TÜRKİYE’NİN TÜRK DÜNYASI’NA YÖNELİK KALKINMA VE İŞBİRLİĞİ STRATEJİLERİ

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
ÖZBEKİSTAN KIRGIZİSTAN KAZAKİSTAN
Advertisements

MAKEDONYA T.C. Üsküp Büyükelçiliği-Ticaret Müşavirliği
ÜLKE SUNUMU TC BAŞBAKANLIK DTM ANKARA-TÜRKİYE 10 HAZİRAN 2008
Ders: Uluslararası İktisat ve Dış Ticaret Politikası
Çek Cumhuriyeti.
Fatih Tuncer HATUNOĞLU İletişim Yazılım Genel Müdürü Mart, 2013 BURSA
Avrasya’da Ekonomik İşbirliği İmkanları: Riskler ve Fırsatların Konsolidasyonu Mustafa Aydın Ankara, 30 Mayıs 2006 TOBB – Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi.
BORU HATTI TAŞIMACILIĞI
UluslararasI Rekabet Gücü PolİtİkalarI
Ülke Sohbet Toplantıları 5 Haziran 2009 İZMİR. GÜNEY VE KUZEY KORE ARASINDA VAKİ SAVAŞ NİHAYETLENMEMİŞ OLUP, HALEN BİR ATEŞKES ANLAŞMASI MEVCUTTUR. BU.
Amerikan Ticaret Müsteşarlığı 2013
TÜRKİYE’DE BORU TAŞIMACILIĞI VE PROJELER
Soru: Ülkemizin sanayi ihracatında, ilk üç sırayı hangi Sektörler alır? Yanıt: Otomotiv( milyon $-%17,3) Hazır giyim( milyon $-%14,6) Kimya(
COĞRAFYA İÇERİSİNDEKİ YERİ
TÜRKİYE-AB KATILIM SÜRECİ VE KADIN İSTİHDAMI I
EKONOMİK İŞBİRLİĞİ VE KALKINMA TEŞKİLATI (OECD)
SOĞUK SAVAŞ DÖNEMİ SONRASINDA TÜRK DIŞ POLİTİKASI
T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük SSCB’NİN DAĞILMASI
T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük AVRUPA BİRLİĞİ VE TÜRKİYE
AMBARGO Gerekçeleri ve Neticeleri.
T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük KÖRFEZ SAVAŞLARI ve DOĞAL KAYNAKLARIMIZ
1)-Enerji Arz Güvenliği ve Talep Güvenliği - Anıl Köroğlu
Kopenhag Kriterleri Ümit Boynukalın.
6.Sınıf Sosyal Bilgiler Ülkemiz ve Dünya
İsviçre.
Afrika Sanayici ve İşadamları Derneği «Türk Özel Sektörünün Afrika’ya Açılan Kapısı» THE GATEWAY TO AFRICA.
TÜRKİYE EKONOMİSİNİN SEKTÖREL DAĞILIMI
7. büyük tekstil ve hammaddeleri 6. büyük hazır giyim ve konfeksiyon
TİKA: Türkiye’nin Küresel Dış Politika Enstrümanı
İŞLETME İLKELERİ Küresel Ortamda İşletmecilik ve Rekabet
“DÖNÜŞÜM EKONOMİLERİ” dersi
Macaristan.
İLLER BANKASI.
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı
YURTDIŞI MÜTEAHHİTLİK VE TEKNİK MÜŞAVİRLİK HİZMETLERİ
Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası
İŞLETME BİLİMİNE GİRİŞ
1 Anadolu Efes Biracılık ve Malt Sanayii A.Ş. Yıllık Olağan Genel Kurul Toplantısı 22 Mayıs 2012.
RUSYA Devletin Adı: Rusya Federasyonu
Menkul Kıymet Borsaları
Ders 8 Temel Analiz Hüseyin İlker Erçen
TÜRK EXIMBANK İhracatın Finansmanı
TÜRKİYE BORU HATTI ANALİZİ
Soru; Türkiye’nin üyeliğinin muhtemel etkileri neler olabilir?
Soru 7 Gümrük Birliğinin Türkiye’nin ekonomisi üzerinde etkilerini Türkiye’nin beklentileri ve gerçekleşenler üzerinden tartışınız?
KÜRESELLEŞME NEDİR?.
TÜRKİYE-AB İLİŞKİLERİ Avrupa Birliği Genel Müdürlüğü
SOĞUK SAVAŞ DÖNEMİ.
Gümrük Birliği’nin Güncellenmesi Süreci
AB Avrupa’nın siyasi ve ekonomik bütünleşmesini insan hakları ile hukukun üstünlüğü ilkeleri çerçevesinde sağlamak amacındaki demokratik Avrupa ülkelerinden.
ÖZBEKİSTAN.
Tükiyenin Dış Ticareti. Ülkelere, bölgelere ve mal grupuna göre dağılımı.
KÜRESEL TİCARET.
Uluslararası Örgütler
Tarıma verilen destek 90'lı yıllara kadar o zamanki Avrupa Ekonomik Topluluğu'nun yıllık bütçesinin %60'ı kadardır. Tarım desteği bugünkü Avrupa Birliği'nin.
Küresel Ticaretin Üç Elemanı
DÜNYA PETROL REZERVLERİ
YOZGAT İLİ 75X100 MODERN HAYVANCILIK PROJESİ
İSVEÇ KRALLIĞI (2017 YILI SUNUMU)
AB PROGRAMLARI VE TÜRKİYE Çisel İLERİ 28 Mart 2017.
Küresel Rekabetin Merkezindeki Afrika Ufuk TEPEBAŞ
KONU BAŞLIKLARI BİLGİ EKONOMİSİ GELİŞİMİ BİLGİ EKONOMİSİ ÖZELLİKLERİ
ÜLKEMİZDE EKONOMİK FAALİYETLER
YENİLENEBİLİR ENERJİ YATIRIMLARININ FİNANSMANI ve TÜRKİYE UYGULAMASI
Türkiye petrol ve doğalgaz rezervlerinin dörtte üçüne sahip bölge ülkeleriyle, Avrupa'daki tüketici pazarları arasında jeo-stratejik bir konuma sahiptir.
ULUSLARARASI TURİZM PAZARLAMASI
TÜRKİYE’DE ULAŞIM SİSTEMLERİ. A.DOĞAL FAKTÖRLER 1.COĞRAFİ KONUM  Ülkemiz konumu itibariyle üç kıta arasında köprü konumundadır.  Bu özelliği ile Kafkaslar,
Uluslararası İşletme Yönetimi
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ
Başlamak için Tıklayın Başlamak için Tıklayın PAS 65 Puan.
Sunum transkripti:

TÜRKİYE’NİN TÜRK DÜNYASI’NA YÖNELİK KALKINMA VE İŞBİRLİĞİ STRATEJİLERİ Elşen BAĞIRZADE Azerbaycan Devlet İktisat Üniversitesi Türk Dünyası İşletme Fakültesi Öğretim üyesi Köln-Almanya, 7 Mart 2010

“TÜRK DÜNYASI” KAVRAMI Tüm Türk soylu halkları kapsadığı düşünülen kavramdır. Bazı araştırmacılar Orta Asya için bu kavramı kullanır. Türkistan kavramı ile eş anlamlı kullanıldığı da olur. Bazı kaynaklarda ise Orta Asya'ya ek olarak Kafkasya ve Rusya Federasyonu içinde bazı Türki bölgeler de katılır. Kavramın en geniş kullanımında ise tüm bağımsız Türk Cumhuriyetleri, özerk Türk Cumhuriyetleri ve türklerin yaşadığı diğer bölgeler birlikte Türk Dünyası sayılır. Biz, bilimsel çalışmaların güvenilir verilere ulaşımı zorunlu kıldığı dolayısıyla, kendi çalışmalarımızda Türk Dünyası dediğimizde 6 Bağımsız Türk Devletlerini kastedeceğiz.

TÜRK DÜNYASI’NIN TEMEL SOSYO-EKONOMİK GÖSTERGELERİ Tablo 1. Türk Dünyası’nın Temel Sosyo-Ekonomik Göstergeleri ve Dünya Karşılaştırması (2007) Göstergeler Yüzölçümü (bin km2) 86.6 2724.9 199.9 448.9 491.2 769.9 4721.4 149000.0 % 3.1 Nüfus (milyon kişi) 8.58 15.48 5.21 27.31 6.77 71.51 134.86 6707.0 %2.0 GSYİH (Milyon dolar) 31.240 104.850 3.748 22.307 26.201 648.754 837.100 60.917.477,0 %1.3 Kişibaşına GSYİH (dolar) 3.730 6..743 730 858 1.930 9.234 6.207 9.082,0 %68.3 İhracat (milyar dolar) 6.058 47.755 1.134 8.992 8.933 107.272 180.144 16.280,0 %1.1 İthalat (milyar dolar) 5.712 32.756 2.453 5.236 3.717 170.063 219.937 16.210,0 %1.4 Toplam Dış Ticaret Hacmi (milyar dolar) 11.771 80.512 3.587 14.227 12.650 277.335 400.081 32.490,0 %1.2 Azerbaycan Türkmensitan TÜRK DÜNYASI TOPLAM DÜNYA TOPLAM DÜNYADA PAYI Kazakistan Kırgızistan Özbekisttan Türkiye

TÜRK DÜNYASI’NIN AVANTAJLARI Doğal kaynaklar bakımından zenginliği. Özellikle petrol ve doğal gaz(Azerbaycan, Kazakistan ve Türkmenistan), bor (Türkiye), altın, bakır(Türkiye, Kazakistan, Özbekistan), kömür (Kazakistan, Kırgızistan), demir(Kazakistan, Kırgızistan) önemli kaynaklar arasındadır. Verimli topraklara sahip olması. Türk dünyası ülkelerinin yerleştiyi araziler genellikle tarıma yararlı sayılmaktadır. Özellikle pamuk (Özbekistan), hububat (Türkiye, Kazakistan, Azerbaycan, Kırgızistan) diğer bitki türlerinin yetiştirilmesi olanakları geniştir. Bununla birlikte hayvancılık için de, özellikle Orta Asya bölgesi çox elverişli iklim ve otlak arazilere sahiptir. Kalifiye iş gücü bakımından zenginliği. Türk Cumhuriyetleri, özellikle de yeni bağımsızlık kazanmış Cumhuriyetlerde nüfusun büyük çoğunluğu, neredeyse yüzde 90’dan fazlası okur-yazar durumdadır. Önemli uluslararası ve bölgesel ulaşım ve iletişim ağı merkezlerinden olması. Türk Dünyasının yerleştiği coğrafya tarihen Doğu ile Batı, Güneyle Kuzey arasında bir nevi köprü rolünü oynamıştır. Çağımızda da Çinle Avrupa, Rusya-Orta Doğu ülkeleri arasındakı önemli ulaşım ve iletişim hatları bu coğrafyadan geçmektedir. Özellikle de petrol ve doal gaz boru hatları dünya enerji güvenliği için önem arz etmektedir.

TÜRK DÜNYASI’NIN TOPLAM DIŞ TİCARETİNİN GELİŞİMİ (1992-2007), MİLYAR DOLAR

TÜRK CUMHURİYETLERİ’NİN TOPLAM DIŞ TİCARETİNDE KENDİ ARALARINDAKİ TİCARET (2008) Göstergeler Oran Türk Cumhuriyetleri’nin toplam dış ticaretinde kendi aralarındaki ticaretin payı % 2.6 Azerbaycan’ın toplam dış ticaretinde Türk Cumhuriyetleriyle ticaretin payı % 4.3 Kazakistan’ın toplam dış ticaretinde Türk Cumhuriyetleriyle ticaretin payı % 5.9 Kırgızistan’ın toplam dış ticaretinde Türk Cumhuriyetleriyle ticaretin payı % 22.1 Özbekistan’ın toplam dış ticaretinde Türk Cumhuriyetleriyle ticaretin payı % 16.9 Türkmenistan’ın toplam dış ticaretinde Türk Cumhuriyetleriyle ticaretin payı % 10.9 Türkiye’nin toplam dış ticaretinde Türk Cumhuriyetleriyle ticaretin payı % 2.4

DÜNYA PETROL REZERVLERİ VE TÜRK DÜNYASI

TÜRK CUMHURİYETLERİ’NİN DIŞ TİCARETİNDE İLK 10’A GİREN TÜRK CUMHURİYETLERİ (2008) Ülkeler İhracatında ilk 10’a giren Türk Cumhuriyetleri Azerbaycan Yok Türkiye, Kazakistan Kazakistan Türkiye Kırgızistan Özbekistan, Kazakistan, Türkiye Kazakistan, Özbekistan, Türkiye Özbekistan Kazakistan, Türkiye Türkmensitan Azerbaycan, Türkiye Türkiye, Azerbaycan

‘YENİ DÜNYA DÜZENİ’ VE TÜRK DÜNYASI “… 500 senedir ki, Avrasya dünyaya egemen olmak isteyen güçlerin esas rekabet meydanıdır ve bu XXI. yüzyılda da devam edecektir. Diğer ifadeyle dünyaya egemen olmak isteyenler önce Avrasyaya egemen olmalıdır”. Brzezinski bu egemenlik savaşında Türk Dünyası ülkelerinin yerleştiği coğrafyayanın özellikle önemini vurgulamakta, Türkiyeni bu coğrafyada önemli jeostratejik aktörlerden, Azerbaycanı ise jeostratejik pivotlardan biri gibi değerlendirmektedir. “… küçük boyutlarına ve nüfusuna rağmen Azerbaycanın muazzam enerji kaynakları dolayısıyla jeopolitik önemi haizdir. Hazar Denizi Havzası ve orta Asyaının zenginliklerini içeren şişenin mantarıdır. Azerbaycan Moskovanın kontrolüne girdiği takdirde Orta Asya devletlerinin bağımsızlığının anlamı kalmaz. Batı pazarlarına Rusyanın kontrolündeki topraklardan geçmeyen bir boru hattıyla bağlanan bir Azerbaycan, Batının enerji zengini Orta Asya ülkelerine geçiş yolu oluşturur.Ukrayna kadar, Azerbaycan ve orta Asyanın geleceği de Rusyaının geleceğini belirleyecektir”. Zbigniew K. Brzezinski, Dev Satranç Tahtası

‘YENİ DÜNYA DÜZENİ’ VE TÜRK DÜNYASI Türk Dünyasının Yeni Dünya Düzeni’nde mevcut ve gelecek qlobal gücler olan Avrupa Birliği, Rusya, Çin ve Hindistanın çevrelediği büyük bir arazide yerleşmesi ve qlobal siyasi-askeri mücadelenin yürütüldüyü Orta Doğu ile sık komşuluk, tarihi, kültürel ilişkiye sahip olması, bu ülkelerin dünya politik sisteminda önemli bir mevkiye yükselmesine sebep olmaktadır. Bu gün Türk Dünyası ülkeleri, BM, Bağımsız Devletler Topluluğu, ‘Shangai Forumu’, İslam Ülkeleri Konferansı, Karadeniz Ekonomik İşbirliği Teşkilatı, Ekonomik İşbirliği Teşkilatı ve Avrupa Konseyi gibi uluslararası ve bölgesel ekonomik ve politik oluşumlarda önemli roller üstleniyorlar. Fakat tüm bunlara rağmen, BM ve İslam Konferansı Teşkilatından başka diğer hiç bir önemli kuruluşda tam şekilde iştirak etmemekteler ve kendi siyasi-askeri teşkilatları da bulunmamaktadır. Bu ise yeni dünya düzeninde türk dünyasının genel ekonomik ve politik tavrlar sergilemesini engellemektedir.

OSMANLI İMPERATORLUĞU-TÜRK DÜNYASI İLİŞKİLERİ XVI. Yüzyıla kadar Orta Asya Türkleri kendilerini “merkez”, Osmanlı’yı ise “çevre” olarak görmüşler. Yüzünü Batıya tutmuş Osmanlı İmperatorluğu uzun dönem Asya Türklüğünün gözünde “Devleti-Rum” olma özelliğini korumuştur. Osmanlı’nın Türk Dünyası’na yönelik ilk ciddi ilgisi Safevi devleti ortaya çıktıkdan sonra olmuştur. Kanuni ve III. Murat dönemlerinde Orta Asya Hanlıklarına bazı siyasi-askeri destekler yapılmıştır. Rusların Kazan ve Astarhanı işğali üzerine Kanuni bir sefere hazırlansa da Malta seferinden dolayı askıya almıştır.III Murat da böyle bir sefere kalkışsa da başarısızlıkla sonuçlanmıştır. Osmanlının XVI. Yüzyılda Volga-Don Kanalı Projesi’nin başarısızlığı, Osmanlı gemilerinin Hazara çıkış planını yarıda bırakmıştır. Rus işğalleri sonucu Osmanlının Orta Asya ile kuzey bağlantısı kesilmiştir. XIX. Yüzyılın sonlarına doğru Orta Asyanın tamamen ruslar tarafından işğali, II. Abdülhamidi bu bölgeye sadece şeyh ve hocalar göndermekle yetinmek zorunda bırakmıştır. İttihat ve Terakki döneminde yönetimde Türk milletçiliği güçlenmiş, Orta Asyaya ilgi artmış, hatta 1918 yılında Türk Ordusu Bakü’ye girerek Azerbaycan’nın bağımsızlığını da sağlamıştır. XIX. yüzyıldan itibaren Batı’ya bağımlı hale gelen İperatorluk, son dönemlerinde de Doğu’nun değil, “Batı’nın hasta adamı” kimi tarihe geçmiştir.

SSCB DÖNEMİ TÜRKİYE - TÜRK DÜNYASI İLİŞKİLERİ Türkiye Cumhuriyetinin kuruluşu aşamasında Türkiye-SSCB ilişkileri iyi düzeyde olmuş ve bu dönemde SSCB’nin Türkiye’ye yardım politikasında SSCB’deki Türk halklarının katkısı büyüktür. Türkiye’nin Sovyetlerle ilişkileri Moskova merkezli yürütülmekte, Kafkaslar ya da Orta Asya ile doğrudan ya da dolaylı olarak bir ekonomik ilişki tesis edilememektedir. Sovyet-Türk ekonomik ilişkilerinde, özellikle 1960’lı yılların sonundan itibaren daha pragmatik yaklaşımlar sergilenmiştir. Bu politika çerçevesinde, 1960’lı yılların sonunda imzalanan “Türkiye’de Sınai Tesisler Kurulmasına İlişkin Anlaşma” kapsamında, İskenderun Demir-Çelik ve Seydişehir Alüminyum tesisleri, Aliağa Petrol Rafinerisi, Oymapınar Hidroelektrik Santrali gibi ağır sanayi tesisleri Rus kredisi ve teknolojisi ile yapılmış, kredi geri ödemelerinin önemli bir bölümünün de Türkiye’den Sovyetlere mal ihracı ile yapılması kararlaştırılmıştır. 1984 yılında ise Türk-Sovyet ekonomik ilişkilerini yeniden şekillendiren, SSCB’den Türkiye’ye doğal gaz satışına ilişkin anlaşma kapsamında alınacak doğal gazın bedelinin bir bölümünün Türkiye’den Sovyetlere mal ve hizmet ihracı ile ödenmesi öngörülmüş ve bu sistem sayesinde Türk firmaları Rusya’yı keşfetmişlerdir. Bugün Türk müteahhitlerinin tüm Avrasya coğrafyasında 42 milyar doları aşan bir müteahhitlik pazarına sahip olmalarının temelinde bu anlaşma yatmaktadır. Bir sözle, önceleri SSCB’i incitmemek adına, sonralarsa “soğuk savaş”ın gerektirdiği üzere Türkiye’nin Orta Asya Türklüğü ile ilişkileri neredeyse olmamıştır.

ATATÜRK’ü BİR DAHA RAHMETLE ANIYORUZ... “Bugün Sovyetler Birliği dostumuzdur, komşumuzdur, müttefikimizdir. Bu dostluğa ihtiyacımız vardır. Fakat yarın ne olacağını kimse bugünden kestiremez. Tıpkı Osmanlı gibi, tıpkı Avusturya-Macaristan gibi parçalanabilir, ufalabilir. Bugün elinde sımsıkı tuttuğu milletler avuçlarından kaçabilirler. Dünya yeni bir dengeye ulaşabilir. İşte Türkiye ne yapacağını bilmelidir...bizim bu dostumuzun idaresinde dili bir, inancı bir, özü bir kardeşlerimiz var. Onlara sahip çıkmaya hazır olmalıyız. Hazır olmak yalnız o günü susup beklemek değildir. Hazırlanmak lazımdır. Milletler buna nasıl hazırlanır ? Manevi köprüleri sağlam tutarak. Dil bir köprüdür...İnanç bir köprüdür... Tarih bir köprüdür. Köklerimize inmeli ve olayların böldüğü tarihimizin içinde bütünleşmeliyiz. Onların bize yaklaşmasını bekleyemeyiz. Bizim onlara yaklaşmamız gerekli.” Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK 1933, Çankaya Köşkü

TÜRKİYE ATATÜRKÜN VASİYETİNİ UNUTMADI “Soğuk savaş”ın bitmesiyle Türkiye Batı’nın bölgedeki “ön çephesi” olmaktan çıktı. Atatürkün vasiyeti unutulmadı. Türk Cumhuriyetlerinin bağımsızlığını ilk tanıyan devlet Türkiye oldu. ABD ve Avrupanın da telkinleri ile yeni bağımsız Türk cumhuriyetleri gelişme modeli gibi Türkiyeni seçtiler. 1991 yılının son baharında tüm Türk Cumhuriyetleri cumhurbaşkanları Ankaranı ziyaret etmiştir. 1992 yılının başlarında tüm yeni cumhuriyetlerde Türkiye Büyükelçilikleri açılmıştır. 1992 yılı aralık ayında TİKA kurulmuştur. Sonra Türk Devlet ve Toplulukları ile İş üzre Devlet Bakanlığı kurulmuştur. Türkiye bölge ülkelerinin milli bağımsızlıklarının pekiştirilmesi, hukuk devletinin kurulması, demokrasinin oluşturulması, bir an önce piyasa ekonomisine geçiş için geniş kapsamlı stratejik yol izlemeye başladı.

TÜRKİYE - YENİ BAĞIMSIZ TÜRK CUMHURİYETLERİ İLİŞKİLERİNE İLKİN BAKIŞLAR Başbakan Süleyman DEMİREL (1992): “Adriyatik’ten Çin Seddi’ne kadar Türk Dünyası ortaya çıkıyor” De Standaard Gazetesi (Belçika, 7 Mayıs) 1992) : “Türkiye ilk defa Batı’nın karşısına güçlü çıkıyor: artık yalvarmak veya Batı’nın O’na vermek istediğiyle memnun olmak durumunda değil. Tam aksine, Asya’daki gerçek ve potansiyel birçok dostuyla kendinden emin ve mücadele gücüne sahip bir ülke pozisyonuna yükselmiş durumda.” Peter DRUCKER (1993): “Sovyetler Birliği’nin dağılmasından sonra ortaya çıkan Türk Cumhuriyetleri bölgesel bir entegrasyon oluşturabilirler”. KUBICEK (1996): “Türkiye ile Yeni Türk Cumhuriyetleri arasındaki muhtamel entegrasyon hareketinin tamamile doğal ve gerekli bir eğilim olarak kabül edilmesi gerekir”. L. C. THUROW (1997) : “Avrupa, Orta Doğu ve Orta Asya kavşağında yaşayan, çoğunluğu Türkçe konuşan bölge ülkeleri arasında kurulmayı bekleyen bir ‘Türk Ortak Pazarı’ mevcuttur”. S. E. WIMBUSH (1994): “Bölgenin entegrasyonundaki en önemli engel, bölgeye sınırı olan Rusya, Çin ve İran’ın entegrasyon alanını ekonomik, siyasi ve güvenlik açısından yaşam sahaları olarak görmelerinden kaynaklanacaktır”.

İLK DÖNEM İLİŞKİLERİNDE DUYGUSALLIK ÖNDEYDİ İlk dönemlerde Türkiye Türk devletlerine büyük bir siyasi-ekonomik çıkartma başlatılmıştır: Tüm bölge ülkeleri ile ticari-ekonomik işbirliği anlaşmaları imzalanmış, Teknik yardım programları hazırlanmış, Türkiye İhracat Kredi Bankası kredileri açılmıştır. Bu dönemde, Batılı işadamları güvenlik sorunları ve yüksek ekonomik riskler nedeniyle bölgeye ihtiyatlı yaklaşırken, Türk işadamları tüm bölgede aktif bir şekilde yerlerini almışlardır. Fakat, yürütülen çalışmalarda duygusal ağırlığın hakim olması, ikili ve bölgesel ilişkilerin sürdürülebilir bir strateji çerçevesinde koordine edilememiş olması, başlangıçtaki beklentilerin gerisinde bir ilerleme sağlanması sonucunu doğurmuştur. Yine bu dönemde Rusya’nın bölgedeki etkinliğinin yeterli doğrulukta hesaplanamaması ya da değerlendirmelerin Rusya’nın 1991 yılındaki ekonomik durumuna göre yapılması, buna karşılık, özellikle hızla artan petrol ve doğal gaz fiyatlarına bağlı olarak Rusya’nın ekonomik gücünün ve bölgedeki etkinliğinin hızla artması, aynı zamanda da petrol ve doğalgaz rezervlerinin bölüşümünde Batılı ülkelerin daha büyük pay alarak bölgede etkili hale gelmeleri, Türkiye’nin yürüttüğü çabaların umulan sonuçları vermemesi sonucunu doğurmuştur.

TÜRKİYE VE TÜRK CUMHURİYETLERİ ARASINDA EKONOMİK İLİŞKİLERİN YASAL ÇERÇEVESİ ÜLKE TİCARET VE EKONOMİK İLİŞKİLER ANLAŞMASI YATIRIMLARIN KARŞILIKLI TEŞVİKİ VE KORUNMASI ANLAŞMASI ÇİFTE VERGİLEN-DİRMENİN ÖNLENMESİ ANLAŞMASI SON KARMA EKONOMİ KOMİSYONU PROTOKOLÜ AZERBAYCAN 01.11.1992 09.02.1994 11.04.2008 KAZAKİSTAN 10.09.1997 01.05.1993 15.08.1995 06.05.2008 KIRGIZİSTAN 24.10.1997 28.04.1992 02.07.1999 05.09.2008 OZBEKISTAN 13.04.1998 08.05.1996 02.07.2008 TACIKISTAN 08.04.1993 06.05.1996 22.04.2009 TURKMENİSTAN 03.12.1991 02.05.1992 17.05.1995 22.05.2009

TÜRK CUMHURİYETLERİNE AÇILAN TÜRK EXIMBANK KREDİLERİ Milyon $ PAY Azerbaycan 132 14% Kazakistan 213 23% Kırgızistan 48 5% Özbekistan 367 40% Tacikistan 28 3% Türkmenistan 133 TOPLAM 921 100 % Bu dönemde özellikle Türk devletlerine büyük bir siyasi-ekonomik çıkartma başlatılmış, tüm bölge ülkeleri ile ticari-ekonomik işbirliği anlaşmaları imzalanmış, teknik yardım programları hazırlanmış, Türkiye İhracat Kredi Bankası kredileri açılmıştır. Eximbank tarafından da Orta Asya ülkelerine yaklaşık 1 milyar doların üzerinde kredi kullandırılmıştır. Bu krediler o ülke ve Türkiye ekonomisine katkı sağladığı gibi, o ülkelerde iş yapan Türk girişimcilerimiz de fayda sağlamıştır. Bugün çoğu Orta Asya Türk Cumhuriyetlerde önemli bir yere gelmiş, ülkenin önemli işadamlarının biri olmuş Türk girişimcilerimizin çoğunun başlangıcına baktığımızda, Eximbank tarafından kullandırılan bu krediler sayesinde büyüdüklerini görebiliriz. Bunun dışında TİKA’nın (Türk İşbirliği Kalkınma İdaresi BaşkanlığıI) bölgede birçok alanda, (sağlıktan tarıma, eğitime kadar) karşılıksız yardımları bulunmaktadır. KAYNAK: T.C. Dış Ticaret Müsteşarlığı

TÜRK CUMHURİYETLERİYLE TİCARİ İLİŞKİLERİN GELİŞTİRİLMESİ STRATEJİLERİ Bugün Türkiye’nin Türk Cumhuriyetleri’ne yönelik ticareti geliştirme stratejisi 2000 yılında Dış Ticaret Müsteşarlığı tarafından uygulamaya konulan ve 52 ülkeni kapsayan “Komşu ve Çevre Ülkeler ile Ticari ve Ekonomik İlişkilerin Geliştirilmesi Stratejisi” çerçevesinde oluşturulmuştur. Stratejinin temel araçları: Ticaret ve Ekonomik İşbirliği, YKTK,ÇVÖ ve AB ile uyumlu ST Anlaşmaları ile Tercihli Ticaret ve Sınır Ticareti Düzenlemeleri İSEDAK, EİT, KEİB gibi Bölgesel Organizasyonlarda Ticaretin Liberasyonu Çalışmaları Karma Ekonomik Komisyon Toplantıları (KEK) Ulaştırma, Turizm, Bankacılık, Gümrük, Standardizasyon vb. Teknik Alanlarda İşbirliği Anlaşmaları Fuarlar, Ticaret Heyeti, Alım Heyeti, Müteahhitlik Heyeti ve İş Konseyi Toplantıları Ticari İstişare Mekanizmaları Ticaret Merkezleri (TTM) ve Ticaret Takımları (TİC-TAK)Türk Eximbank Kredileri Bölge ülkeleri arasındaki Tercihli Ticaret Düzenlemeleri (BDT Ülkeleri Gümrük Birliği ve Arap Ülkeleri Ortak Pazarı); Türk yatırımlarının teşviki Azerbaycan ve Kırgızistanla yapılan Tercihli Ticaret Anlaşması müzakereleri devam etmektedir.

TÜRKİYE – TÜRK CUMHURİYETLERİ DIŞ TİCARETİ (2008 - Milyon $) ÜLKE İHRACAT İTHALAT HACİM Kazakistan 890 2.331 3.222 Azerbaycan 1.666 928 2.594 Türkmenistan 662 389 1051 Özbekistan 580 337 917 Tacikistan 176 147 324 Kırgızistan 191 48 239 Toplam 3.924 4.426 8.350 Türk Cumhuriyetleri’yle ilişkilerin yasal altyapısını teşkil eden bu anlaşmaların önemli bir kısmı tamamlanmıştır. 1992 yılında 284 milyon doların altında olan Türk Cumhuriyetleri ile dış ticaret hacmi, 2008 yılı itibariyle 8,5 milyar dolar olmuştur. Türkiye’nin Türk Cumhuriyetleriyle ticari ilişkilerine bakıldığında, ticaret hacimlerinin bu ülkelerin bağımsızlıklarını takiben giderek artan yüksek değerlere ulaştığı, Türkiye’nin Türk Cumhuriyetleri’nden daha ziyade hammadde ithalatı yaptığı ve bu ülkelere mamul maddeler ihraç ettiği görülmektedir.

TÜRKİYE – TÜRK CUMHURİYETLERİ DIŞ TİCARETİN GELİŞİMİ (milyon $) İHRACAT İTHALAT TÜRK C. PAY DÜNYA 2000 576,9 2,08% 27.775 644,5 1,18% 54.503 2001 572,9 1,83% 31.334 296,2 0,71% 41.399 2002 630,3 1,74% 36.059 508,5 0,98% 51.554 2003 928,6 1,96% 47.253 680,3 69.340 2004 1.235,9 1,95% 63.167 1.008,4 1,03% 97.540 2005 1.456,0 1,98% 73.476 1.314,6 1,12% 116.773 2006 2.045,0 2,40% 85.309 2.027,0 1,48% 137.449 2007 2.992,6 2,79% 107.214 2.812,5 1,65% 170.057 2008 3.924 2,97% 131.966 4.426 2,19% 201.960 Türkiye’nin toplam dış ticaretinde Türk Cumhuriyetleriyle ticaretin payı yükselmektedir.

TÜRKİYE’NİN TÜRK CUMHURİYETLERİNE İHRACATININ ÜLKE BAZINDA DAĞILIMI (2008) Kazakistan İhraç ürünlerimiz: Elektrikli makine ve cihazlar; kazan ve reaktörler; plastik ve plastikten mamül eşya; demir veya çelikten eşya; kıymetli taş ve metal mamülleri Azebaycan İhraç Ürünlerimiz: Kazan ve reaktörler; demir veya çelikten eşya; elektrikli makine ve cihazlar; plastik ve plastikten mamül eşya; motorlu kara taşıtları, traktör; bisiklet, motosiklet. Türkmenistan İhraç Ürünlerimiz: Demir ve çelik; mobilya, aydınlatma, reklam lambaları; plastik ve plastikten mamul eşya; taş alçı, çimento, amyant ve mika maddelerden eşya; alüminyum ve alüminyum eşya. Özbekistan İhraç Ürünlerimiz: Otobüs; poliproiplenden iplik (dikiş hariç); hasat makinelerine ait aksam ve parçalar; naylon iplik; margarin (sıvı margarin hariç). Kırgızistan İhraç Ürünlerimiz: Yer kaplamaları; altından mücevherci eşyası; çikolata ve çikolata mamülleri; ciklet; profil, çubuk Tacikistan İhraç Ürünlerimiz: Yer kaplamalar; altından mücevherci eşyası; sıvanmış-kaplanmış kağıt vatka, keçe; bebek bezleri; horoz, tavuk eti ve sakatatı

TÜRKİYE’NİN TÜRK CUMHURİYETLERİNDEN İTHALATININ ÜLKE BAZINDA DAĞILIMI (2008) Kazakistan İthal ürünlerimiz: Bakır ve bakırdan eşya; mineral yakıtlar, mineral yağlar; hububat; demir ve çelik; çinko ve çinkodan eşya. Azebaycan İthal Ürünlerimiz: Mineral yakıtlar, mineral yağlar; plastik ve plastikten mamül eşya; bakır ve bakırdan eşya; alüminyum ve aliminyum eşya; organik kimyasal mustahsallar. Türkmenistan İthal Ürünlerimiz: Mineral yakıtlar, mineral yağlar ve müstahsalları; pamuk; plastik ve plastikten mamul eşya; ham postlar deriler ve köseleler; örme eşya. Özbekistan İthal Ürünlerimiz: Katotlar ve katot parçaları; işlenmemiş elektrolitik olan külçe çinko; pamuk ipliği; pamuk; rafine edilmiş bakırdan elektrolitik tel. Kırgızistan İthal Ürünlerimiz: Ceviz (kabuksuz); kabuksuz fasülye (beyaz fasülye dahil); kebere (geçici konserve); pamuk; koyun türü hayvanların bağırsakları. Tacikistan İthal Ürünlerimiz: İşlenmemiş alaşımsız alüminyum; birincil aliminyum alaşımları; pamuk; koyunların yünü alınmamış ham derileri; sığır ve at cinsi hayvanların taze derileri.

TÜRKİYE’NİN TÜRK CUMHURİYETLERİ’NDEKİ YATIRIM FAALİYETLERİ Türk Cumhuriyetleri kapalı ekonomik sistemden kurtulup, serbest Pazar ekonomisine geçmeleriyle birlikte, dış yatırımları da kabul etmeye başlamışlardır. Türk firmaları da doğrudan dış yatırımlarda bulunarak veya ortaklıklar yoluyla Türk Cumhuriyetleri’nde önemli yatırımlar yapmışlardır. Bu gün Azerbaycan’da sınai tesis inşaası, sınai yatırımlar, petro-kimya, telekomünikasyon, ulaştırma, enerji, gıda, pazarlama, konfeksiyon, inşaat malzemeleri, mutfak eşyaları, mobilya, ayakkabı, sıhhi tesisat ve imalat sanayi dallarında faaliyet gösteren yaklaşık 1200 Türk Firması vardır. Kazakistan’da ise yaklaşık 150 Türk firması, otel, iş merkezi, konut, hastane gibi tesislerin inşaatı, telekomünikasyon, gıda, tuğla, demir çelik, bakır, tekstil ve petrol sanayi konularında faaliyet göstermektedir. Kırgızistan’da yine benzer konularda faaliyet gösteren 200 Türk firması bulunmaktadır. Özbekistan’da Türk yatırımcıları telekomünikasyon, otoyol, hava alanı, otel ve fabrika yapımı gibi daha ziyade müteahhitlik hizmetlerinde faaliyet göstermektedirler. Fakat bölgede firma sayısı açısından birinci sırayı alan Türkiye’nin, yatırım tutarı ve iş hacminde aynı başarıyı gösterdiği söylenemez. Şimdiye kadar Türkiye Türk Cumhuriyetleri’ne yaklaşık 6 milyar dolara varan sermaye yatırımıştır ki, bunun da en büyük kısmı Azerbaycan ve Kazakistan’ın payına düşmektedir. Aynı zamanda Türkmenistan, Özbekistan ve Kırgızistan’da da dış yatırımlarda en büyük paya sahip Türkiye’dir.

TÜRK CUMHURİYETLERİ’NDE TÜRKİYE SERMAYESİ YATIRIM YAPILDIĞI ÜLKE YATIRIM TUTARI (Milyon $) Azerbaycan 3.456 Kazakistan 1.028 Kırgızistan 188 Özbekistan 599 Tacikistan 12 Türkmenistan 117 Türk Cumhuriyetleri Toplamı 5.399 Tüm Ülkeler 16.003 Bölge ülkelerinde Türk yatırımları hizmet sektörü yoğunluklu olmak üzere telekomünikasyon, otelcilik, gıda, tekstil, tüketim malzemeleri, inşaat malzemeleri, bankacılık gibi çok yaygın bir alanı kapsamaktadır. Yani, günlük hayatta herkes tarafından en yaygın gözle görülebilir yatırımlar Türk müteşebbislerimize aittir. Bu coğrafyadaki yatırımlarımız, yaygınlık olarak ve enerji sektörü hariç tutulduğunda ilk sırayı almaktadır. Yatırımlarımız ülkenin istihdamına, sanayisinin oluşmasına ve tek bir sektöre bağımlı kalmamasına büyük katkı sağlamakta, kardeş Orta Asya ülkelerinin geleceğe daha sağlam adımlara yürümelerine önemli katkı vermektedir.

TÜRKİYE’NİN TÜRK CUMHURİYETLERİ’NDE MÜTEAHHİTLİK HİZMETLERİ Türkiye bu Cumhuriyetlere önemli ölçüde müteahhitlik hizmetleri de vermektedir. Bugüne kadar bu hizmetlerin hacmi yaklaşık 24 milyar dolara varmıştır. Bu Türkiye’nin toplam dış müteahhitlik hizmetlerinin yaklaşık yüzde 22’e varan bir rakamdır. Şimdiye kadar bu geniş coğrafyanın dört bir yanında inşa edilmiş otel, hastane, iş merkezi, yol, köprü gibi bir çok prestij projesi Türk müteahhitleri tarafından gerçekleştirilmiş ve Türkiye artık bu bölgede müteahhitlik alanında bir marka haline gelmiştir. Türkiyenin bu ülkelere yönelik yatırım faaliyetlerinin en önemli yanı, genellikle petrol dışı alanlara sermaye yatırmasıdır ki, bu da genç Türk Cumhuriyetlerinin dengeli bir şekilde gelişmesine önemli katkı sağlamaktadır.

TÜRK CUMHURİYETLERİ’NDE MÜTEAHHİTLİK HİZMETLERİ 1.000 $ Ülke 2002 2003 2004   2005 2006 2007 2008 Toplam Azerbaycan 135.760 56.795 36.168 15.415 65.000 1.279.000 1.088.282 3.398.000 Kazakistan 201.572 246.251 232.408 460.000 1.164.000 1.714.000 688.564 8.173.000 Kırgızistan 10.640 16.844 10.432 43.000 26.000 18.013 437.000 Özbekistan 56.671 12.470 33.154 0  - 20.217 1.584.000 Tacikistan 37.663 9.400 2.700 81.000 111.000 16.208 419.000 Türkmenistan 66.418 250.882 202.953 273.604 1.069.000 3.149.000 5.374 12.809.000 508.724 575.798 524.227 759.451 2.422.000 6.279.000 1.836.000 26.820.000 Genel Toplam 1.577.328 3.491.877 5.719.333 9.348.682 12.700.000 19.500.000 23.685.231 138.000.000 Türk C./Genel 32% 16% 9% 8% 20% 22% Türkiye artık bu bölgede müteahhitlik alanında bir marka haline gelmiştir. 2008 yılı itibariyle müteahhitlerimizin üstlendiği projelerin toplam değeri 23 milyar dolara ulaşmıştır. Bunlar bizde kayıtlı rakamlardır. Bunun dışında bölgeye yerleşmiş iş yapan birçok girişimcimiz de bulunmaktadır. Müteahhitlerimiz, hızlı, kaliteli ve ucuz üretim yapmaktadır.

TÜRKİYE’NİN BANKACILIK VE FINANS SEKTÖRÜ ALANINDA TÜRK CUMHURİYETLERİYLE İŞBİRLİĞİ STRATEJİLERİ Bankacılık ve finansman ilişkilerine bakıldığında, Türkiye bankalarının bölgede şubeler açtığını, bazı bankaların KOBİ Yatırım Kredileri verdiğini, Türk Eximbank’ın bölgeye yönelik kredi, garanti ve sigorta programları uyguladığı ve TİKA’nın desteklediği projeler bulunmaktadır. Kredi-finans ilişkilerinin en önemli sac ayağını teşkil eden Eximbank kredileri’nin işleyişinde ve geri dönüşünde bazı problemler yaşandığı görülmekte olup, bölgeye yönelik yeni bir kredi finansman stratejisinin geliştirilmesi gerekmektedir. Türk Cumhuriyetleri’ne yönelik ihracat ve yatırım faaliyetleri ilk yıllarda Eximbank kredileri ile desteklenmiş ve bu dönemde gerek Türkiyenin ihracatında, gerekse üstlenilen müteahhitlik projelerinde ciddi bir artış görülmüştür. Ancak, kredi desteğinin azalmasıyla birlikte bu olumlu süreç hızla tersine dönmüş, finansman tercihi bakımından Batılı ve Uzak Doğulu firmalar ile rekabet şansı olmayan Türki firmaları yavaş yavaş pazardan çekilmeye başlamışlardır. İstanbul Menkul Kıymetler Borsası öncülüğünde 1995 yılında Avrasya Borsalar Federasyonu kurulmuştur. Federasyonun Türk Cumhuriyetleri de dahil olmak üzere 22 üyesi vardır. Avrasya Borsalar Federasyonunun amacı üye ülkelerin menkul kıymet borsaları arasında işbirliğini pekiştirmek, üye ülkeleri uluslar arası borsalarda temsil etmek ve bölgedeki uluslararası borsaların entegrasyonun sağlamaktır. Bu ülkelerin Merkez Bankaları ile her konuda sıkı işbirliği mevcuttur.

ENERJİ ALANINDA İŞBİRLİĞİ STRATEJİLERİ-1 Enerji sektörüne yönelik olarak ilişkiler değerlendirildiğinde özellikle Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı’nın(TPAO) Azerbaycan, Kazakistan ve Türkmenistan da petrol ve gaz sahası satın alma, ortak girişim gibi faaliyetlerle arama ve üretim sürecine girdiğini, diğer yandan Türkiyenin Hazar petrollerine Baku-Ceyhan Boru hattı projesi ile kendi üzerinden dünya pazarlarına ulaştırma hususunda önemli çaba sarf ettiğini görmekteyiz. Bununla birlikte enerji sektörünün aşırı sermaye yoğun ve riskli olması ve yoğun uluslar arası rekabet sebebiyle Türkiyenin bölgesel projelerden arzulanan düzeyde pay alamadığı görülmektedir. Türkiye, Türkmenistan doğalgazının, Azerbaycan ve Kazakistan petrollerinin Türkiye üzerinden batı pazarlarına taşınmasını arzu etmektedir. 30 milyar m³/yıl taşıma kapasiteli Türkmenistan-Türkiye-Avrupa Doğalgaz Boru Hattı Projesi gerek Türkiye, gerekse Türkmenistan, Azerbaycan ve Kazakistan için son derece önem taşımaktadır. Ayrıca Türk Cumhuriyetleri petrol ve doğalgaz üretim ve işleme tesisleri ve boru hatları yapım ve onarım işleri bakımından da Türkiyenin müteahhitlik sektörü için önemli iş alanları oluşturmaktadır.

ENERJİ ALANINDA İŞBİRLİĞİ STRATEJİLERİ-2 Hazar petrollerinin, dünya pazarlarına ulaştırılmasını sağlayacak petrol boru hatları konusundaki çalışmalarda Türkiye de aktif bir şekilde yer almaktadır. TPAO, Azerbaycan da 1993 yılında kurulan Uluslar arası Petrol Şirketleri Konsorsiyumunda ( Apreşon; Çıraklı ve Güneşli sahaları) %6.75, Şah Deniz Projesinde %9, Kurdaşi Projesinde %5 ve Alov Projesinde %10 hisseye sahiptir. Halen, TPAO Apreşon sahasında üretilen petrolden gelir temin etmeye başlamış bulunmaktadır. Türkiyenin Özel Petrol Şirketi Petoil de Azerbaycan Milli Petrol Şirketi SOCAR ile %50 ortaklık bazında Azer Petoil Şirketini Kurmuştur. Kazakistan da 1993 yılında kurulan Kazak Türk Munay Şirketinde TPAO %49 hisseye sahiptir. BAKÜ-TİFLİS-CEYHAN boru hattı projesi. BAKÜ-TİFLİS-ERZURUM doğalgaz boru hattı projesi. Olası TRANS-HAZAR boru hattı projesi.

ULAŞIM ALANINDA İŞBİRLİĞİ Ulaştırma sektörüne bakıldığında telekomünikasyon alanında Türkiyenin bazı yatırımlar gerçekleştirdiğini, hava ulaştırmacılığının oldukça tatminkar bir düzeye ulaştığı, bununla birlikte, dış ticaretinin sınırlı kalmasının en önemli sebeplerinden birisi olan kara ve demiryolu taşımacılığının geliştirilemediği görülmektedir. Orta Asya’yı Avrupa’ya bağlayan en kısa yol binlerce yıldır bilinen ve Türkiye üzerinden geçen tarihi İpek Yolu’dur. Tarihi İpek Yolunu günümüze demiryolları sayesinde “Demirden İpek Yolu” olarak uyarladığımızda; bu yolun Türkiye’den ikiye ayrılan iki alternatif hattı bulunduğu görülmektedir: İlki ve halen kullanılmakta olanı, Türkmenistan, Özbekistan, Kazakistan, Kırgızistan ile İran üzerinden Türkiye’ye ulaşan ve TRACECA dâhilinde olan İran hattıdır. Ancak ilgili hatta yaşanan sorunlar vardır. İkincisi ve ilk hattan daha kısası, Hazar’dan feribot geçişi ile Türkmenistan’dan Azerbaycan’a ulaşan ve Ermenistan üzerinden Türkiye’ye bağlanan hattır. Ancak bu hat Karabağ sorunu nedeniyle işlerliği bulunmamaktadır. Türkiye’nin Orta Asya ulaşımında hedefi bu ikinci hattı kullanıp Gürcistan üzerinden yeni bir ara bağlantıyla Azerbaycan’a (Bakû) ulaşmayı hedeflemektedir. 1993’den beri gündemde olan bu alternatif TRACECA tarafından da proje kapsamına alınmıştır. Tüm hattın can damarı Kars-Tiflis arasında projelendirilmiş olan demiryolu bağlantısıdır. Bağlantı mahiyetindeki hat sadece 132km. olup 265 milyar$’a gerçekleştirilebilecektir. Bu hat şu an bilinen en kısa hat olan İran bağlantısından 375km. daha kısadır. Hattın mutabakat zaptı ilgili ülkeler tarafından imzalanmış olup; etüt ve fizibilite çalışmalarına 2005 yılı içersinde başlanacaktır.Şu an inşa edilmektedir. Bölge ile hava ulaşımının oluşturulması. Türk Hava Yollarının bölge ülkelerinde faaliyeti. Nahçivan Özerk Bölgesi ile kara ulaşımının iyileştirilmesi. Köprü inşası. Marmaray projesi.

KOBİ ALANINDA İŞBİRLİĞİ Sovyetlerin merkeze bağımlı sanayi gelişme politikası nedeniyle, Türk Cumhuriyetleri’nde Sovyet döneminde küçük sanayinin gelişmediği bilinmektedir. Buna karşılık, Türkiye, küçük sanayi siteleri ve organize sanayi bölge modelleriyle sanayinin gelişimi konusunda önemli mesafeler kat edilmiş, değerli birikimlere sahip olmuştur. Türkiye bu birikimlerini, Türk Cumhuriyetleri’nin bağımsızlıklarını kazanmalarını takiben bu ülkelere aktarmaya başlamıştır. TİKA ve KOSGEB işbirliğinde KOBİ’lerin geliştirilmesi amacıyla Türk Cumhuriyetleri’ne yönelik eğitim programları düzenlenmiş, müşavirlik hizmetleri verilmiş, küçük sanayi siteleri modeli Türk Cumhuriyetleri’ne anlatılmış ve model Türk Cumhuriyetleri’nce benimsenmiştir.

EĞİTİM ALANINDA İŞBİRLİĞİ Türkiye, hükümetler arasındaki ikili anlaşmalarla biri Kazakistan, diğeri Kırgızistan' da olmak üzere iki ortak üniversite açmıştır. Uluslararası Hoca Ahmet Yesevi Türk-Kazak Üniversitesi Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesi. Milli Eğitim Bakanlığı'nın halen Türk Cumhuriyetlerinde faaliyette bulunan 12 ilk ve ortaöğretim kurumu bulunmaktadır. Bu okullarda, Türk Topluluklarından 2.115 öğrenci öğrenim görmektedir. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından Türk Cumhuriyetlerinde, kısa süreli mesleki eğitimler yürütmek üzere 8 kurs merkezi açılmıştır. Bu merkezlerde 1.765 kursiyer kurs görmektedir. Türkçe Öğretim Merkezleri açımıştır. Bu cumhuriyetlerde eğitim müşavirlikleri oluşturulmuştur.

TÜRKİYE’NİNBÜYÜK ÖĞRENCİ PROJESİ Türkiye, 1992-93 öğretim yılından itibaren, ilgili ülkelerle yapılan ikili anlaşma ya da protokoller çerçevesinde "Büyük Öğrenci Projesi“ kapsamında Türk Cumhuriyetleri'nden, devlet bursu sağlayarak 10 000 öğrenci getirme projesini uygulamaya koymuştur. Başlangıç aşamasında, 10.000 öğrencinin 7 .000'inin yükseköğrenim 3.000' inin de orta öğretim için getirilmesi hedeflenmiştir. İlgili ülkelerle Türkiye arasında yapılan ikili anlaşmalar çerçevesinde; öğretim elemanı ve öğrenci değişimi, ortaöğretim ve yükseköğretim öğrencilerine staj olanakları sağlanması, eğitim donanımı desteği, kitap desteği, latin alfabesine geçiş çalışmaları, Türkçe öğretim merkezleri açılması vb. konularda karşılıklı işbirliği yapılmaktadır

TÜRK CUMHURİYETLERİ’NDE 4600’e YAKIN TÜRKİYE DİPLOMALI UZMAN VAR

Başbakanlıkta Türk İş ve Kalkınma Ajansı (TİKA) (1992). TÜRKİYE’DE TÜRK DÜNYASI ÜLKELERİYLE İŞBİRLİĞİNİN GELİŞTİRİLMESİ AMACIYLA OLUŞTURULAN UZMANLAŞMIŞ KURUMLAR Başbakanlıkta Türk İş ve Kalkınma Ajansı (TİKA) (1992). Türki Cumhuriyetler ve Akraba Topluluklarından sorumlu Devlet Bakanlığı (1992). Dış Ticaret Müsteşarlığında Türk Dünyası Çalışma Grubu (2000).

Türk Devlet Başkanlarının Zireveleri TÜRKİYE’NİN TÜRK CUMHURİYETLERİYLE ENTEGRASYONA YONELİK ÇOKTARAFLI GİRİŞİMLERİ Türk Devlet Başkanlarının Zireveleri Türk Cumhuriyetleri Parlament Asamblesi TÜRKSOY Türk Devlet Toplulukları Dostluk, Kardeşlik ve İşbirliği Kurultayı Türk Dünyası Belediyeler Birliği Ekonomik İşbirliği Teşkilatı Karadeniz Ekonomik İşbirliği Teşkilatı İslam Konferansı Teşkilatı

YAPILMASI GEREKENLER Ekonomik alanda Siyasal alanda Kültürel alanda İşbirliği ikitaraflı düzeylerden çoktaraflı düzeye geçirilmelidir, Sermaye, mal ve hizmet ve işgücünün serbest dolaşımının önündeki engeller kaldırılmalıdır, Siyasal alanda Ortak siyasal kurumlar oluşturulmalıdır, Kültürel alanda Ortak kültürel mirasın yeniden ortaya çıkarılarak, yaygınlaştırılmalıdır. Uluslararası arenada Uluslararası kurumlarda birliktelik artırılmalıdır.

Ve yine Atatürk ... “Türk Birligi'nin bir gün hakikat olacagına inancım vardır. Ben görmesem bile gözlerimi dünyaya onun rüyaları içinde kapayacağım. Türk Birliği'ne inanıyorum. Onu görüyorum. Yarının tarihi yeni fasıllarını Türk Birliği ile açacak. Dünya sükununu bu fasıllar içinde bulacaktır. Türk'lügün varlığı bu köhne áleme yeni ufuklar açacak. Güneş ne demek, ufuk ne demek o zaman görülecek”. Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK

TEŞEKKÜRLER!

Azerbaycan Devlet İktisat Üniversitesi İstiglaliyyat Cad. 6, Bakü Posta: Az 1001 Web: www.ekoelsen.tr.cx E-posta: e.bagirzade@gmail.com elsen_bagirzade@hotmail.com GSM: (+99450) 374 41 33 İş: (+99412) 492 59 14 Fax: (+99412) 492 59 40