Eğitim ve Toplumsal Değişme
Toplumlar tamamen durağan yapılar değildir Toplumlar tamamen durağan yapılar değildir. Her toplum belirli miktarlarda değişiklik, hareketlilik, yenilikle karşı karşıyadır.
Özellikle günümüzün artan iletişim ve etkileşim ortamında toplumsal değişme ve yenileşme kaçınılmaz olarak devam etmektedir.
Değişim, önceki durumdan farklılaşmak demektir Değişim, önceki durumdan farklılaşmak demektir. Toplumsal değişim kavramı toplumsal ilişki ve kurallar bütününün farklılaşmasını ifade etmektedir. Toplumsal değişim ileriye, iyiye doğru olan farklılaşma anlamına gelmemektedir.
Toplumsa değişme kapsamlıdır Toplumsa değişme kapsamlıdır. Eğitim, kültür, inanç, ekonomi, siyaset ilişkilerinin farklılaşmasını kapsar. Toplumsal değişim ekonomi, eğitim, savaş, devrim, medya, din, yönetim, kentleşme, bilim ve teknoloji gibi birçok farklı etmenden etkilenir.
Toplumsal değişme bazı durumlarda yavaş, bazı durumlarda ise hızlıdır Toplumsal değişme bazı durumlarda yavaş, bazı durumlarda ise hızlıdır. Diğer taraftan bu değişmenin kontrollü olarak yürütüldüğü durumların yanı sıra değişimin kontrol edilemediği durumlar da olasıdır. Örgün ve yaygın eğitimin, kontrollü toplumsa değişmeyi sağlamak açısından önemli işlevi vardır.
Eğitim sistemi hem toplumsal değişmeye ayak uydurmak hem de toplumsal değişmenin kontrollü biçimde ilerlemesini sağlamaya çalışmak durumundadır
Günümüzde okullarda uygulana öğretim programlarının hedefleri toplumsal değişimi kontrollü biçimde sağlayacak biçimde hazırlanmaya çalışılmaktadır.
Toplumsal değişimin önüne geçilemediğine göre eğitim kurumları ile bu değişimin sancısız olmasına çalışılmalıdır.
Örneğin günümüz yaşam tarzı ve ekonomisi birçok alanda düşünme becerilerine sahip, problem çözebilen, işbirliği yapabilen bireylere ihtiyaç duymaktadır.
Eğitim sistemi bu talebi görmezden gelemez Eğitim sistemi bu talebi görmezden gelemez. Bu sebeple günümüz eğitim sistemlerinde düşünme becerilerine, işbirliğine, problem çözmeye önemli vurgular yapılmaktadır.
Toplumsal hareketlilik ise toplumsal değişmenin bir boyutudur Toplumsal hareketlilik ise toplumsal değişmenin bir boyutudur. Toplumsal hareketlilik bireylerin statü ve rollerindeki değişimdir.
Toplumsal hareketlilik yatay ve dikey olmak üzere iki türlüdür.
Yatay hareketlilik, benzer statüler arasında, benzer toplumsal tabakalar arasında olan hareketliliktir. Yatay hareketlilik daha çok göçlerle meydana gelir.
Köyde bakkal işleten birinin kente göç edip bir market açması yatay hareketliliğe bir örnektir.
Dikey hareketlilik ise farklı toplum katmanları arasında meydana gelir Dikey hareketlilik ise farklı toplum katmanları arasında meydana gelir. Dikey hareketlilik aşağı ya da yukarı yönlü olabilir. Bireyler statülerini kaybettiklerinde aşağı yönlü dikey hareketliliğe maruz kalırlar. Statüsü artan ve üst sınıfa geçen bir birey ise yukarı yönlü bir dikey hareketliliğe maruz kalmış demektedir.
Örneğin köyde hayvancılıkla uğraşan dar gelirli bir ailenin çocuğu tıp fakültesini kazanıp doktor olduğunda yukarı yönlü dikey hareketlilik yaşamıştır.
Gerek yatay gerekse dikey hareketlilik demokratik toplumlarda teşvik edilir. Gelişmiş toplumlarda ırk, aile, dini inanç gibi sebeplerle toplumsal hareketliliğin önünün kesilmesi hoş karşılanmaz.
Eğitim, gerek yatay gerekse yukarı yönlü dikey hareketliliğin gerçekleşmesinde çok önemli bir etmendir. Eğitim yolu ile bireyler statülerini değiştirebilirler, farklı bölgelerde iş bulup çalışmaya başlayabilirler.
Öğretmenler rolleri gereği toplumsal değişme ve hareketliliği sağlamada önemli yere sahiptir. Bunun yanı sıra öğretmenler tutum ve davranışları ile informal yollardan toplumsal değişme ve yenileşmenin merkezinde yer almaktadır.
Doğal olarak bu durum öğretmenlerin içinde yaşadıkları toplumu, toplumun değişim ve hareketliliğini anlamış olmalarını ve öğretmenlerin gerekli donanıma sahip olmalarını gerektirmektedir.