6111 Sayılı "Torba" Kanunla İş ve Sosyal Güvenlik Mevzuatına Getirilen Bazı Yenilikler
ÇIRAK VE STAJYER ÖĞRENCİLER 3308 sayılı Meslekî Eğitim Kanunu'nun 3, 18, 24, 25'inci maddelerini değiştirmiş bulunmaktadır. 5/6/1986 tarihli ve 3308 sayılı Meslekî Eğitim Kanunu'nun 3'üncü maddesinin (j) bendine "orta öğretim kurumları" ibaresinden sonra gelmek üzere "ve mesleki ve teknik eğitim yapan yükseköğretim kurumları" ibaresi eklenmiştir: "j) (Ek : 29/6/2001 - 4702/6 md.) "Mesleki ve Teknik Eğitim Okul ve Kurumları", mesleki ve teknik eğitim alanında, diplomaya götüren orta öğretim kurumları ve mesleki ve teknik eğitim yapan yükseköğretim kurumları ile belge ve sertifika programlarının uygulandığı her tür ve derecedeki örgün ve yaygın eğitim-öğretim kurumlarını;" kapsar hale getirilmiştir.
ÇIRAK VEYA STAJYER ÇALIŞTIRMA ZORUNLULUĞU 3308 sayılı Kanunun 18 inci maddesinin birinci ve beşinci fıkraları ile 23 üncü ve 24 üncü maddelerinde yer alan “yirmi” ibaresi “on” şeklinde, 18 inci maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan “yirmiden” ibaresi “ondan” şeklinde değiştirilmiş ve 18 inci maddesinin sonuna aşağıdaki fıkra eklenmiştir. “Bu maddede belirtilen on personel sayısını beş personele kadar indirmeye Bakanlar Kurulu yetkilidir.” Mesleki eğitim gören öğrencilerin staj yapabileceği işyeri sayısı artırılıyor. 10'dan fazla işçi çalıştıran işyerleri stajyer uygulama kapsamına alınacak. 10’dan fazla işçi çalıştıran işverenler toplam çalışan sayısının en az %5’i, en çok %10’u kadar stajyer veya çırak bulundurmak zorunda.
ÇIRAK VE STAJYER ÖĞRENCİLER İÇİN ÖDENECEK ÜCRET – 1 Aday çırak, çırak ve işletmelerde meslek eğitimi gören öğrencilere ödenecek ücret ve bu ücretlerdeki artışlar; aday çırak veya çırağın velisi veya vasisi veya kişi reşit ise kendisi; öğrenciler için okul müdürlüğü ile işyeri sahibi arasında Bakanlıkça belirlenen esaslara göre düzenlenecek sözleşme ile tespit edilir. (Değişik son cümle: 13/2/2011-6111/64 md.) Ancak, işletmelerde meslek eğitimi gören örgün eğitim öğrencilerine, asgari ücretin net tutarının yirmi ve üzerinde personel çalıştıran işyerlerinde yüzde 30'undan, yirmiden az personel çalıştıran işyerlerinde yüzde 15'inden, aday çırak ve çırağa yaşına uygun asgari ücretin yüzde 30'undan aşağı ücret ödenemez. Aday çırak, çırak ve öğrencinin eğitimi sırasında işyerinin kusuru halinde meydana gelecek iş kazaları ve meslek hastalıklarından işveren sorumludur. Aday çırak, çırak ve öğrencilere ödenecek ücretler her türlü vergiden müstesnadır.
ÇIRAK VE STAJYER ÖĞRENCİLER İÇİN ÖDENECEK ÜCRET – 2 3308 sayılı Kanunun 24 üncü maddesinin birinci fıkrasında yer alan “her ay 18 yaşını bitirenlere ödenen asgari ücretin 2/3’ü nispetinde” ibaresi “her ay 18 yaşını bitirenlere ödenen asgari ücretin net tutarının 1/3’ü nispetinde, yirmi ve daha fazla personel çalıştırılması halinde 2/3’ü nispetinde” şeklinde değiştirilmiştir. İşyerinde staj yapan öğrencilerden 18 yaşını bitirenlere, net asgari ücretin üçte biri oranında ücret verilecek. 20'nin üzerinde işçi çalıştıran işyerlerindeki stajyerlere ise brüt asgari ücretin üçte ikisi oranında ücret ödenecek. “Ancak, işletmelerde meslek eğitimi gören örgün eğitim öğrencilerine, asgari ücretin net tutarının yirmi ve üzerinde personel çalıştıran işyerlerinde yüzde 30’undan, yirmiden az personel çalıştıran işyerlerinde yüzde 15’inden, aday çırak ve çırağa yaşına uygun asgari ücretin yüzde 30’undan aşağı ücret ödenemez.”
ÇIRAK VE STAJYER ÖĞRENCİLER SAĞLIK YARDIMI ALABİLECEK 3308 sayılı Meslekî Eğitim Kanununda belirtilen aday çırak, çırak ve işletmelerde meslekî eğitim gören öğrenciler hakkında iş kazası ve meslek hastalığı ile hastalık sigortası; meslek liselerinde okumakta iken veya yüksek öğrenimleri sırasında staja tabi tutulan öğrenciler ile 2547 sayılı Yükseköğretim Kanuna tabi olarak kısmi zamanlı çalıştırılan öğrencilerden aylık prime esas kazanç tutarı, günlük prime esas kazanç alt sınırının otuz katından fazla olmayanlar hakkında iş kazası ve meslek hastalığı sigortası uygulanır. Bunlar 4/a kapsamında sigortalı sayılırlar ve bunlardan bakmakla yükümlü olunan kişi durumunda olmayanlar hakkında ayrıca genel sağlık sigortası hükümleri uygulanır.”
16 YAŞINDAN KÜÇÜK SİGORTALILAR İÇİN PRİME ESAS KAZANCIN ALT SINIRI 16 yaşından küçük sigortalılar için prime esas aylık kazanç alt sınırı yaşlarına uygun asgari ücret tutarına çekildi. Böylece bu sigortalılar yönünden asgari ücretle, sigorta primine esas kazanç arasındaki farklılık ortadan kaldırıldı, işveren üzerindeki prim yükü azaltıldı. 5510 sayılı Kanunun 82 nci maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “Bu Kanun gereğince alınacak prim ve verilecek ödeneklerin hesabına esas tutulan günlük kazancın alt sınırı, sigortalıların yaşlarına uygun asgarî ücretin otuzda biri, üst sınırı ise 16 yaşından büyük sigortalıların günlük kazanç alt sınırının 6,5 katıdır.” 796,50x0,365=290,72 TL Eski Uygulama 679,50x0,365= 248,02 TL Yeni Uygulama Maliyet Avantajı 42,70 TL
TRAFİK KAZALARINDA SAĞLIK GİDERLERİNİ SGK KARŞILAYACAK Trafik kazasında yaralananların tedavi giderlerini, sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın SGK karşılayacak. Trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler, diğer resmi ve özel sağlık kurum ya da kuruluşlarının sunduğu sağlık hizmeti bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın SGK tarafından karşılanacak. Bu tedavi sırasında kişinin sigortalı olup olmadığı veya prim gün sayısının yeterli olup olmadığı, prim borcunun bulunup bulunmadığı sorgulanmayacak.
GELİR TESTİ SONUÇLANANA KADAR GSS PRİMİ ASGARİ ÜCRET ÜZERİNDEN BELİRLENECEK Hiçbir sosyal güvencesi olmadığı için GSS başvurusunda bulunanların gelir testleri Kurumca sonuçlandırılıncaya kadar prime esas günlük kazanç alt sınırının otuz günlük tutarı (aylık asgari ücret) prime esas asgari kazanç tutarı olarak esas alınır. Gelir testi sonucu; aile içindeki gelirleri asgari ücretin altında kalan GSS’ lilerin bu sürelerde gelir testi sonucuna göre ödemeleri gereken tutarların üzerinde yaptıkları ödemeler herhangi bir faiz uygulanmaksızın iade veya mahsup edilir.
GSS PRİMİ 1 OCAK 2012’DE BAŞLIYOR Kısmi süreli iş sözleşmesiyle çalışanlar ile ev hizmetlerinde ay içerisinde 30 günden az çalışan sigortalıların, eksik günlerine ait Genel Sağlık Sigortası primlerini 30 güne tamamlama yükümlülüğü 1 Ocak 2012'de başlayacak.
KISMİ SÜRELİ ŞÖZLEŞME İLE ÇALIŞANLAR EKSİK SÜRELERİ İÇİN BORÇLANABİLECEK Haftalık çalışma süresi 30 saatin altında olan, esnek çalışma türlerini kapsayan kısmi süreli iş sözleşmesiyle çalışan sigortalılar, kısmi süreli çalıştıkları aylara ait eksik sürelerini borçlanabilecek. Borçlanılan bu süreler, hizmet akdine istinaden gerçekleşen çalışma sürelerinde olduğu gibi, 4/a sigortalılık türü olarak sayılacak.
KISMİ SÜRELİ ŞÖZLEŞME İLE ÇALIŞANLAR BU SÜRELERDE İSTEĞE BAĞLI SİGORTALI OLABİLECEK 4857 sayılı İş Kanununa göre, Kısmi süreli iş sözleşmesi ile çalışanlar, primi ödenmeyen süreler için isteğe bağlı sigortalı olarak prim ödeyebilecek. İsteğe Bağlı prim ödenen bu süreler 4/a kapsamında sigortalılık sayılacak.
TARIM SİGORTALILARININ HAK SAHİPLERİ DE SAĞLIKTAN YARARLANABİLECEK 2925 sayılı Tarım İşçileri Sosyal Sigortalar Kanunu’na tabi sigortalılar ile bunların kanunen bakmakla yükümlü olduğu kimseler, genel sağlık sigortası kapsamında sağlık yardımı alacaklar ve diğer haklardan yararlanacaklar.
MESLEK EDİNDİRME KURSUNA KATILAN İŞKUR KURSİYERLERİ SAĞLIK YARDIMI ALABİLECEK İŞKUR'un açtığı meslek edinme kurslarına katılanlar Genel Sağlık Sigortası kapsamında olacak; bu kursa katılanların bakmakla yükümlü olduğu kişiler de yine bu kapsamda yer alacak. Türkiye İş Kurumu’nca düzenlenen meslek edindirme, geliştirme ve değiştirme eğitimine katılan kursiyerler, genel sağlık sigortası kapsamına alındı. 4/a sigortalısı sayılacak kursiyerler, hakkında iş kazası ve meslek hastalığı ve genel sağlık sigortası uygulanacak.
ÇALIŞAMAZLIK BELGESİNİN CEZASI DÜŞÜRÜLDÜ 4/A kapsamındaki sigortalılara geçici iş göremezlik ödeneği ödemelerinde 100. maddeye istinaden Kurumca işverenlerden istenilen bildirimlerin belirlenen süre içerisinde ve elektronik ortamda yapılmaması halinde sigortalı başına aylık asgari ücretin onda biri, hiç yapılmaması halinde ise sigortalı başına aylık asgari ücretin yarısı tutarında idari para cezası uygulanır.”
KISMİ SÜRELİ ŞÖZLEŞME İLE ÇALIŞANLAR BU SÜRELERİ BORÇLANABİLECEK 4857 sayılı İş Kanununa göre, Kısmi süreli iş sözleşmesi ile çalışanlar, primi ödenmeyen süreleri borçlanabilecek. Sigortalı bu süreler için GSS primi ödemiş ise borçlanma tutarı prime esas kazancın %20’si olacak. Borçlanılan süreler 4/a kapsamında sigortalılık sayılacak.
KISMİ SÜRELİ ŞÖZLEŞME İLE ÇALIŞANLAR BU SÜRELERDE İSTEĞE BAĞLI SİGORTALI OLABİLECEK 4857 sayılı İş Kanununa göre, Kısmi süreli iş sözleşmesi ile çalışanlar, primi ödenmeyen süreler için isteğe bağlı sigortalı olarak prim ödeyebilecek. İsteğe Bağlı prim ödenen bu süreler 4/a kapsamında sigortalılık sayılacak.
4/A SİGORTALILIĞINA ÜSTÜNLÜK TANINIYOR Zorunlu 4/b sigortalısı iken hizmet akdi kapsamında çalışmaya başlayanların 4/b sigortalılıkları askıya alınacak. Bunlar bu sürelerde 4/a sigortalısı sayılacak. Bu düzenleme geçmiş dönemler için uygulanmayacak. Kanunun yürürlük tarihinden önce 4/b sigortalısı olması gerektiği halde 4/a kapsamında primi ödenenler eskiden olduğu gibi mahsuplaşma yapacak. Vergi mükellefi yada şirket ortağı olanlar hizmet akdiyle çalışmaları nedeniyle 4/a sigortalısı sayılacaklarından 4/a şartlarından daha erken zamanda emekli olmaya hak kazanabilecek.
STAJER AVUKATLAR SAĞLIKTAN YARARLANABİLECEK 1136 sayılı Avukatlık Kanunu uyarınca avukatlık stajı yapmakta olanlardan genel sağlık sigortalısı veya bakmakla yükümlü olunan kişi durumunda olmayanlar, staj süresi ile sınırlı olmak üzere genel sağlık sigortalısı sayılacak. Bu şekilde genel sağlık sigortalısı sayılanların GSS primleri prime esas günlük kazanç alt sınırının otuz günlük tutarının % 6'sı olacak. Bu primler Türkiye Barolar Birliği tarafından ödenecek.
USTA ÖĞRETİCİLER BORÇLANMA YAPABİLECEK Milli Eğitim Bakanlığına bağlı her derece ve türdeki örgün ve yaygın eğitim kurumlarında ek ders ücreti karşılığında ilgili mevzuatı çerçevesinde uzman ve usta öğretici olarak çalıştırılanlar, bu durumlarını milli eğitim il veya ilçe müdürlüklerince belgelendirmeleri kaydıyla, bu maddenin yürürlük tarihinden önceki bu çalışmalarından dolayı ay içinde 30 günden eksik kalan sürelerini 41. madde esaslarına göre kendileri veya hak sahipleri tarafından borçlanabilecek. Borçlanılan bu süreler 4/a kapsamında sigortalılık süresi sayılacak.
BEKAR KIZ ÇOCUKLARI YAŞINA BAKILMAKSIZIN ANNE-BABASI ÜZERİNDEN SAĞLIK YARDIMI ALABİLECEK Sigortalının bakmakla yükümlü olduğu kız çocukları (bekar ya da dul) çalışmaya başlayınca kendi sigortalılıkları üzerinden, işten ayrılınca anne ya da babasının üzerinden sağlık yardımı alabilecek. Belirleyici olan faktör, kızın yaşı değil kızın bekar ya da dul olup olmaması olacak.
TARIM İŞÇİLERİ VE TAKSİCİLER Tarım ve orman işlerinde hizmet akdiyle süreksiz çalışanlar; taksi, dolmuş ve benzeri nitelikteki şehir içi toplu taşım araçlarını işleten kişiler, vergi mükellefi olmaları halinde sigortalı sayılacak.
YEŞİL KART UYGULAMASI Yeşil kart sahibinin, sigortalı olarak işe başlaması ve Genel Sağlık Sigortası'ndan yararlanması halinde kendisi ve bakmakla yükümlü olduğu kişilerin yeşil kartları askıya alınacak. Bu kişinin genel sağlık hizmetlerinden yararlanma hakkı sona erdiğinde, kendisi ve bakmakla yükümlü olduğu kişilerin yeşil kartlılığı devam edecek.
KAYIT DIŞI VE KAÇAK YABANCI ÇALIŞTIRMA Kayıt dışı çalıştırma ve kaçak yabancı çalıştırma konusundaki denetimler sıkılaştırılacak. Yabancıların çalışmalarında işverenin yükümlülüklerini yerine getirip getirmediği müfettişlerce denetlenecek.
ERKEN DOĞUM NEDENİYLE KULLANILAMAYAN İZİNLER Erken doğum yapan kadın memur, doğumdan önce kullanamadığı izni doğum sonrasında kullanabilecek. Sekiz haftalık iznin kullanılmayan süresi yine 8 hafta olan doğum sonrası izine eklenecek. Doğumda veya doğum sonrasında analık izni kullanılırken annenin ölümü hâlinde, isteği üzerine memur olan babaya anne için öngörülen süre kadar izin verilir.
İSTEĞE BAĞLI SİGORTALI ve PART-TIME ÇALIŞANLAR İŞSİZLİK SİGORTASINDAN FAYDALANABİLECEK 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanununun 46 ncı maddesinin ikinci fıkrasında yer alan “dayalı olarak çalışan sigortalıları” ibaresinden sonra gelmek üzere “, 4857 sayılı Kanuna göre kısmi süreli iş sözleşmesi ile çalışanlardan 5510 sayılı Kanunun 52 nci maddesinin birinci fıkrası kapsamında işsizlik sigortası primi ödeyen isteğe bağlı sigortalılar ile aynı Kanunun ek 6 ncı maddesi kapsamındaki sigortalıları” ibaresi eklenmiştir. Bu madde ile kısmi süreli (part-time) çalışanlar ile isteğe bağlı sigortalıların işsizlik fonuna prim ödemeleri ile birlikte işsizlik sigortası kapsamına girmeleri ve bu fondan yararlanmaları olanaklı kılınmaktadır.
İŞSİZLİK SİGORTASI PRİMLERİNİN %30-%50’Sİ İSTİHDAMIN ARTIRILMASINDA KULLANILACAK 4447 sayılı Kanunun 48 inci maddesinin yedinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “Ayrıca Fonun bir önceki yıl prim gelirlerinin % 30’u; işgücünün istihdam edilebilirliğini artırmak, çalışanların vasıflarını yükselterek işsizlik riskini azaltmak ve teknolojik gelişmeler nedeniyle işsiz kalması beklenenlerin başka alanlara yönlendirilmesini sağlamak, istihdamı artırıcı ve koruyucu tedbirler almak ve uygulamak, işe yerleştirme ve danışmanlık hizmetleri temin etmek, işgücü piyasası araştırma ve planlama çalışmaları yapmak amacıyla kullanılabilir. Bu oranı % 50’ye kadar çıkarmaya Bakanlar Kurulu yetkilidir. Ancak, işsizlik ödeneğinden yararlanmakta olanlara yönelik hizmetler için bu sınırlama dikkate alınmaz. Bu fıkraya ilişkin usul ve esaslar yönetmelikle belirlenir.” Bu madde ile birlikte devletin işsizlik sigortası fonuna ait prim gelirlerinden işsizlikle mücadele ve istihdamı arttırıcı çalışmalarla ilgili konularda kullanılmak üzere %30 oranında kaynak kullanmasına ve kullanılacak kaynağın Bakanlar kurulu kararı ile %50 oranında arttırılabilmesine olanak verilmektedir.
İSTEĞE BAĞLILAR DA İŞSİZLİK ÖDENEĞİ ALABİLECEK 4447 sayılı Kanunun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasına aşağıdaki cümle eklenmiştir. “İsteğe bağlı sigortalılardan işsizlik sigortası primini ödeyenlerden ise % 1 sigortalı ve % 2 işveren payı alınır.” Bu madde ile isteğe bağlı sigortalıların işsizlik fonundan yararlanmalarını istemeleri halinde %1 ve %2 oranında olmak üzere toplam %3 oranında işsizlik sigortası primi alınması öngörülmektedir.
İŞSİZLİK SİGORTASINDAN FAYDALANMA ŞARTLARI-1 4447 sayılı Kanunun 51 inci maddesinin birinci fıkrasında yer alan “, hizmet akitlerinin sona ermesinden önceki son üç yıl içinde en az 600 gün sigortalı olarak çalışıp işsizlik sigortası primi ödemiş ve işten ayrılmadan önceki son 120 gün içinde prim ödeyerek sürekli çalışmış” ibaresi “ve bu Kanunda yer alan prim ödeme koşullarını sağlamış” şeklinde değiştirilmiştir. Hemen belirtelim ki bu madde ile ilk bakışta işsizlik ödeneğinden yararlanma şartları konusunda bir değişiklik olduğu gibi bir izlenim uyansa da aslında ödenekten yararlanma koşullarında herhangi bir değişiklik yok. Çünkü “prim ödeme koşullarını sağlamış” ibaresi yine 120 günü kesintisiz olmak üzere en az 600 gün prim ödemek anlamına geliyor.
İŞSİZLİK SİGORTASINDAN FAYDALANMA ŞARTLARI-2 4447 sayılı Kanunun 52 nci maddesinin son fıkrasına aşağıdaki cümle eklenmiştir. “Ancak, işsizlik sigortası ödeneğinden faydalanırken aynı zamanda gelir getirici bir işte çalışan sigortalıların tespitinin yapılmasında, sosyal güvenlik denetmenleri ve sosyal güvenlik kontrol memurları da görevlendirilebilir.” Bu madde ile fonun suiistimalini önlemek amacı ile SGK denetmenleri ve kontrol elemanlarına da yetki verilmektedir.
ERKEN DOĞUM NEDENİYLE KULLANILAMAYAN İZİNLER 4857 sayılı Kanunun 74 üncü maddesinin birinci fıkrasına aşağıdaki cümle eklenmiştir. “Kadın işçinin erken doğum yapması halinde ise doğumdan önce kullanamadığı çalıştırılmayacak süreler, doğum sonrası sürelere eklenmek suretiyle kullandırılır.” Bu madde ile kadın işçilerin erken doğum yapmaları sonucunda ortaya çıkan mağduriyetleri giderilmektedir. Buna göre kadın işçi erken doğum yaparsa doğum öncesi kullanamadığı izni doğum sonrasına eklenecek. Sigortalı kadın işçinin erken doğum yapması halinde doğumdan önce kullanamadığı süreler doğumdan sonraki izin sürelerine eklenecek ve bu süreler için geçici iş göremezlik ödeneği (analık parası) alınabilecek . Sekiz haftalık iznin kullanılmayan süresi yine 8 hafta olan doğum sonrası izine eklenecek.
YABANCILARIN ÇALIŞTIRILMASI 4817 sayılı Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Kanunun 20 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “MADDE 20- Bu Kanun kapsamına giren yabancıların ve işverenlerin bu Kanundan doğan yükümlülüklerini yerine getirip getirmedikleri Bakanlık iş müfettişleri ve Sosyal Güvenlik Kurumu müfettişleri tarafından denetlenir. Bu Kanun gereğince yapılacak teftiş, denetim ve soruşturmalar 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanununda yer alan teftiş, denetim ve soruşturma hükümlerine göre yapılır ve bu hükümlere göre ilgili yaptırımlar uygulanır. Genel ve özel bütçeli idarelerin teftiş ve denetim elemanları ile kolluk kuvvetlerinin kendi mevzuatları gereğince işyerlerinde yapacakları her türlü denetim, inceleme ve kontrol sırasında yabancı çalıştıran işverenler ile yabancıların bu Kanundan doğan yükümlülükleri yerine getirmediklerini tespit etmeleri halinde, durum Bakanlığa bildirilir. Birinci fıkraya göre yapılan denetimler ve ikinci fıkraya göre yapılan bildirimler üzerine Bakanlık bölge müdürünce, gönderilen tutanaklara ve denetim raporlarına göre bu Kanunda yer alan idari yaptırımlar uygulanır.” Bu madde ile yabancıların ülkemizdeki mevzuata aykırı olarak (kaçak) çalıştırılmalarının önüne geçebilmek ve daha etkin denetim bakımından İş kanununda yer alan teftiş denetim hükümleri devreye sokularak yaptırımların bu hükümler çerçevesinde uygulanması sağlanıyor. Ayrıca kolluk kuvvetlerinin de kendi denetimleri sırasında kaçak işçi tespiti koşulunda bu durumun Çalışma Bakanlığına bildirilmesi hükmü getiriliyor.
AYLIK PRİM VE HİZMET BELGESİ Aylık Prim ve Hizmet Belgesinin işyerine asılması zorunluluğu devam etmekle birlikte, asılmadığının tespiti halinde İPC kesilmesini düzenleyen maddede değişiklik yapılarak ceza kesilmesinden vazgeçildi.
SÜT İZNİ Kadın memura, çocuğunu emzirmesi için doğum sonrası analık izni süresinin bitim tarihinden itibaren ilk altı ayda günde üç saat, ikinci altı ayda günde birbuçuk saat süt izni verilir. Süt izninin hangi saatler arasında ve günde kaç kez kullanılacağı hususunda, kadın memurun tercihi esastır.
BABALIK İZNİ Memura, eşinin doğum yapması hâlinde, isteği üzerine on gün babalık izni; kendisinin veya çocuğunun evlenmesi ya da eşinin, çocuğunun, kendisinin veya eşinin ana, baba ve kardeşinin ölümü hâllerinde isteği üzerine yedi gün izin verilir.
TUTUKLU GEÇEN SÜRELER BORÇLANILABİLECEK 12 Eylül mağdurları, gözaltı ve tutuklukta geçen süreleri için borçlanabilecek.
SİLİKOZİS HASTALARI Silikozis hastalığı nedeniyle meslekte kazanma gücünü en az yüzde 15 kaybedenlere SGK aylık bağlayacak. Silikozis, taş ocağı, tünel ve diğer maden işçilerinin silisyum tozlarını uzunca bir süre solumaları sonucu gelişen bir pnömokonyozdur. Silisyum akciğerler için çok tahriş edici bir maddedir. Bunun sonucu akciğerlerde yaygın iltihaplar ve bunu izleyen fibroz odakları ortaya çıkar. Hastalığın solunum sistemini bozup klinik belirtileri ortaya çıkarması 20 – 30 yıl gibi uzun bir çalışma süresini gerektirmektedir. Fakat bu tozlara yoğun bir biçimde hedef olan işçilerde hastalığın ortaya çıkması için 10 yıl yetmektedir.
SÖZLEŞMELİYE SENDİKAL HAK Sözleşmeli personel, ilgili mevzuatta belirtilen hükümler çerçevesinde sendika kurabilecek ve bunlara üye olabilecek.
SÖZLEŞMELİYE GREV YASAĞI Sözleşmelilerin grev kararı vermesi, bu yolda propaganda yapması, herhangi bir greve veya grev teşebbüsüne katılması, grevi desteklemesi ya da teşvik etmesi yasaktır.
DOĞUMDA AYLIKSIZ İZİN Doğum yapan memura analık izni süresinin bitiminden, eşi doğum yapan memura ise doğum tarihinden itibaren 24 aya kadar aylıksız izin verilecek.
MEMURA AYLIKSIZ MAZERET İZNİ Memura, yıllık izinde esas alınan süreler itibarıyla beş hizmet yılını tamamlamış olması ve isteği hâlinde memuriyeti boyunca ve en fazla iki defada kullanılmak üzere, toplam bir yıla kadar aylıksız izin verilebilir.
EVLAT EDİNMEDE MEMURA AYLIKSIZ İZİN Üç yaşını doldurmamış bir çocuğu eşiyle birlikte veya münferit olarak evlat edinen memurlar ile memur olmayan eşin münferit olarak evlat edinmesi hâlinde memur olan eşlerine, çocuğun ana ve babasının rızasının kesinleştiği tarihten veya vesayet dairelerinin izin verme tarihinden itibaren, istekleri üzerine yirmidört aya kadar aylıksız izin verilir. Evlat edinen her iki eşin memur olması durumunda bu süre, eşlerin talebi üzerine yirmidört aylık süreyi geçmeyecek şekilde, birbirini izleyen iki bölüm hâlinde eşlere kullandırılabilir.
YURTDIŞINA ÇIKIŞ KOLAYLIĞI Vergi borcu nedeniyle hakkında haciz kararı bulananlar yurt dışına çıkabilecek.
4/B’LİLERİN SAĞLIKTAN TEKRAR YARARLANMALARI Kendi nam ve hesabına bağımsız çalışan 4/b sigortalılar ile çiftçiler borçlarını yapılandırmaları halinde, yapılandırılan borçlarının ilk taksitini ödedikten sonra, kendileri ve bakmakla yükümlü oldukları hak sahipleri, genel sağlık sigortasından yararlanmaya başlayacak.
İŞKUR’UN VERECEĞİ İPC’LER MADDE 79- 4857 sayılı Kanunun 108 inci maddesinin ikinci cümlesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “101 inci ve 106 ncı maddeler kapsamındaki idari para cezaları ise doğrudan Türkiye İş Kurumu il müdürü tarafından; birden fazla ilde işyerleri bulunan işverenlere uygulanacak idari para cezası ise işyerlerinin merkezinin bulunduğu yerdeki Türkiye İş Kurumu il müdürünce verilir ve genel esaslara göre tahsil edilir.” Bu madde ile İş kanununun 108. maddesinin 2. cümlesine yapılan ekleme ile uygulanacak 101 ve 106. maddeler kapsamındaki idari para cezalarının birden fazla ilde işyerleri bulunan işverenlere işyerinin merkezinin bulunduğu yerdeki T.İş Kurumu il müdürünce verileceği hükmü getirilmiştir.
İŞÇİ ŞİKAYETLERİNİN İNCELENMESİ ve ÇALIŞMA HAYATININ DENETİMİ - 1 4857 sayılı Kanunun 91 inci maddesinin birinci fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiştir. “30/1/1950 tarihli ve 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun 10 uncu maddesine istinaden iş sözleşmesi fiilen sona eren işçilerin kanundan, iş ve toplu iş sözleşmesinden doğan bireysel alacaklarına ilişkin şikayetleri Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı bölge müdürlüklerince incelenir.” Bu madde ile İş kanununa yapılan bir ek ile iş sözleşmeleri fiilen sona erdirilen işçilerin işverenlerden olan alacakları ile ilgili şikâyetlerinin Çalışma Bölge müdürlüklerince incelenmesine olanak tanınmaktadır.
İŞÇİ ŞİKAYETLERİNİN İNCELENMESİ ve ÇALIŞMA HAYATININ DENETİMİ - 2 4857 sayılı Kanunun 92 nci maddesinin ikinci ve üçüncü fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “Teftiş, denetleme ve incelemeler sırasında işverenler, işçiler ve bu işle ilgili görülen başka kişiler izleme, denetleme ve teftişle görevli iş müfettişleri ve işçi şikayetlerini inceleyen bölge müdürlüğü memurları tarafından çağrıldıkları zaman gelmek, ifade ve bilgi vermek, gerekli olan belge ve delilleri getirip göstermek ve vermek; iş müfettişlerinin birinci fıkrada yazılı görevlerini yapmaları için kendilerine her çeşit kolaylığı göstermek, bu yoldaki isteklerini geciktirmeksizin yerine getirmekle yükümlüdürler. Çalışma hayatını izleme, denetleme ve teftişe yetkili iş müfettişleri ile işçi şikayetlerini incelemekle görevli bölge müdürlüğü memurları tarafından tutulan tutanaklar aksi kanıtlanıncaya kadar geçerlidir. İş müfettişleri tarafından düzenlenen raporların ve tutulan tutanakların işçi alacaklarına ilişkin kısımlarına karşı taraflarca otuz gün içerisinde yetkili iş mahkemesine itiraz edilebilir. İş mahkemesinin kararına karşı taraflarca 5521 sayılı Kanunun 8 inci maddesine göre kanun yoluna başvurulabilir. Kanun yoluna başvurulması iş mahkemesince hüküm altına alınan işçi alacağının tahsiline engel teşkil etmez.”
İŞÇİ ŞİKAYETLERİNİN İNCELENMESİ ve ÇALIŞMA HAYATININ DENETİMİ - 3 4857 sayılı Kanunun 92 nci maddesinin ikinci ve üçüncü fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. Bu madde ile İş kanununun 92. maddesinin 2. ve 3. fıkralarında değişiklik yapılmıştır. Bu değişikliklerle müfettişlerin yanı sıra Çalışma Bölge müdürlüğü memurları da yetkilendirilerek denetim ve teftiş yetkisi ile müfettişlere denetim sırasınca sağlanan tüm kolaylıkların bunlara da gösterilmesi buyrulmaktadır. Ayrıca düzenlenen rapor ve tutulan tutanakların işçi alacaklarıyla ilgili kısımlarına karşı otuz gün içinde yetkili iş mahkemesine itiraz hakkı getirilmektedir. İş mahkemeleri Kanununa göre yapılacak olan başvuru iş mahkemesinin hüküm altına aldığı işçi alacağının tahsiline engel teşkil etmeyecek.
İŞÇİ ŞİKAYETLERİNİN İNCELENMESİ ve ÇALIŞMA HAYATININ DENETİMİ - 4 Kanun Değişikliği Sonucu Uygulama İş sözleşmesi sona ermiş (işten ayrılmış, çıkarılmış vb.) işçilerin şikâyetleri 25.02.2011 tarihinden itibaren Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Bölge Müdürlüklerinde (uygulamadaki adıyla Bölge Çalışma) halen görev yapan memurlar tarafından incelenecektir. Kanun hükmü gereği İş Müfettişleri tarafından incelenemeyecektir. İş sözleşmesi devam eden (halen çalışan) işçilerin şikâyetleri ise İş Müfettişleri tarafından incelenecektir. Çalışırken şikâyet eden ancak, denetim tarihi itibarıyla iş sözleşmesi son bulan işçilerin şikâyet konusu da kanaatimizce “ iş sözleşmesi son bulduğu” için İş Müfettişi tarafından değil memurlar tarafından incelenecektir.
KISA ÇALIŞMA -1 4447 sayılı Kanunun ek 2 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “EK MADDE 2- Genel ekonomik, sektörel veya bölgesel kriz ile zorlayıcı sebeplerle işyerindeki haftalık çalışma sürelerinin geçici olarak önemli ölçüde azaltılması veya işyerinde faaliyetin tamamen veya kısmen geçici olarak durdurulması hallerinde, işyerinde üç ayı aşmamak üzere kısa çalışma yapılabilir. Bu Kanuna göre sigortalı sayılan kişileri hizmet akdine tabi olarak çalıştıran işveren, kısa çalışma talebini, derhal gerekçeleri ile birlikte Türkiye İş Kurumuna, varsa toplu iş sözleşmesi tarafı sendikaya bir yazı ile bildirir. Talebin uygunluğunun belirlenmesine ilişkin usul ve esaslar, ilgili kurum ve kuruluşların da görüşü alınarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.
KISA ÇALIŞMA - 2 Kısa çalışma halinde İşsizlik Sigortası Fonundan kısa çalışma ödeneği ödenir. İşçinin kısa çalışma ödeneğine hak kazanabilmesi için, hizmet akdinin feshi hariç işsizlik sigortası hak etme koşullarını yerine getirmesi gerekir. Günlük kısa çalışma ödeneği; sigortalının son oniki aylık prime esas kazançları dikkate alınarak hesaplanan günlük ortalama brüt kazancının % 60’ıdır. Bu şekilde hesaplanan kısa çalışma ödeneği miktarı, 4857 sayılı Kanunun 39 uncu maddesine göre 16 yaşından büyük işçiler için uygulanan aylık asgari ücretin brüt tutarının % 150’sini geçemez. Kısa çalışma ödeneğinden yararlananlara ait sigorta primlerinin aktarılması ve sağlık hizmetlerinin sunulmasına ilişkin işlemler 5510 sayılı Kanunda belirtilen esaslar çerçevesinde yürütülür. Kısa çalışma ödeneği olarak yapılan ödemeler başlangıçta belirlenen işsizlik ödeneği süresinden düşülür.
KISA ÇALIŞMA - 3 Zorlayıcı sebeplerle kısa çalışma yapılması halinde, kısa çalışma ödeneği ödemeleri 4857 sayılı Kanunun 24 üncü maddesinin (III) numaralı bendinde ve aynı Kanunun 40 ıncı maddesinde öngörülen bir haftalık süreden sonra başlar. Bu maddede yer alan kısa çalışma ödeneğinin süresini altı aya kadar uzatmaya ve işsizlik ödeneğinden mahsup edilip edilmeyeceğini belirlemeye Bakanlar Kurulu yetkilidir. İşverenin hatalı bilgi ve belge vermesi nedeniyle yapılan fazla ödemeler, yasal faizi ile birlikte işverenden tahsil edilir.”
KISA ÇALIŞMA - 4 Bu madde ile İşsizlik sigortası kanunu gereğince genel ekonomik krize bağlı olarak ödenmekte olan kısa çalışma ödeneği ile ilgili madde de değişiklik yapılmaktadır. Buna göre kısa çalışma ödeneğinin kapsamı genişletilmekte (sektörel ve bölgesel krizlerde kapsama alınmıştır) ve kısa çalışma ödeneğinin daha önce İşsizlik ödeneğini aşmayacak olması öngörülürken yapılan değişiklikle 16 yaşından büyük işçiler için yürürlükte olan asgari ücretin % de 150 sini aşamayacağı hükmü getirilmektedir.
KISA ÇALIŞMA - 5 Kısa çalışma ödeneği İşsizlik Sigortası Fonu'ndan karşılanacak. Ödenek, günlük brüt ücretin yüzde 60'ı oranında olacak. Miktar, asgari ücretin brüt tutarının yüzde 150'sini geçemeyecek. Bakanlar Kurulu, kısa çalışma ödeneğinin süresini 6 aya kadar uzatabilecek.
İŞVEREN PRİM TEŞVİKİ - 1 31/12/2015 tarihine kadar işe alınan her bir sigortalı için geçerli olmak üzere, bu maddenin yürürlük tarihinden itibaren özel sektör işverenlerince işe alınan ve fiilen çalıştırılanların; işe alındıkları tarihten önceki altı aya ilişkin Sosyal Güvenlik Kurumuna verilen prim ve hizmet belgelerinde kayıtlı sigortalılar dışında olmaları, aynı döneme ilişkin işe alındıkları işyerinden bildirilen prim ve hizmet belgelerindeki sigortalı sayısının ortalamasına ilave olmaları ve bu maddede belirtilen diğer koşulları da sağlamak kaydıyla, 5510 sayılı Kanunun 81 inci maddesinde sayılan ve 82 nci maddesi uyarınca belirlenen prime esas kazançları üzerinden hesaplanan sigorta primlerinin işveren hisselerine ait tutarı, işe alındıkları tarihten itibaren İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanır.
İŞVEREN PRİM TEŞVİKİ - 2 Bu maddede belirtilen destek unsuru; a) 18 yaşından büyük ve 29 yaşından küçük erkekler ile 18 yaşından büyük kadınlardan; 1) Mesleki yeterlik belgesi sahipleri için kırksekiz ay süreyle, 2) Mesleki ve teknik eğitim veren orta veya yüksek öğretimi veya Türkiye İş Kurumunca düzenlenen işgücü yetiştirme kurslarını bitirenler için otuzaltı ay süreyle, 3) (1) ve (2) numaralı alt bentlerde sayılan belge ve niteliklere sahip olmayanlar için yirmidört ay süreyle,
İŞVEREN PRİM TEŞVİKİ - 3 b) 29 yaşından büyük erkeklerden (a) bendinin (1) ve (2) numaralı alt bentlerinde sayılan belge ve niteliklere sahip olanlar için yirmidört ay süreyle, c) (a) ve (b) bentleri kapsamına girenlerin Türkiye İş Kurumuna kayıtlı işsizler arasından işe alınmaları halinde ilave olarak altı ay süreyle, ç) 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında çalışmakta iken, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten sonra mesleki yeterlik belgesi alanlar veya mesleki ve teknik eğitim veren orta veya yüksek öğretimi bitirenler için oniki ay süreyle, d) 18 yaşından büyüklerden bu fıkranın (a), (b) ve (ç) bentlerine girmeyenlerin Türkiye İş Kurumuna kayıtlı işsizler arasından işe alınmaları halinde altı ay süreyle, uygulanır.
İŞVEREN PRİM TEŞVİKİ - 4 Bu maddede sayılan belge ve nitelikler nedeniyle destek unsurundan yararlanabilmek için sigortalıların sahip oldukları mesleki yeterlik, mesleki ve teknik eğitim veren orta veya yüksek öğretim kurumları veya Türkiye İş Kurumunca düzenlenen işgücü yetiştirme kurslarına ilişkin belgelerde belirtilen meslek ya da alanlarda işe alınmaları ve/veya çalışıyor olmaları gerekir. Bu maddeyle sağlanan destek unsurundan aynı sigortalı için bir kez yararlanılabilir. Sigortalı, destek süresini tamamlamadan işsiz kalması halinde, kalan süreden yeniden yararlanamaz. Ancak ikinci fıkranın (a) bendi kapsamına girenlerin, aynı bent kapsamında yeniden işe alınmaları ve (1) veya (2) numaralı alt bentlerde sayılan belge ve nitelikleri bu dönemde temin etmeleri halinde destekten yeniden yararlanabilirler. Bu durumda ilk yararlanma süresi, ikincisinden düşülür ve toplam yararlanma süresi en son yararlanılan destek için maddede öngörülen süreyi aşamaz.
İŞVEREN PRİM TEŞVİKİ - 5 İşveren hissesine ait primlerin Fondan karşılanabilmesi için işverenlerin çalıştırdıkları sigortalılarla ilgili olarak; 5510 sayılı Kanun uyarınca aylık prim ve hizmet belgelerini yasal süresi içerisinde Sosyal Güvenlik Kurumuna vermesi, sigortalıların tamamına ait sigorta primlerinin sigortalı hissesine isabet eden tutarını yasal süresi içinde ödemesi ve kapsama giren sigortalının işe alındığı işyerinden dolayı Sosyal Güvenlik Kurumuna prim, idari para cezası ve bunlara ilişkin gecikme cezası ve gecikme zammı borcu bulunmaması şarttır. Sosyal Güvenlik Kurumuna olan prim, idari para cezası ve bunlara ilişkin gecikme cezası ve gecikme zammı borçlarının 6183 sayılı Kanunun 48 inci maddesine göre tecil ve taksitlendirilmiş veya ilgili diğer kanunlar uyarınca prim borçlarının yeniden yapılandırılmış ve taksitlendirilmiş olması, bu tecil, taksitlendirme ve yeniden yapılandırma devam ettiği sürece işverenlerin bu fıkra hükmünden yararlanmasına engel teşkil etmez.
İŞVEREN PRİM TEŞVİKİ - 6 Bu madde hükümleri; 21/4/2005 tarihli ve 5335 sayılı Kanunun 30 uncu maddesinin ikinci fıkrası kapsamına giren kurum ve kuruluşlara ait işyerleri ile 8/9/1983 tarihli ve 2886 sayılı Devlet İhale Kanununa, 4/1/2002 tarihli ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanununa ve uluslararası anlaşma hükümlerine istinaden yapılan alım ve yapım işleri ile 4734 sayılı Kanundan istisna olan alım ve yapım işlerine ilişkin işyerleri, sosyal güvenlik destek primine tabi çalışanlar ve yurt dışında çalışan sigortalılar hakkında uygulanmaz. 5510 sayılı Kanun gereğince yapılan kontrol ve denetimlerde, çalıştırdığı kişileri sigortalı olarak bildirmediği tespit edilen işverenler bir yıl süreyle bu maddeyle sağlanan destek unsurlarından yararlanamaz. Bu maddeyle sağlanan destek unsuru, 5510 sayılı Kanunun 81 inci maddesinin birinci fıkrasının (ı) bendi uygulandıktan sonra kalan sigorta primlerinin işveren hisselerine ait oranı üzerinden, bu maddede belirtilen esaslar dikkate alınarak uygulanır.
İŞVEREN PRİM TEŞVİKİ - 7 Bu maddede düzenlenen teşvik, 5510 sayılı Kanun kapsamında bulunanlarla aynı şartlarda olmak üzere 506 sayılı Kanunun geçici 20 nci maddesi kapsamındaki sandıkların statülerine tabi personeli için de uygulanır. Fondan karşılanan prim tutarları, gelir ve kurumlar vergisi uygulamalarında gider veya maliyet unsuru olarak dikkate alınmaz. Bakanlar Kurulu, bu maddenin uygulanma süresini 2015 yılından itibaren beş yıla kadar uzatmaya yetkilidir. Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Bakanlık tarafından belirlenir.”
İŞVEREN PRİM TEŞVİKİ - 8 Buna göre; Bu madde ile yeni istihdamı teşvik amaçlı önceden var olanlardan farklı düzenlemeler getirilmiştir. Burada en dikkat çekici husus mesleki yeterlilik belgesine sahip olanlar ve İşkur’a kayıtlı olan işsizlerin istihdamına yönelik teşviklerdir. İşverenler şayet istihdam tercihlerini bu kişilerden yaparlarsa teşvik süreleri uzamaktadır. Buna göre; Mesleki ve teknik eğitim veren orta veya yüksek öğrenimi ya da Türkiye İş Kurumu’nca düzenlenen iş gücü yetiştirme kurslarını bitirenler, 36 ay süreyle (bu kişilerin İşkur’a kayıtlı işsizler arasından alınması halinde, 42 ay süre ile) Yukarıdaki belge ve niteliklere sahip olmayanlar için 24 ay süre ile (bu kişilerin İşkur’a kayıtlı işsizler arasından alınması halinde, 30 ay süre ile)
İŞVEREN PRİM TEŞVİKİ - 9 29 yaşından büyük erkeklerden mesleki yeterlilik belgesine sahip olan veya mesleki ve teknik eğitim veren orta ve yüksek öğrenimi bitirenler ile İşkur’un düzenlediği iş gücü yetiştirme kurslarını bitirenlere 24 ay süre ile (Bu kişilerin İşkur’da kayıtlı işsizler arasından alınması halinde 30 ay süre ile), Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte sigortalı çalışanlardan, Kanunun yürürlük tarihinden sonra mesleki yeterlilik belgesi alanlar veya mesleki ve teknik eğitim veren orta veya yüksek öğrenimi bitirenler için 12 ay süreyle, 18 yaşından büyüklerden mesleki belgesi olmayanların İŞKUR’a kayıtlı işsizler arasından alınmaları halinde 6 ay süreyle, sigorta primi işveren hissesinin tamamı İşsizlik Sigortası Fonu’ndan karşılanacak.
AYNI ANDA BİRDEN ÇOK TEŞVİKTEN YARARLANMAK MÜMKÜN Aynı anda birden çok teşvikten yararlanmak mümkün. Öncelikle 5 puanlık prim indirimi teşvikinden yararlanılacak. Sonrasında diğer teşvikten yararlanılacak.
HANGİ TEŞVİK AVANTAJLI Aynı işverene ait bir işyeri dosyasından bütün teşviklerden yararlanmak mümkündür. Ancak, teşvik sigortalı açısından değerlendirildiğinde 5 puan prim indirimi yapıldıktan sonra her bir sigortalı için sadece bir teşvikten yararlanmak mümkün.
AR-GE TEŞVİKİ İşçiye ödenecek ücrete ait sigorta primi işveren hissesinin yarısı, her bir çalışan için beş yıl süreyle Maliye Bakanlığı bütçesine konulacak ödenekten karşılanır. Örnek: İşçinin ücreti 2.000 TL ise, tehlike derecesi 2 olan işyeri için ödenecek işveren hissesi primi oranı %20 olacağı için, işverenin ödemesi gereken 400 TL primin yarısı olan 200 TL, Maliye Bakanlığı bütçesine konulacak ödenekten karşılanacak.
KÜLTÜR YATIRIMLARI VE GİRİŞİMLERİNİN TEŞVİKİ 5225 sayılı Kanun uyarınca, Kültür yatırımları ve girişimlerinin teşviki amacıyla işçilerin prime esas kazançları üzerinden hesaplanan sigorta primlerinin işveren hissesinin, yatırım aşamasında üç yılı aşmamak şartıyla %50'si, işletme aşamasında ise yedi yılı aşmamak şartıyla %25'i, Hazinece karşılanır.
KONTENJAN FAZLASI ÖZÜRLÜ ÇALIŞTIRMA TEŞVİKİ Kontenjan fazlası özürlü çalıştıran işverenler, işçiye ödenen ücretin asgari ücretlik kısmının işveren hissesinin tamamı üzerinden yararlanır. Örnek: Sigortalının ücreti 2.000 TL ise, yararlanılan teşvik miktarı 796,50x%20=159,30 TL olacaktır.
5 PUANLIK PRİM İNDİRİM TEŞVİKİ* Bu teşvik türünde indirim tutarı asgari ücret üzerinden değil, fiilen işçiye ödenen ücret üzerinden hesaplanır. Örnek: İşçinin ücreti 2.000 TL ise, işveren hissesinin 2.000x%5=100 TL olan kısmı hazine tarafından karşılanacaktır.
TEŞVİK MİKTARININ HESAPLANMASI – 1 Hiçbir sınırlama olmaksızın işveren hissesinin tamamı Fon tarafından karşılanacağı için işçiye ödenen brüt ücret aynı zamanda işçinin işverene maliyeti olacak. Örnek 1- (X) A. Ş.’nin iş kazası ve meslek hastalığı prim nispetinin (2), çalıştırdığı toplam sigortalı sayısının 10 ve bu sigortalılara ilave 2 işçinin işe alındığı ve ödenen ücretlerin 3.000,00 TL olduğu varsayıldığında,
TEŞVİK MİKTARININ HESAPLANMASI – 2 Teşvik dikkate alındığında 2.000 TL ücret alan bir sigortalı için ödenmesi gereken sigorta primi; İşveren Hissesi: Prim nispeti - Sigortalı hissesi = 34-14= 20 İşveren Hissesi: 3.000,00 TL x 20 / 100 = 600,00 TL Sigortalı Hissesi: 3.000,00 TL x 14 /100 = 420,00 TL Fon Tarafından Karşılanacak Tutar = 600,00 TL Ödenecek prim Tutarı: 420,00 TL İşverene Maliyeti : 3.060,00 TL
PRİM TEŞVİKLERİ GİDER KAYDEDİLEMEYECEK Fondan karşılanan prim tutarları, gelir ve kurumlar vergisi uygulamalarında gider veya maliyet unsuru olarak dikkate alınmaz. Bakanlar Kurulu, bu teşvikin uygulanma süresini 2015 yılından itibaren beş yıla kadar uzatmaya yetkilidir.
TEŞVİKTEN YARARLANMAK İÇİN BAŞVURU NASIL YAPILACAK? Sigorta prim teşvikinden faydalanılabilmesi için, işverenlerin, anılan maddede öngörülen niteliklere sahip sigortalıların işe alındığına ve işyeri yönünden gerekli şartların taşındığına ilişkin dilekçe ile işyerinin bağlı bulunduğu Sosyal Güvenlik İl/ Sosyal Güvenlik Merkez Müdürlüğü'ne müracaat etmeleri gerekmektedir. Yapılan yazılı müracaatlar üzerine, kapsama giren sigortalılara ilişkin aylık prim ve hizmet belgelerinin, 4447 sayılı kanun çeşidi seçilmek suretiyle gönderilebilmesi amacıyla SGK tarafından aktivasyon yapılacak.
KAMUDAN İHALE İLE İŞ ALANLAR TEŞVİKTEN YARARLANAMAYACAK Kamu kurum ve kuruluşlarına ait işyerleri, Belediye İştirakleri, Devlet İhale Kanununa, Kamu İhale Kanununa istinaden yapılan alım ve yapım işlerine ilişkin işyerleri, sosyal güvenlik destek primine tabi çalışanlar ve yurt dışında çalışan sigortalılar teşvik kapsamı dışında olacak.
VERGİLERDE YAPILANDIRMA KAPSAMI – 1 31 Aralık 2010 tarihine kadar ödenmemiş vergiler ile bunlara bağlı vergi cezaları, gecikme faizleri, gecikme zamları, idari para cezaları, gümrük vergileri; belediyelerin beyannamelere ilişkin vergileri, 2010'da tahakkuk eden vergileri, ödenmemiş ücret, su kullanım, büyükşehir belediyelerinin su ve atık su bedeli alacakları yeniden yapılandırma kapsamında olacak.
VERGİLERDE YAPILANDIRMA KAPSAMI – 2 Alacaklar, TEFE/ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak yeniden hesaplanacak. Borcun ödenmesi halinde, vergi cezalarından ve buna bağlı gecikme zamlarının tahsilinden vazgeçilecek.
VERGİLERDE YAPILANDIRMA KAPSAMI – 3 Yıllık gelir veya kurumlar vergilerini, gelir (stopaj) vergisi, kurumlar (stopaj) vergisi, KDV ve ÖTV için başvuruda bulunan mükellefler, taksit ödeme süresince, çok zor durum olmaksızın, her bir vergi türü itibarıyla bir takvim yılında ikiden fazla vadesinde ödemez ya da eksik öderse düzenlemeden yararlanamayacak.
VERGİLERDE YAPILANDIRMA KAPSAMI – 4 Vergiler, belirtilen süre ve şekilde ödenmezse oranın bir kat fazlası olarak uygulanacak gecikme zammıyla birlikte tahsil edilecek. Bu vergilerde indirim, mahsup ve iade olmayacak.
SİGORTA PRİMLERİNDE YAPILANDIRMA KAPSAMI – 1 Sigorta primi, emeklilik keseneği ve kurum karşılığı, işsizlik sigortası primi, sosyal güvenlik destek primi, isteğe bağlı sigorta primi ve topluluk sigortası primi, damga vergisi, özel işlem vergisi ve eğitime katkı payı borç asılları ile bu alacaklara ödeme sürelerinin bitiminden itibaren TEFE/ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutarın ödenmesi halinde, bu alacaklara uygulanan gecikme cezası ve gecikme zammı alacaklarından vazgeçilecek.
YAPILANDIRMA BAŞVURUSU VE ÖDEME SÜRESİ – 1 Yapılandırma hükümlerinden yararlanmak isteyen borçluların; Bu Kanunun yayımlandığı tarihi izleyen ikinci ayın sonuna kadar SGK’ya başvuruda bulunmaları, İlk taksiti bu Kanunun yayımlandığı tarihi izleyen dördüncü aydan başlamak üzere ikişer aylık dönemler halinde azami on sekiz eşit taksitte ödemeleri, şarttır.
YAPILANDIRMA BAŞVURUSU VE ÖDEME SÜRESİ – 2 Taksitle yapılacak ödemelerde ilgili maddelere göre belirlenen tutar; 1) Altı eşit taksit için (1,05), 2) Dokuz eşit taksit için (1,07), 3) On iki eşit taksit için (1,10), 4) On sekiz eşit taksit için (1,15), katsayısı ile çarpılır ve bulunan tutar taksit sayısına bölünmek suretiyle ikişer aylık dönemler halinde ödenecek taksit tutarı hesaplanır. Bu Kanun hükümlerinden yararlanmak üzere başvuruda bulunan borçlulara tercih ettikleri taksit süresine uygun ödeme planı verilir. Ancak, tercih edilen süreden daha kısa sürede ödeme yapılması halinde ödenecek tutar ilgili katsayıya göre düzeltilir.
TAKSİTLER İKİ AYDA BİR ÖDENECEK 6 eşit taksit seçenler ödemeyi 12 ayda, 9 eşit taksit seçenler ödemeyi 18 ayda, 12 eşit taksit seçenler ödemeyi 24 ayda, 18 eşit taksit seçenler ödemeyi 36 ayda ödeyecek. Bu yöntemin amacı vergi alacaklarına ilişkin yapılan taksitler ile SGK borçlarına ilişkin yapılan taksitlendirmelerinin aynı aya denk gelmesini önlemektir.
ÖDEME DÖNEMİNİN TATİLE RASTLAMASI Bu Kanuna göre ödenecek taksitlerin ödeme süresinin son gününün resmi tatile rastlaması halinde süre tatili izleyen ilk iş günü mesai saati sonunda biter. Bu Kanun hükümlerine göre hesaplanan tutarın; İlk taksit ödeme süresi içerisinde tamamen ödenmesi halinde, bu tutara bu Kanunun yayımlandığı tarihten ödeme tarihine kadar geçen süre için herhangi bir faiz uygulanmaz.
TAKSİTLERİN AKSATILMASI – 1 Bir takvim yılında en fazla 2 taksitin süresinde ödenmemesine izin verilmektedir. Süresinde ödenmeyen taksit, son taksiti izleyen ayın sonuna kadar ödenebilecektir. Ancak ödenmeyen taksit gecikme zammı ile birlikte tahsil edilecektir. Kanundan yararlanmanın bir diğer şartı, cari dönem prim ödeme yükümlülüklerinin gününde yerine getirilmesidir. Cari yükümlülükler açısından da 1 takvim yılında en fazla 2 defa ihlal hakkı verilmektedir.
TAKSİTLERİN AKSATILMASI – 2 Yeniden yapılandırıldığı halde taksitlerini ödememeleri nedeniyle yeniden yapılandırma haklarını kaybedenlerden; yapılandırmaları 12 taksite kadar olup da ödenmemiş taksit sayısı 4'ten fazla bulunmayanlar ile yapılandırılmaları 24 taksite kadar olup da ödenmemiş taksit sayısı 8'den fazla bulunmayanların başvurması halinde bozulan yeniden yapılandırması hayata geçirilecek. Ancak, ödeme yükümlülüğü 3 aylık sürede tam olarak yerine getirilemezse yeniden yapılandırma hakkı kaybedilecek, yapılandırma işlemi de iptal edilecek.
Teşekkür ederiz… www.birlikteik.com bilgi@birlikteik.com ali.dogan@birlikteik.com huseyin.yavuzturk@birlikteik.com 86