İslam Dininin Sakınılmasını İstediği Davranışlar…
İçindekiler Yalan Söylemek ve Hile Yapmak Gıybet ve İftira Hırsızlık Haset Etmek Alay Etmek Büyüklenmek (kibir) Kötü Zanda Bulunmak Başkalarının Kusurlarını Araştırmak Anne Baba ve Büyüklere Saygısızlık
Yalan Söylemek ve Hile Yapmak Başkalarını aldatmak amacıyla bilerek ve gerçeğe aykırı olarak söze yalan söyleyene de yalancı denir. Dinimiz yalan ve ikiyüzlülüğün her türlüsünü yasaklamıştır. Yüce Allah Kur’an-ı Kerim’de ‘’…Yalan sözden kaçının .’’ buyurmuştur. Peygamberimizde doğruluğun ve yalancılığın sonuçlarını şöyle belirtmiştir: ‘’Doğru sözlülük; iyiliğe, iyilik de cennete götürür… Yalan; kötülüğe, kötülük de cehenneme götürür…’’ Peygamberimiz böylece her zaman doğru sözlü insanlar olmamızı istemiştir.
Yalan söylemek ve yalancılık kötü bir huydur Yalan söylemek ve yalancılık kötü bir huydur. Yalan söyleyen kimsenin toplumda itibarı zedelenir. Bir atasözünde bu konu çok güzel ifade edilmiştir. ‘’yalancının mumu yatsıya kadar yanar. ’’ Yalancı, yalan söyleyen biri olarak tanındığından doğru söylediği zamanlarda bile ona kimse inanmayacaktır. Bu sebeple ‘’ Yalancının evi yanmış da kimse inanmamış’’ denir.
Gıybet ve İftira Gıybet, kişinin yüzüne söylendiğinde hoşlanmayacağı şeyleri arkasından söylemektir. Günlük konuşmada buna dedikodu denir. Bir insanın alay konusu yapılması da gıybettir. Ayrıca bir kimsenin farkına vardığı zaman üzüleceği herhangi bir kusurunu kapalı söylemek, ima etmek, işaret, hareket veya yazı ile belirtmekte gıybettir.
Hadisler ve Ayetler Ey insan… Bu söz yangınında hepimiz cinayet işliyoruz, paradoksal bir cinayet GIYBET… Biri sizin yanınızda başkası hakkında kötü şeyler söylüyorsa sanmayın ki sizin hakkınızda iyi şeyler söylüyor. Duydum ki gıybetimi yapmışsın, yüzüme söylemekten kaçmışsın. Benim gibi bir acizden korkmuş Allah’tan korkmamışsın. Müslüman kardeşlerinin ayıbını örten bir ölüyü diriltmiş gibidir. Kim, (din) kardeşinin ırz ve namusunu onu gıybet edene karşı savunursa, Allah da kıyamet günü o kimseyi cehennemden korur.
Hırsızlık Bir kimsenin, kendisine ait olmayan bir malı, parayı ya da eşyayı sahibinin izni olmadan almasına hırsızlık denir. Hırsızlık, yalnızca kişilere ait bir mal ya da parayı çalmaktan ibaret değildir. Ayrıca bir insanın zamanının ve emeğinin çalınması da bir tür hırsızlıktır. Bunun yanında devletin imkânlarını kendi çıkarları için kullanmak, rüşvet almak, alışverişte hile yapmak, suyu ve elektriği kaçak kullanmak, inşaatta malzemeyi ölçülerinden az ve kalitesiz kullanmakta birer hırsızlıktır.
Nasreddin Hoca ve Hırsız Bir gün Nasreddin Hoca'nın çuvalını hırsız çalmış. Hoca çuvalını aramayıp doğruca mezarlığa giderek beklemeye başlamış. Bunu gören tanıklar: - Hocam hırsızı aramayıp mezarlıkta ne yapıyorsun? demişler. Hoca da: - Arayıp da niye zahmet edeceğim; ne kadar usta hırsız olursa olsun sonunda o da mezarlığa gelecek!... diye cevap vermiş.
Haset Etmek Haset, kıskançlık ve çekememezliktir. Genelde düşmanlık, kibir, açgözlülük, önde olmak ve büyüklenmek gibi duygular hasedin nedenlerinden bazılarıdır. Haset etmek, Güneş’in kar ve buzu erittiği gibi sevapları yok etmektedir. Peygamberimiz, ‘’ Hasetten kaçınınız. Çünkü ateşin odunu yakıp yok ettiği gibi haset de iyi işleri yok eder, bitirir.’’ buyurmuştur.
Sarmaşık Ağaç güneşi severmiş, güneş de ağacı. Sarmaşık kıskanırmış onları, ağaç hep kendisine baksın istermiş. Her gün ağacı biraz daha çok sıkarmış sarıldığını sanarak. ‘Kendisine baksın’ diye, ama ağaç bakmazmış. Güneşi izlemeyi seçermiş ağaç onu gerçekten sevdiği için. En sonunda bir gün uyandığında ağacın onu seyrettiğini görmüş, önce sevinmiş ama sonra üzülmüş. Neden biliyor musunuz? Hani sarmaşık ağacı her gün sıkıyordu ya sarıldığını sanarak, en sonunda öldürmüş ağacı. İş işten geçtikten sonra anlamış durumu sarmaşık. Kıskançlık ağacı da kendisini de öldürmüş. Bir güneş kalmış acılı yüreğiyle ama nefret duymamış hiç sarmaşığa.
Alay Etmek Alay etmek; bir kimsenin kusurlu veya eksik yönlerini küçümseyerek söz, işaret veya yazı ile eğlence konusu yapmaktadır. islam dininin sakınılmasını istediği davranışlardan biridir. İnsanlar, fiziksel yapıları ve yetenekleri yönünden birbirinden farklı yaratılmışlardır. Her insanın başkasına göre kusurlu ve eksik yönleri olabilir. Hepimizi yaratan Allah’tır. Bu nedenle başkalarının kusurlarıyla alay etmemiz doğru olmaz.
Alay Söyler misin üstün müsün Düşman mısın dost musun Dalga geçen yaramaz Arkadan ne konuşursun Tanımadan ve görmeden Gerçekleri öğrenmeden Haddin değil hiç bilmeden Yakışmaz doğru insana Bakarım güzel lisana Ne yapmış ki garip sana Arkadan ne konuşursun Adam isen olmaz böyle Varsa yürek yüze söyle Sen kendinle alay eyle
Büyüklenmek (Kibir) Büyüklenmek, kişilerin kendisini başkalarından üstün tutması, özel ve ayrıcalıklı görmesidir. Kibir aynı zamanda beğenerek başkalarını küçümsemesidir. Yüce Allah, büyüklenmekten kaçınmamızı emrederek şöyle buyurmuştur: ‘’Büyüklenerek insanlardan yüzünü çevirme. Yolda böbürlenerek yürüme. Zira Allah kendini beğenip büyüklük taslayanları sevmez.’’ Peygamberimiz de ‘’Kimse kimseye eziyet etmesin, kimse kimseye karşı böbürlenmesin.’’ diyerek alçak gönüllü olmamızı istemiştir.
Ayet ve Hadisler “… Şüphesiz, Allah kibirlenen ve övünen kimseleri sevmez.” (Nisa Suresi, 4/36) “ Yeryüzünde böbürlenerek yürüme, çünkü sen yeri asla yaramazsın, boyca da dağlara asla erişemezsin.” (İsra Suresi, 17/37) “Küçümseyerek surat asıp insanlardan yüz çevirme ve yeryüzünde böbürlenerek yürüme! Çünkü Allah hiçbir kibirleneni, övüneni sevmez.”(Lokman Suresi, 31/18)
Kötü Zanda Bulunmak Herhangi bir kimse hakkında doğru bilgiye dayanmadan yapılan olumsuz tahmin ve görüşlere kötü zan denir. Dinimiz, insanlar hakkında kötü zanla hareket etmeyi hoş görmemiştir. Bu konuda Yüce Allah şöyle buyurmaktadır: ‘’ Ey iman edenler! Zannın çoğundan kaçının. Çünkü zannın bir kısmı günahtır.’’ Kıskançlık, sevgisizlik, kin duyma ve düşmanlık gibi kötü duygulara sahip olan insanlar başkalarının ilişkilerini araştırmaya, kusurlarını öğrenmeye yönelir.
Başkalarının Kusurlarını Araştırmak Her insanın kendine özgü bir yaşamı vardır. Hiçbir insan özel yaşamıyla ilgili birtakım olayların açığa çıkmasını istemez. İslam dini başkalarının kusurlarını araştırmayı yasaklar. Bu konuda Yüce Allah ,’’ …Birbirinizin kusurlarını araştırmayın…’’ buyurmaktadır. Peygamberimiz de insanların kusurlarını araştırmayı kötü davranış olarak değerlendirmiştir. O bir sözünde ‘’Müslümanların kusurlarını kimsenin Allah da dünya ve ahirette ayıplarını örter.’’ buyurmuştur.
Anne Baba ve Büyüklere Saygısızlık Anne, baba ve büyüklerimiz bizi büyük emek ve fedakârlıklarla yetiştiren insanlardır. Onlar bizim için değişik güçlüklere katlanırlar. Bize iyi ve dürüst olmayı öğretirler. Dinimiz, anne, baba ve büyüklerimize karşı saygısızlık yapmamızı da yasaklamıştır. Yüce Allah Kur’an-ı Kerim’de bizlere şu uyarıda bulunmaktadır: ‘’Rabb’in sadece kendisine kulluk etmenizi, anne ve babanıza da iyi davranmanızı da emretti. Onlardan biri veya her ikisi senin yanında yaşlanırsa kendilerine ‘’OF!’’ bile deme; onları azarlama, ikisine de güzel söz söyle’’
Ayetler ve Hadisler “Küçüklerimize merhamet etmeyen, büyüklerimize saygı göstermeyen bizden değildir” ”Bir genç, yaşından dolayı bir kimseye saygı gösterirse Allah (cc) da yaşlanınca kendisine saygı gösterecek kişiler takdir eder
Hazırlayan Buse Günaydın 6/D 359
Kaynakça http://www.mumsema.org/misafir-sorulari/143295-buyuklere-saygi-hadisleri.html https://www.google.com.tr/webhp?sourceid=chrome-instant&ion=1&espv=2&es_th=1&ie=UTF- 8#q=anne+baba+ve+b%C3%BCy%C3%BCklere+sayg%C4%B1+ile+ilgili+hadisler