DİLEKÇE NASIL YAZILIR?
Bir istek veya şikayeti bildirmek amacıyla resmi ya da özel kurumlara verilmek üzere yazılan yazılara “dilekçe” denir. Dilekçeler de iş mektubu olarak kabul edilir. Kişi çevresinde gördüğü birtakım yanlışlık ve eksikliklerden rahatsız olduğunda, bu durumu çözüme kavuşturmak için resmi ya da özel kurumlardan yazılı talepte bulunur. Dilekçe, kişinin bir yasal hakkıdır. Dilekçenin sunulduğu kurum, kişiye yasal süre içerisinde mutlaka bir cevap vermek zorundadır. Dilekçeye eskiden “istida”, “arzuhal” denirdi.
Dilekçe, konusuna göre uzun veya kısa yazılabilir Dilekçe, konusuna göre uzun veya kısa yazılabilir. Ayrıntıya inilmemeli, kısa ve özlü bir anlatım benimsenmelidir. Dilekçede resmî ve ciddî bir üslûp kullanılır. Lâubali ve yapmacık ifadeler, gereksiz süslemeler, abartılı anlatımlar dilekçenin ciddiyetini bozar. Dilekçe, A4 boyutundaki çizgisiz beyaz kâğıda, siyah veya mavi mürekkepli kalemle, gayet okunaklı ve düzgün bir el yazısıyla yazılır. Dilekçe elle yazılabildiği gibi daktilo veya bilgisayarda da yazılabilir. Dilekçe yazarken kâğıdın üst, sol, sağ ve alt taraflarında belli bir boşluk bırakılmalıdır.
BAŞLIK – RESMÎ KURUM ADI Kâğıt kalemi elimize aldık, yazı yazmaya başlayacağız. Bir yazıda öncelikle ne gerekir? Tabi ki “başlık”. Konu ne olursa olsun bir yazı yazacağımız zaman öncelikle bunun bir başlığı olmalıdır. Peki dilekçenin başlığı ne olur? İstek ve şikayetinizi bildiren dilekçenizi vereceğiniz resmî kurumun adı, dilekçenin başlığı olur. Kısaca dilekçenizi hangi kuruma verecekseniz, o kurumun adını büyük harflerle yazacaksınız.
Kurum Adı: Dilekçenin sunulacağı kurumun adı, kâğıdın üst tarafına satırı ortalayacak şekilde yazılır. Kurum adının tamamı ya da adı oluşturan sözcüklerin ilk harfleri büyük yazılır. Kurum adının sonuna gelecek şekilde bir alt satıra kurumun bulunduğu il ve ilçe adı yazılır.
İstek – Şikâyet Başlığınızı attıktan, yani kurum adını yazdıktan sonra sıra geldi derdinize. Bir paragraf halinde, dilekçeyi vereceğiniz kurumdan isteğiniz ya da şikâyetçi olduğunuz durum neyse kısa ve öz bir şekilde yazacaksınız. Örneğin “…’nın yapılmasını istiyorum.” yahut “…’dan şikâyetçiyim diyeceksiniz.”
Dilekçe Metni: Dilekçeyi yazan kişi kendisini kısaca tanıtır Dilekçe Metni: Dilekçeyi yazan kişi kendisini kısaca tanıtır. İstek veya şikâyetini kısa ve öz bir anlatımla dile getirir.
Saygı Sözü – “Gereğini arz ederim.” İsteğinizi ya da şikâyetinizi yazdığınız paragraftan sonra, satır başı yaparak şu cümleyi yazacaksınız: “Gereğini arz ederim.” Bana göre bu bölüm, çok önemli. Çünkü aradan yıllar geçse de bir dilekçe için başlık, yani kurum adı ezberlemenize gerek yok. Çünkü hayatınızın hangi döneminde, nerede, hangi kuruma dilekçe vermeniz gerekeceğini şimdiden tespit etmeniz olanaksız. İstek ya da şikâyet paragrafı da öyle. Kısaca bir dilekçede kurum adı değişir, istek veya şikayetler değişir, fakat saygı sözü “Gereğini arz ederim.” değişmez. Öyle ki bir dilekçede ezberlemeniz gereken tek cümle bu. “Gereğini arz ederim.” Sözü bir dilekçenin olmazsa olmazıdır, bu bir gelenek olmuştur. Yıllar sonra dilekçe yazmanız gerektiğinde, hatırlamanız gereken tek cümle bu.
Saygı Sözü: İstek veya şikayetin dile getirildiği paragraftan sonra satırbaşı yapılır. “Gereğini arz ederim.”, “Gereğini rica ederim.”, “Gereğini bilgilerinize sunarım.” gibi saygı sözlerinden biri yazılır. Alt makamdaki bir kişi üst makama yazıyorsa “Gereğini arz ederim.”, üst makamdaki biri alt makama yazıyorsa “Gereğini rica ederim.” sözünü kullanır.
Tarih – Ad-Soyadınız - İMZA Saygı sözünden sonra, metnin sağ alt köşesine alt alta gelecek şekilde, önce tarihi yazacaksınız, sonra ad-soyadınızı yazacaksınız ve altına imzanızı atacaksınız. Bu bölüm de gerçekten kolay. İnsanın dilekçeyi yazdığı günün tarihini bilmesi çok zor değil. Ad-soyadı derseniz, daha kolay. Eh imzayı da atarsınız artık. Burada en çok karıştırılan şey, tarihin yazının üstüne mi, yoksa altına mı atılacağıdır. Bunu öğrenelim. Önce yazı, sonra yazının altına tarih.
Tarih: Saygı sözünden sonra, metnin sağ alt köşesine tarih, gün/ay/yıl olarak yazılır. Ad-Soyad, İmza: Tarihin hemen altına dilekçeyi yazan kişi adını, soyadını yazar, hemen altına imzasını atar
Adres Evet şu an dilekçeniz hazır. Ancak karşı tarafın gerektiğinde bize ulaşabilmesi için yazınızın sol alt köşesine kendi adresinizi yazacaksınız. Adressiz dilekçe olmaz. Adres yazmayı unutmayacaksınız. Yıllar sonra hatırlamanız gereken şey, dilekçeye adresin de yazıldığıdır.
(EK) Şunu da hatırlatayım, bazen dilekçeyle birlikte kimlik fotokopisi, tecil belgesi, diploma gibi başka belgeler de vermeniz gerekebilir. Bu durumda, sol alt köşeye EK yazarak bu belgelerin adlarını 1., 2., 3… diye alt alta yazarsınız. Bu, verdiğiniz belgelerin kaybolmaması içindir.