TÜRK MODERNLEŞMESİNİN YAPISAL UNSURLARI

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
Bilim nedir? Evren ve toplumsal yaşam konusundaki sistemli bilgi bütünüdür Her sistematik bilgi bütünü bilimi mi oluşturur? Bilim, bilimsel yöntemle toplanmış.
Advertisements

1. Büyük Selçuklu Devleti'nde adalet teşkilatı içinde,
Siyaset Bilimine Giriş
Karanlık Çağ İlk Çağ Orta Çağ Yeni Çağ Yakın Çağ
DİL- KÜLTÜR İLİŞKİSİ
KİMLİK Bahar Rumelili Uluslararası İlişkilere Giriş: Tarih, Teori, Kavram, Konu, Der. Şaban Kardaş ve Ali Balcı, [İstanbul: Küre Yayınları, 2014]
KARŞILAŞTI RMALI SİYASAL ANALİZ DERSİ Yrd. Doç. Dr. Cenk AYGÜL
KÜLTÜREL ÇEVRE VE ÇALIŞAN İNSAN
İDEOLOJİK SAVAŞLAR DÖNEMİ. İhtilal Dönemi ( ) İhtilal dönemi ulus devletlerin ve milliyetçiliğin oluşumunu belirleyen zaman olarak kabul edilmektedir.
Karşılaştırmalı Siyasette Araştırma Gelenekleri ve Kuram
Büyümenin Bileşenleri Yada Belirleyicileri
Bilgi Okuryazarlığı Bu çalışma Prof. Dr. Buket Akkoyunlu’nun “Bilgi Okuryazarlığı ve Yaşam Boyu Öğrenme” başlıklı bildirisine dayanılarak hazırlanmıştır.
SAĞLIKLI YAŞLANMA: SOSYAL BİR OLGU
EĞİTİMİN TOPLUMSAL TEMELLERİ
Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi I
SOSYOLOJİ DERSİ 2.ÜNİTE TOPLUMSAL YAPI.
Modernleşme (Çağdaşlaşma)
AYDINLANMA ÇAĞI.
TOPLUMSAL DEĞİŞME NEDİR? Toplumsal değişme, toplumsal yapının, kurumların, toplumsal ilişkiler ağının, davranış kalıplarının, toplumsal norm ve değerlerin.
İdealist Eğitim Felsefesi
Kültür.
Liberalizmin Tarihsel Kökenleri
BİLAL ERYILMAZ 25 Mayıs 2012, Dedeman, Ankara. ÜÇ TEMEL ALAN ETİK DAVRANIŞ İLKELERİNİN BELİRLENMESİ ETİK İNCELEMELER ETİK KÜLTÜRÜN GELİŞTİRİLMESİ.
…Tarih Kainatın Vicdanıdır...
DERS-2: Milli Güvenlik Stratejimiz
SOSYOLOJİ DERSİ 3.ÜNİTE TOPLUMSAL DEĞİŞME PANT REEE
Medya ve Kültür Emperyalizmi Kuramları
ETİK LİDERLİK SEMİNERİ
EĞİTİMİN TOPLUMSAL TEMELLERİ
TANZİMAT SONRASI TÜRK TOPLUM YAPISINDAKİ DEĞİŞİMLER
SANAYİ DEVRİMİ Sanayi Devrimi ya da Endüstri Devrimi, Avrupa'da 18. ve 19. yüzyıllarda yeni buluşların üretime olan etkisi ve buhar gücüyle çalışan makinelerin.
BİLGİ BAZLI YENİLİKÇİ GELİŞME STRATEJİSİ BAĞLAMINDA TÜRKİYE’NİN KURUMSAL DÖNÜŞÜM İHTİYACI Prof. Dr. Hüsnü ERKAN DEÜ İİBF İktisat Bölümü Yrd. Doç. Dr. Canan.
ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILAP TARİHİ -I
II. MEŞRUTİYET DÖNEMİ.
Dönemlere Ayrılma Her dönüm noktası, hem yeni bir gelişmenin başlangıç noktası, hem de bir önceki gelişmenin doruk noktası olmaktadır.
SEZGİN ÖZTEK ŞEREF AYAN
DEĞİŞME VE EĞİTİM.
ULS1040 Türk Sİyasal HayatI - I
TÜRK MODERNLEŞME TARİHİ
Sosyal Bilgiler BEYLİKTEN DEVLETE
Teknoloji Merkezli Yaklaşımlar
Klasik Sosyoloji Tarihi
Marksizm.
EĞİTİMİN EKONOMİK TEMELLERİ
EĞİTİMİN POLİTİK TEMELLERİ
KARŞILAŞTIRMALI EĞİTİM
Tarih Sosyolojisi-4- Yöntem-1- Tarihsel Materyalizm.
İKİNCİ MEŞRUTİYET DÖNEMİNDE EĞİTİMİN GENEL ÖZELLİKLERİ
19. YÜZYIL OSMANLI DEVLETİ ISLAHATLARI
OSMANLI İMPARATORLUĞU GERİLEME DÖNEMİ ISLAHATLARI SORU PROĞRAMI
TOKİ TURGUT ÖZAL İMAM HATİP ORTAOKULU
5.ÜNİTE: ATATÜRKÇÜLÜK ATATÜRK İLKELERİ KAZANIM TESTİ
EDİRNE’NİN KÜLTÜR VE TURİZM POTANSİYELİ Balkan Yarımadası'nın güneydoğu kesimindeki Trakya Bölgesinde yer alan Edirne, Doğu-Batı ulaşım yolları üzerindeki.
GÜZ-V: ÇAĞDAŞ DÜNYANIN TEMEL KAVRAMLARI Fransız İhtilalını Hazırlayan Sebepler Ortaçağ’da Avrupa (Karanlık çağ) Siyasi yapısı: Derebeylik Sosyal yapısı:
ÜLKEMİZDE NÜFUS / Nüfusumuzun Özellikleri
KUZEY EFTAL SESLİOKUYUCU
ANKARA ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ FAKÜLTESİ SOSYAL HİZMET BÖLÜMÜ
Yrd. Doç. Dr. Ebrucan İSLAMOĞLU
Liberalizmin Tarihsel Kökenleri
. DERS.
Doç. Dr. İhsan ÇAPCIOĞLU 14. Hafta: Sosyal Hayatı Etkileyen Din
TANZİMAT EDEBİYATI’NIN OLUŞUMU
Tarihsel ve ideolojik arka plan
ATATÜRK İLKELERİ
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ
İŞLETME YÖNETİMİNİN TARİHSEL GELİŞİM SÜRECİ
Osmanlı Siyasi Tarihi (Kuruluş ve Yükseliş Dönemi)
TOPLUMSAL BİR BİLİM OLARAK SOSYOLOJİ
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ
İKİ SAVAŞ ARASI DÜNYA VE MİLLETLER CEMİYETİ
Sunum transkripti:

TÜRK MODERNLEŞMESİNİN YAPISAL UNSURLARI DOÇ. DR. SERDAR ÖZTÜRK

Türk Modernleşmesinin Yapısal Unsurları Türk modernleşmesini hazırlayan unsurların en önemli noktalarından birisini, seçkinci dokusu oluşturur. Kendiliğinden oluşmayan fakat büyük ölçüde belirli bir kesimin tarihsel iradesi doğrultusunda ortaya çıkan bir modernleşmedir bu. Kahraman, bu unsurları ayrıntı inceler (15-25) Bu oluşumun erken evresi, Yeni Osmanlılar ile başlar. Kökenlerde Batı’dan aktarılan düşüncelerin yerli kaynaklarla bütünleştirilmesinin önemli etkisi vardır. Batı’da kendisini gösteren düşünce ve siyaset hareketleri, Osmanlı toplumuna doğrudan ve hatta sarsıcı tarzda nüfuz etmişlerdir.

Yapısal Unsurlar Bunda altı parametre üzerinde durmak gerekir. 1) İmparatorluğun Batı karşısındaki gerilemesi artık değiştirilemez, aşılamaz bir noktaya gelip dayanmıştır. Batı’nın sürekli güçlenmesi karşısında Osmanlı modernleşmesinin aktörleri bilgiye ulaşma, onu içselleştirme sürecine girmeyi hedef almıştır. 2) 18. yüzyıl sonunda, Batı, Osmanlı karşısında sadece güçlenmez. Aynı zamanda önemli büyük bir toplumsal değişikliği kendi içinde aşar. Dönüşümün kaynağı 1789 Fransız Devrimi’dir. Osmanlı, bu Devrimi büyük bir endişeyle karşılamıştır. Devrimin nedenleri için Batı’ya bakmaya ve bilgi aktarımı için oraya başvurmaya gerek duyulmuştur. 3) 18. yüzyıl sonu ve 19. yüzyıl, Batı kapitalizminde sıçrama dönemidir. Bu dönemde yeni ekonomiler doğar. Yanısıra sömürgecilik bu dönemde yeni bir evreye ulaşır. Osmanlı da sömürgecilik bağlamında Batı’nın ilgi sahasına girmiştir.

Yapısal Unsurlar 4) Özellikle II. Mahmut döneminden başlayarak İmparatorluğun kurtarılması başlı başına bir sorun olur. II. Mahmut’un bu konuda bulduğu çare kurumsal yenilenmedir. Mahmut, bu amaçla Yeniçeri Ocağı’nı kaldırır ve yerine yeni askeri örgütlenmeye girişir. Askeri yenilenme ise teknoloji ithalatını getirir. Ancak bu teknolojik dönüşüm beraberinde yavaş yavaş ideolojik dönüşümü de getirir. İdeolojik yenilik kurumsal/teknolojik yeniliğe göre daha yavaş seyretse bile sonuçları açısından ilkinden daha kalıcı ve sarsıcı olmuştur (Kahraman, 2008: 16-17). 5) Modernleşme öncelikle asker önceliklidir ve askeri alanda başlamıştır. Askeri yenilikler zamanla sivil eliti de ortaya çıkarmıştır. Bu iki elit arasında ise asker kökenli mühendis ve doktorlar köprü işlevi görmüştür.

Yapısal Unsurlar 6) 1876-1908 arasında kurumsal düzeyde modernleşmenin artması, yeni bir orta tabakanın ortaya çıkmasına yol açmıştır. Kendisine özgü, sınırları olan, ekonomik yeterliliğe ulaşamamış bu orta sınıf, Hasan Bülent Kahraman’a göre “beslenme kaynakları ve zihin telakkileri açısından ‘erken burjuva’ olarak nitelendirilebilir.” (2008: 18). Bu oluşumda iletişim araçlarının gelişmesinin de etkisi vardır. Gazetenin yaygınlaşması, yeni bir kamuoyunun oluşması, okuma alışkanlığının pekişmesi, posta hatlarının, yeni demiryollarının ortaya çıkmasıyla birlikte iletişimin gelişmesi ve iletişim alanında çalışan insani iletişim güçlerinin Anadolu’ya yayılması, modernleşmenin altyapısını hazırlamıştır.

Yapısal unsurlar Özellikle öğretmen okullarının bu dönemde yaygınlaşması ve öğretmen kitlesinin Anadolu’ya dağılması, dönemin ideolojik eğilimlerinin toplumsallaşmasında belki de en önemli unsurlardan birisi olmuştur (18). Bunlar modernleşmenin içsel dinamiklerini oluşturur. Modernleşmenin dış dinamikleri ise kapitalizmin Osmanlı topraklarına girmek istemesi, bu çerçevede Batılı bir hukuk alt yapısının dışarıdan içeriye sokulmasıdır. Böylece modernleşme iradesinin dışında modernleştirme iradesi ortaya çıkmıştır. Böylece Osmanlı-Türk modernleşmesinde bütün süreç yukarıdan aşağıya olmuştur. Sınıfsal ve sosyo-ekonomik zorlayıcı ve dönüştürücü faktörlerin eşliğinde gelişmeyen veya o etkiler altında ortaya çıkan modernleşmenin şu ya da bu bağlamda yetersiz bulunduğu, hızlandırılmak istendiği koşullarda yukarıdan aşağıya modernleşme tek seçenek olmaktadır.

Yapısal Unsurlar Bu süreçte entelektüellerin rolü önemlidir. Ancak entelektüellerin sahip olduğu yenilikçi düşüncelere ulaşması Batı’daki bilgi stoğunun diğerine aktarımıdır. Ancak entelektüeller süreç içinde modernleşmenin daha ileriye götürülmesi ya da mevcut kurumsal yapılar içinde sorunlar olduklarını kavramaya başladıklarında devletle gerilimli ilişkiler içine girdiler. Osmanlı yönetici kesimleri ise entelektüellere bu noktadan sonra oldukça sert tepki gösterdi. Entelektüellerin bizatihi varlıkları dahi bir karşı-otorite kaynağı olarak değerlendirilmekteydi. Özellikle Yeni Osmanlılar’dan sonra bazı entelektüeller amaçlarının toplumu eğitmek olduğunu savunurlarken bazıları da hedeflerinin bilgi temelinde bir iktidar mücadelesi başlatmak olduğunu savundular.

Yapısal Unsurlar Osmanlı yönetim sisteminde yöneten, amir olan, hiyerarşide kendisini çoban olarak nitelendirme hakkını elinde tutmaktaydı. Entelektüeller, farklı bir kesim olarak ortaya çıkınca ve kendilerini bir kaynağı Ansiklopedistlerde bulunacak biçimde halkı “aydınlatmak”la yükümlü sayınca, aynı muhakemenin devreye girmesi ve bu defa kendilerini zımnen ‘çoban’ olarak görmeleri kaçınılmazdı. Bu yaklaşım Cumhuriyet modernleşmesine de aktarılmıştı.

Yapısal Unsurlar Özetlersek, Osmanlı-Türk modernleşmesinde ilk unsur teknik veya teknolojik dönüşümdür. Ancak bu altyapısal düzeyde değil üstyapısal düzeyde teknik ve teknolojik dönüşümdür. Bu dönüşüm beraberinde ideolojik dönüşümü getirir. Teknik ve teknolojik birikimi aktarıldığında yavaş yavaş anlayışta ve kültür hayatında değişiklikler baş göstermeye başlar. Teknik ve teknoloji yansız değildir, girdiği yerde yeni anlayışlar, yeni siyasal yaklaşımların ortaya çıkmasına vesile olur. (Örneğin Facebook ve Twitter ağları sayesinde Arap ülkelerindeki kültürel ve idelojik düzeydeki değişiklikleri düşününüz.)

Egemenlik Tartışması Osmanlı modernleşmesi diğer bütün modernleşmelerde olduğu üzere bir egemenlik sorunu etrafında kuruldu. Şinasi’ye kadar olan entelektüeller, otoritenin ve egemenliğin kaynağının merkezi iktidarda olmasına fazla karşı çıkmamışlardır. Şinasi’den başlayarak bu konuda kırılma başlar. Sürecin tamamlanma noktası Cumhuriyet döneminde egemenliğin kaynağının söylemsel ve fiili düzeyde gökyüzünden yeryüzüne indirilmesidir. Egemenlik tartışması, sekülerleşmenin de başlangıcını oluşturur. Siyasal modernleşmede egemenliğin meşruiyetinin kim olduğu sorusu kritik bir sorudur.

Erken Türk Modernleşmesinin Kaynakları 1) Pozitivizm ve Ampirist Bilgi. 1885’te İttihad ve Terakki Cemiyeti’nin kurulmasıyla Osmanlı modernleşmesi erken dönemini tamamlar. Uzun mücadelelerden sonra Anayasa ilan edilmiş (1876) ve II. Abdülhamid ile birlikte kurumsal modernleşme süreci hızlanmıştır. Bunun toplumsal sonuçları sonraki yıllarda görülecektir. Anayasa askıya alınsa bilinse bile özgürlük düşüncesi aydınlar arasında yok olmamıştır. En somut gösterge 1885’te Tıbbiye’de öğrencilerin bir araya gelip, Osmanlı İttihat ve Terakki Cemiyeti’ni kurarak mücadeleye başlamışlardır.

Kaynaklar Bu hareket, temelde pozitivist ve ampirist anlayıştan beslenir. Pozitivizm, duyularımızla algıladığımızın biliminin yapılmasına önem verir. Temelde evrimcidir, belirli bir düzen içinde toplumun değişmesini öngörür. Ampirizm ise yine görüngüler üzerinde yoğunlaşan, deneyi ve gözlemi merkeze alan bir bir anlayıştır. Bu anlayışlara göre toplum da bir organizma gibi incelenebilir, dönüştürülebilir. Toplumu bir organizma gibi ele alır bu yaklaşımlar. Bu düşünceye göre, pozitif bilimler ve ampirik yaklaşım toplumsal dönüşümün anahtarıdır.

Kaynaklar 2) Değişim-Aynılık: Batı modernleşmesinde eskilik ve yenilik savaşı daha keskindir. Bu savaşta aydınlar ya eskici ya yenici konumda yer almışlardır. Oysa Osmanlı modernleşmesinde durum böyle değildir. Özellikle Osmanlı-Türk modernleşmesinin başlangıç döneminde eski-yeni kavgası benzer bir özellik göstermez. Yeniler eskiye olan bağlılıklarını dile getirirler. Eskinin ayağa kaldırılması, yeniden atağa geçmesi için yenileşmenin gerekliliği savunulmaktadır. Yenilik, Cumhuriyet modernleşmesine kadar hiçbir şekilde kopuş olarak ele alınmamıştır. Cumhuriyet modernleşmesi bu anlamda kopuşu temsil eder. Toplumun nizam içinde tedricen yani yavaş yavaş değişmesi esastır Cumhuriyet modernleşmesine kadar. Düzen içinde ilerleme ise pozitivizmin temelidir.