AB’nin Kurumsal Yapısı Sayfa: 305-356
Avrupa Birliği 1-Ulusal devlete 2-Hükümetlerarası kuruluşlara 3-Uluslarüstü bir yapıya
Ulusal Devlet Yasama (AB Parlamentosu ve Konseyi) Yürütme (AB Komisyonu) Yargı (Avrupa Adalet Divanı)
Hükümetlerarası Kuruluş Üye devletlerin çıkarlarının korunduğu 28 üyeli Bakanlar Konseyi
Uluslarüstü bir örgüt -Egemenlik haklarının üst kuruluşa devri -Oy çokluğu ile alınan kararlara uyma -AB herkesi bağlayan hukuk normları oluşturur -Üye devletlerin geçerli hukuk sistemlerinde değişiklik yapmak zorundadır -İki hukuk arasında çatışma varsa asıl olan -AB hukukudur (Costa-Enel Davası) -AB hukuku ulusal hukukun üstündedir. AB devletleri AB hukukuna aykırı eylem ve düzenlemelerde bulunamaz.
AB kurumları Yetkilerini Nerden Alıyor AB kurumları Yetkilerini Nerden Alıyor? Anlaşmalar, Anayasa gibi birliğin en tepesinde yer alır Anayasa gibi bağlayıcıdır.
1957 Roma anlaşması 1987 Avrupa Tek Senedi 1993 Maastricht anlaşması 1999 Amsterdam anlaşması 2003 Nice anlaşması 2009 Lizbon anlaşması
AB kurumsal yapısı Lizbon antlaşmasına göre; Parlamento, Konsey, Avrupa Konseyi, Komisyon, Adalet Divanı, Avrupa Merkez Bankası, Sayıştay.
Kurucu antlaşmalarla oluşturulan organlar; Daimi temsilciler komitesi Ekonomik ve sosyal komite Bölgeler komitesi Avrupa Yatırım bankası Para Enstitüsü Para Komitesi Merkez Bankaları sistemi
Anayasa neden yok? 2000’lere kadar Ekonomik entegrasyon odaklı bir yapı 2004 yılında 10+2 ülkenin girişiyle ‘yönetilememe’ sorunu Estonya, Letonya, Litvanya, Macaristan, Slovakya, Slovenya, Çek, Polonya, Malta, Güney Kıbrıs + Bulgaristan, Romanya.
Haziran 2004 Brüksel Zirvesinde AB Anayasası kabul edildi Haziran 2004 Brüksel Zirvesinde AB Anayasası kabul edildi. Ekim 2004 Roma’da imzalandı. Anayasanın onay sürecinde; Fransa’da Mayıs 2005’de %55 Hayır Hollanda’da 1 Haziran 2005 %63 Hayır
Hayırcıların temel argümanları; -Pazar çıkarları sosyal çıkarların önünde, -İşçiler yeterince korunmuyor, -AB’yi NATO’ya bağımlı kılıyor, -Brüksel’e daha fazla yetki veriyor, -Türkiye’nin üyeliğine imkan veriyor, -Doğu Bloğundan gelen ucuz işçiler (Polonyalı muslukçular)
Evetçilerin temel argümanları; -AB karar mekanizması daha kolaylaşacak -Kararların büyük kısmı oyçokluğu ile -Ortak savunma ve dış politika güçlenecek -Tek dış işleri bakanı olacak -Sosyal politika konuları güçlenecek
AB Anayasası ne getiriyordu? -Anayasa ile tüzel bir kişilik kazanacaktı. -Üyelikten ayrılma Bakanlar Konseyinde nitelikli oy çoğunluğuyla mümkün olacaktı. -AB Dış işleri Bakanlığı görevi tanımlanmıştı. -Avrupa Temel Haklar Bildirgesi Anayasada ayrı bir bölüm olarak yer alacaktı. -Geçmiş 50 yıldaki tüm antlaşmaların yerine geçecekti. -15 civarındaki yasal araç 6’ya indirilmişti -6 aylık dönüşümlü başkanlık yerine 2,5 yıllık Konsey Başkanı
AB Anayasası ne getiriyordu AB Anayasası ne getiriyordu? -AB hukukunun ulusal hukuklardan üstünlüğü yazılı olarak yer alacaktı. -AB değerlerini ihlal eden ülke nitelikli çoğunluk ile üyeliği askıya alınabilecekti. - Parlamentonun yetkisi genişletilecekti. Avrupa Konseyinde nitelikli oy çokluğu ile vetonun önüne geçilecekti. -1 milyonun üzerinde vatandaşın dilekçesiyle Komisyondan öneride bulunması istenebilecekti.
Anlaşmalar Dışında Hukuk Metinler Anlaşmalar Dışında Hukuk Metinler? Tüzükler Yönetmelikler Kararlar Tavsiye ve görüşler İçtihad
Tüzükler; bütün üye ülkeler için bağlayıcıdır Tüzükler; bütün üye ülkeler için bağlayıcıdır. Yasa niteliğinde olduğu için üye ülkelerce doğrudan uygulanır. Tüzükler kendine aykırı olan tüm ulusal mevzuatı yürürlükten kaldırır ve bu mevzuatın yerini alır. ABRG yayımlanır ve belirtilen tarihte yayımlanır. Tarih belirtilmediyse yayımlanmasını izleyen 20. günde yürürlüğe girer. Üye devletlerin Anayasaları ile çatışırsa, tüzükler uygulanır.
Yönetmelikler; Tek bir üye ülke ile ilgili olabileceği gibi tüm üye ülkeleri de bağlayıcı olabilir. Yönetmeliklerin uygulanabilmeleri için ulusal hukuka uyarlanmaları gerekir. Uygulama şekil ve metotların seçimi ulusal makamlara bırakılmıştır. Kullanımı oldukça yaygındır.
Kararlar; İlgili taraflar için bağlayıcıdır Kararlar; İlgili taraflar için bağlayıcıdır. Üye ülkeleri, gerçek ve tüzel kişileri muhatap alabilir. İçtihadlar; Avrupa Adalet Divanının mahkeme kararlarından oluşur. Ulusal Anayasaların üstündedir.
İmtiyazlı Ortaklık. AB hukukunda böyle bir statü yoktur İmtiyazlı Ortaklık? AB hukukunda böyle bir statü yoktur. Komşuluk Politikaları kapsamında İsrail ve Ukrayna gibi ülkeler için geçerli olabilir. İmtiyazlı ortaklık; mal, hizmet ve sermayenin serbest dolaşımını esas alan ortak Pazar temelli bir ortaklık modelidir. Türkiye, Gümrük Birliğine girişinden bu yana imtiyazlı ortaktır.
Merkel; ‘Sonu açık müzakereler sürecini sürdürmeliyiz’ Merkel; ‘Sonu açık müzakereler sürecini sürdürmeliyiz’. ‘AB kendi mevzuatında değişikliğe gidebilir. Bu değişiklikler Türkiye için üyeliği olanaksız hale getirebilir. Türkiye belki de ayrıcalıklı ortak olma fırsatını bile kaçırabilir’.
Uluslararası hukuktaki «ahde vefa» ilkesine aykırı Uluslararası hukuktaki «ahde vefa» ilkesine aykırı. 1963 Ankara Anlaşması, gümrük birliğine dayanan ve ileride tam üyeliği öngören bir anlaşmadır. 28. madde; ‘Türkiye Roma anlaşmasından doğan yükümlülüklerinin tamamını üstlenebileceği bir duruma geldiğinde taraflar Türkiye'nin üyeliğini görüşür’. AET ile imzalandığı için Topluluk içinde doğrudan uygulanan Topluluk hukuk belgesi niteliğindedir. Aynı zamanda Topluluk üyesi ülkelerce de imzalandığı için bir Uluslararası hukuk belgesidir. Taraflara fesih hakkı tanınmamıştır ve yürürlük süreside öngörülmemiştir.
Üyelik önündeki yasal engeller Üyelik önündeki yasal engeller? 35 başlığın müzakere süreci tamamlansa bile AB üyeliği garanti değildir; -Güney Kıbrıs ve Fransa’nın veto hakkı -Parlamento onayı -Parlamento’nun sözde ‘Ermeni Soykırımı’ ile ilgili kararları (1987, 2000, 2002, 2005).
Türkiye’nin üyeliğine karşı çıkanlar. D Türkiye’nin üyeliğine karşı çıkanlar? D. Cameron; Korumacılar; Türkiye'nin ekonomik gelişmesini kendisi için fırsat değil tehdit olarak görenler Kutuplaşanlar; Dünya tarihine medeniyetler çatışması açısından bakan ve Türkiye’nin Batı ile Doğu arasında bir tercih yapması gerektiğini söyleyenler. Önyargılılar; Türkiye’nin üyeliğine İslamiyet üzerinden bakanlar ve kendileri için bir tehdit olarak görenler.
Türkiye’nin üyeliğine neden karşı çıkılıyor Türkiye’nin üyeliğine neden karşı çıkılıyor? Ekonomik nedenler; AB’ye tam üye olunması durumunda Türkiye’nin 30 Milyar Euro ‘tam üyelik uyum fonu’, Yapısal fonlardan 7-8 Milyar Euro, Tarımsal fonlardan 6-7 Milyar Euro yardım alması bekleniyor. Kültürel nedenler; Türk imajı ve İslam’a karşı bakış. Avrupa’da artan milliyetçilik. Siyasi nedenler; -Karar alma mekanizmalarında etkin söz sahibi olacağı endişesi. -Veto hakkı ile karar alma mekanizmalarını kilitleme imkanı. -Genç nüfusun Avrupa göç problemi.
Türkiye'nin üyeliğinin Güç Dağılımı Üzerindeki Etkisi Ülkeler Katılım öncesi Gücü Türkiyenin Katılımıs Sonrası Gücü Değişim % Almanya 11.41 9.40 -17.62 Fransa 9.14 7.64 -16.41 İngiltere 8.79 7.38 -16.04 İtalya 8.58 7.22 -15.85 İspanya 6.74 5.85 -13.20 Romanya 4.11 3.66 -10.95 Hollanda 3.51 3.20 -8.83 GKRY 1.62 1.74 7.41 Lüksemburg 1.59 1.71 7.55 Malta 1.57 1.70 8.28
‘Karşımızda Avrupalı olmayan bir ülke var ‘Karşımızda Avrupalı olmayan bir ülke var. Tarihi, coğrafyası, ekonomisi, tarımı ve insanlarının karakteri açısından Avrupalı olmayan bir ülke ile karşı karşıyayız. Tüm iddialarına ve inandıklarına rağmen tam üye olamayacak bir ülke’
‘Karşımızda Avrupalı olmayan bir ülke var ‘Karşımızda Avrupalı olmayan bir ülke var. Tarihi, coğrafyası, ekonomisi, tarımı ve insanlarının karakteri açısından Avrupalı olmayan bir ülke ile karşı karşıyayız. Tüm iddialarına ve inandıklarına rağmen tam üye olamayacak bir ülke’ General De Gaulle tarafından İngiltere için
AB üyeliği ne kadar iyi? Bütçe oluşturma, yasama faaliyetleri, Uluslararası antlaşmaların onaylanması, Ortak dış güvenlik konularında egemenlik devri söz konusu olacak. Üyelikle beraber 1982 Anayasasının bir çok maddesi değişmek zorundadır. Anayasanın 6. maddesi «Egemenlik, kayıtsız şartsız Milletindir. Türk Milleti, egemenliğini, Anayasanın koyduğu esaslara göre, yetkili organları eliyle kullanır. Egemenliğin kullanılması, hiçbir surette hiçbir kişiye, zümreye veya sınıfa bırakılamaz. Hiçbir kimse veya organ kaynağını Anayasadan almayan bir Devlet yetkisi kullanamaz.»
AB hukuku ulusal hukuktan üstündür AB hukuku ulusal hukuktan üstündür. Avrupa Adalet Divanının temyize kapalı bütün kararlarına uymak zorundayız. Hayır oyu versek bile alınan kararlara uymak zorunda kalacağız. TBMM yasa çıkarma yetkisi ancak AB konseyinin hukuk normlarına aykırılık çıkarmadığı sürece geçerlidir.
Alman Anayasası 24. madde ‘Federal Cumhuriyet uluslararası kuruluşlara egemen haklar devredebilir» Belçika Anayasası madde 34. ‘Belli yetkilerin kullanılması devletler hukuku kurumlarına bırakılabilir’ Hollanda Anayasası madde 92. ‘Yasama, Yürütme ve Yargı yetkileri anlaşmalar ile uluslararası kuruluşlara devredilebilir’
George Friedman; ‘Türkiye'nin AB üyeliği konusundaki ısrarına anlam veremiyorum. Türkiye AB üyesi olsa şimdi Yunanistan’ı kurtarmaya çalışacaktı. Bir Türkiye'nin büyüme hızına bir de AB içindeki krize bakın ve söyleyin şu anda AB’de olmak Türkiye'nin işine gelir miydi?" Milli Cephe (FN) lideri Marine Le Pen "Türkler herkesin çıkmak istediği AB'ye niçin girsin? "Politikacılar halka AB’yi mutluluğu getiren, refahı artıran ve yeni iş imkanları getiren bir barış projesi olarak sundular. Ama AB projesi ekonomik savaşı, sanayinin çöküşünü, haksız rekabeti ve milli egemenliğin kaybedilmesin getirdi."
Brexit? 2017 yılında İngiltere’de yapılacak referandum
Türkiye’nin Birliğe bakışı 2001 yılında %87 2005 yılında %74 2012 yılında %34 2014 yılında %17
Birliğin Türkiye'ye ihtiyacı. -2050 yılında dünyanın en büyük 12 Birliğin Türkiye'ye ihtiyacı? -2050 yılında dünyanın en büyük 12. ekonomisi olması bekleniyor. -Yaşlanan ve azalan Avrupa nüfusuna çare Türkiye olabilir -Türkiye’nin Avrupa’nın enerji üssü olabiliriz -Avrupa'nın üretim üssü olabiliriz -AB Türkiyesiz bölgesel bir güç olarak kalır
Oylama Süreci? 6 üye ülkeden 28 üye ülkeye çıktı ve 34-35 üyeli bir birlik olması muhtemel. Yönetilebilme açısından oylama süreci önemli. Çünkü alınan kararlar tüm ülkeleri bağlar. Fransa’nın «Boş koltuk» krizini çıkarması (1965)
Oylamalarda oybirliğinden oyçokluğuna doğru bir kayış mevcut Oylamalarda oybirliğinden oyçokluğuna doğru bir kayış mevcut. 2007 Lizbon Anlaşması ile ‘Çifte Çoğunluk’ sistemine geçildi. AB nüfusunun %65’i, Konsey üye ülke sayısının en az %55’ini temsil etmesi gerekiyor. Komisyon ve Dış işleri Yüksek Temsilcisinin önerisi ile hareket edilmediğinde bu oranlar AB nüfusunun %65’i, üye ülke sayısının %72’sidir. AB’ye üyelik, vergilendirme, Dışişleri ve savunma, AB bütçesi, vatandaşlık, anlaşmaların revizyonu oybirliği şartına bağlanmış.
2. Hafta sorusu: Lizbon Anlaşması AB’nin kurumsal yapısında nasıl bir değişikliğe neden olmuştur. AB Lizbon anlaşması sonrası Demokratik bir yapıya kavuşmuş mudur?
AB ne kadar demokratik? Demokratik katılım, politik hesap sorulabilirlik, açıklık, şeffaflık ve adalet olmazsa olmazklardır.
-Vatandaşlar hükümeti seçmek ve görevden almak için oylarını etkin bir biçimde kullanabiliyorlar mı? -Vatandaşlar kanunların oluşmasına etkide bulunabiliyor mu? -Kuvvetler ayrılığı uygulanıyor mu? -AB kurumları vatandaşların çıkarlarını koruyor mu?
‘Farklı demokratik uygulamalardan oluşan yamalı bir bohça’ (Adrienne Heritier) 2 Temel neden -Zayıf Parlamento -Hesap Sorulabilirlikten yoksun Komisyon
1-Zayıf Parlamento 1957 Roma anlaşması sadece danışma meclisiydi 1-Zayıf Parlamento 1957 Roma anlaşması sadece danışma meclisiydi. 1979 yılında ilk demokratik seçimler 1987 Tek Senet ile; bazı alanlarda işbirliği, anlaşmalar ve yeni üyelere parlamento onayı 1993 Maastricht; Ortak karar usulü ile Konsey ile eşit konuma geldi Komisyon üyelerini ve başkanını onaylama 1999 Amsterdam Ortak karar verme alanı genişletildi (15’den 40’a) 2003 Nice anlaşmasıyla bu alan biraz daha genişletildi.
Bunca gelişmeye rağmen neden parlamento hala zayıf Bunca gelişmeye rağmen neden parlamento hala zayıf? a- Avrupa seçimleri, seçimlerin genel işlevini yerine getirmiyor. Çünkü halk hükümeti veya devlet başkanını seçmiyor. b- Seçmenlerin iradesini tam olarak yansıtmıyor. 1979 seçimlerinde katılım %62 2004 seçimlerinde katılım %15 Hükümetin belirlenmiyor olması Parlamenterlerin görevleri hakkında bilgi eksikliği
c- Topluluk tek başına bir yasama kurumuna sahip değil c- Topluluk tek başına bir yasama kurumuna sahip değil. -Konsey kararlarını meşrulaştırmaktan ibaret. -Komisyon başkan ve üyeleri seçimle değil Konseyin atamasıyla gelir. Parlamento sadece onaylar. d- Yasama sürecinde hiçbir insiyatifi yok. -Yasama teklifi konusunda Komisyon insiyatif kullanma tekelini elinde bulunduruyor. -AB politik gelişmesini yönlendirme yetkisi yok.
2 Temel neden -Zayıf Parlamento -Hesap Sorulabilirlikten yoksun Komisyon
Hesap Sorulabilirlikten yoksun Komisyon İlk akla gelen kurum 20 ulusal komisyon üyesi tarafından yönetilen 24.000 bürokrat ve alt kadrodan oluşan dünyadaki en güçlü ve kalabalık seçilmemiş organdır.
Avrupa sosyo-ekonomik yapısının %80’nine hükmeden devasa bir kurum Avrupa sosyo-ekonomik yapısının %80’nine hükmeden devasa bir kurum. -Karar alma sürecini başlatır. -AB bütçesini yönetir -Ekonomik ve ticari düzenlemeleri yapar -Para politikaları ve ortak pazarda tek gündem belirleyici
Parlamento halk tarafından seçilirken, Komisyon üye devletlerin temsilcilerinden oluşur. (Konsey tarafından seçilir)
Kanunları hazırlarken onay almasına gerek yok Kanunları hazırlarken onay almasına gerek yok. Ulusal hükümetlerden bağımsız hareket eder. Toplumun genel çıkarına hizmet etmek gibi sınırı belli olmayan geniş bir yetkiye sahiptir.
Seçmene dayalı, hesap verebilen bir siyasi sistem yerine, merkezi ve hesap sorulamaz bürokrasinin ellerine bırakır. Ulusal, sektörel ve diğer etkilerden bağımsız bir yapı ‘Bürokratik despotizm’
Lizbon Anlaşması sonrası daha demokratik AB Lizbon Anlaşması sonrası daha demokratik AB? Daha demokratik, ve şeffaf Avrupa algısını yerleştirmek -Demokratik eşitlik -Temsili demokrasi -Katılımcı demokrasi
Ortak karar alma uygulamasının alanı daha da geliştirildi ve Parlamentonun yasama faaliyeti gücü arttı. Parlamentoya, Komisyon başkanını seçme yetkisi verildi.
Oybirliği ile karar istisna haline geldi Oybirliği ile karar istisna haline geldi. Genel yöntem nitelikli oy çokluğu olarak kabul edildi. Komisyon üyelerinin sayısında azaltılmaya gidildi.
Üyelere ilk defa üyelikten çıkma hakkı tanındı AB komisyonunun kanun metinlerini hazırlamadan sivil kuruluşlarla görüşeceği vurgulandı En az 1 milyon kişi dilekçeyle Komisyonu bir öneri sunmaya davet etme hakkına sahip oldu.
Yeterli mi? Parlamenter sistemlerde olduğu gibi Konsey ve Komisyon Parlamentoya karşı daha fazla sorumluluk taşımalı. Halkın seçimlere katılımı sağlanmalı.
Seçtiğiniz soruyu 1500 kelimelik bir ödev haline getirerek 02 Ocak 2016 Cumartesi günü email ile teslim edin. Kaynakçasında en az 5 kaynak olsun.