TEVEKKÜL NEDİR? ‘Tevekkül’ kavramı Sözlükte: Allah'a teslim olmak, güvenmek, dayanmak, bağlanmak ve sığınmak anlamlarına gelmektedir.

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
Allah’ın Huzurunda Olma Bilinci
Advertisements

"Bacımın İffeti Batmakta Rezilin Gözüne.
- Hz. Muhammed Çalışmayı Severdi
YEMEK A D A B I.
HAZRETİ ALİ’NİN VASİYETNAMESİ (Hazreti Ali’den oğlu Hasan’a)
HASED-GIYBET.
Sözünde Durmak Dürüst ve Güvenilir Olmak
MÜMİNLERİN BİRBİRLERİNE OLAN SEVGİLERİ
İlköğretim DKAB Dersi 4. Sınıf 5. Ünite Sunusu
Sevgi, Dostluk ve Kardeşlik
ÜÇ İHTİYAR MİSAFİR ÖYKÜSÜ
Konu: Allah’a Güvenmek ( Tevekkül )
İstİkrarlI olmak.
Hazırlayan: Mustafa YILMAZ Tantavi İÖO DKAB Öğretmeni Eyüp/İstanbul
Din Kültürü Ve Ahlak Bilgisi Dersi 11. Sınıf 1. Ünite
KAZA VE KADERE İMAN.
5. SINIF 1. ÜNİTE ALLAH İNANCI.
KAVRAMLAR SERİYYE: Peygamber Efendimizin (sav) katılmadığı, sahabelerden birisinin başkanlığında gönderilen keşif veya savaşlara denir. GAZVE: Peygamber.
ALLAH TEVEKKÜL EDENLERİ SEVER
HAZIRLAYANLAR NURTAÇ ÜNLÜ DERYA DEMİR GÜLŞAH BAŞARAN
Hz. Muhammed (s.a.v.) Sabırlı ve Cesaretliydi
Allah’a Güvenmek (Tevekkül)
2. Ünite: İslam’da İman Esasları
DEĞERLER EĞİTİMİ MART HAKSIZ KAZANÇTAN UZAK DURMAK.
HZ. MUHAMMED (s.a.v.) HAKKI GÖZETİRDİ
MERHAMET …sevgidir..
Öğretim yılı Ocak Ayı Değerleri
MERHAMET …sevgidir..
İNSANIN PAYLAŞMA VE YARDIMLAŞMA İHTİYACI
DEĞERLER EĞİTİMİ DOĞRULUK VE ADİL OLMA.
TOPLUMSAL DAYANIŞMA İBADETİ OLARAK SADAKA
CEYHUN YILDIZ 7/C&955 KONU:VARLIKLAR ALEMİ.
ALLAHIN YARDIMINA GÜVENİRİM ÇALIŞIRIM,BAŞARIRIM
Sorumluluk Bilinci.
Hz. Muhammed (s.a.v.) Sabırlı ve Cesaretliydi
4. İbadetlere Devamlılığı
İNSANIN PAYLAŞMA VE YARDIMLAŞMA İHTİYACI
2. Nezaket.
2. İnanca Bağlılığı.
Şeytanın kötülüğünden korunma konusunda Kur'an'ın öğütleri
3. İYİLİKTE YARIŞMALI VE YARDIMLAŞMALIYIZ
4. İyiliğe Karşılık Beklememek
Hz. Muhammed (s.a.v.) Bilgiye Önem Verirdi
Kur'an'da Bilgi Edinme Yolları
Peygamberlerin İnsanlardan Seçilmesinin Nedenleri
İlahi Kitaplara İman -Allah Niçin Vahiy Göndermiştir?
4. Kendimize Karşı Sorumluluklarımız :
İNSANIN İRADESİ VE KADER Cüz'î irade: Allah tarafından insana verilen sınırlı seçme özgürlüğüne cüz'i irade denir. İnsan akıl sahibi olduğu için düşünce,
IV.ÜNİTE HADİS ÇEŞİTLERİ.
İnsanın Çabası: EMEK ve RIZIK
SÛRELER : CÛZ : 29 Mülk Sûresi (1 – 30)
İnsan İradesi ve Kader İnsanı diğer varlıklardan ayıran en temel özellikler, -akıl -irade AKIL, iyiyi kötüden, güzeli çirkinden, doğruyu yanlıştan ayırt.
ALLAH’A GÜVENMEK (TEVEKKÜL)
 Nûmân bin Beşîr - radıyallâhu anhümâ- şöyle anlatır:
Kaderle İlişkilendirilen Bazı Kavramlar
6. Akrabalarımıza Karşı Sorumluluklarımız
Çalışırım, Allah’ın Yardımına Güvenirim ve Başarırım.
Din Kültürü ve ahlak bilgisi performans ödevi
8.Sınıf /1.ünite KAZA ve KADER Hazırlayan:Serpil AKTAŞ.
3.1. İnsanın Özgürlüğü ve Sorumluluğu
TEVEKKÜL.
ECEL VE ÖLÜM BEHÇET GÜNDÜZ İZMİR
Din Kültürü ve ahlak bilgisi performans ödevi
Tereddütsüz İman ve Allah’a tam Güven
MELEKLERE İMAN.
TEVEKKÜL.
MERHAMET …sevgidir..
Ünitemizden Öğrendiklerimiz
PEYGAMBER EFENDİMİZİN İSTİŞAREYE ÖNEM VERMESİ. İstişare (danışma); bir iş için bilgi veya yol-yöntem sormak, danışmak, görüş almak, fikir alışverişinde.
Konu: Allah’a Güvenmek ( Tevekkül )
Sunum transkripti:

TEVEKKÜL NEDİR? ‘Tevekkül’ kavramı Sözlükte: Allah'a teslim olmak, güvenmek, dayanmak, bağlanmak ve sığınmak anlamlarına gelmektedir

Tevekkülün diğer anlamları 1- Her şeyi Allah'a bırakma. 2- Allah'dan bekleme, yazgıya boyun eğme. 3- (Arapça) Erkek ismi. 4- Her şeyi Allah'a bırakarak, yargıya boyun eğme.

Dini terim olarak Tevekkül Bir amaca ulaşmak için gerekli olan her türlü önlemi alarak; elinden gelen tüm gayreti gösterdikten sonra kalben Allah'a bağlanıp ona güvenmek, sonucu Allah'tan beklemek anlamına gelmektedir

Tevekkül etme türleri nelerdir? Tevekkül dört kısma ayrılır: 1- Yaratılmışlara tevekkül etmek: Yani insanlara tevekkül “falan kimse hayatta olduğu sürece benim için endişe edilecek bir şey yok” der Kendisi gibi fani olan insana güvenip dayanır

2- Mala tevekkül: Mala tevekkül eden kişi “Benim bu malım, mülküm, param olduğu sürece bana bir şey olmaz, kimse bana bir şey yapamaz, ben her istediğimi alırım, her şeyi yaparım” gibi bütün gücünü mülkünden alır ve güveni sahip olduğu maladır Bu kimse de aldanmışlardandır

3- Nefse tevekkül etmek “Benim canım sağ olduğu müddetçe, bu kuvvet sıhhat ve güç bende olduğu sürece, sırtım yere gelmez” diye düşünen kimsenin tefekkürüdür Bu kimse de nefsinin istek ve arzularının peşinde esir olur ve doğru yoldan çıkar

4- Allah-u Zülcelal’e tevekkül: “Zengin veya fakir olmamın hiçbir önemi yoktur” der, “Çünkü Allah benimledir” der, “Nasıl dilerse beni o hale sokar, isterse aç bırakır, isterse nimetlendirir” der İşte insanı kurtaran tevekkül budur Mü’mine yakışan tefekkür de budur işte

Hadisi Şerifte:  “Allah’ım bizi bir göz kırpması zaman kadar dahi nefsimize teslim etme!”buyrulmaktadır. 

Doğru tevekkül anlayışı nedir? Evrendeki olaylar bir düzen ve yasalar çerçevesinde, sebep-sonuç ilişkisi içinde olmaktadır. İnsanlar akıl ve iradeleriyle sebepleri bulabilirler. İnsan evrende geçerli olan yasaları gözeterek, çalışır, çabalar, sebeplere sarılır, ondan sonra Allah'a güvenir.

Bir çiftçi tohum ekmeden ürün elde edemez Bir çiftçi tohum ekmeden ürün elde edemez. Çiftçi tarlasını zamanda sürmeli, ekmeli, gübrelemeli ve sulamalıdır. Sonra da bol ve iyi ürün alabilmek için Allah'tan yardım dilemelidir. Çalışmadan başarıya ulaşılamaz.

Sonra Allah'tan yardım isteyerek başarılı olmasını dileyecektir. Bir öğrenci önce derslerin devam edecek, doğru, dürüst çalışacak, ödevlerini zamanda yapacaktır. Sonra Allah'tan yardım isteyerek başarılı olmasını dileyecektir. Kısaca gerçek anlamda tevekkül eden kimse işinin gereğini yapar ve sonucu Allah'tan bekler.

Doğru olmayan tevekkül anlayışı nedir? İnsanın çalışmayı bırakıp, tembellik ederek, kendisinin yapması gereken işleri Allah'a havale etmesi, doğru bir tevekkül anlayışı değildir.

Doğru olmayan tevekkül anlayışı nedir? Örneğin bir öğrenci dersine çalışmadan "Ben Allah'ın yardımına güveniyorum, Allah bana yardım eder" diyerek sınava girmesi yanlış bir düşüncedir. Çalışmadan, hiçbir çaba göstermeden başarılı olmaya beklemek tembelliktir, miskinliktir.

Tevekkül’ün yeri Tevekkülün yeri kalptir Zahiri olarak çalışmak kalpteki tevekküle aykırı değildir, tam aksine tevekkülün bir parçasıdır

Hiç bir şey yapmamak Tevekkül DEĞİLDİR

İnsan, takdirin Allah (cc) tarafından olduğuna yakin olarak kanaat ettiğinde, her hangi bir isteğini elde edemediği zaman; “Allah (cc) takdiri budur” Elde ettiğinde ise “Bu Allah Azze ve Celle’nin bir lutfudür” diye düşünür. Bu şekilde tevekkülü sağlam olan kimsenin başkaları hakkındaki tevekkülü de sağlam olur.

İnsan kendi nefsinin acizliğini bildiği için kendisine güvenmeyen kimse, başkalarının da kendisi gibi aciz olduğunu bilir ve onlara güvenmez, sadece Allah’a güvenir

Unutmamak lazımdır ki bütün kainatı ve içindekileri Allah Azze ve Celle yaratmıştır ve onları rızıklandırmayı, muhafaza etmeyi de üzerine almıştır. Böyle olduğu halde Allah’tan (cc) başka şeylere tevekkül etmek, onlardan medet beklemek ne kadar yanlıştır.

Tevekkül ile ilgili ayetler:  1- "... Kim Allah'a dayanırsa Allah ona yeter." (Talak suresi, 3. ayet) 2- "Eğer mü'minler iseniz ancak Allah'a güvenin." (Maide suresi, 23. ayet) 3- "İnananlar yalnız Allah'a dayanıp güvensinler. (İbrahim suresi, 11. ayet)

Kuran'da Peygamberimiz (sav)'le ilgili olarak anlatılan olaylarda onun tevekkülü ve Allah'a teslimiyeti açıkça görülmektedir.

Örneğin Peygamberimiz (sav)'in, Mekke'den çıktıktan sonra arkadaşı ile birlikte gizlendiği bir mağaradaki sözleri tevekkülünün en güzel örneklerinden biridir.

Ayette şöyle bildirilmektedir: "... ikisi mağarada olduklarında arkadaşına şöyle diyordu: "Hüzne kapılma, elbette Allah bizimle beraberdir." Böylece Allah ona 'huzur ve güvenlik duygusunu' indirmişti, onu sizin görmediğiniz ordularla desteklemiş, inkar edenlerin de kelimesini (inkar çağrılarını) alçaltmıştı." (Tevbe Suresi, 40

Peygamberimiz (sav) hangi koşullarda olursa olsun, daima Allah'a teslim olmuş, O'nun yarattığı herşeyde bir hayır ve güzellik olduğunu bilmiştir.

Kuran'da Peygamberimiz (sav)'e, kavmine söylemesi bildirilen şu sözler de bu tevekkülün bir göstergesidir.

"Sana iyilik dokunursa, bu onları fenalaştırır, bir musibet isabet edince ise: "Biz önceden tedbirimizi almıştık" derler ve sevinç içinde dönüp giderler. De ki: Allah'ın bizim için yazdıkları dışında, bize kesinlikle hiçbir şey isabet etmez. O bizim Mevlamızdır. Ve müminler yalnızca Allah'a tevekkül etmelidirler."(Tevbe Suresi, 50-51

"Bir nefse takdir edilmiş şey mutlaka olur." Peygamberimiz (sav), tevekkülü ile tüm Müslümanlara örnek olmuş ve insanın Allah'tan gelecek birşeyi değiştirmeye asla güç yetiremeyeceğini şöyle hatırlatmıştır "Bir nefse takdir edilmiş şey mutlaka olur."

". Bir şey isteyince Allah'tan iste "... Bir şey isteyince Allah'tan iste. Yardım talep edeceksen Allah'tan yardım dile. Zira kullar, Allah'ın yazmadığı bir hususta sana faydalı olmak için bir araya gelseler, bu faydayı yapmaya muktedir olamazlar. Allah'ın yazmadığı bir zararı sana vermek için bir araya gelseler, buna da muktedir olamazlar."

Tevekkül ile ilgili Hadis-i Şerifler  1- Bir adam Peygamber Efendimize gelerek, "Hayvanımı bağlayarak mı yoksa serbest bırakarak mı Allah'a tevekkül edeyim?" diye sordu. Peygamberimiz ona "Önce bağla, sonra tevekkül et!" buyurdu.

Tevekkül ile ilgili Hadis-i Şerifler 2- Peygamberimiz Hendek Savaşı'nda (627) sahabeden Selman-ı Farisi'nin önerisiyle Medine kentinin etrafına derin bir hendek kazdırmış, böylece düşmanın şehre girmesine engel olmuştur.

Halid’in oğulları Habbe ve Sev radıyallahu anhüm anlatıyor: “Resülullah aleyhissalatu vesselam bir şey tamir etmekte iken yanına girdik. O işte kendisine yardım ettik. “Başlarınız kımıldadığı müddetçe rızık hususunda yeise düşmeyin. Zira insanı annesi kıpkızıl, üzerinde hiçbir şey olmadığı halde doğurur, sonra aziz ve celil olan Allah onu her çeşit rızıkla rızıklandırır” buyurdular.”

Mehmet Akif Ersoy

Amr İbnu’l-As radıyallahu anh anlatıyor: “Resülullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: “Şüphesiz, her derede, ademoğlunun kalbinden bir parça bulunur (yani kalp her şeye karşı bir ilgi duyar). Öyleyse kimin kalbi bütün parçalara ilgi duyarsa, Allah onun hangi vadide helak olacağına hiç aldırmaz. Kim de Allah’a tevekkül ederse, kalbinin her şeye (ilgi kurarak dağılmasını önlemek için) Allah ona yeter.”

Tevekkül ile ilgili bir hikaye İbrahim ibni Ethem ile Şekik’ül Belhi (Rahmetullahi aleyhim) Mekke’de karşılaşırlar. İbrahim, Şakik’e “seni bu duruma getirmeye sebeb ne oldu” diye sorar. Şakik şöyle cevap verir.

“Günlerden bir gün çöle varmıştım “Günlerden bir gün çöle varmıştım. Kıraç bir yerde yatan, kanatları kırık bir kuş gördüm. Kendi kendime “burada oturayım ve bu kuşun rızkının nereden geldiğini gözetleyeyim.” Dedim

Kuşun karşısında yere çöktüm Kuşun karşısında yere çöktüm. O sırada gagası arasında çekirge taşıyan başka bir kuş geldi. Kırık kanatlı kuşun yanına konarak gagası arasındaki çekirgeyi onun gagasına bıraktı.

Bu durumu görünce içimden “bu kuşu öbürüne vasıta kılan ulu Allah nerede olursa olayım benim rızkımı da sağlamaya kadirdir” diyerek kazanç peşinden koşmaya son verdim ve kendimi tamamen ibadete adadım”

İbrahim Ethem O’na: -“Peki neden sen o kırık kanatlı kuşa yiyecek taşıyan sağlam kuş olup ta daha yüksek dereceli olmak istemiyorsun? Sen peygamberimizin (Sallallahu aleyhi ve sellem) yüksel el (veren elin) alçak elden (alanın eli) daha hayırlıdır” diye buyurduğunu duymadın mı?

Bu cevabı alan Şakik, İbrahim’in elini tutarak öptü ve “Ya Ebu İshak sen bizim üstadımızsın” dedi.