DENİZEL KAYNAKLAR VE DENİZLERDEN YARARLANMA Eda ÇİMENLİ
Denizel Kaynaklar İnsanlar çok eskiden beri denizlerden taşımacılıkta, savunmada ve balıkçılıkta geleneksel olarak sınırlı ölçüde yararlanmakla yetinmişler, denizel ortamdan daha fazla yararlanma gereksinimi duymamışlardır. Fakat dünya ülkeleri giderek artan toplumların her yönüyle daha rahat ve daha mutlu bir yaşam sağlamaları amacıyla geliştirdikleri teknolojileri ve halkın beslenmesi için gerekli madde açığını denizlerden sağlamaya yönelmişlerdir
Deniz Hukuku Denizlerin içerdiği kaynaklardan tüm ülkelerin optimum şekilde yararlanabilmesi için uluslar arası düzeyde toplantılar düzenlenerek Deniz Hukuku hazırlanmıştır. Kaynaklardan yararlanma şekilleri ile bu kaynakların korunması prensipleri ve kirlenme olayı ile ilgili önlem alınmaya çalışılmaktadır. Okyanus ve deniz kaynakları Biyolojik, Jeolojik, Fiziksel ve Kimyasal olarak dört bölüme ayrılır.
Biyolojik Kaynaklar Okyanus ve denizlerin içerdiği biyolojik kaynaklara Canlı Kaynaklar veya Su Ürünleri adı verilir ve bunlar genelde Uygulamalı Biyolojik Oseanografi veya Balıkçılık Biyolojisi bilim dalının konusunu oluştururlar. Canlı kaynakları; okyanus ve denizlerde doğal olarak bulunan bitkisel ve hayvansal organizmalarla, bu ortamda yapay üretilen organizmalar oluşturur.
Doğal Canlı Kaynaklar Bugünkü verilere göre canlı kaynaklara 200.000 civarında bitki ve hayvan türü dahil olmakla beraber, bunların ancak 500 kadarı direkt ekonomik öneme sahip görünmektedir. Bu nedenle yüksek organik madde verimine sahip denizlerin ancak yılda 70 milyon tonluk bölümünden yararlanılabilmektedir.
Kimyasal Kaynaklar Deniz suyunda 80’den fazla element mevcut olup, bunların okyanus ve derinlerdeki total miktarı “500*10 üzeri 14” ton olarak hesaplanmıştır. Bununla beraber bugüne kadar yapılan çalışmalarda deniz suyunda çözünmüş halde bulunan bileşiklerin en önemlisini günümüzde sodyum ve klor elementlerinin birleşmesinden oluşmuş softa tuzu oluşturur. Bu bileşik 5000 yıldan beri deniz suyundan buharlaşma yöntemiyle çıkartılmaktadır
Jeolojik Kaynaklar Kimyasal kaynaklar açısından olduğu gibi jeolojik kaynaklar yönünden de okyanus ve denizlerin çok zengin olduğu kabul edilmektedir. Ancak günümüzde bunların çoğunun işletilmesinin ekonomik olmadığı da belirtilmektedir. Mineraller denizde bulunmaları nedeniyle 4’e ayrılır: Deniz suyunda çözünmüş halde bulunan mineraller (kimyasal kaynaklar) Okyanus ve denizlerin dibi üzerinde bulunan mineraller Denizlerin dibini örten sedimentlerin içinde bulunan mineraller Kaya yataklarının altında bulunan minerallerdir.
Dalga Enerjisi Güneş ışınları dünyanın temel enerji kaynağıdır. Dünya üzerinde kara ve denizlerin dağılımından dolayı gelen ışınların %70'i denizler tarafından tutulur. Bu sebeple uygun yöntemler kullanılabildiğinde okyanuslar iyi bir enerji kaynağı olabilir. Bu enerji deposu bilim insanlarının da dikkatini çekmiş ve denizler üzerine çeşitli çalışmalar yapmıştır. Elektrik enerjisini gelgitler yoluyla oluşturma projesi 1970'lerde başlamıştır. Bu sistemin gelgit düzenine etkileri tam olarak bilinemediği için yer yer tartışmalara sebep olmuştur. Fransa'daki Rance Santrali 240MW'lık gücüyle dünyadaki en önemli gelgit santralidir. Ayrıca Rusya'da Kislaya Guba'da birkaç MW gücünde deneysel bir santral vardır. Günümüzdeki dalga enerjisi teknolojilerinin çoğu gelgit ve dalga hareketlerinden yola çıkarak enerji üretmektedir. 1985'de Japon mühendis Masuda YOŞİO açık denizlerdeki ışıklı şamandıraların elektrik ihtiyacını karşılamak amacıyla dalgalardan yararlanan bir sistem geliştirmiştir. Sistemde dalgaların oluşturduğu hava akımı bir türbine dönme hareketi kazandırır ve türbin bu hareketi jeneratörüne ileterek elektrik üretilir. Japonya'daki 2MW gücündeki Kaimei Santrali buna örnektir.
Türkiye’de Akarsulardan Yararlanma Hidroelektrik üretimi (Fırat, Dicle, Kızılırmak v.s) : Yurdumuzdaki akarsuların belirli yerlerine barajlar kurularak bu barajlardan elektrik üretimi yapılmaktadır. Böylece yurt ekonomisine önemli katkıda bulunmaktadır. İçme ve kullanma suyu: Özellikle büyük şehirlerimizin içme suyu ihtiyacı barajlarımızdan sağlanmaktadır. Tarım alanlarını sulama (Fırat, Dicle, Seyhan v.s) : Tarım alanlarımız sulanarak bol ürün alınması sağlanmaktadır. Sulaması yapılmayan arazilerdeki verim önemli ölçüde azalmaktadır. Tatlı su ürünleri elde etme : Akarsu ve baraj göllerimizden balıkçılık ve diğer su ürünleri elde edilmektedir. Su sporları (Rafting) (Çoruh, Fırat v.s) : Akarsular su sporları yapılması son yıllarda büyük bir gelişme göstermiştir. Bu da turizmin canlanmasını sağlamıştır. Akarsu Taşımacılığı: (Bartın Çayı)
Türkiye’de Denizlerden Yararlanma Ulaşım Su ürünleri (Balıklar, Kabuklular, Yumuşakçalar, Sünger, Yosunlar) Deniz turizmi Tuz üretimi Kum üretimi Dalga enerjisi (Türkiye’de yararlanılmamaktadır) İçme suyu (Rafine edilerek)
Kaynakça Oseanoloji Ders Kitabı / Ahmet Kocataş www.oocities.org/inonucevre/denizlerde_biyoloj.htm www.neu.edu.tr/node/115 www.alternaturk.org/deniz.php www.mta.gov.tr/mta_web/kutuphane/mtadergi/79_8.pdf www.anatoliajournal.com/.../Cilt3_Sayi5_Yil1992_1304790058.pdf www.denizce.com/firuzaden.asp www.batem.gov.tr/yayinlar/bilimsel_makaleler/