NEVZAT SAYIN
NEVZAT SAYIN HAKKINDA GENEL BİLGİ Ege Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Mimarlık Bölümü mezunudur.( ) Yüksek lisans çalı ş ması yapmı ş fakat bitirmemi ş tir.( ) Mezun olduktan sonra mimarlık e ğ itimini tamamlamak için Cengiz Bekta ş ile çalı ş mı ş tır. 1985’ten itibaren çalı ş malarını kendi atölyesinde sürdürmektedir.
NEVZAT SAYIN’IN TASARIM ANLAYI Ş I Yapıyı sosyalle ş meyi sa ğ layan önemli bir araç olarak görmektedir. Yapı ne kadar çok insan tarafından payla ş ılırsa ne kadar çok ya ş anır ve kullanılırsa öneminin de o kadar artaca ğ ını savunmaktadır.
Genel olarak daha sakin, daha ba ğ ırıp ça ğ ırmayan, daha rasyonel, daha kolay anla ş ılan yapılar yapmayı tercih etmektedir. Yapıyı tasarlamadan önce yapılaca ğ ı arazi ile kurdu ğ u ili ş ki ve ne amaçla kullanılaca ğ ı tasarım sürecinin en belirleyici a ş aması oldu ğ unu savunmaktadır.
Nevzat Sayın mimari anlayı ş ını ş u sözleriyle özetlemektedir:”Herkes için kullanı ş lı, bakım kolaylı ğ ı olan, kalıcı, öncelikle insanların içinde keyifli bir biçimde hayatlarını sürdürebilecekleri bir mekan organizasyonu denebilir bizim mimarlı ğ ımıza. Onun için abartmadan, gerekti ğ i kadar, süslemeden ve esasa dayalı mimarlık üretmeye çalı ş ıyoruz.”
GÖN-1 (1990)
Dı ş arıdan kapalı bir kutu gibi görünen yapı, içeriden neredeyse yokmu ş gibi algılanıyor. İ çinde, insanların ve makinelerin üzerinde durdu ğ u düzlemleri barındıran bir bo ş luktan ba ş ka bir ş ey görünmüyor. Yapıda zorunlu olarak bulunması gerekenlerin dı ş ında neredeyse hiçbir ş ey yok.
GÖN-2 (1994)
Ana hatlarıyla, birinci yapıyla birlikte tasarlanan, ancak kurgusu zamanla oluşturulan ikinci yapı, birincisinin içinden çıkmış, fazlalıklarını atmış, içine giren araç- gereç ve çalışanlarıyla gerçek bir endüstri yapısını andırıyor.
Gön-1 ve Gön-2 ulusal mimarlık ödülleri almı ş tır.
ARIOĞLU EVİ (1996) Yapı, en küçük birimine kadar kendisini olu ş turan parçalara ayrılmı ş ; bu parçalar, tıpkı evin mekan kurgusunda oldu ğ u gibi, kendileri, di ğ er parçalar ve bütünle olan ili ş kileri açısından irdelenmi ş ve açık, okunaklı bir ili ş kiyle yeniden bir araya getirilmi ş tir
Ya ş ama mekanı, zamanla olu ş abilecek kullanım biçimlerine kolaylıkla yanıt verebilecek ş ekilde, bölüntüsüz bo ş bir kutudur.
GÖRENER EVİ Denize ula ş an e ğ imli arazide topra ğ ı tutmak için yapılmı ş ta ş setlerin üzerine yerle ş ip, zeytin a ğ açlarının arsında kaybolan hafif bir ah ş ap kutu gibi görünmektedir.
Dı ş yüzeyleri ile iç yüzeyleri aynıdır. Kuzeye bakan yüz, resimle ş en birkaç küçük pencere dı ş ında tamamen kapalı, güneye bakan ise kapalıdır.
IRMAK LİSESİ (1999) Düzen duygusunu oluşturabilmek ve sürdürebilmek için bakılmadıkça görülmeyen, görülünce kolay anlaşılabilen akslar üzerine yerleşen sessiz, durağan, içinde olup bitenlerle tamamlanabilen bir iç mekan oluşturulmuştur.
TE Ş EKKÜRLER HAZIRLAYAN: EFNAN ER