AKUT KARIN HASTALIKLARI

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
DİSMENORE Dr.Gülşah Alan.
Advertisements

Peritonit ve intraabdominal enfeksiyonlar
GİS KANAMA.
Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları
POSTGASTREKTOMİ SENDROMLARI
KARACİĞER TRANSPLANTASYON ENDİKASYONLARI
Dr. Halil BOZKAYA EGE ÜNİVERSİTESİ GİRİŞİMSEL RADYOLOJİ BÖLÜMÜ
Kusması Olan Hastaya Yaklaşım
Hazırlayan: Dr Berge EDE Moderatör:Op.Dr.Turhan Pekiner
KARIN AĞRISINA YAKLAŞIM
Peritonitler ve Karıniçi Apseler
DİSMENORE DR.GÜLAY ŞAHİN.
Acil Serviste Geriatrik Hastaya Yaklaşım
ACİL TORAKS RADYOLOJİSİ
İnce Bağırsak Hastalıkları Semiyolojisi
Karın ağrılı hastaya yaklaşım
Uzm.Dr. Esin KORKUT Doç.Dr. Yusuf AKCAN
Karın Ağrısı Olan Hastaya Yaklaşım
ÜRO-ONKOLOJİYE GİRİŞ Doç. Dr. Enver ÖZDEMİR
İç Hastalıkları Anabilim Dalı Prof.Dr.Adnan Levent YALDIRAN
Karın travmalarına yaklaşım
ÇOCUKLARDA KARIN AĞRISINA YAKLAŞIM
Pelvik İnflamatif Hastalık: Tanı ve Tedavi
Doç.Dr. Yeltekin Demirel
Intestinal Obstruction
24 yaşında Bayan İzmir Öğretmen
YAŞLIDA ANAMNEZ VE FİZİK MUAYENE
Stj.Dr.Duygu Oğuz Dönem IV
İNCE BARSAĞIN CERRAHİ HASTALIKLARI VE HEMŞİRELİK BAKIMI
KARIN AĞRISINA YAKLAŞIM
CERRAHİ ACİLLER Prof. Dr. Ahmet ÇOKER.
Gebe Hastada Triaj Senaryoları
DR.NAHİDE GÖKÇE ÇAKIR KTÜ AİLE HEKİMLİĞİ ABD
Dr. Oktay SARI GATA Aile Hekimliği AD
KARIN AĞRISI OLAN HASTAYA YAKLAŞIM Dr. Murat ÇELİKTEPE
VAKA SUNUMU: AĞRISIZ KIRMIZI GÖZ
Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Romatoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 1 Aralık 2015 Salı Yandal Ar. Gör. Uzm.
Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Endokrinoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 26 Kasım 2015 Perşembe Ar. Gör. Dr.
AKUT KARIN Dr. Koray Topgül. AKUT KARIN :Acil laparotomiyi/laparoskopiyi gerektiren, intraabdominal bir hastalığın sebep olduğu, akut karın ağrısı ile.
Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Çocuk Gastroenteroloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 1. Bölüm 25 Nisan 2013.
İç Hastalıkları Olgu Sunumu Arş.Gör. Dr. Tuba Şahbazoğlu.
İç Hastalıkları Olgu Sunumu Arş.Gör. Dr. Gül Yavuz.
Dr. Neslihan Gülçin.  Yenidoğan döneminden, adölesan dönemin sonuna kadar olan zaman sürecinde karın ağrısı, karın içi veya başka sistemleri ilgilendiren,
Acil Serviste Geriatrik Hastaya Yaklaşım
Prof. Dr. Göktürk Maralcan
Sekonder Hipertansiyon
Prof. Dr. Göktürk Maralcan
Nekrozitan enterokolit
Çocuklarda İnvajinasyon
Kadın Hastalıkları ve Doğum
KALP DIŞI GÖĞÜS AĞRISI (GASTROİNTESTİNAL NEDENLER)
Akut KARIN AĞRILI HASTA
YAYGIN AĞRILI HASTAYA YAKLAŞIM
Herediter Anjioödem Dr. Mehmet KILIÇ.
Böbrek Hastalıklarında Anamnez ve Fizik Muyene
AKUT BATIN Dr. Gülsün ATEŞ Hamburg Üniversitesi, Tıp Fakültesi ALMANYA
ÇOCUKLARDA AKUT KARIN PROF. DR. SELAMİ SÖZÜBİR
Kawasakii Hastalığı Prof. Dr. Emre Alhan Sağlık Sunumları:
Kardiyovasküler Aciller ve Postop. Hasta Takibi Prof. Dr
ARŞ. GÖR. DR. HAVVA ŞEN KTÜ TIP FAKÜLTESİ AİLE HEKİMLİĞİ AD
Uzm.Dr. Esin KORKUT Doç.Dr. Yusuf AKCAN
KTÜ Tıp Fakültesi Aile Hekimliği Stajı
Sunum transkripti:

AKUT KARIN HASTALIKLARI Doç. Dr. Pars TUNÇYÜREK

Ani başlayan karın ağrısı ile karakterize, belirli ve bulguları karın bölgesinde yoğunlaşan ve travma dışındaki nedenlere bağlı olarak gelişen patolojilerin tümü “akut karın” başlığı altında incelenmektedir.

AKUT KARIN ACİL CERRAHİ GİRİŞİM

Akut karın tablosu meydana getiren hastalıklar Cerrahi patolojiler Medikal patolojiler Karın dışı patolojiler Gerçek akut karın hastalıkları Akut karını çağrıştıran hastalıklar

Cerrahi patolojiler Akut apandisit Kolesistit Peptik ülser perforasyonu Akut mekanik barsak obstrüksiyonu Boğulmuş fıtık İntestinal perforasyonlar Mezenter arter ve ven tıkanıklığı Meckel divertiküliti Nekrotizan pankreatit Anevrizma rüptürleri Dış gebelik rüptürü Over kist ve tümör torsiyonu Boerhaave sendromu

Medikal patolojiler Akut gastrit Ülser atağı Gastroenterit Akut hepatit Budd-Chiari sendromu Biliyer kolik Renal kolik Üriner sistem enfeksiyonları Mezenter lenfadenit Ailesel Akdeniz ateşi (AAA) Primer peritonit Tüberküloz peritonit Tabes dorsalis Herpes zooster Rektus hematomu Poliarteritis nodosa Pelviperitonit Diyabetik ketoasidoz Addison krizi Akut hiperlipoproteinemi Akut intermitent porfiri Üremi Akut salpenjit Dismenore Endometriyoz Mittelschmerz Orak hücreli anemi krizi Akut lösemi Kurşun zehirlenmesi Narkotik zehirlenme Hennoch-Schönlein purpurası SLE

Karın dışı patolojiler Bazal pnömoni Plörezi Spontan pnömotoraks Myokard iskemisi Ampiyem Perikardit Akciğer infarktüsü Kaburga kırıkları Testis torsiyonu

Yoğunlaşılması gereken noktalar Tablonun hangi gruba girdiğinin belirlenmesi en önemli başlangıç noktasıdır. Tanı için gereken süre hastanın aleyhine mi ? Yaklaşımda belli bir düzen sağlanmalıdır. Negatif laparotomi, olası patolojiden daha fazla zarar verir mi ?

ANAMNEZ

Anamnezin özellikleri Alınacak anamnez sadece o anda yaşanılan durumu içermemelidir. Özgeçmiş, soygeçmiş, sosyal yaşam, yakın zamanda yapılan geziler ve benzeri konularda bilgi edinilmelidir. (Kalıtsal metabolik hatalıklar, zehirlenmeler, karın dışı sebepler, AAA gibi nedenler sorgulama sürecinde anlaşılabilir)

Özgeçmiş Geçirilmiş ameliyatlar ve hastalıklar (KBY, diyabet, kardiyovasküler patolojiler...) Fıtık öyküsü Daha önce benzer ağrı olmuş mu ? (Renal kolik, pelviperitonit, AAA, dismenore...) İlaç kullanımı (Antikoagülan ilaçlar, oral kontraseptifler, kortikosteroid...) İnfeksiyon etkenleri ile karşılaşmış olma durumu. (Amibik karaciğer absesi, malarya, tbc, salmonella...)

Soygeçmiş Çocukluk çağında ortaya çıkan akut karın tablosunun aydınlatılmasında önem taşır. AAA ve orak hücreli anemi öncelikle sorgulanmalıdır. Kardiyak hastalıklar ve diyabet.

Yakınmalar (Ağrı) AĞRININ GENEL ÖZELLİKLERİ Doku hasarı sonrası ağrılı uyarana reaksiyon ortaya çıkar. Ağrının ‘ölçüsü’ kişiye bağlıdır. Ağrı reseptörleri visseral ve pariyetal peritonda yaygındır. Visseral ağrı; inflamasyon, iskemi ve doku çeperinde gerilme ile uyarılır. C tipi lifler ile taşınırlar. İyi lokalize edilemezler. Visseral ağrı embriyoda köken aldığı dermatom segmentinde hissedilir. Karın duvarı ve pariyetal peritondan çıkan getirici somatik sinirler T5-L2 seviyelerinde medulla spinalise girerler Pariyetal(somatik) ağrı iyi lokalize edilebilen ve genellikle tanı koydurucu olan ağrıdır. Yansıyan ağrılar deriden gelen ağrı lifleri ile sinapslar oluşması nedeni ile ortaya çıkar (ör: Omuzda hissedilen ‘Kehr bulgusu’).

Temel patolojiye göre visseral ağrının hissedildiği bölgeler

Ağrı yakınmasının kadranlara göre dağılımı

Ağrı yakınmasının kadranlara göre dağılımı

Akut karın ağrısı Ağrı ‘akut’ mu ? Ağrının başlama zamanı... ‘6-8 saattir sürmekte olan ağrı’ tanımı ile ilgili sıkıntılar vardır (ör: A.apandisit, kolesistit...) Bir haftadan uzun süredir varolan ağrılar genellikle akut karın ile uyumlu değildir. Akut ağrı ayrımına gitmek için ağrının devam ettiği süreden çok, şiddetlendiği an başlangıç noktası olarak kabul edilebilir (ör: 10 gündür sürmekte olan peptik ülser ağrısı, 2 saattir şiddetlenmiş. Perforasyon ?)

İnflamatuar Kolik İskemik Hastanın ağrıyı tarif ediş biçimi Hastanın ‘daha önce böyle bir ağrı çekmedim’ demesi önemli bir bulgudur. Ağrının başlangıç yeri ve zamanla yer değiştirmesi (ör: A. Apandisit) Ağrının azalması ve artması. Ağrının karakteri: İnflamatuar Kolik İskemik

İnflamatuar ağrı Ağrı başlar, yavaş yavaş şiddetlenir ve sürekli hale gelir.(Visseral ağrı  Somatik ağrı). Akut karın tablosu oluşturan hastalıkların %80’i bu şekilde ortaya çıkar. Kendiliğinden geçen ağrı inflammatuar olamaz. Ancak azaldığında perforasyon (ör: A. Apandisit perforasyonu) düşünülebilir. İnflamasyonu olmayan bir organın perforasyonu sonucu oluşan ağrının karakteri daha farklıdır. (Ani ve şiddetli başlangıç, ardından hafifleme veya aynı kalır)

Kolik ağrı Düz kas spazmına bağlı ağrılı uyarandır. Temel özelliği aralıklı olmasıdır. Genellikle içi boş organların tıkanması ile ortaya çıkar. Akut mekanik barsak obstrüksiyonu nedeni ile ortaya çıkan ağrı kusma veya dekompresyon sonrasında geriler.

İskemik ağrı Karındaki en şiddetli ağrıdır. Ani başlayabilir ve şiddeti genellikle azalmadan devam eder. Beraberinde kardiyak hastalık olması mezenter iskemiyi düşündürmelidir. Fizik bakı bulguları tamamıyla normal olabilir

Bulantı ve Kusma Akut karın hastalarının %75’inde görülür ve ağrıya refleks olarak gelişir. Medüller kusma merkezi visseral getirici fibriller tarafından uyarılır. Aktifleşen götürücü fibriller refleks kusmayı meydana getirir  Önce ağrı, sonra kusma ortaya çıkar. Kusmanın sıklığı, miktarı ve içeriği altta yatan patoloji ile ilgili bilgi verir (Safralı, safrasız, fekaloid...).

Gaz-gaita çıkaramama Akut karın ile refleks ileus birlikte görülür (sempatik aktivasyon ile). Karında gerginlik olabilir. Proksimal tıkanıklıklarda gerginlik az ya da hiç yokken, distal tıkanıklıklarda belirgindir. Kolik tarzında ağrı ve kusmanın eşlik ettiği tablolarda ileus düşünülmelidir.

İştahsızlık Hasta tarafından sıklıkla ifade edilmemesine rağmen önemli bir yakınmadır. A.apandisit ve kolesistit olgularında çok sık oranda görülür. Yeme alışkanlığındaki değişikliklerin gözlenmesi, çocuklarda ve kendini ifade edemeyen hastalarda önemlidir.

Kabızlık ve ishal Hasta gaz çıkarabildiğini ancak dışkılama yapamadığını ifade ederse bu kabızlık lehine yorumlanabilir. Mekanik obstrüksiyon ile kabızlığın ayrımı yapılmalıdır. İshal, genellikle gastroenterit veya inflamatuar barsak hastalıklarında görülür. Mezenter oklüzyon sonrası oluşan barsak nekrozunda da görülebilir.

Sarılık Hepatobilier sistemdeki patolojiyi düşündürmelidir. Hepatit ve kolanjitte sık görülür. Karaciğer fonksiyon testleri ile sarılığın obstrüktif özellikte olup olmadığı anlaşılabilir.

FİZİK BAKI

Fizik bakının özellikleri Karın bakısı öncesinde ayrıntılı bir sistemik bakı yapılmalıdır. Hipovolemi, şok bulguları aranmalıdır (ör: Dış gebelik rüptürü, aort anevrizma rüptürü, diğer nadir görülen anevrizmalar). Anamnezde belirlenen özelliklere göre fizik bakıya yoğunlaşılmalıdır.

Ateş Subfebril ateş: Akut karın hastalıklarında genellikle subfebril ateş saptanır. Yüksek ateş (>38,5ºC) : Karın içi abse, jeneralize peritonit, kolanjit, ... Normal şartlarda rektal ateş aksiller ateşten 0,8ºC daha yüksektir. Aradaki farkın 1 ºC’nin üzerine çıkması pelviperitonit ve jeneralize peritoniti düşündürür. Ateşin normal sınırlarda olması akut karını ekarte ettirmez

İnspeksiyon Duruş şekli: Yavaş hareketler, dizler fleksiyonda, karın solunuma eşlik etmiyorsa: İnflamatuar ağrı. Hasta yerinde duramıyor: Kolik veya iskemik ağrı. Hasta öne eğilerek rahatlıyor: Pankreatit. Karında ameliyat izi, fıtık noktalarında şişlik, zona döküntüleri, Grey-Turner, Cullen belirtisi, distansiyon, peristaltik hareketler.

Oskültasyon Barsak seslerinin varlığı ve dakikadaki sayısı araştırılır. Ek sesler (garguyman, metalik sesler, üfürüm) aranır. 4-8/dk: normal, <4/dk: hipoaktif (peritonit), >4/dk: hiperaktif (gastroenterit, gastrointestinal sistem kanamaları). Mekanik obstrüksiyon nedeni ile takip edilen hastada metalik seslerin ortaya çıkması ameliyat endikasyonu olarak kabul edilebilir.

Palpasyon ve perküsyon Karında hassasiyet olan hastalarda perküsyon pozitiftir. Palpasyon akut karın tanısında en önemli fizik bakı yöntemidir. Defans, rebound, rijidite, kitle ve organomegali araştırılır. Rebound hassasiyeti pariyetal peritonun iritasyonunu gösterir. Pelvik, diyafragmatik ve arka pariyetal periton iritasyonunda karın palpasyonu tamamen normal olabilir. Karın kaslarının zayıf olduğu yaşlılarda ve şişmanlarda palpasyon bulguları belirgin olmayabilir. Rektal tuşe yapılmalı. Fıtık noktaları kontrol edilmelidir.

YARDIMCI İNCELEMELER

Akut karın hastalarının %75-80’inde anamnez ve fizik bakı tanı için yeterlidir. İncelemelerin amacı tanıya yardımcı olmak ve hastayı ameliyata hazırlamaktır. Testlerin sonuçları her olgu için klinik bulgularla birlikte yorumlanmalıdır. Akut karın düşünülen hastalarda gereksiz tetkik istenmemelidir. Akut karın için belirlenen prosedürlere uyulmalıdır.

Laboratuar incelemeleri Kan bulguları: Lökositoz. Hemoglobin, hematokrit düşüklüğü veya yüksekliği Trombosit sayısı ve pıhtılaşma testlerindeki anormallikler Sedimentasyon ve fibrinojen yüksekliği Elektrolit dengesizliği, üre, kreatinin yüksekliği Amilaz ve karaciğer fonksiyon testleri İnorganik fosfor ß-HCG İdrar bulguları: Üriner sistem enfeksiyonları, kristalüri, hematüri, aseton varlığı... Gaytada gizli kan, direkt bakı:

Radyolojik yöntemler Direkt grafiler Kontrastlı grafiler Radyo-izotop çalışmalar Ultrasonografi Bilgisayarlı tomografi Manyetik rezonans Anjiyografi

Spesifik tanı yöntemleri Parasentez Endoskopi-Kolonoskopi Tanısal laparoskopi

CERRAHİ YAKLAŞIM Klinik bulgular ile akut karın olduğu düşünülen olgular eksplore edilmelidir. Kararsızlığın ortadan kalkmadığı olgular için de eksplorasyon endikasyonu vardır. Bir yazar bu konuda “Negatif laparotomiyi her zaman pozitif otopsiye yeğlerim” demiştir. Süratli değerlendirme, akut karın tablosuna yaklaşım protokolünün belirlenmesi ile sağlanabilir. Uygun insizyon seçimi gibi cerrahi teknik ile ilgili seçenekler üzerinde dikkatle durulmalıdır. Eksplorasyon kararı verilen olguların preoperatif ve postoperatif yoğun bakım desteği gereksinimleri gözönünde bulundurulmalıdır.

Akut karın kuşkusu olan tüm olgular Genel Cerrah tarafından değerlendirilmelidir. Anamnez ve fizik bakı, değerlendirmenin ilk ve titizlikten ödün verilmeden gerçekleştirilmesi gereken basamaklarıdır. Yardımcı tanı yöntemleri, klinik bulgulara göre seçilmelidir. Gerekli tüm incelemelerin yapılmasına rağmen akut karın kuşkusunun sürdüğü durumlarda eksplorasyon uygulanmalıdır.