TÜMEVARIM(ENDÜKSİYON) YÖNTEMİ
TÜMEVARIM(ENDÜKSİYON) NEDİR ? Zihnin tek tek olgularla ilgili yargılardan hareket ederek genel sonuçlara ulaşmasıdır. Tekil ve tikelden tümeli, özelden geneli çıkaran uslamlama yöntemidir. Francis Bacon, bilimsel araştırma yönteminin felsefesel içeriğini saptayarak tümevarımı şöyle tanımlamıştır: “bilmek için sınamak, gözlemlemek, olayları çözümlemek ve sonra ayrı olaylardan genellemeler yapmak ve sonuçlar çıkarma yöntemi” . Model girdileri, içeriği ve yöntemi, önerilen model dört alt modelden oluşmaktadır: -Program analizi alt modeli, -Bina alt bölümleri mekansal ilişki ve kapasite – büyüklük belirleme alt modeli, -Bina bütünü embriyo biçimlendirme alt modeli, -Tasarım geliştirme alt modeli.
TÜMEVARIM(ENDÜKSİYON) NEDİR ? İşleve bağlı olarak bina bütününe ilişkin sayısal veriler,bina bütünsel formuna ilişkin nesnel veriler sunmaktadır.
TÜMEVARIM YÖNTEMİNİ UYGULAYAN MİMARLAR LOUIS KAHN LOUIS HENRI SULLIVAN HENDRIK PETRUS BERLAGE FRANK LLOYD WRIGHT WALTER GROPIUS HANS SCHAROUN STEVEN HOLL
LOUIS KAHN’IN GÖRÜŞÜ ‘DÜŞÜNÜLEREK YAPILAN MEKANLAR’ Kahn,mimarlığı ‘düşünülerek yapılan mekanlar’ olarak tanımlar.Yapmaktan kastettiği şey,mekanlar arasındaki strüktürel ilişkileri kurmaktır.Bu ilişkilerdeki iki ana kavram,yardımcı mekanlar ve hizmet edilen mekanlar ve mimarın karşılaştığı ana sorun da bunların birbirleriyle ilişkileridir. Kahn’ın yaklaşımı şekilci bir yaklaşım yerine mekansal ve strüktüralist bir yaklaşımdır;form arasından tasarıma uzanan bir bütündür.
YAPITLARINDAN ÖRNEKLER YALE ÜNİVERSİTESİ SANAT GALERİSİ (NEW HAVEN,CONNECTICUT,ABD 1951-1953) RICHARDS TIBBİ ARAŞTIRMALAR MERKEZİ (PHILADELPHIA,PENNSYLVANIA,ABD 1957-1965) SALK BİYOLOJİ ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ(LA JOLLA,CALIFORNIA,ABD 1959-19965)
YALE ÜNİVERSİTESİ SANAT GALERİSİ
RICHARDS TIBBİ ARAŞTIRMALAR MERKEZİ
SALK BİYOLOJİ ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ
LOUIS HENRI SULLIVAN’IN GÖRÜŞÜ ‘FORM FONKSİYONU İZLER’ Pratik işlevlere çözüm arayarak yola çıkan Sullivan işlevsel yöntemle biçime ulaşır.bu biçim ya da form mimarlığın ana kriteri olan işlevselliği yerine getirir. Louis Sullivan, "Chicago Okulu"nun en önemli mimarı oldu. XX. yy.’ın mimarlık karakterini yansıtan "Form follows function" (form fonksiyonu izler) sözü ile, bir görevi olmayan formun gereksiz olduğunu belirtmiş ve fonksiyonun görevi olduğunu kabul etmişti. Sullivan'ın yapısı, bütününde ve ayrıntısında, fonksiyonun bariz bir formüle edilişini verir. Formların, gerekli işe ve gerçeğine dayanması, onun bir sanatçıdan çok rasyonel olarak çalışan bir mühendis olduğunu kanıtlar.
YAPITLARINDAN ÖRNEKLER GUARANTY BUILDING WAINWRIGHT BUILDING
GUARANTY BUILDING
WAINWRIGHT BUILDING
FRANK LLOYD WRİGHT’IN GÖRÜŞÜ 'FORM ÖNCEDEN TAYİN EDİLMEMELİDİR’ Frank Lloyd Wright ,kararlaştırılmış tip form anlayışına diğer deyişle tümdengelim yaklaşımına karşı çıkmakta ve “dıştan” kaynaklanan geleneksel estetik ağırlıklı mimari tasarım yöntemini reddetmektedir. Ona göre mimar yaratacağı binasının bitmiş formunu önceden tayin etmemelidir. Çünkü bu durum tümdengelim bir davranış olup bazı estetik formülleri peşinen kabul etmek demektir. Böylece içten dışa gelişen mantıksal adımlarla problemi parçalara bölerek çözüm arama yöntemi gelişir ki bu işlevci ve tümevarımcı bir yaklaşımdır.
YAPITLARI ROBBIE EVİ MARTIN EVİ
PRAIRIE EVİ
OAK PARK MARTIN EVİ
HENDRIK PETRUS BERLAGE’NİN GÖRÜŞÜ ‘ESAS OLAN MEKAN YARATMA SANATIDIR’ Petrus BERLAGE yeni bir bilinci mimarlıkta gerekli görüyor ve esas değerin mekan olduğunu mimarlığında mekan yaratma sanatı olduğunu söylüyordu. BERLAGE ‘görüntü mimarlığı’ kaidelerini tamamen reddediyordu ve rasyonel bir anlayışı savunuyordu.
YAPITI AMSTERDAM BORSA BİNASI 1903 yılında açılmış. Binanın modern çizgileri ve işlevselliği, o dönem için yenilikçi bulunmuş. Borsa binası, günümüzde: oda müziğinden modern sanata kadar çeşitli etkinliklere sahne oluyor.
AMSTERDAM BORSA BİNASI
WALTER GROPIUS’UN GÖRÜŞÜ Modernizmin sloganı olan ‘form fonksiyonu izler’ sözü Gropius ve arkadaşlarının temel dayanağı olmuştur. Onlar bilimin ortak bir dilinin olması gibi, yaratıcılığın da kurallarının bulunabileceğine inanmışlar ve Bauhaus’la 20.yy ürün yaratımını mümkün kılacak ortak bir tasarım dili gelistirmişlerdir.
YAPITLARI BAUHAUS BİNASI DESSAU 1926 FAGUSWERK AYAKKABI FABRİKASI 1911-1912 THE WALTER GROPIUS HOUSE 1937
BAUHAUS BİNASI
FAGUSWERK AYAKKABI FABRİKASI
PLANI
THE WALTER GROPIUS HOUSE
HANS SCHAROUN’UN GÖRÜŞÜ ‘MODERN İŞLEVSEL YAPI’ YAPITLARI Berlin Filarmoni Binası(1963) Schminke Evi (1933)
BERLİN FİLARMONİ BİNASI
Yapının temel tasarım kriterlerinden biri olan akustiğin yapının biçimine de yön vermesi, kütlenin ve iç mekanın dengeli uyumu eşsiz bir örnek oluşturuyor.
SCHMINKE EVİ
STEVEN HOLL’UN GÖRÜŞÜ ‘genelden özele’ düzeni ‘özelden genele’ biçiminde tersine çevirir. İnşa edilmiş bir yapıda edinilen yaşantı olgusunda bütünü belirleyici düşünce,farklı parçaları kesin bir amaç doğrultusunda bir araya getiren gizli bir bağdır. Mimarı kompozisyonun soyut ilkeleri belirleyici fikir içinde bağımlı bir konum kazanır ‘genelden özele’ düzeni ‘özelden genele’ biçiminde tersine çevirir.
YAPITLARI FUKUOKA KONUTLARI JAPONYA 1989-1991 BERKOWİTZ EVİ MASSACHUSETTS,ABD 1984-1988
FUKUOKA KONUTLARI
BERKOWİTZ EVİ
ZEYNEP GÜZEL EBRAR KÜRŞAD YÜKSEL ELİF KOYUNCU KAYNAKLAR İTÜ DERGİSİ-MİMARLIK, PLANLAMA, TASARIM-BİNA PROGRAMLAMA DERGİSİ S.METE ÜNÜGÜR,M.TAYFUN YILDIRIM ‘’Bina işlevi ile bina biçimlenişi arayüzünde topolojik araçlar ile veri eldesi’’ makalesi (http://itudergi.itu.edu.tr/index.php/itudergisi_a/article/viewFile/980/885) BOYUT YAYIN GRUBU/ÇAĞDAŞ DÜNYA MİMARLARI DİZİSİ GÖRSEL SANATLAR VE MİMARLIK İÇİN TEMEL TASAR-İ.HULUSİ GÜNGÖR ZEYNEP GÜZEL EBRAR KÜRŞAD YÜKSEL ELİF KOYUNCU