Peygamberimizin Örnek Kişiliği ve Sünneti-2 Sunum: Ahmet YORDAM
Peygamberimizin Sünneti ve Davranışlarından Örnekler:
Kur’an-ı Kerim’de Cenab-ı Allah, “Ey İnsanlar Kur’an-ı Kerim’de Cenab-ı Allah, “Ey İnsanlar! Andolsun ki, sizin için Allah’ın Resulü, en güzel bir örnektir.” (Ahzab-21)
“Ey Muhammed! Deki: Allah’ı seviyorsanız, bana uyun ki, Allah da sizi sevsin” (Ali İmran-31)
“Peygamber size ne verirse onu alın, sizi hangi şeyden men ederse, ondan geri durun.” (Haşir-7)
“Peygamber’e itaat eden, Allah’a itaat etmiş olur.” (Nisa-80)
Peygamberimiz Hz. Muhammed Aleyhisselatu Vesselam da Hadis-i Şeriflerinde: “Muhakkak sözün en doğrusu Allah’ın kitabı, yolun en güzeli de Muhammed’in yoludur.”
“Size iki şey bıraktım: onlara sarıldıkça asla sapıtmazsınız “Size iki şey bıraktım: onlara sarıldıkça asla sapıtmazsınız. Biri, Allah’ın kitabı Kur’an; diğeri, Allah’ın Resulünün sünnetidir.”
“Kim benim sünnetimi yaşatırsa, beni sevmiş olur “Kim benim sünnetimi yaşatırsa, beni sevmiş olur. Beni seven kimse ise, cennette benimle beraberdir.”
“Ümmetimin bozulduğu bir zamanda, kim benim sünnetime bağlansa, yüz şehidin ecrini, sevabını kazanabilir.”
Övülmüş Sünnet anlamına gelen “Sünnet-i Seniyye” edebdir Övülmüş Sünnet anlamına gelen “Sünnet-i Seniyye” edebdir. Hiçbir meselesi yoktur ki, altında bir nur, bir edeb bulunmasın.
Peygamberimiz ferman etmiş: “Rabbim bana edebi güzel bir şekilde vermiş, beni edeblendirmiş.”
Evet, Peygamberimizin hayatına dikkat eden ve sünnetini bilen kesinlikle anlar ki, edebin her türlüsünü, Cenab-ı Hak, Habibinde toplamıştır.
Dolayısıyla onun sünnetini terk eden, edebi terk etmiş olur.
Cenab-ı Hak Kur’an-ı Kerim’de “Hiç şüphesiz sen, pek büyük ahlâk üzeresin” ferman eder. Hz. Ayşe ve Sahabeler, Peygamberimizi tarif ettikleri zaman; “Onun Ahlakı, Kur’an Ahlakı idi.”derlerdi.
Yani, Kur’an’ın açıkladığı güzel ahlakın misali, O Zattır. (S.A.V)
Peygamberimizin sözleri, davranışları, yahut başkalarının yaptığını görüp, hoş karşıladığı haller olan sünnet, insanlığa birer model hükmündedir.
Kur’an’dan sonra en önemli kaynak, sünnettir.
Peygamberimizin bizzat yapmış olduğu işlere fiili sünnet denir Peygamberimizin bizzat yapmış olduğu işlere fiili sünnet denir. Peygamberimizin namaz kılmasını, abdest alış şeklini, fiili sünnete misal olarak verebiliriz.
Dili ile ifade ettiği mübarek sözlere kavli veya sözlü sünnet, (bunlara aynı zamanda Hadis-i Şerif de denir) “Selamı yayınız” şeklindeki emrini kavli veya sözlü sünnete misal olarak verebiliriz.
Başkalarında gördüğü güzel halleri, yasaklamayıp; hoş karşıladığı hallere takriri sünnet denir. Gördüğü halde, ses çıkarmadığı tesbih kullanmayı da takriri sünnete misal verebiliriz.
Sünnet, Kur’an’ın anlattığını tasdik eder, onu izah eder, herkesin anlayamadığı hükümleri açığa kavuşturur.
Kısaca, anlatılanları ayrıntılarıyla anlatır, sınırsız olanı sınırlandırır, onda bulunmayan hükümler koyar.
Mesela, Kur’an’da namaz kılmak emredilmiş; fakat namazın nasıl kılınacağını, namazın farzlarını, rekatlarını, vaciplerini,
Yani, kısaca Kur’an’daki emrin nasıl uygulanacağını, sünnet bize göstermiştir.
Bir erkeğe hanımının hala ve teyzesini nikahlamasının haram olduğunu, erkeğin altın takmasının, ipek elbise giymesinin haramlığını, yine sünnetten öğreniyoruz.
Peygamberimizin Hayatından ve Uygulamalarından Örnekler:
Peygamberimizin sağlıkla ilgili uygulamalarına “Tıbb-ı Nebevi” denir. Mesela O, Midenin üçte birini yemeğe, üçte birini suya, üçte birini nefese ayırırdı. Tamamen doyarak sofradan kalkmazdı.
Peygamberimiz, asla boş kelam etmezdi.
Kimsenin aleyhinde konuşmaz, daima ilim ve marifetten bahsederdi.
Yaptığı hareketi hoş görmediklerine bile, sert muamele yapmaz, kimseye düşmanlık beslemez, kötülüğe karşı, daima iyilik ve lütufla davranırdı.
Nefsi için kızmaz. Lâkin, din ve hak yolunda hiddet ederdi.
Efendimiz, başvuranların ihtiyaçlarını giderir, garip olanları misafir eder, hak hususunda herkesi eşit tutardı.
Tevazuları o derece idi ki, arpa ekmeğine davet edilse, kimsenin hatırını incitmez, giderdi.
Hane-i saadetlerine lazım olan şeyleri, çarşı pazardan kendisi alıp evine götürürdü.
Ev işlerinde hanımlarına yardım ederdi.
Peygamberimiz Hz. Muhammed (S. A. V), dürüst ve güvenilir bir insandı Peygamberimiz Hz. Muhammed (S.A.V), dürüst ve güvenilir bir insandı. Bundan dolayı yaşadığı toplumda herkes Onu, “sadık” ve “emin” olarak nitelendirmişti.
O, bir gün pazarda, buğday satan birine rastladı O, bir gün pazarda, buğday satan birine rastladı. Adamın kuru buğdayının altında yaş buğdayı sattığını öğrenince, “Aldatan bizden değildir.” dedi. Yine, “Mümin, insanların canları ve malları hakkında kendisine güvendiği kimsedir.” buyurdu.
Hz. Muhammed (S.A.V), Mekke’yi fethettiğinde yıllarca kendisine hakaret edip zulüm edenlere : -Ey İnsanlar! size ne yapmamı bekliyorsunuz? diye sordu. Onlar da: “-İyilik bekliyoruz.” dediler. Peygamberimiz de: “-Bugün Kardeşim Yusuf’un yaptığını size yapıyorum. Hepiniz özgürsünüz.” demiş, affediciliğini göstermiştir.
Peygamberimiz tüm canlılara merhametliydi Peygamberimiz tüm canlılara merhametliydi. Hayvanların eğlence için avlanmasını yasaklamıştı. Kuş yuvalarının bozulmamasını, yumurtalarının alınmamasını, binek hayvanlarına fazla yük yüklenmemesini istemişti.
İnsanlara karşı kaba ve kırıcı olmamış, onlarla alay etmemiştir İnsanlara karşı kaba ve kırıcı olmamış, onlarla alay etmemiştir. Hep, insana değer veren biri olmuştur. O, kendisiyle konuşanı dikkatle dinler, yüzünü karşıdakinden başka yöne çevirmezdi.
Bizans’tan gelen elçiler Peygamberimizi arayıp soruyorlardı Bizans’tan gelen elçiler Peygamberimizi arayıp soruyorlardı. Peygamberimiz o sırada, misafirlerine su dağıtıyordu. Bizans elçileri, tahmin edememişlerdi. Kendilerine söylenince garip görüp, şaşırdılar. Bunun üzerine Peygamberimiz: “Milletin efendisi, onlara hizmet edendir.” buyurdu.
Bir gün, bir adam, ihtiyacını arz etmek için, Peygamberimizin huzuruna girmişti. Adamın titremeye başladığını gören Peygamberimiz: -“Arkadaş titreme! Ben bir kral değilim. Kureyşten kuru ekmek yiyen, bir kadının oğluyum.” cevabını vermişti.
Emrettiği şeylerin en güzelini ve en ilerisini yapardı peygamberimiz Emrettiği şeylerin en güzelini ve en ilerisini yapardı peygamberimiz. Bir gün Hz. Ayşe, gece namaz kılmak-tan ayakları şişmiş Peygamberimize: “-Biraz dinlensen ?” dediğinde; “-Allah’a şükreden bir kul olmayayım mı? buyurmuşlardı.
Zamanını çok iyi değerlendirirdi Zamanını çok iyi değerlendirirdi. Bir Hadislerinde şöyle buyurmuşlardır: “İki nimet vardır ki, insanların çoğu bunda aldanmışlardır. Biri, boş vakit, diğeri sağlıktır.”
yolyordam@hotmail.com