Lozan Barış Konferansı Ve Antlaşması I. Dönem 20 KASIM 1922 – 4 Şubat 1923 II. Dönem 23 Nisan 1923 - 24 Temmuz 1923
Lozan’a Giden Süreç Anadolu'daki Yunan Kuvvetleri Başkomutan Mustafa Kemal’in önderliğinde yurdumuzdan atıldı.(Büyük Taarruz 26-30 Ağustos 1922) Mudanya Ateşkes Antlaşması imzalandı. (11 Ekim 1922) Böylece barış görüşmeleri hazırlıkları başladı.
Saltanatın Kaldırılması 1 Kasım 1922 İtilaf devletleri, TBMM’ ye bir nota göndererek, barış konferansının,13 Kasımda Lozan şehrinde toplanmasını öneriyorlar. Aynı zamanda İstanbul hükümetini de davet ediyorlar. Sadrazam Tevfik paşa bu durumu TBMM ile görüşmek için çağrıda bulundu ise de TBMM bunu dikkate almadı sert bir şekilde geri çevirdi. Öte yandan TBMM, bu işin çözümünü de saltanatın kaldırılmasında gördü.
Saltanat artık yok! Kasım 1922’de Meclis’in ezici çoğunluğu saltanata karşıdır. Konuşmalarda Vahidettin açıkça “hain” olarak niteleniyor. Hem Kemalist Birinci Grup, hem muhalif İkinci Grup Osmanlı saltanatına son verilmesi için önerge vermiştir zaten.Meclis 1 Kasım 1922’de, bir tek Ziya Hurşit hariç,“oybirliğiyle” “Osmanlı Devleti’ne son veren kararını alıyor.
SONUÇTA 1 Kasım’da TBMM saltanata son vererek Osmanlı Devleti’nin tarihe karıştığına dair karar alıyor; 4 Kasımda İsmet Paşa, bu kararı Lozan’da masaya oturacağımız İtilâf Devletlerine bildiriyor. İçeride siyasi çağdaşlaşma, dışarıda diplomasi; artık ikisi de “Batı mefkûresi” yönündedir. 17 Kasım 1922 de son Osmanlı sultanı Vahdettin yurdu terk etti. Kanun gereği halifelik bir gün sonra TBMM tarafından Abdülmecit efendiye verildi. Barış görüşmelerinde ikilik çıkması önlendi.
LOZAN BARIŞ KONFERANSI
Lozan Barış Görüşmeleri İçin TBMM Hükümeti’nin Yaptığı Hazırlık Çalışmaları Konferansın yeri, Türkiye Baş temsilcisi ve heyeti, Görüşülecek konular
Konferansın Yeri İtilaf devletleri barış görüşmelerinin Lozan’da yapılmasını istedi. Türkiye ise bunun İzmir’de yapılmasını istiyordu. Çünkü; a) İzmir’in yakılıp yıkıldığını tüm dünyaya göstererek dünya kamuoyunun desteğini almak. b) Ulaşım ve haberleşme problemini ortadan kaldırmak Sonuçta Lozan’da toplanmasına karar verildi.(13 Kasım 1922)
Lozan’a gönderilen Türkiye Heyeti Lozan’da Türkiye’yi sadece “TBMM hükümeti” temsil edecektir. Gazi; henüz cumhurbaşkanı değildir; TBMM Reisi ve Başkomutandır. Başbakan Rauf Orbay’dır. Genelkurmay Başkanı Mareşal Fevzi Paşa, Dışişleri Bakanı Yusuf Kemal (Tengirşek) Bey... İsmet Paşa o sırada sadece Garp Cephesi Kumandanı’dır.
Lozan için İsmet Paşa Baş delege, İsmet Paşa’dır. İki tane de “delegemiz” vardır. Dr. Rıza Nur ve Maliye Bakanı Hasan (Saka) Bey... Ayrıca delegasyonda 21 tane danışman bulunuyor.
Görüşülecek Konular Lozan’da savunulacak temel ilkelere dair 14 maddeden oluşan bir “Talimatname” hazırlanmıştır.Bu talimatnamede Türk heyetinin konferansta asla ödün vermeyeceği iki konu vardı: 1-Doğu Anadolu’da bir Ermeni devletinin kurulması asla kabul edilmeyecek, 2- Kapitülasyonlar kaldırılacaktı.
Konferansta Görüşülecek Diğer Konular Sınır konusunda Misak-ı Milli’yi esas alan Talimatname, Musul, Kerkük ve Süleymaniye’nin, Anadolu’ya yakın Ege adalarının alınmasını, bu başarılamazsa hükümetten yeni talimat istenmesini öngörüyor. Boğazlar konusunda da “yabancı bir askerî kuvvet kabul edilemez”. Trakya’da 1913 sınırı esas alınıyor. Azınlıklar konusunda nüfus mübadelesi ve mütekabiliyet ilkesi isteniyor. Osmanlı borçlarının “bizden evvel ayrılan ülkelere paylaştırılması” talep ediliyor.
“Lozan barış masasında söz konusu olan meseleler, üç dört senelik yeni bir döneme ait ve yalnız onunla sınırlı kalmıyordu. Konferansta yüzyılların hesapları görülüyordu. Bu kadar eski , bu kadar karışık, bu kadar kirli hesapların içinden çıkmak elbette o kadar basit ve kolay olmayacaktı.”
Türk heyeti lozan yolunda...
Konferansa katılan devletleri 3 grupta sınıflandırmak mümkün: Davet eden ülkeler: İngiltere,Fransa, İtalya ve Japonya Davet edilen ülkeler: Türkiye,Yunanistan, Romanya, ABD,Sırp-Hırvat-Sloven Devleti Boğazlar Rejimi için çağrılan devletler: Sovyet Rusya ve Bulgaristan Ayrıca Belçika ve Portekiz belirli konular için konferansa davet edilmişti.
İlk toplantı 20 Kasım 1922’de başlar: Toplantıda 3 komisyon oluşturuldu. Ülke ve Askerlik Komisyonu: Komisyon başkanı Lord Curzon... Boğazlar Trakya sınırı, Batı Trakya,Ege Adaları,azınlık hakları, savaş esirleri, Ermeni Meselesi ve Musul için savaşlar bu komisyonda verildi. Yabancılara Uygulanacak Rejim Komisyonu: Başkanı İtalyan Baş delegesi Marki Garroni... Kapitülasyonlar için bu komisyonda savaşlar verildi. İktisat ve Maliye Komisyonu: Başkanı Fransız baş delegesi Mösyö Barrier... Düyun-ı Umumiye ve Osmanlı Borçları ayrıca sağlık ve sigorta sorunları burada ele alındı.
Türkiye Heyeti’nin Lozan’da karşılaştığı sorunlar: Telgraf Sorunu Güvenlik Sorunu
Konferans ilk günden itibaren uzun ve çetin tartışmalar içinde geçti…
Birçok noktada görüş birliği sağlandıysa da *Osmanlı borçlarının ödenmesi , *Kapitülasyonlar, *ve Musul konusunda anlaşmaya varılamadı. Bu sebeplerden ötürü Konferans 4 Şubat 1923’de dağıldı.Türk heyeti yurda geri döndü.
İkinci toplantı 23 Nisan 1923 4 Şubat 1923’te kesintiye uğrayan Lozan Konferansı 23 Nisan 1923’te tekrar başlayacaktır. Bu arada Ankara Batı’ya olumlu mesajlar gönderecek, yabancı sermeye ve Batılılaşma yönünde açılımlar yapacaktır. Görüşmeler tekrar başladığında Türkiye, yumuşamış bir İngiltere bulacaktır...
Lozan Görüşmelerinin Kesintiye Uğradığı Dönemde Ankara Ankara iç politika bakımından oldukça yoğundur. Ufukta seçimler gözükmektedir. Muhalif vekillerden bazısı seçim kanununun değişmesi için önerge vermiştir. Muhalif vekillerden “Sine-i millete dön” önergesi Ve Mecliste Lozan kavgaları...
Lozan için güvenoyu Lozan için Mecliste oylama yapılıyor: Muhaliflerden 60 mebusun katılmadığı oylamada, 20 ret oyuna karşılık 170 oyla hükümete, Lozan politikasına ve İsmet Paşa başkanlığındaki delege heyetimize güvenoyu veriliyor. 15 maddelik “Türk barış projesi” hazırlanarak, bir Avrupa şehrinde veya İstanbul’da toplanacak konferansa Müttefikleri davet ediyoruz.Müttefikler masaya oturmayı kabul ediyorlar; ama İstanbul’da değil, yine Lozan’da...
Lozan’da görüşülen ve çözüme kavuşturulan başlıca konular Sınırlar Kapitülasyonlar Dış Borçlar Boğazlar Savaş tazminatı Patrikhane Azınlıklar Ermeni meselesi Yabancı okullar
Sınırlar Doğu sınırı : Moskova ve Kars antlaşması esas alınmıştır. Irak sınırı : Lozan konferansında ırak sınırı hakkında bir karar alınamaz. Bu sorun İngiltere ile Türkiye arasına bırakılır.(1926’da İngiltere ile yapılan Ankara Antlaşması’na göre Musul Irak sınırları içinde kalmıştır.) Batı sınırı : Batı Trakya hariç Misak-ı Millî’ye uygun çizildi. Suriye sınırı : Fransa ile yapılan Ankara antlaşması esas alınmıştır. ( Hatay, Misak-ı Milli’ye aykırı olarak sınırlarımız dışında kalmıştır. 1939’da sınırlarımıza katılmıştır.)
Suriye Sınırı ANKARA Antlaşması’na göre belirlendi. Batıda, Bozcaada ve İmroz (Gökçeada) Türkiye’de;Batı Trakya ,Midilli Sakız ve Sisam adaları Yunanistan’ kaldı. IRAK Sınırı ve MUSUL Sorunu Lozan’da halledilemedi. İkili Görüşmelere bırakıldı. Suriye Sınırı ANKARA Antlaşması’na göre belirlendi.
Kapitülasyonlar En fazla tartışılan konudur. Her türlü adlî ve ekonomik kapitülasyonlar bütünüyle ortadan kaldırıldı.
Dış Borçlar Duyun-u Umumiye (Genel Borçlar İdaresi) kaldırıldı. Osmanlı Devleti’nden kalan borçlar Osmanlı sınırları üzerinde kurulan devletler arasında paylaşılacak büyük bir kısmını da TBMM taksitler halinde ödeyecekti.
Osmanlı borçlarının her devlete düşen hissesi Türkiye 84.597.495 Suriye-Lübnan 11.108.858 Yunanistan 11.054.534 Irak 6.772.142 Yugoslavya 5.435.597 Filistin 3.284.429 Bulgaristan 1.776.354 Arnavutluk 1.633.233 Hicaz (S. Arabistan) 1.499.518 Yemen 1.182.104 Ürdün 733.610 İtalya 243.200 Necit (S. Arabistan) 29.150 Maan ( Güney Ürdün) 128.728 Asir (S. Arabistan) 26.138
Boğazlar Boğazların idaresi, başkanlığını bir Türk temsilcisinin yaptığı komisyon tarafından yönetilecekti. Boğazlardan barış zamanında ticaret gemileri serbestçe geçebilecekti. ÖNEMİ: Boğazlar komisyonunun olması Türkiye’nin egemenlik ve bağımsızlık haklarını sınırlandırıcı niteliktedir.
Savaş tazminatı Yunanistan savaş tazminatı olarak Karaağaç’ı Türkiye’ye verdi.Karaağaç’a karşılık Yunanistan’ın ödemesi gereken “tamirat” bedelini istemekten vazgeçtik.
Patrikhane Zararlı faaliyetler yapmaması ve dış devletlerle irtibata geçmemesi şartıyla varlığını sürdürmesine izin verildi.
Adalar On iki ada İtalya’ya, Ege adaları Yunanlılara bırakıldı. Gökçeada, Bozcaada Türkiye’ye bırakıldı.
Azınlıklar Tüm azınlıklar Türk vatandaşı sayılmıştır. Amaç, Avrupa Devletlerinin azınlıkları bahane ederek iç işlerimize karışmalarını engellemek.
Yabancı okullar Türkiye’nin iç sorunu sayılmış ve bu okulların Türk kanunlarına uyarak varlıklarını devam ettirmelerine karar verilmiştir.
Lozan’da imzalar atılıyor Lozan Antlaşması 24 Temmuz 1923 tarihinde imzalanacak, imzayı atmadan önce İsmet Paşa, Gazi’nin ve Rauf Bey’in onayını alacaktır. Lozan Heyeti 10 Ağustos tarihinde Ankara’ya döndü. Lozan Antlaşması Meclis tarafından 14 ret oyuna karşılık 213 kabul oyu ile 23 Ağustos 1923 tarihinde onaylandı.
Lozan Barış Antlaşmasının önemi Lozan’ın diplomatik bir başarı olduğu, tartışmasız bir gerçektir.Ancak Lozan’da ödünler verilmiş, “barış için fedakârlıklar” yapılmıştır. Başarısı, Musul ve Hatay eksiğiyle de Boğazlardaki kısıtlamalarla da olsa Misak-ı Millî sınırlarını gerçekleştirmesidir. Bu sınırlarda bütün kapitülasyonları kaldırmış, bağımsız ve egemen bir ülkenin kurulmasıdır.
Gazi Mustafa Kemal’e göre Lozan Antlaşması: “Türk milleti aleyhine asırlardan beri hazırlanmış ve Sevr Antlaşması ile tamamlandığı zannedilmiş büyük bir suikastın çöküşünü ifade eden bir belgedir.”