ve KİS’in Özellikleri Son olarak, İkinci Dünya Savaşı sırasında ABD tarafından atomun parçalanmasıyla elde edilen atom bombası, silah teknolojisinin geldiği tehlikeli eşiği göstermesi açısından önemlidir.
Silah Teknolojisinin Gelişimi ve KİS’in Özellikleri Tarih tanmlayabilecek Silah Teknolojisinin Gelişimi ve KİS’in Özellikleri
Tarih tanmlayabilecek Nükleer Silahlar En basit tanımıyla atomun kaynaşması veya ayrışmasıyla ortaya çıkan nükleer reaksiyonun bir sonucu olan nükleer silahlar, 1945’te ABD tarafından icat edilmiştir. ABD’nin ardından 1949’da Sovyetler Birliği, 1952’de İngiltere, 1960’ta Fransa, 1964’te Çin Halk Cumhuriyeti nükleer silah sahibi olmuşlardır. Soğuk Savaş sonrasında ise 1998’de Hindistan ve Pakistan ile 2006’da Kuzey Kore nükleer silahlarını geliştirmişlerdir. İsrail, uygulamış olduğu ‘belirsizlik politikası' nedeniyle nükleer silahlara sahip olduğunu ne reddetmekte ne de kabul etmektedir.
Tarih tanmlayabilecek Nükleer Silahlar Nükleer bombaların 1945’te icat edilmesinin ardından, takip eden yıllarda çok sayıda test gerçekleştirilmiş ve 1961’e gelindiğinde SSCB tarafından Hiroşima’ya atılan bombanın 4,000 katı kadar fazla tahrip gücüne sahip olan 58 megatonluk bomba yapılmıştır. 1945 teknolojisiyle üretilen ilk nükleer bombanın ardından, günümüze kadar 100,000’den fazla nükleer silahın üretildiği tahmin edilmektedir.
Tarih tanmlayabilecek Nükleer Silahlar Tahrip edici etki nedeniyle 1945’ten günümüze kadar ülkeler, nükleer silah sahibi olsalar da girdikleri çatışmalarda nükleer silahları kullanmamışlardır. Nükleer silahlar her ne kadar ilk aşamada salt güvenlikle ilgili bir olgu olarak görülse de güvenliği aşan bir boyutu bulunmaktadır.
Tarih tanmlayabilecek Nükleer Silahlar Scott D. Sagan devletlerin nükleer silah sahibi olmaya çalışmalarını üç model çerçevesinde açıklamaktadır. Güvenlik modelinde devletlerin nükleer silah sahibi olma çabaları doğrudan dış tehditlere yönelik ulusal güvenliği arttırma güdüsüyle açıklanır. İç politika modelinde nükleer silahlar, iç politik kaygılar ve bürokratik çıkarlar çerçevesinde elde edilmek istenen bir siyasal araç olarak değerlendirilmektedir. Normlar modelinde, nükleer silahların, bir devletin çağdaşlığı ve kimliği açısından önemli bir normatif sembol olduğu vurgulanmakta ve nükleer silah programlarının geliştirilmesinde bu faktör öne çıkmaktadır.
Tarih tanmlayabilecek Nükleer Silahlar Joseph Cirincione’ye göre devletleri, nükleer silah sahibi olma arayışlarına iten ve aynı zamanda da engelleyen beş dinamik vardır. Bunlar; Güvenlik, Prestij, İç politik nedenler, Teknoloji Ekonomi ’dir.
Kimyasal ve Biyolojik Silahlar Tarih tanmlayabilecek Kimyasal ve Biyolojik Silahlar Kimyasal ve biyolojik silahlar, nükleer silahların tersine, ilk dönemlerden beri bir savaş aracı olarak kullanılmaktaydı. Bu silahların modern anlamda bir silah olarak kullanılması ilk kez Birinci Dünya Savaşı’nda söz konusu olmuştur. Savaş esnasında Fransa, Almanya ve İngiltere tarafından başta hardal ve fosgen olmak üzere kullanılan gazlar on binlerce ölüm ve yaralanmaya neden olmuştur.
Kimyasal ve Biyolojik Silahlar Tarih tanmlayabilecek Kimyasal ve Biyolojik Silahlar Modern dönemde kimyasal silah kullanımında akılda kalan son iki olay, Irak ve Suriye örnekleridir. Saddam yönetimi İran’la olan savaşı esnasında ve 1988 yılında Halepçe’de kendi halkına karşı kimyasal saldırılarda bulunarak, on binlerce kişinin ölümüne neden olmuştur. Esad yönetimi ise Suriye’de muhaliflere ve sivillere karşı 2013 yılında gerçekleştirdiği kimyasal saldırılarla çok sayıda insanın ölümüne neden olmuştur.
Tarih tanmlayabilecek Balistik Füzeler Gelişen silah teknolojisine paralel olarak savunma teknolojisinde yaşanan dönüşüm, KİS’in kullanımı açısından balistik füzelerin önemini öne çıkartmıştır. Genel olarak sadece havada değil, belirli bir yörünge çerçevesinde uzayda da hareket edebilen füzeleri kapsayan balistik füzeler, üzerine takılan savaş başlığının çeşidine göre konvansiyonel, nükleer, kimyasal veya biyolojik silah haline dönüşebilmektedir.
Tarih tanmlayabilecek Balistik Füzeler
Tarih tanmlayabilecek Balistik Füzeler Balistik füzeler ilk olarak Almanya tarafından 1930’larda geliştirilmiştir. Balistik füzeler savaş alanlarında günümüze kadar toplam beş kez ve beş ülke tarafından kullanılmıştır. İran-Irak Savaşı’nda her iki ülke tarafından yaklaşık 1,000 füze, Sovyetlerin Afganistan’ı işgalinin ardından Sovyet destekli Kabil yönetimince 1,000’in üzerinde füze ve Irak’ın Kuveyt’i işgalinin ardından yaşanan İkinci Körfez Savaşı’nda Irak tarafından yaklaşık 60 kısa menzilli füze fırlatılmıştır
Silahsızlanma / Silahların Sınırlandırılması Tarih tanmlayabilecek Silahsızlanma / Silahların Sınırlandırılması Nükleer silahlar alanında tam bir silahsızlanmanın gerçekleştirilmesine çalışılmış, bunda başarılı olunamayacağı görülünce de nükleer silahların yayılmasının önlenmesi çalışmaları ağırlık kazanmıştır. Bu bağlamda nükleer silahların yayılmasını önleme veya silahların sınırlandırılması açısından ikili ve uluslararası girişimler ön plana çıkmaktadır. Nükleer silahların sınırlandırılmasına yönelik ikili girişimler, en fazla nükleer kapasiteye sahip olan ABD ile SSCB arasında söz konusu olmuştur. Bu çerçevede 1972’de Stratejik Silahların Sınırlandırılması Antlaşması (SALT-I) ile başlayan çalışmalar 2010’da imzalanan Yeni Stratejik Silahların Azaltılması Antlaşması (Yeni START) ile son bulmuştur.
‘Silahsızlanma / Silahların Sınırlandırılması Tarih tanmlayabilecek ‘Silahsızlanma / Silahların Sınırlandırılması Nükleer silahların yayılmasının önlenmesi bağlamında en önemli gelişme Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Anlaşması (Non-Proliferation Treaty- NPT) olmuştur. NPT, 1970’te yürürlüğe girmiş, 1995’te süresiz hale getirilmiştir. ABD, Rusya, Çin, İngiltere ve Fransa'nın nükleer silaha sahip olduğunu tescil eden NPT’de, diğer imzacı devletler nükleer silah sahibi olmamayı, buna yönelik faaliyetlerde bulunmamayı ve bu faaliyetlere yardımcı olmamayı taahhüt etmiştir.
‘Silahsızlanma / Silahların Sınırlandırılması Tarih tanmlayabilecek ‘Silahsızlanma / Silahların Sınırlandırılması Anlaşma, nükleer enerjinin barışçıl amaçlı kullanımını mümkün kılmaktadır. Günümüzde 189 ülkenin taraf olduğu NPT’den Kuzey Kore 2003’te çekilmiş, İsrail, Hindistan ve Pakistan hiç imzalamamıştır. 2011’de Sudan’dan ayrılarak bağımsızlığını kazanan Güney Sudan anlaşmayı henüz imzalamamıştır.
Silahsızlanma / Silahların Sınırlandırılması Tarih tanmlayabilecek Silahsızlanma / Silahların Sınırlandırılması Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü Kimyasal silahlar konusunda ise Cenevre Protokolü’nden sonra en kapsamlı adım 1993’te imzalanan ve 1997’de yürürlüğe giren Kimyasal Silahlar Sözleşmesi’dir. Sözleşme, tarafların eğer varsa kimyasal silah stoklarını imha etmesini, bu silahlara gelecekte sahip olmamasını ve bu silahları kullanmamasını öngörmektedir. CWC tüm taraf devletler otomatik olarak üyedir.190 devletin taraf olduğu Kimyasal Silahlar Sözleşmesi’ne aralarında Angola, Burma, Mısır, İsrail, Kuzey Kore ve GüneySudan üye değildir.
Organisation for the Prohibition of Chemical Weapons Organizasyon, doğrudan Konferans tarafından atanan Genel Direktör tarafından yönetiliyor.
Konunun Özeti KİS’ı diğer silahlardan farklı kılan özellikler İlkel yöntemlerle kullanılan kimyasal ve biyolojik saldırılar KİS kendi içinde kaça ayrıldığı ve bu silahların tahrip güçleri açısından birbirinden farklılıkları Scott D. Sagan’a göre devletlerin nükleer silahlara sahip olmak istemesinin nedenleri Joseph Cirincone’ye göre devletleri nükleer silah sahibi olmaya iten ve aynı zamanda engelleyen faktörler Devletler balistik füze sahibi olmak istemelerinin nedenleri Dünya tarihinde balistik füzelerin kullanımı Nükleer silahların sınırlandırılması bağlamında ABD ile Rusya arasında yapılan anlaşmalar NPT ’nin nükleer silahlanmayı önlemede oynadığı rol Kimyasal ve Biyolojik silahların yasaklanmasına ilişkin çalışmalar
Değerlendirme Soruları KİS’ı diğer silahlardan farklı kılan özellikler nelerdir? İlkel yöntemlerle kullanılan kimyasal ve biyolojik saldırılara örnek veriniz. KİS kendi içinde kaça ayrılmaktadır? Bu silahların tahrip güçleri açısından birbirinden farklılıkları nelerdir? Scott D. Sagan’a göre devletlerin nükleer silahlara sahip olmak istemesinin nedenleri nelerdir? Joseph Cirincone’ye göre devletleri nükleer silah sahibi olmaya iten ve aynı zamanda engelleyen faktörler nelerdir? Devletler neden balistik füze sahibi olmak istemektedirler? Dünya tarihinde hangi ülkeler tarafından hangi olaylarda balistik füzeler kullanılmıştır? Nükleer silahların sınırlandırılması bağlamında ABD ile Rusya arasında yapılan son anlaşma hangisidir? NPT nükleer silahlanmayı önlemede nasıl bir rol oynamaktadır? Kimyasal ve Biyolojik silahların yasaklanmasına ilişkin çalışmalar sonucunda hangi anlaşmalar yapılmıştır?
Ek Okuma Önerileri Salih Özgür, Geleceğe Yönelen Tehdit? Kitle imha Silahları, İstanbul: IQ Kültür Yayıncılık, 2006. Ferhat Pirinççi, Silahlanma ve Savaş: Orta Doğu'daki Silahlanma Girişimlerinin Bölgesel ve Küresel Güvenliğe Etkisi, Bursa: Dora Yayınları, 2010.
Kaynakça Şaban Kardaş, Ali Balcı, (Editörler), Uluslararası İlişkilere Giriş, Küre Yayınları, İstanbul, 2014
Ders Bitti…