Adli Çocuk Psikiyatrisi ve ülkemizdeki uygulamalar Doç. Dr. Ayten Erdoğan Zonguldak Karaelmas Üniversitesi
TCK-MADDE 6 (1) Ceza kanunlarının uygulanmasında; b) Çocuk deyiminden; henüz onsekiz yaşını doldurmamış kişi anlaşılır
TCK-MADDE 31 (1) Fiili işlediği sırada oniki yaşını doldurmamış olan çocukların ceza sorumluluğu yoktur. Bu kişiler hakkında, ceza kovuşturması yapılamaz; ancak, çocuklara özgü güvenlik tedbirleri uygulanabilir.
TCK-MADDE 31 (2) Fiili işlediği sırada oniki yaşını doldurmuş olup da onbeş yaşını doldurmamış olanların işlediği fiilin hukukî anlam ve sonuçlarını algılayamaması veya davranışlarını yönlendirme yeteneğinin yeterince gelişmemiş olması hâlinde ceza sorumluluğu yoktur.
TCK-MADDE 31 İşlediği fiili algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin varlığı hâlinde; bu kişiler hakkında suç, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını gerektirdiği takdirde dokuz yıldan oniki yıla; müebbet hapis cezasını gerektirdiği takdirde yedi yıldan dokuz yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. Diğer cezaların üçte ikisi indirilir ve bu hâlde her fiil için verilecek hapis cezası altı yıldan fazla olamaz.
Vaka örneği Sanıklar: 5 tane 13-14-15 yaş erkek çocuk Mağdur: 14 yaşında kız Suç: tecavüz ve görüntüleri yayma Kızın ifadesi zorlama yok Erkekler ben bir kere yaptım diğerleri çok yaptı Cinsel ilişki sırasında resim çektirme Takdir belgeleri, mental retardasyon raporları
Vaka örneği Sanıklar: 5 tane 13-14-15 yaş erkek çocuk ve yetişkin birkaç kişi Mağdur: 15 yaşında hafif retarde kız Suç: cinsel istismar Kızın ifadesi evlerinde kaldım, zorlama yok Erkeklerin ifade zorlama yok
Vaka örneği Sanık: 14 yaş erkek çocuk Suç: hırsızlık ve gasp Hırsızlık suçunun hukuki anlam ve sonucunu biliyor Gasp suçunun hukuki anlam ve sonucunu bilmiyor Suçu işlediği sırada ne bildiği önemli, tutuklanma sonrası öğrendikleri geçersiz
Vaka örneği Sanık: 13 yaş erkek çocuk Suç: 10 yaşında çocuğun cinsel istismarı Suçu işlediği sırada suçunun hukuki anlam ve sonucunu bilmiyor Jandarmalar tutuklanma sonrası ne ceza alabileceğini anlatıyor
TCK-MADDE 31 (3) Fiili işlediği sırada onbeş yaşını doldurmuş olup da onsekiz yaşını doldurmamış olan kişiler hakkında suç, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını gerektirdiği takdirde ondört yıldan yirmi yıla; müebbet hapis cezasını gerektirdiği takdirde dokuz yıldan oniki yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. Diğer cezaların yarısı indirilir ve bu hâlde her fiil için verilecek hapis cezası sekiz yıldan fazla olamaz.
Cinsel saldırı suçu-MADDE 102 (1) Cinsel davranışlarla bir kimsenin vücut dokunulmazlığını ihlâl eden kişi, mağdurun şikâyeti üzerine, iki yıldan yedi yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (2) Fiilin vücuda organ veya sair bir cisim sokulması suretiyle işlenmesi durumunda, yedi yıldan oniki yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
Cinsel saldırı suçu-MADDE 103 (1) Çocuğu cinsel yönden istismar eden kişi, üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Cinsel istismar deyiminden; a) Onbeş yaşını tamamlamamış veya tamamlamış olmakla birlikte fiilin hukukî anlam ve sonuçlarını algılama yeteneği gelişmemiş olan çocuklara karşı gerçekleştirilen her türlü cinsel davranış, b) Diğer çocuklara karşı sadece cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir nedene dayalı olarak gerçekleştirilen cinsel davranışlar anlaşılır.
Cinsel saldırı suçu-MADDE 103 (2) Cinsel istismarın vücuda organ veya sair bir cisim sokulması suretiyle gerçekleştirilmesi durumunda, sekiz yıldan onbeş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. (3) Cinsel istismarın üstsoy, ikinci veya üçüncü derecede kan hısmı, üvey baba, evlat edinen, vasi, eğitici, öğretici, bakıcı, sağlık hizmeti veren veya koruma ve gözetim yükümlülüğü bulunan diğer kişiler tarafından ya da hizmet ilişkisinin sağladığı nüfuz kötüye kullanılmak suretiyle gerçekleştirilmesi hâlinde, yukarıdaki fıkralara göre verilecek ceza yarı oranında artırılır.
Cinsel saldırı suçu-MADDE 103 4) Cinsel istismarın, birinci fıkranın (a) bendindeki çocuklara karşı cebir veya tehdit kullanmak suretiyle gerçekleştirilmesi hâlinde, yukarıdaki fıkralara göre verilecek ceza yarı oranında artırılır. (5) Cinsel istismar için başvurulan cebir ve şiddetin kasten yaralama suçunun ağır neticelerine neden olması hâlinde, ayrıca kasten yaralama suçuna ilişkin hükümler uygulanır. (7) Suçun mağdurun bitkisel hayata girmesine veya ölümüne neden olması durumunda, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası
Cinsel saldırı suçu-MADDE 103 (6) Suçun sonucunda mağdurun beden veya ruh sağlığının bozulması hâlinde, onbeş yıldan az olmamak üzere hapis cezasına hükmolunur.
Cinsel tacize uğrayan çocuğun muayenesi Cinsel tacize uğrayan çocuğun muayenesi çocuk için özel tasarlanmış (child friendly: çocuk dostu) odalarda yapılmalı Çocukların değerlendirmesi projektif yöntemlerle yapılır, adli vakalarda direkt sorular sorulabilir Gerektiğinde psikologun projektif testlerle çocuğu değerlendirmesi tavsiye edilir.
Cinsel tacize uğrayan çocuğun muayenesi Muayene süresi ve seans sayısı çocuğa göre gerektiği kadar uzatılabilir. Dava dosyası gelmemişse istenmeli Gerektiğinde okul kayıtları, öğretmen değerlendirmeleri istenir. Yapılan görüşmeler video ile kayıt altına alınarak rapora eklenebilir, çocuğun sonradan tekrar tekrar sorgulanması önlenebilir
Vaka örneği Üzmez olayı, şikayetçi çocuk …Üniversitesi Çocuk Ruh Sağlığı ve Hastalıklarınca düzenlenmiş 'Hangi olaya bağlı olduğu kesin olarak belirtilemeyeceği' bildirilen patolojik düzeydeki anksiyete ve depresyon` Sanık serbest, hakimde olayın olup olmadığına dair şüphe oluşturuyor
Hatalar Psikiyatrik bozukluk varmı? Nelere psikiyatrik bozukluk deriz Olaya bağlımı gelişmiş Gelecekte ne olacağı bilinemez ibaresi hakimlerin kafasını karıştırıyor
Dikkat 103. madde ruh sağlığı bozukluğunu genel bir ifade olarak tanımlamış, değerlendirilmesini hekime bırakmıştır. TSSB gelişmese de, akut stres bozukluğu (bir aylık süre sınırı ile tanımlandığından) tanısı konulmuşsa "1 aylık süre ile ruh sağlığı bozulmuştur" raporu verilmelidir. Kişinin hastalığı geçici olsa da yargıcın dikkati buna çekilmeli, rapor yargıca yol göstermelidir. Bir kişiye zarar verilmişse, bu zararın kalıcı olmaması, "zarar olmadığı” anlamına gelmez.
Dikkat Sorunu anlamak için beden hastalığı ve yaralanmalarını örnek alırsak; Kemik yaralanmalarının osteomyelite çevirmesi akut, subakut ve kronik olabilir.
Dikkat Subakut ya da kronik osteomyelit gelişmesi zamanla olduğundan bir latent dönem yaşanmışsa, latent dönemde rahatsızlığın düzelmiş görünmesine bakarak "beden sağlığı bozulmamış, bozulmuşsa da düzelmiş" gibi bir rapor tıbben doğru olmaz. Travma travmadır. Bedensel ya da ruhsal fark etmez. Akut stres bozukluğu(ASB) zaten "travmaya bağlı bir bozukluk"tur. Durup dururken ortaya çıkmıyor. Geçebilir de, geçmeyebilir de...
Dikkat Travmaya bağlı ruhsal bozukluklar TSSB ile sınırlı değil. TCK ruh sağlığı bu olaydan bozulurmu bozulmazmı onu soruyor, süreyi sormuyor Burada hekimin kanati simdi semptom cok az olsa da bu olay çocuk ve ergenin ileriki hayatta ruh sağlığını olumsuz etkilermi etkilemezmi ona göre karar vermesi gerekir
Dikkat DSM tanılarından biri konabilir, ancak tanı gerekli değildir. TSSB kriterlerini karşılamıyorsa depresyon, uyum, anksiyete bozuklukları aranmalı Olaydan sonra gece işeme varsa enüresis, gece kabusları varsa uyku bozukluğu, kaygılı durum varsa anksiyete bozukluğu, karşı gelme bozukluğu, anneden ayrılmakta zorlanma yaşıyorsa ayrılık anksiyetesi bozukluğu tanıları verilebilir.
Dikkat Olaydan sonra çocukta cinsel merak ve kesiflerinin artması da uyarılmış olduğunu gösterdiği için ruh sağlığının bozulduğunun çocukta diğer bir kanıtıdır, en sık bulgu Başkalarını soymaya kalkma, cinsel içerikli konuşmalar, masturbasyon, cinsel birleşme taklidi, vajina yada anüse bir şey sokma, vücudunu diğer kişilere sürtme erkeklerden çekinme, cinsel içerikden ürkme
Dikkat Dikkat konsantrasyon güçlüğü, ders başarısı düşüklüğü, dışarı çıkmama ruh sağlığının bozulduğunun diğer kanıtlarıdır Özgüven düşüklüğü, ergende aşırı cinsel eylemler veya eşcinsel ilişkilere yönelme
Dikkat Rapor bir özet kanaat sunumu değildir, konuyla ilgili bilgiyi de içermelidir. Yani hekim raporda ruhsal travma ve travma sonrası ruhsal sorunları, bunların nasıl bir gelişme gösterdiğini raporda anlaşılır bir şekilde ifade ederse, sonunda varılacak kanı ve ayrıntıları da yargıç yönünden o kadar anlaşılır olacaktır.
Dikkat Sorun mağdurun maruz kaldığı suç nedeniyle etkilenip etkilenmediği değildir. Sorun, suç mağdurunun ruhsal etkilenmesinin, cezanın ciddi biçimde artırılmasına neden olabilecek ağırlıkta olup olmadığıdır. Diğer bir deyişle hukuksal bakımdan, suç mağdurunun ruhsal etkilenmesini bir derecelendirmeye tabi tutmak gerekmektedir. Bu derecelendirme hekim tarafından ruh hastalıkları dikkate alınarak değil, hekimin tespit ettiği bulgulara dayalı olarak hakim tarafından yapılacaktır.
Dikkat Peki ruhsal etkilenmenin cezanın arttırılması neden olacak ağırlıkta olup olmadığına hakim nasıl hükmedecek? Bu noktada suç nedeniyle mağdurun ruhsal durumundaki etkilenmenin, belirli bir kalıcılıkta olup olmadığı, günlük hayatını normal biçimde sürdürmesini engelleyip engellemediği (işlevselliği ) ölçüt olarak alınmalıdır.
Dikkat Hekimler, belirli ölçüde kalıcılığı yani günlük hayatın normal biçimde sürdürmeyi engellemeye ilişkin bulguları belirlerken, suç mağdurunu kanaat oluşturacak yeterli bulguyu saptayacak bir zaman dilim içinde dönemsel olarak muayene etmeleri zorunludur.
Dikkat Ruhsal bozulma konusundaki adli rapor, hastanın tedavisi için değil, bir yargılamada verilecek cezanın miktarının değerlendirilmesinde kullanılacaktır. Bu nedenle hekim muayene sürecinin sonucunda mağdurun maruz kaldığı suç nedeniyle, uyku bozuklukları gösterdiğini, sık sık ağladığını v.s gibi tespitler yapmış ise, hakim bu durumda ruhsal etkilenmenin, cezanın miktarının arttırılmasını gerektiren şekilde ve ölçüde olduğu sonucuna varmalıdır.
Dikkat "Kanundaki temel yanlış, cinsel istismar veya taciz durumunda ruh sağlığının bozulmayabileceği ön kabulünü ortaya koyması eleştirisi Hukuk mantığı ve dili "milyonda bir bile olsa cinsel istismar ile ruh sağlığı bozulmayan biri" olma olasılığını ifade etmek zorundadır. Nitekim ruh sağlığı ile ilgili 6. bend bedensel yaralama, ölüme neden olma gibi başka zararların bulunduğu bir bölümdedir ve bu zararların hepsi aynı "koşul" kişiyle yazılmıştır.
Dikkat Bu suçun cezalandırılmasında koşul kipinin kullanılmasında başka bir neden de şudur. Suç olan eylem özellikle çocuklarda "kamu suçlaması"na yol açtığından başka hiç bir zarar doğmamış olsa bile hukuk suçluyu "yasaklanmış olana uymadığı için" cezalandırıyor.
Sonuç İlk olarak olay varmı yokmu değerlendirmek Dava dosyasını gerektiğinde istemek Tam bir psikiyatrik muayene, belirti saptanması, laboratuvar ve psikolojik değerlendirme yapmak
Sonuç "ruh sağlığının bozulması" kavramını sadece TSSB olarak düşünmemek Bozukluğun olaydan sonra ona bağlımı geliştiğini belirtmek Muayene bulgularını rapora eksiksiz yazmak Bütün bu bulgu ve bilgilere dayalı tıbbi yorum yazmak gerekir