çσğяαƒуα ρєяƒσямαηѕ ö∂єνι
TÜRKİYE EKONOMİSİNİN SEKTÖREL DAĞILIMI
“Üretim - Dağıtım ve Pazarlama” birimlerinden oluşan bir şirket düşünün.
Şirketin faaliyetlerini ideal bir biçimde sürdürebilmesi için, bütün birimlerin koordineli ve istikrarlı bir şekilde varlığını sürdürmesi gerekir. Herhangi birinde yaşanacak problem şirketin geleceğini tehlikeye atabilir.
TARIM SANAYİ ve HİZMET Farklı iş kollarını kapsayan bu birimler: İşte; Ülke ekonomileri de koordineli bir şekilde varlığını sürdürmesi gereken birimlerden oluşur. Farklı iş kollarını kapsayan bu birimler: TARIM SANAYİ ve HİZMET sektörleri olarak adlandırılırlar.
BEN, EKONOMİK HAYAT DENİNCE;TARIM,TİCARET,SANAYİ FAALİYETLERİNİ VE BÜTÜN BAYINDIRLIK İŞLERİNİ,BİRBİRİNDEN AYRI DÜŞÜNÜLMESİ DOĞRU OLMAYAN BİR BÜTÜN SAYARIM. M. Kemal ATATÜRK bal11tmb
ETKİNLİK Sektörlerin ülke ekonomisi içindeki payları ülkelerin gelişmişlik düzeyleri hakkında önemli fikirler verir. ÖRNEK: Gelişmemiş ülkelerde Tarım sektörünün ülke ekonomisi içindeki payı yüksek olurken, Sanayi ve Hizmetler sektörlerinin payı düşüktür!
TÜRKİYE EKONOMİSİNİN SEKTÖRLERE DAĞILIMI ( 2010 – TÜİK )
TÜRKİYE EKONOMİSİNİ ETKİLEYEN FAKTÖRLER BAL11TMA
1.Coğrafi Konum: Coğrafi konum, bir ülkenin Dünya üzerindeki yerini ifade eder. ( Matematik Konum + Özel Konum ) Coğrafi konum, en başta iklimi ve buna bağlı olarak; Nüfus, Tarım,Yerleşme ve daha birçok faaliyeti etkilemektedir.
Farklı mevsimlerin yaşanması COĞRAFİ KONUM ÖZELLİKLERİ EKONOMİYE KATKISI Üç tarafının denizlerle çevrili olması ve boğazlara sahip olması. Deniz ticaretini – Turizm ve Stratejik açıdan avantajlar sağlamıştır. Önemli madenlere ve bu madenler bakımından zengin ülkelere komşu olması. Sanayi için gerekli olan hammadde ve enerji kaynaklarına kolayca erişilebilir. Komşu ülkelerin sahip olduğu petrol ve doğalgazın dünya pazarlarına ulaştırılmasında ülkemiz önemli bir yere sahiptir. Farklı mevsimlerin yaşanması Turizm faaliyetleri için önemli avantajlar sağlar. Asya-Avrupa ve Afrika kıtalarının birbirine en fazla yaklaştığı yerde olması. Kıtalar arası ulaşımı sağlayan önemli karayolları ülkemizden geçer. Bu durum ülkemize strateji önem kazandırır. Bu kıtalar arasındaki ulaşım bağlantısını ülkemiz kurar. Doğu ve Batı medeniyetlerin buluşma noktasında olması. Ülkemize kültür turizmi faaliyetleri açısından avantaj sağlar. Zengin su kaynaklarına sahip olması. Ülkemiz hidroelektrik enerji potansiyeli bakımından Avrupa’da 3. sıradadır. Ayrıca Ortadoğu’nun can damarı olan Fırat ve Dicle kaynaklarını ülkemizden alır ve bu durum ülkemizin stratejik önemini arttırmaktadır.Tarımsal faaliyetler üzerinde etkili olur. bal11tmb
2.Yeryüzü Şekilleri: Yeryüzü şekilleri, ekonomik faaliyetleri büyük ölçüde etkilemektedir. Düz alanlar çeşitli kolaylıklar sağladığından ekonomik faaliyetler için en fazla tercih edilen yerlerdir.
Türkiye dağlık ve engebeli bir ülkedir Türkiye dağlık ve engebeli bir ülkedir. Bu nedenle büyük bir bölümünde Tarım, Sanayi,Ulaşım başta olmak üzere bir çok ekonomik faaliyetin yürütülmesi zorlaşır. Buralarda yapılan ekonomik faaliyetlerde maliyet artmakta ve verim düşmektedir.
Yükselti ve engebenin az olduğu yerler ekonomik faaliyetleri olumlu etkilemektedir. Kıyı ovaları ile yükseltisi 500 m nin altında olan ovalarda tarımda verim yüksektir. Buna bağlı olarak tarıma dayalı sanayi gelişmiştir. Yol yapım maliyeti çok daha az olduğu için ulaşımda daha kolay sağlanmaktadır.
SADECE ÇÖL İKLİMİ GÖRÜLEN BİR BÖLGEDE YAŞADIĞINIZI DÜŞÜNÜN! Fındık, Çay, Zeytin vb ürünler yetişir miydi? SADECE ÇÖL İKLİMİ GÖRÜLEN BİR BÖLGEDE YAŞADIĞINIZI DÜŞÜNÜN! Bu ürünlere dayalı sanayi faaliyetleri gelişir miydi? Hidroelektrik santraller kurmak mümkün olur muydu?
Şüphesiz bu faaliyetleri gerçekleştirmek çok güç olurdu. Türkiye’de çok farklı özelliklerde iklim tiplerinin görülmesi, ekonomik faaliyetlerinde çeşitlenmesini sağlamıştır!
İklim çeşitliliği ülkemizde çeşitli tarım ürünlerinin yetişmesine imkan sağlamıştır. Tarım ürünlerinin bol ve çeşitli olması, tarıma dayalı sanayinin gelişmesini kolaylaştırmıştır.
İklim turizm faaliyetlerini de etkiler. Farklı mevsimlerin yaşanması turizm çeşitliliğini artırır. Ege ve Akdeniz kıyılarında plaj turizmi gelişmişken, yükseltisi fazla olan dağlarımızda kış sporları turizmi gelişmiştir. ( Türkiye’nin 2005 yılı turizm geliri 18 milyar $ dır)
Ülkemizde yıllık ortalama yağış ve nem oranının yüksek olduğu iklimlerde orman örtüsü ve buna bağlı olarak çeşitli sanayi dalları gelişmiştir.
İklim şartları sanayi faaliyetlerinin gelişmesinde önemli bir role sahiptir. Özellikle uygun iklim şartlarının yaşandığı, ulaşım ve pazarın da uygun olduğu yerlerde sanayi faaliyetleri yoğunlaşmıştır.
Aşağıdaki tabloda Türkiye’nin ekonomisini etkileyen iklim olaylarından birisi açıklanmıştır. Siz de diğer iklim olaylarının olumlu ve olumsuz etkisini tablodaki boşluklara yazınız. OLUMLU SONUÇLAR: SİYAH OLUMSUZ SONUÇLAR: KIRMIZI Kar yağışlarının yoğun görülmesi: Kış sporlarının gelişmesine bağlı olarak turizm gelirlerin artması. Ulaşımda zorlukların yaşanması, bazı işletmelerin maliyetinin artması, açık havada çalışılan tesislerin üretime ara vermesi. Güneşlenme süresinin uzun olması: Deniz turizmin gelişmesini, ısıtma maliyetlerinin düşmesini, güneş enerjisi potansiyelinin fazla olmasına yolaçar. Kuraklık yaşanmasına neden olur. Yaz mevsiminin yağışsız geçmesi: Deniz turizmin gelişmesini sağlar. Yaz kuraklığı isteyen tarım ürünlerinin yetişmesine imkân tanır. Kuraklığın ve orman yangınlarının artmasına neden olur. Yıl boyunca yağışın görülmesi: Su kaynakları zenginleşir, hidroelektrik potansiyeli artar, gür ormanlar gelişebilir. Ulaşım zorlaşır, sel ve heyelan olayları artar. Donma olayının yaşanması: Kış turizminin gelişmesini sağlar,Doğu Anadolu başta olmak üzere deniz etkisinden uzak iç kesimlerde görülür. Ulaşım zorlaşır, tarımsal üretim ve ekonomi de kayıplar ortaya çıkar.
4.Nüfus: Ekonomik faaliyetlerin yürütülmesinde nüfus ve özellikleri önemli bir faktördür. Ülkemiz genç ve dinamik bir nüfusa sahiptir. Fakat istihdam sıkıntısının yaşanması, nüfus artış hızının ve bağımlı nüfus oranın fazla olması ekonomiyi olumsuz yönde etkilemektedir. Buna karşın nüfusun eğitilerek nitelikli hâle gelmesi ve istihdamın sağlanması durumunda ülkemiz için nüfus, önemli bir zenginlik olacaktır.
TÜRKİYE’NİN EKONOMİ POLİTİKALARI SEKTÖREL DAĞILIMI NASIL ETKİLEMİŞTİR
Turistik amaçlı bir geziye çıkacağınızı düşünün! Gideceğiniz güzergahı, nerede ne kadar kalacağınızı önceden planlarsınız. Çünkü seyahatinizin sağlıklı bir biçimde geçmesi için planlama şarttır.
Herhangi bir planlama yapmadan çıkacağınız seyahatte çeşitli sıkıntılar yaşayabilirsiniz!
Bu örnekte olduğu gibi devletlerde ekonomik faaliyetlerini yürütürken önceden bazı planlamalar yaparlar.
TÜRKİYE’DE UYGULANAN EKONOMİ POLİTİKALARININ GENEL AMAÇLARI: Doğal ve beşeri kaynakları en verimli şekilde kullanmak. İstihdamı artırmak.( İşsizliği azaltmak ) Dengeli gelir dağılımı oluşturmak İstikrarlı bir kalkınmayı sağlamak NOT: Bu amaçla Cumhuriyetin kuruluşundan günümüze kadar farklı dönemlerde çeşitli çalışmalar yapılmıştır.
1923 – 1932 DÖNEMİ: SİYASİ ve ASKERİ zaferler ne kadar büyük olurlarsa olsunlar İKTİSADİ zaferlerle taçlandırılmazlarsa sürekli olamazlar, az zamanda sönerler. (Şubat 1923)
1923 – 1932 DÖNEMİ: 17 Şubat 1923: İzmir İktisat Kongresi toplandı. Kongrede devletin ekonomiyi özendirici ve düzenleyici olarak etkili olması kararlaştırıldı. Cumhuriyetin ilk beş yılındaki uygulamalar bu kongrede alınan kararlara göre şekillenmiştir. 1925 yılında Aşar Vergisi kaldırıldı. 1926 yılında tarımda makineleşmenin sağlanması için teşvikler verildi. 1927 yılında Teşviki Sanayi Kanunu ve Gümrük Kanunu çıkarıldı.
KONGREDE ALINAN KARARLAR: 1 KONGREDE ALINAN KARARLAR: 1. Hammaddesi yurt içinde yetişen veya yetiştirilebilen sanayi dalları kurulması , 2. El işçiliğinden ve küçük imalattan süratle fabrikaya veya büyük işletmeye geçilmelidir, 3. Devlet yavaş yavaş iktisadi görüşleri de olan bir organ haline gelmeli ve özel sektörler tarafından kurulamayan teşebbüsler devletçe ele alınmalıdır. 4. Özel teşebbüslere kredi sağlayacak bir Devlet Bankası kurulmalıdır. 5. Dış rekabete dayanabilmek için sanayinin toplu ve bütün olarak kurulması gerekir. 6. Yabancıların kurdukları tekellerden kaçınılmalıdır. 7. Sanayinin teşviki ve milli bankaların kurulması sağlanmalıdır. 8. Demiryolu inşaat programına bağlanmalıdır. 9. İş erbabına amele değil, işçi denmelidir. 10. Sendika hakkı tanınmalıdır.
1932 – 1950 DÖNEMİ: Karma ekonomi sistemi ile sanayinin temelini oluşturacak yatırımların gerçekleştirilmesi benimsenmiştir. 1933 yılında Sümerbank kuruldu. 1933 yılında özel sermaye yetersizliği nedeniyle Türkiye, devletçilik yoluyla sanayileşme politikasına geçti. 1939-1945 yıllarında II. Dünya Savaşı’nın yaşanması nedeniyle yatırımlar azalmış, kaynaklar savunma amaçlı kullanılmıştır.- Milli Ekonomiyi Koruma Kanunu çıkarılmıştır.
1950 – 1960 DÖNEMİ: Ekonomik kalkınmanın en hızlı olduğu dönemlerden biridir. Ekonomide devletin etkisi azalmıştır. Altyapı çalışmalarına önem verilmiştir, ( Yol, Sulama, Liman, Enerji Projeleri hayata geçirilmiştir.) Tarımda önemli gelişmeler sağlanmış ancak sanayiye yeterince önem verilmemiştir.
1960’tan Sonraki Dönem: DPT kurulmuş. ( Devlet Planlama Teşkilatı ) Ekonomik, Sosyal ve Kültürel kalkınmanın hızlandırılması için kalkınma planlarının uygulanması düşüncesi benimsenmiştir.
°o.O (AßDuRRaHMaN-GeNÇ) O.o° SINIF: 257 11/C