BATI MÜZİĞİ TARİHİ 2. Ünite: ORTA ÇAĞ DÖNEMİ MÜZİĞİ

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
AÇLI SEFERLERİ Sedat ALTAŞ.
Advertisements

Amorium antik kenti.
Karanlık Çağ İlk Çağ Orta Çağ Yeni Çağ Yakın Çağ
 BAŞKENTİ-KONSTANTİNOPOLİS  RESMİ DİLİ-LATİNCE  DİNİ-391 yılına kadar Antik Roma Dini, Sonra Ortodoks Hristiyanlığı ve Hristiyanlık  YÖNETİM-OTOKRASİ.
Uygarlık nedir? Uygarlık ve Çağdaşlık Bilgilendirme
ORTAÇAĞDA AVRUPA TARİHİ
SOSYAL BİLGİLER NEDİR?.
Tarafından yayınlanmaktadır.
Yrd.Doç.Dr. Mehmet KARATAŞ Tıp Tarihi ve Etik AD
ANADOLU SELÇUKLULARI VE HAÇLILAR
REFORM.
Liberalizmin Tarihsel Kökenleri
BATI EDEBİYATINDA EDEBİ AKIMLAR
FELSEFEYE GİRİŞ.
Hristiyanlık Günümüzde Yaşayan Dinleri Tanıyalım
Zaman içinde bilim.

BATI EDEBİYATINDA EDEBİ AKIMLAR
Operanın Doğuşu Nazlı YALDIR 9/D 211.
Karanlık çağ İlk çağ Orta çağ Yakın çağ
SANAT TARİHİ.
ÜNİTE İLK ÇAĞ DÖNEMİ MÜZİĞİ
ÜNİTE İLK ÇAĞ DÖNEMİ 2.KONU: UYGARLIKLAR
BATI MÜZİĞİ TARİHİ İLK ÇAĞ UYGARLIKLARI.
BATI MÜZİĞİ TARİHİ 2. Ünite: Orta Çağ Dönemi Müziği
BATI MÜZİĞİ TARİHİ 3. Ünite: RÖNESANS DÖNEMİ MÜZİĞİ
İLK ÇAĞ UYGARLIKLARI Konu 3: HEPTATONİK SCALA Konu 4: MOD
BATI MÜZİĞİ TARİHİ GOTİK DÖNEM.
Sosyoloji Tarihi-A- 3. Ders.
AVRUPA.
RÖNESANS Nurdan Gül Kökten Eskişehir Salih Zeki Anadolu Lisesi.
KAVİMLER GÖÇÜ (375).
UZAKTAKİ ARKADAŞLARIM
İSLAM DÜŞÜNCESİNDE YORUMLAR 11. SINIF
orta ÇAĞLARDA ULUSLARARASI İLİŞKİLER
Rönasans Hareketleri’nin İTALYA ‘da Başlamasının Nedenleri
KAVİMLER GÖÇÜ SBEP
TARİH ÖNCESİ DEVİRLER TA®İH NOTLA®I.
ANADOLU (TÜRKİYE) SELÇUKLU DEVLETİ.
Geleneksel Türk Müziği Tarihi
EDİRNE’NİN KÜLTÜR VE TURİZM POTANSİYELİ Balkan Yarımadası'nın güneydoğu kesimindeki Trakya Bölgesinde yer alan Edirne, Doğu-Batı ulaşım yolları üzerindeki.
Avrupa’da, hangi savaşın sonucunda, Haçlı Düşüncesi ortaya çıkmıştır?
Ortaçağlarda Bilim Ortaçağ düşüncesinin belirgin özelliklerinden birisi, dinî öğretilere dayanan dinsel bakışın ön plana çıkmasıdır. Ancak düşüncede.
TARİH ÖNCESİ DEVİRLER Hazırlayan BARIŞ KIRCALI ÖZEL MERVE KOLEJİ.
Kurgusal Tarih Tasarımları
375’te Kavimler göçü sonucu Roma İmparatorluğunun ikiye ayrılması sonucu İstanbul’da kurulmustur. Bizanslılar, Yunan ve Helenizm kültürüyle yoğrulmuş,
Liberalizmin Tarihsel Kökenleri
 Felsefenin anlamı  Felsefenin Doğuşu  Felsefenin Tarihsel Gelişimi  Felsefenin amacı  Felsefe toplum ilişkisi  Bilgi ve Bilgi.
TANZİMAT EDEBİYATI’NIN OLUŞUMU
Hıristiyan Mezhepleri
Efes. İlk çağlarda,Batı Anadoolu’nun en önemli şehirlerinden birisidir. Efesos, Ege Bölgesi kıyılarının hemen orta kısmında, Küçük Menderes (Kaystros)
ÇALGI TOPLULUKLARI. Bir kısmı ağızla çalınan, bir kısmı da dövülerek ses çıkaran çalgılardan meydana getirilen en çoğu kırk elli parçadan ibaret müzik.
Laikliği Doğuran Nedenler Deniz ÇAPAR Kaan CANLI
Laikliği Doğuran Nedenler Deniz ÇAPAR Kaan CANLI
 Felsefenin anlamı  Felsefenin Doğuşu  Felsefenin Tarihsel Gelişimi  Felsefenin amacı  Felsefe toplum ilişkisi  Bilgi ve Bilgi.
1/14 ÜNİTE-1 Psikoloji Bilimini Tanıyalım. 2/14 Psikoloji Nedir? (Etimolojik tanım) Psikoloji kavramı, “psyche” (ruh, nefes, zihin) ve “logos” (bilgi)
 Felsefenin anlamı  Felsefenin Doğuşu  Felsefenin Tarihsel Gelişimi  Felsefenin amacı  Felsefe toplum ilişkisi  Bilgi ve Bilgi.
Batı Medeniyeti Batı Roma. BATI ROMA İMPARATORLUĞU Batı Roma İmparatorluğu, Büyük Roma İmparatorluğu'nun M.S. 395 yılında İmparator Theodosius tarafından.
İBADET Hıristiyanlığın ilk üç asırlık döneminde belli bir ibadet şekli yoktu. Bu nedenle, dördüncü yüzyılın ikinci yarısına kadar günlük olarak yapılan.
Kurgusal Tarih Tasarımları
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ
GELENEKSEL TÜRK HALK MÜZİKLERİ. Türk Müziği nedir? Türk müziği, Türkler'in Orta Asya'dan beri geliştirdikleri, bugünkü özellikleri Anadolu Selçukluları.
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ
 Rönesans "yeniden doğuş" anlamına gelen bir süreçtir. 15. yüzyılda başlayan bu süreç, aynı yüzyıl içinde bütün Avrupa'ya yayıldı. Bu yenilikte, Roma.
Rönesans. Rönesans "yeniden doğuş" anlamına gelen bir süreçtir. 15. yüzyılda başlayan bu süreç, aynı yüzyıl içinde bütün Avrupa'ya yayıldı. Bu yenilikte,
, Hıristiyanlığın gelişme yıllarından, XV. yy başlarına dek etkisini sürdüren, geniş bir dönemi kapsar. Bu dönemin Karanlık Çağ olarak da anılmasının.
Kavimler Göçü.
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ
Karşılaştırmalı Hukukun Tarihçesi
Sunum transkripti:

BATI MÜZİĞİ TARİHİ 2. Ünite: ORTA ÇAĞ DÖNEMİ MÜZİĞİ Konu: 1. ORTA ÇAĞ DÖNEMİNE GİRİŞ 2. AMBROSİUS EZGİLERİ 3.GREGORİUS EZGİLERİ

İçerik Erken Ortaçağ Hristiyanlığı hazırlayan düşünce ortamı Orta çağ kültürünün özellikleri Orta çağ müziğinde ezgi Orta çağ döneminin müzikal özellikleri Ambrosius ezgileri Gregorius ezgileri

Erken Orta Çağ Tarihsel Süreç: (M.S. 200- 1000) M. Ö. 46 Julius Cesar’ın Roma İmparatoru oluşu M. Ö. 4 İsa’nın doğuşu M. S. 33 İsa’nın çarmıha gerilişi M. S. 330 İstanbul’un Roma İmparatorluğu’nun başkenti oluşu M. S. 386 Milano başpiskoposu Ambrosius’un ilk hrıstiyan müziğini temellendirmesi M. S. 395 Roma imparatorluğunun «doğu» ve «batı» olarak ikiye ayrılması M. S. 590 Gregorius’un Papalığa seçilmesi M. S. 8. yüzyıl Gregorius ezgilerini yaygınlaşması M. S. 9. yüzyıl Gregorius ezgilerinin müzik yazısıyla ifadesi.

1. Hristiyanlığı hazırlayan düşünce ortamı Aristoteles sonrası felsefe akımları, özünde, inanç gereksinimini karşılayamamıştır. Stoacıların ahlak görüşleri bu boşluğu dolduramamış, «çoktanrıcılık» tan antik çağın bilmediği «tektanrıcı» anlayışa geçmeyi temsil eden hristiyanlık, geniş yığınların özellikle yoksul kesimlerin özlemlerini karşılamıştır. Hristiyanlık, Yahudiliğin aksine bir kavmin dini olmaktan çok bütün uluslara ve toplumsal sınıflara seslenerek yayılmıştır. Akdeniz ülkelerini siyasal bütünlüğe kavuşturmuş olan Roma İmparatorluğu’nun hazırladığı ortamdan yararlanarak Evrensel bir din kimliği kazanmıştır.

Roma imp. içinde Helenistik kültlerin yayılması, din yaşamına canlılık getirmiştir. Din ile felsefenin sınırları üzerinde bulunan bir takım akımlar ortaya çıkmıştır. Mistik ögeler taşıyan Pyhtagoras ile Platon felsefesi yeniden ele alınmıştır. Doğada ruhsal güçlerin egemen olduğuna inanılmış ve doğayı büyüsel olarak açıklama eğilimi doğmuştur.(Ahmet Say)

Hristiyan felsefesi de aynı yoldan yürümüş hristiyan dogmasına Antik Felsefe’nin araçlarıyla bir biçim kazandırılmıştır. Bu öğretinin ilk öğretmenleri kilisenin Aziz, kutsal, ermiş diye tanıdığı din adamlarıdır. Ancak tektanrıcı görüş Roma imp. içinde hristiyanlığı zor duruma düşürmüş devlet ile çatışmaya düşürmüştür. Hristiyanlık bu yüzden 2.5 yüzyıl baskı altında kalmış yasaklanmıştır. Ancak 313 yılında büyük KONSTANTİN’in hristiyanlığı resmen tanımasıyla bu durum sona ermiştir. (Ahmet Say)

2. Ortaçağ Kültürünün Genel Özellikleri Ortaçağ felsefesi Hristiyanlaştırılmış Antik felsefedir. Ancak antik felsefenin tartışma/çatışma ortamında gelişmesinin aksine ortaçağ felsefeyi olmuş bitmiş olarak görmüştür. Hristiyan felsefesi Antik çağın mistisizmine dayanmakta, ancak onu Kilise adıyla kurumsallaştırıp durağan bir düşünce sistemi haline getirmektedir. Felsefe’de olduğu gibi kültür ve sanatta da kilise çatısı altında kurumsallaşmıştır.

Ortaçağ Müziğinde Ezgi İlk Hristiyan toplantıları sinagog çevresinde yapılmış, hristiyanlar yahudililikteki gibi ilahi şarkıcıları kullanmışlar bunlara da PSALMİSTA adını vermişlerdir. Hristiyan dini törenlerini üç kez kutsalı Kadoş, kadoş , kadoş’u sanctus, sanctus, sanctus diye; kutsamada Baruh Ata Adonay’ı, Gratias Agumus tipi Domine diye; yahudi törenlerinin yaşayan ilkeleri alınmış oluyordu. Bu gün gördüğümüz , Kilise ilahi şarkılarını doğu yahudi şarkılarıyla aynı oluşudur.

İslamlık çevrelerinde yaşamış oldukları için , hristiyanlıkla hiç değinmesi olmayan doğu yahudilerinin dua şarkılarında katolik şarkısının pek çoğuna rastlanmaktadır. (Curt Sachs) Orta çağda ezgi oluşumunda sadece makamlar ve ritmler Yunanlardan, ezgi ve ezgi biçimlerini yahudilikten aktarılmış değildir; bunların yanında henüz hristiyanlaşmamış ülkelerde havarilerin ve misyonerlerin bu dini yayma çalışmaları esnasında, yahudilerden alınma ilahiler, bu ülkelerin müzikal etkileriyle karışmıştır.

Filistin, Mısır, Anadolu, Suriye, Yunanistan ve İtalya’nın yeni hristiyanlaşmış kavimleri, kendi ezgilerini hristiyan ezgileriyle birleştirmişlerdir. Bütün bu ülkelerin kendilerine özgü şarkılarının hristiyanlık potasında eritilmiş olmasının başlıca nedeni ortak bir paydadır: Doğu Akdeniz ülkelerinde Yunan ve Roma dönemlerinin birleştiriciliğinden dolayı benzer bir müzik anlayışı yerleşmiştir. (Ahmet Say)

Ortaçağ Döneminin Müzikal Özellikleri Hristiyanlığın gelişme yıllarından 15. yüzyıl başlarına dek uzanan dönemi kapsar. Hristiyan dini felsefesinin müzikte ağırlıklı olarak işlendiği dönemdir. Kullanılan makamlar eski Yunan modları ve kilise ilahileridir. Bu dönemde halk müziğinde de gelişmeler olmuş halk müziği kilise müziğinin yanında gelişimini sürdürmüştür.

Batı müziğinin en önemli özelliklerinden olan çokseslilik doğmuş ve müziğin yazı dili de gelişmeye başlamıştır. Ortaçağ’ da müzik Tanrı’ya adanmış olup duaları kolay ezberletmeye yarayan bir araç olarak görülmüştür. Bu ezgilerin dışında Latin şarkıları, Joungleur, troubadour, minnesinger, meistersinger adıyla anılan gruplar ve bunların yaptığı ezgiler de bulunmaktaydı. (Salih AKKAŞ)

2. AMBROSİUS EZGİLERİ 4. yüzyıl başlarında zamanın din adamlarından Milano Baş piskoposu Aziz Ambrosius, Bizans’tan Milano’ya gelerek İbrani ezgilerinin etkisinde kalan ve antifon yöntemi ile söylenen halk ezgilerini incelemiş ve bunları dini içerikli sözlerle birleştirmiştir. Tek sesli modal yapıda olan bu ezgilere müzik tarihinde Ambrosius ezgileri denir. Bu ezgiler bu gün Milano Kiliselerinde halen seslendirilmektedir. Ambrosius kilise modlarını düzenlemiş ve sonraki dönemlerde dizilerle ilgili yapılacak çalışmalara ışık tutmuştur.

3. GREGORIUS EZGİLERİ Bir din adamı olan Papa Gregorius 6. yy’da Vatikan’da görev yaptığı zaman tüm ilahileri incelemiş, onları halk müziğinden arındırmış. Böylelikle dini amaçlı tören müziğine biçim vermiştir. Bu ezgilere Gregorius ezgileri denir. Eşliksiz ve temel amacı sözleri vurgulamak olan bu ezgilerin sözleri Latince’dir. Erkek koroları içindir.

Bugünkü majör ve minör anlayışının aksine makamsaldır. Gregorius Ambrosius’un düzenlediği klise modları üzerinde çalışarak yeni modlar bulmuş, bunlara yeni isimler vermiştir. Gregorius’un müzik dünyasına kazandırdığı en önemli yeniliklerden bir tanesi de erkek seslerinin eğitilmesi amacıyla kurduğu şan okuludur. Bu okulun adı da Schola Cantorium’dur.