BU YAZIYI KALEME ALAN EMEKLİ ASTSUBAY OKTAY YILDIRIM, GÜNEYDOĞU'DA YILLARCA ÇARPIŞMIŞ YİĞİT VE KAHRAMAN BİR TÜRK EVLADIDIR. KENDİSİ DE GÜNEYDOĞU GAZİLERİNDEN.

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
BU YAZIYI KALEME ALAN EMEKLİ ASTSUBAY OKTAY YILDIRIM, GÜNEYDOĞU'DA YILLARCA ÇARPIŞMIŞ YİĞİT VE KAHRAMAN BİR TÜRK EVLADIDIR. KENDİSİ DE GÜNEYDOĞU GAZİLERİNDEN.
Advertisements

“Şemdinliyi bileniniz var mı? “Şemdinliyi bileniniz var mı? Ya da hiç gitmişliğiniz? Ya da hiç gitmişliğiniz? Otuz iki virajları aşıp, kaymakam çeşmenin.
GELENEK VE MODERNLİK ARASINDA GENÇLİK Giriş Araştırma Yüz yüze anket yöntemi kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Araştırmanın amacı, Gelenek ve Modernlik.
Evet arkadaşlar şimdi ben size bir kaç metin vereceğim. Size de anladıklarınızı soracağım.
GİRİŞ ETKİNLİĞİ Aşağıdaki sorularla ilgili düşünceleriniz nelerdir? Yağmur niçin yağar? Sıcak havalarda yağmur yağarken, soğuk havalarda kar yağmasının.
Babam Beni Hiç Sevmedi... Balıkesir'de Asma Ağacı Ve Anılarım.. Kısa Öykü.
MATTA 17. İSA’NIN GÖRÜNÜMÜ DEĞIŞIYOR Altı gün sonra İsa, yanına yalnız Petrus, Yakup ve Yakup'un kardeşi Yuhanna'yı alarak yüksek bir dağa çıktı. Onların.
Higgs bozonu nedir? Hasan AVCU. Evrenin başlangıcı kabul edilen Büyük Patlama'nın hemen saniyenin milyonda biri kadar ertesinde ilk parçacıklar da etrafa.
CÜMLE ÖGELERİ Cümle, bir duyguyu, düşünceyi veya olayı anlatan sözcük ya da sözcükler topluluğudur. Cümlede her sözcüğün bir görevi vardır. Cümlede görevli.
AHİLİ K Güçlü bir sivil toplum örgütü. ESKİ BİR SİVİL TOPLUM ÖRGÜTÜMÜZ; AHİLİK Bilindiği gibi Türklerin tarih sahnesine çıkışı neredeyse insanlık tarihi.
1. GRUP PUANI 2. GRUP PUANI SORUYU GÖR SORUYU GÖR.
Sağlıklı Yaşama Kılavuzu Merhaba, işte bu yeşilcan! Sağlıklı olan ne varsa yapar. Zararlı olan her şeyle savaşır. Kötülerin düşmanı, iyilerin dostudur.
BİLGİ YARIŞMASI 5. SINIF Hazırlayan: Mustafa AKKAŞ 5-A Sınıf Öğretmeni Hazırlayan: Mustafa AKKAŞ 5-A Sınıf Öğretmeni Başarılar dilerim.
AKIL (ZİHİN) HARİTASI.
AYNUR ŞİMŞEK İŞLETME YÖNETİMİ PROGRAMI ÖNÜNÜZDEN ÇEKİLİN.
 Cümlede, eylemin nesne alabilip alamamasına ya da öznenin, eylemde bildirilen işle ilgili olarak gösterdiği özelliğe eylem çatısı denir. Dolayısıyla,
BİLGİ ve VERİ GÜVENLİĞİ
Her gün şehit haberleri duymaktan yüreğimizde açılan yaralar bir türlü kabuk bağlamıyor. Bu son olur ümidimizi de yitirttiler bize. Bölgenin en büyük.
VERİMLİ DERS ÇALIŞMA YOLLARI Zeynep KAHYA Rehber Öğretmen.
Hazırlayan:Yasin Tantürk,Alaattin Dalkıran
VERİMLİ DERS ÇALIŞMA NASIL OLUR? EYYÜBİYE REHBERLİK VE ARAŞTIRMA MERKEZİ.
M Ü ŞRİKLERİN BOYKOT İLÂNI. Mekke m ü şrikleri, İslâm n û runun s ö nmesi i ç in, ellerinden gelen her şeyi yaptılar. Alay, hakaret ve işkencenin her.
Şehit Öğretmenlerimize Tıklamadan, sesli izleyiniz.
ŞOK HABER YAZILARI M.ŞAHİN. Haber Yazıları ile ilgili bazı terimler: Gazete: Politika kültür, ekonomi ve daha başka konularda haber ve bilgi vermek için.
Yıllar önce bir Millî Eğitim Bakanı’nın makam odasının kapısı çalındı. İçeriden kararlı ve tok bir ses, ''Girin'' diye seslendi. Oldukça mütevâzı’ döşenmiş.
40 ALTIN. Küçük Abdulkadir okumak, bilgili, kültürlü bir insan olmak istiyordu. Annesi, babasından kalan 40 altını kıyafetinin koltuğunun altına dikti.
1. Aşağıdakilerin hangisinde yanıt cümlesi, dönüşlülük zamiridir? A) Hangilerinin durumu iyi? Bazılarının. B) Kimin saçları daha uzun? Bunun. C) Kaçının.
İlkokul Yeşilcan’la Zararsız Teknoloji.
HABERLE İLGİLİ BAZI KAVRAMLAR
KÜÇÜK İTFAİYECİ lütfen sesi açıp Tıklayınız..
B E D İ A C E Y L A N G Ü Z E L C E "Devrim, kadınların gözlerinde başlar. Bir kadın gözlerini deviriyorsa, bir şeyler değişecektir.’’
4 oğul 4 mevsim... SLAYTCAFE.COM
BİLGİ PAYLAŞIM ARAÇLARI
BİR KAHRAMAN DOĞUYOR / Mustafa Kemal Atatürk’ün Öğrenim Hayatı
TAHTA ÇANAK Haz. İlknur Eryiğit DEM 2011.
Aile İçi İletişim İle Çocuğunuzun Sorunlarını Çözebilirsiniz!!!
AÇIKLAMALAR Su Festivali Raporlama Şablonu’na hoşgeldiniz. Ülkenizde Su Kaşifi finalisti olabilmeniz için öncelikle bu dokümanı doldurarak başvurunuzu.
15 TEMMUZ YAŞANANLAR ŞEHİTLER SUÇLULAR ANASAYFA.
Teknoloji Bağımlılığı ve Güvenli İnternet Kullanımı
tarih: 21 Mart Diyarbakır
FİİLLERDE ÇATI.
REHBERLİK SERVİSİ.
BİLGİ GÜVENLİĞİ Bilgi Gizliliği ve Güvenliği Zararlı Yazılımlar
BEYAZ BULUT YAĞMUR OLMAK İSTEDİ
BİLGİ GÜVENLİĞİ Bilgi Gizliliği ve Güvenliği Zararlı Yazılımlar
Meksika'da Inka tapınaklarına çıkmak isteyen Avrupalı bir grup arkeolog,  birkaç yerli rehberle yola koyuluyor. Dağın tepesindeki tapınaklara giden  uzun.
BİLGİ PAYLAŞIM ARAÇLARI
CÜMLE TÜRLERİ YÜKLEMİNİN TÜRÜNE GÖRE Fiil Cümlesi
OKULA UYUM ve VELİLERE ÖNERİLER
DÜRÜSTLÜK ÜZERİNE BİR HİKAYE
KELİME-SÖZCÜK NEDİR? Cümlenin anlamlı en küçük birimlerine ya da tek başına anlamı olmadığı hâlde cümle içinde anlam kazanan anlatım birimlerine kelime.
Yaşlılar için felsefe George Carlin 102 yaşında (Sevimli bir ihtiyarcık) TÜRKÇEYE ÇEVİREN : ONUR AYANGİL SONUNA KADAR OKUMAZSANIZ, YAŞAMINIZDAN BİR GÜN.
DERS ÇALIŞMAK MI???.
Kırınım, Girişim ve Müzik
BÖLÜM 1 Kuvvet ve Hareket. BÖLÜM 1 Kuvvet ve Hareket.
Bir Bakan Ve İki Çocuk.
BİLGİ GÜVENLİĞİ Bilgi Gizliliği ve Güvenliği Zararlı Yazılımlar
Çocuklarımız İçin Düşünün
2-B İnternet Anketi Sibel Payaslı.
6.SINIF 8.ÜNİTE DÜNYA’MIZ AY VE YAŞAM KAYNAĞIMIZ GÜNEŞ AY’IN EVRELERİ
"Merhaba sevgili izleyiciler. İşte size ilginç bir yarışma haberi daha
Bu bir gizli eğitimdir…
KİPER’İN DOĞUM GÜNÜ.
KELİME TÜRLERİ FİİLLER.
"Merhaba sevgili izleyiciler. İşte size ilginç bir yarışma haberi daha
Bilinçli ve Güvenli İnternet Kullanımı
6. Sınıf 3. Ünite: ZARARLI ALIŞKANLIKLAR
Hicret Olayı.
Aşk: Ölüm kadar masum değil !!!
ПРИЛОЗИ.
Sunum transkripti:

BU YAZIYI KALEME ALAN EMEKLİ ASTSUBAY OKTAY YILDIRIM, GÜNEYDOĞU'DA YILLARCA ÇARPIŞMIŞ YİĞİT VE KAHRAMAN BİR TÜRK EVLADIDIR. KENDİSİ DE GÜNEYDOĞU GAZİLERİNDEN OLAN VE ÜSTEĞMEN RÜTBESİNDE İKEN ORDUDAN AYRILAN HAKAN EVRENSEL‘ İN "YER EKSİ İKİ“ ADLI ROMANINDA ANLATTIĞI GERÇEK KAHRAMANLARDAN BİRİDİR. GÖREVİ GEREĞİ YERİNDEN AYRILMADAN SAATLERCE BUZLU SUDA KALMASI NEDENİYLE DONAN AYAKLARI KESİLMİŞ VE BU NEDENLE ZORUNLU OLARAK MALULEN EMEKLİ EDİLMİŞTİR. AŞAĞIDAKİ YAZISI YENİ HAYAT DERGİSİNDEN ALINTIDIR…

Her sabah uyandığınızda size merhaba diyen efkâr tepeyi, gomane tepeyi gezdiniz mi karış, karış? Şemdinliyi bileniniz var mı? Ya da hiç gitmişliğiniz? Otuz iki virajları aşıp, kaymakam çeşmenin soğuk suyunu hiç içmişliğiniz var mı?

Mayına basan aracın içinden, tam on dört metre uzağa fırlayan bir arkadaşınız oldu mu sizin? “Yenge vallahi az önce yanımda oturuyordu, şimdi dışarı çıktı” diye yalan söylediniz mi karısına? Dükkânına girip alışveriş yaptınız mı bir esnafın?

Gomane tepenin zirvesinden, içinde eşinizin, çocuğunuzun bulunduğu lojmana doğru yanarak gidip evinizin duvarında patlayan rpg-7 ‘leri izlediniz mi siz? Ama yine de bulunduğunuz görev yerini terk etmeden, acaba öldüler mi, yaralandılar mı, diye sabaha kadar hiçbir haber alamadan beklediniz mi?

Ben bu insanlar rahat uyusun diye buradayım, ama neden benim aileme saldırıyorlar diye düşündünüz mü hiç. Evinizin roketlendiği mahalleden ve hatta roketin atıldığı, makineli tüfeğin yanı başında çalıştığı evin sakinlerinden, vallahi biz bir şey görmedik dediklerini duydunuz mu kulaklarınızla?

Her şeye rağmen deyip görevinize devam ettiniz mi? O patlamalardan dolayı yıllardır psikolojik tedavi gören bir çocuğunuz veya çocuğu bu yüzden tedavi gören bir tanıdığınız oldu mu? Hiç böyle bir babanın veya Annenin yüz ifadesini gördünüz mü?

Tabancanızı evinizde bırakıp “bir şey olursa, eve girmeye çalışırlarsa gerekeni yap, son iki mermiyi de kendinize ayır, ellerine sağ geçme” diyerek her defasında eşinizle helalleşip çıktınız mı evden, ya da böyle bir tanıdığınız oldu mu?

Sürekli telsiz anonslarını dinlediği için, ilk kurduğu cümle “atışlar normal” olan bir çocuğunuz oldu mu sizin? Lojmanın emniyetini sağlayan silahlı nöbetçilerin yanında mı oynadı çocuklarınız ve uzaktan dahi gelse, her silah sesinde o çocukların evlere, mevzilere nasıl koşturduğunu, koşarken düşenlerin nasıl yerlerde sürüklendiğini, nasıl hıçkırarak ağladıklarını gördünüz mü hiç?

Bu gün yaşanan olayların, ilk olduğunu mu sanıyorsunuz? Bunları yapmadı ve yaşamadıysanız eğer, orası hakkında bildiklerinizin hiç bir kıymeti harbiyesi yoktur efendiler.

Affedersiniz bu kadar net konuşmak istemezdim ama ne yazık ki sabrım tükendi artık.

Siz oturduğunuz ceylan derisi koltuklarda belki farkında değilsiniz, belki de umurunuzda değil ama orada görev yapan insanların öncelik sıralarında, ailelerinden önce vatanları geliyor, yeminleri geliyor. İşte bu yüzden mevzilerini terk edip ailelerinin yanına koşmuyorlar.

Biz de onun için koşmadık zamanında görevimizi bırakarak Biz de onun için koşmadık zamanında görevimizi bırakarak. Yüreğimiz titreyerek bekledik ama görevimizin başında, dağda, hudutta bekledik efendiler, görevimiz bitene kadar bekledik.

Bu insanlar tüm bunlara vatanları için, üstüne el koyup yemin ettikleri bayrakları için katlanıyorlar, sizin başınızın üzerindeki, ama nasıl sağlandığını bile bilmediğiniz egemenlik örtüsünün bekası için katlanıyorlar. Peki, onlar bu şartlar altında görev yaparken siz veya sizden öncekiler bu fedakârlıklara liyakat gösterebilmek için, geçmişte ne yaptınız? Şimdi ne yapıyorsunuz?

Anıtlaştırılan terörist mezarlarının hesabını mı soruyorsunuz? O cenaze araçlarının görevlendirme emrinde kimlerin imzasının olduğunu mu araştırdınız? Başbakana güç gösterisi yaparak “uçaklardan ve validen hoşlanmadık, ayrıca dağdakilerden vazgeçmeyiz” diyenlere mi hesap sordunuz yoksa?

Ya bütün kutsal değerlerimize söverek ayaklanan kalabalıklar, onlara devletin varlığını mı hissettirdiniz? Baldırı çıplak peşmergelerden tutun da, Danimarkalısından, Hollandalısından, Rum'undan duyduğunuz her türlü hakaret ve aşağılamaya cevap mı verdiniz?

Roj TV muhabirlerinin nasıl olup ta olaylardan 3 dakika sonra canlı yayın yaptığını mı buldunuz? Bir el bombasının nasıl olup ta o kadar hasar medyana getirdiğini mi, Almanya ile yapılan telefon konuşmasını mı, o kalabalığın nasıl bir anda örgütlendiğini mi, araştırdınız?

Arabası parçalanarak yakıldıktan sonra, şerefsizce ve insafsızca dövülerek komaya sokulan uzman çavuşu mu, evi kurşunlanan polisi mi, okulunda tartaklanıp kovalanan asker çocuklarını mı, araştırdınız? Bütün bu eylemleri kimin planladığını ya da organizasyonu kimin veya kimlerin yaptığını mı, o gün halkı sürüsünü idare eden bir çoban maharetiyle kimlerin idare ettiğini mi araştırdınız?

Hayır, bunların hiçbirisini yapmadınız. Siz ne yaptınız peki?

Sizin farkında bile olmadığınız değerler için orada görev yapan bir astsubay ve bir uzman çavuş bulup, sonra bütün aydıncıklar, sağduyucular, mozaikçiler, üst kimliği, yan kimliği, alt kimliği olanlar ve hatta kimliksizler, sonra dalkavuklar, sendikacılar, susurluk paranoidleri, Soroscular, hülasa ne idüğü belirsiz, ne kadar adam varsa etrafınızda, bila istisna topunuz bir koro nizamında toplanıp, koroyu kimin yönettiğine bile bakmadan -ki ben bundan emin değilim- Vurun Kahpeye konseri verdiniz.

Yanlış şarkıyı çalıyordunuz ama çaldınız, sesler, akortlar, notalar hep bozuktu ama yinede çaldınız, orkestra şefi, müzik demişti nasılsa. Şimdi yapılan araştırmalar neticesinde şu anda bile kuvvetle muhtemel olan sonuç çıkarsa ki bu sonuç, olayların altından terör örgütü ve onunla beraber bazı gizli servislerin çıkmasından doğacak sonuçtur, o vakit ne yapacaksınız?

Allanıp pullanıp önüne çıkarak, tek tek arzı endam ettiğiniz o basına (!) bu defa ne söyleyeceksiniz? Acaba yapacağınız hangi açıklama ile durumu kurtarmaya çalışacaksınız? Bir açıklamanız var mı efendiler? Daha doğrusu bir B planınız var mı?

Ama bana sorarsanız, sizin minik kafalarınızı böyle şeylerle yormanıza gerek de yok zaten. Zira sizin adınıza orkestra şefi düşünür, besteler, önünüze koyar ve size de yine icra-i sanat etmek kalır ki bu, yani başkalarının bestelerini okumak zaten sizin en iyi yaptığınız şey değil midir? Ne demişler gözlerimi kaparım, vazifemi yaparım.

Yapın efendiler; vazifenizi yapın, hem de gözünüz kapalı yapın. Açarsanız gözünüzü belki Türk Bayrağına sarılı tabutları görürsünüz, ağlayan ailelerini, yetim çocuklarını görürsünüz de vicdanınız depreşir, vazifeniz yarım kalır. Sonra ne der Avrupalı, değil mi?

Hatta bakın ne diyeceğim; asın gitsin o astsubayla uzman çavuşu, Şemdinliyi, Yüksekovayı, Hakkâri’yi de Belediye Başkanlarına teslim edin, seçilmiştir nihayet atanmış değil. Öyle Valiye filan da gerek yok canım, boşa zahmet. Tayin et, beğenmediler değiştir, ne lüzum var efendim. Bir Belediye Başkanı ile ulemadan bir zat-ı muhterem yeter de artar bile.

Siz de bu arada sanatsal sergiler açın, fotoğraf çekin, resim yapın, medeniyetleri buluşturun, dinlere diyalog kurdurun. Değil mi ki ateş düştüğü yeri yakar. Ateş sizin yüreğinize mi düştü sanki? Bölen bölsün, satan satsın, Avşarı da ayırsınlar, Yörüğü de ayırsınlar, Dadaşı da, Sarışını da, Esmeri de.

Şehirleri, köyleri, mahalleleri hatta ev ev ayırsınlar Türk Milletini, size ne gam efendiler. Siz fotoğraf çekmeye devam edin. Fakat unutmayın ki bir gün sizin de bir fotoğrafınızı çeken çıkar elbet. Ama o fotoğraf hangi salonlarda, nasıl teşhir edilir bilemem. Malum ya yaşlı tarih; fotoğrafları çekilip, tozlu sayfalarında bir yerlere asılmış liderlerin, fotoğrafları ile doludur.

VARLIĞIM TÜRK VARLIĞINA ARMAĞAN OLSUN… OKTAY YILDIRIM 27 Kasım 2005