Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

TÜRKİYE KARGO VE KURYE SEKTÖRÜ SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "TÜRKİYE KARGO VE KURYE SEKTÖRÜ SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ"— Sunum transkripti:

1 TÜRKİYE KARGO VE KURYE SEKTÖRÜ SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
OCAK 2017

2 Türkiye Kargo-Kurye pazarında özel sektör işletmeleri
SEKTÖR TANITIMI Türkiye Kargo-Kurye pazarında özel sektör işletmeleri 4925 sayılı Karayolu Düzenleme Kanunu ve 6475 sayılı Posta Hizmetleri Kanunu kapsamında en az iki lisans alması zorunlu olan ve ülkemizde faaliyet gösteren çok uluslu bir çok Dünya firması ile rekabet etmekte olan Kargo-Kurye firmalarımızın bugün geldikleri noktada ve erişebilirliği aşağıda bulunan tabloda açıklanmaktadır. ( Ptt verileri hariç) Özel Sektör istihdamı ( kişi) Özel Sektör araç parkı (adet) Özel Sektör sabit hizmet noktası (adet) Günlük adres ziyareti 7,5 Milyon (adet) Günlük mesafe erişimi 5 Milyon (km)

3 1) Teslimat süreleri Mevcut durum: Gerekçe ve önerimiz :
KTY-madde 43/11 : M ve P türü yetki belgesi sahipleri; teslim aldıkları eşyayı, teslim aldıkları günden itibaren, il içi taşımalarda en geç 2 gün, yurtiçi taşımalarda en geç 3 gün, uluslararası taşımalarda ise en geç 15 gün içinde taşımak ve bu süreler içinde teslimat şekline uygun olarak alıcısına ulaştırmakla yükümlüdürler. Gerekçe ve önerimiz : Belirtilen teslim süreleri denetleyiciler tarafından takvim günü olarak yorumlanmaktadır. Bu da sürenin hafta sonu ve resmi tatil günlerine denk gelmesi halinde sorunlara yol açmaktadır. Yurtiçi taşımalarda, çıkış ve varış noktası arasındaki mesafeye bakmaksızın ülkenin her yeri için aynı teslim süresinin öngörülmesi uygun bir düzenleme değildir. Ayrıca sektörde serbest rekabet koşulları geçerli olup tekele tabi bir hizmet söz konusu değildir. Bu nedenle yetki belgesi sahiplerinin ülkenin her yerine hizmet vermesi zorunlu olmayıp, bu kapsamda kendi belirlediği bazı bölgelere de haftanın belli günleri hizmet verme imkanı açıkça tanımlanmalıdır.

4 1) Teslimat süreleri (devam)
Sözleşme serbestisi gereği yetki belgesi sahibine kendi taşıma süresini belirleyerek tüketicilere ilan etme ve ilandaki şartları kabul ederek yetki belgesi sahibini tercih eden müşterilerle çalışma imkanı tanınmalı, idari denetim de bu ilan ve sözleşmelerdeki taahhütler baz alınarak yapılmalıdır. 4925 sayılı Kanunun 6. Maddesinde “ Yolcu ve eşya taşımaları, kanunlara ve taşımacı ile yolcu ve gönderen arasındaki sözleşmelere uygun olarak yapılır.” hükmü yer almaktadır. Esasen kanundaki düzenleme de sözleşmenin baz alınması yönündedir. Kanunda teslim sürelerinin Yönetmelik ile belirleneceğine dair düzenleme bulunmamaktadır. Bu nedenlerle işbu Yönetmelik maddesinin 10. fıkrasında C2, C3, K1, K3, L türü, N türü ve R türü yetki belgesi sahiplerinin bir süre taahhüdünde bulunmaları ve taahhüt ettikleri sürelere uymaları yönünde düzenleme mevcuttur. Belirtilen düzenleme uygun bir düzenleme olup, M ve P türü yetki belgesi sahipleri de bu fıkraya eklenmelidir.

5 2) CEZALAR Mevcut durum : Gerekçe ve önerimiz :
KTY -42/m’ nci maddesinin onuncu fıkrasına aykırı hareket edenlere, zarar görenin tazmin hakkı saklı kalmak üzere, 10 uyarma cezası verilir. Gerekçe ve önerimiz : (KTY-42/m) İdari yaptırımların amacı cezalandırmak değil, bozulan kamu düzenini sağlamaktır. Bu nedenle hasar/zıya halinde taşıyıcının müşterinin mağduriyetini gidermesine rağmen ve kamu zararına yol açılmamasına rağmen idari yaptırım uygulanması ceza hukuku ilkelerine uygun bir düzenleme değildir. Bu hususta emsal düzenleme olarak Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Posta Sektöründe İdari Yaptırım Yönetmeliğinde düzenlemeler incelenebilir. İlgili Yönetmeliğin 72. maddesinde zararın varlığı, haksız ekonomik kazancın varlığı, iyi niyetin varlığı gibi unsurlar yaptırım kriteri olarak belirlenmiştir. Diğer yandan uygulamada özellikle hasar gibi durumlarda hasarın sebebine bakılmaksızın idari yaptırım uygulandığı görülebilmektedir. Halbu ki 6102 sayılı TTK’ nın 878. Maddesinde taşıyıcının sorumlu olmayacağı durumlar(örneğin ambalaj yetersizliği) sayılmış olup burada sayılan sorumsuzluk haller mevcut olmasına rağmen idari yaptırım uygulanması kanuna aykırıdır. Karayolu Taşıma Kanununun 36. Maddesinde burada hüküm bulunmayan hallerde TTK’nın uygulanacağı belirtilmiştir. Bu nedenle taşıma mevzuatının bütüncül olarak ele alınması gerekmektedir.

6 2) CEZALAR (devam) Mevcut durum : Gerekçe ve önerimiz :
(KTY Madde 79/1) Kanunda öngörülen idari para cezaları, Kanunda ve bu Yönetmelikte düzenlenen uyarma, geçici durdurma ve iptal gibi idarî müeyyidelerin uygulanmasına engel teşkil etmez. Gerekçe ve önerimiz : Aynı vakıa için hem Kanunda öngörülen yaptırım hem de Yönetmelikte öngörülen yaptırım olmak üzere mükerrer yaptırım uygulanmakta bu da mağduriyete yol açmaktadır. Aynı vakıa için birden fazla ceza düzenlenmemesi adına kanunda idari para cezasına bağlanan aykırılıklar ile ilgili yönetmelikte düzenlenen uyarı cezaları kaldırılmalıdır.

7 3) Yetki belgesi çeşitliliğinin azaltılması
Mevcut durum ve önerimiz: Firmalar iştigal sahalarına göre değişik tiplerde araçları filosunda bulundurmaktadır. Ancak araç tip ve cinslerine göre farklı yetki belgelerine kayıt etme zorunluluğundan bir çok yetki belgesi alınması/bulundurulması zorunluluğunda kalmaktadırlar. Tüm araçların kaydedilmesi imkanına sahip tekbir yetki belgesinin alınarak yetki belgesi karmaşasına son verilmelidir.

8 4) ACENTELERE BİRDEN FAZLA İŞYERİ
AÇMA HAKKI VERİLMESİ Gerekçe ve önerimiz : Yetki belge sınırları il bazında belirlenmiş olarak yapılmakta olan uygulamada M2 ve P2 belge sahibi firma ile yapılacak sözleşme ile aynı kişi ve/veya firmaya birden fazla acentelik yapma hakkı verilmemektedir. Diğer bir deyişle G3 yetki belgesi sahibi bir kişi ve/veya şirkete Acentelik Yetki Belgesi bir kere verilmekte ikinci bir acentelik yapma hakkı verilmemektedir. Özetle: G3 sahibi firma, sadece bir ana firma ile (P2,M2,M3) sözleşme yapabilir. Bir ana firma, G3 sahibi bir firma ile, birden fazla bölge için sözleşme yapabilir” veya “G3 sahibi firma, birden fazla bölgede faaliyet gösterebilir, veya birden fazla bölge için G3 belgesi alabilir.”

9 5) ÖZMAL/SÖZLEŞMELİ ARAÇ ORANLARI ve LEASİNG İLE ALINAN ARAÇLARIN ÖZMAL SAYILMAMASI
Gerekçe ve önerimiz : Özmal ve sözleşmeli taşıt oranları M2 ve P2 yetki belgesi sahibi firmalar için 1’e 10 iken, 1’e 4’e düşürülmüştür. Daha önce belirtmiş ve eleştirmiş olduğumuz leasingli araçların sözleşmeli taşıt sayılması uygulamasından sonra bir de bu oranların düşürülmesi üye firmalarımızı çok zor durumda bırakmaktadır. Zira sektörde kullanılan araçların kullanım ömrü 3-5 yıl olup bu sürelerin hitamında araçların yenilenmesi zarureti ortaya çıkmaktadır. Bu yenilemenin leasing yoluyla yapılamamasına sebep olan leasingli araçların sözleşmeli taşıt sayılması ve sözleşmeli taşıt oranının düşürülmesi yolundaki uygulamalar sektör gerçekleri ile bağdaşmamaktadır. Ayrıca bu uygulamalar piyasadan temin edilen sözleşmeli araçların da iş imkanlarının kısıtlanması anlamını taşımakta, piyasada atıl duran araçların kiralanamaması, bu araçlar var iken firmalarımızca gereksiz nakit yatırım yapılması ve bu yolla ithal edilen araçları artması sonucu ülkemiz ekonomisine de büyük zarar verilmesine yol açmaktadır.

10 6) KARGO ACENTE ve ŞUBELERİNE TARİFE ASILMASI VE GÖRÜLMÜŞTÜR ŞERHİNİN KALDIRILMASI
Mevcut durum : (1)Tarifeli yolcu ve kargo taşımaları ücret tarifesine tabidir. (2)Tarifeli yolcu ve kargo taşımaları ile ilgili ücret tarifeleri, yetki belgesi sahiplerince geçerlilik süresi de belirtilmek suretiyle hazırlanır. Bu ücret tarifelerinin uygulamaya konulmasından önce, yetki belgesi sahiplerince Bakanlıktan “görülmüştür” şerhinin alınması zorunludur. (3) Yetki belgesi sahipleri “görülmüştür” şerhi alınmış ücret tarifelerini görülebilecek şekilde işyerleri, terminal ve bilet satış yerleri ile kargo kabul/dağıtım yerlerine asmak, ayrıca bir örneğini yolcu taşıması yapan taşıtlarında bulundurmak zorundadırlar. (4) Ücret tarifeleri aynı hat ve güzergah üzerinde gidiş ve dönüşte aynı olur. Aynı hat ve güzergah üzerinde gidiş ile dönüş için değişik ücret tarifesi uygulanamaz. (5) Yetki belgesi sahipleri tespit edilmiş ücret tarifelerinin üzerinde ücret alamaz ve % 30’dan fazla indirim uygulayamazlar. Ancak, tarifeli yolcu taşımacıları önceden Bakanlıktan izin almak sureti ile belirli bir süre için, sefere çıkardığı taşıtının toplam koltuk sayısının % 10’unu aşmayacak sayıdaki koltuk için herhangi bir orana tabi olmaksızın özel indirim uygulayabilirler. (5) (Değişik - R.G.: / m.21) Yetki belgesi sahipleri tespit edilmiş ücret tarifelerinin üzerinde ücret alamaz ve % 30’dan fazla indirim uygulayamazlar. Ancak, tarifeli yolcu taşımacıları önceden Bakanlıktan izin almak suretiyle yılda bir kez ve 4 ayı geçmemek üzere, sefere çıkardığı taşıtın toplam koltuk sayısının % 10’unu aşmayacak sayıdaki koltuk için % 30 indirim sınırlamasına tabi olmaksızın özel indirim uygulayabilirler.

11 6) KARGO ACENTE ve ŞUBELERİNE TARİFE ASILMASI VE GÖRÜLMÜŞTÜR ŞERHİNİN KALDIRILMASI (devam)
Gerekçe ve önerimiz : Posta Hizmetleri kanununun yürürlüğe girmesi ile birlikte bu madde işlevsiz kalmıştır. Göndericisi tarafından kargo Şube ve acentelere 30 kg üstü gönderiler çok nadir görülmektedir. Bu nedenle atıl durumda görülen uygulamanın bürokratik sürecin kaldırılması önerilmektedir.

12 7) KARGO TESLİM VE KABULLERİNDEN KAÇINMANIN CEZASININ KALDIRILMASI
Mevcut durum : Madde 9-(1) Yetki belgesi sahipleri, almış oldukları yetki belgesi kapsamına giren hizmetlerini, hizmetin ifasını imkânsız kılan yasal mücbir sebepler dışında yapmaktan kaçınamazlar. Bu hizmetlerden ayırım yapmaksızın herkesin yararlanmasını ve hizmetin sürekliliğini sağlamak zorundadırlar. Gerekçe ve önerimiz : M2-M3 yetki belgesi sahiplerinin hizmet alanları ve teşkilatlanma kriterleri mevzuatta açıklanmıştır. Posta Hizmetleri kanununda ise yetki belgelerinin Ulusal ve Bölgesel olarak yer almaktadır. Evrensel hizmet yükümlüsünün Ptt olduğu düşünülerek bu maddenin/ceza uygulamasının kaldırılması gerekmektedir.

13 8) ALICI ADRESTE GÖNDERİYİ YAPAN KİŞİYE TESLİMAT YAPILMASI
Mevcut durum : Madde 43-(12) M ve P türü yetki belgesi sahipleri, eşyayı gönderilene teslim ederken gönderilenin kimlik bilgilerini almak ve kaydetmekle yükümlüdürler. Gerekçe ve önerimiz : Uygulama şube/acentede şahsa teslim, adres teslimatlarında ise şahsa veya adreste bulunan kişiye teslim olarak yapılmaktadır. Mevzuatta ise mutlaka kargo alıcısına teslimat öngörülmektedir. Fiili durum ve ülke gerçekleri ile bu durum uyuşmamaktadır. Mutlaka alıcı şahsa teslimi zorunlu kılındığında kargoların birçoğu teslim edilemeyeceği gibi müşteri memnuniyetsizliği çok daha fazla artacaktır. Bu sebeple ilgili maddenin şu şekilde olması önerilmektedir. Madde 43-(12) M ve P türü yetki belgesi sahipleri, eşyayı gönderilene teslim ederken gönderilenin veya aynı adreste gönderiyi kabul eden herhangi bir kişinin kimlik bilgilerini almak ve kaydetmekle yükümlüdürler.


"TÜRKİYE KARGO VE KURYE SEKTÖRÜ SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ" indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları