DUYGUSAL ETKİLKEŞİM EKSİKLİĞİ ve DAĞILMIŞ AİLE

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
TEMEL EĞİTİMDEN ORTAÖĞRETİME GEÇİŞ Öğrencilerin aldıkları puanlar kadar yaptıkları doğru tercihler de iyi bir liseye adım atmalarına yardımcı olacaktır.8.sınıf.
Advertisements

DEZAVANTAJLı ÇOCUKLARDA EĞITIM HAKKı YENI ORHANLı ORTAOKULU – ÖZGÜR KAYA.
AKRAN DESTEKLİ ÖĞRENME
OKULA UYUM OKUL FOBİSİ. Okul Fobisi Değil, Anneden Ayrılma Korkusudur.
Okul Kademelerine Göre Gelişim Özellikleri YRD.DOÇ.DR. MUSTAFA TOPRAK.
BÖLÜM 1 TEMEL KAVRAMLAR. BÖLÜM 1 TEMEL KAVRAMLAR.
SPORLA İLGİLİ HAREKETLER DÖNEMİ (7-12 yaş)
E R G E N L İ K ERGENLİK DÖNEMİ FİZİKSEL GELİŞİM
AKRAN İLİŞKİLERİNDE SOSYAL STATÜ
Zihinsel engellilerin sınıflandırılması
Arş.Gör.İrfan DOĞAN.  Bugün otizm tedavisinde en önemli yaklaşım, özel eğitim ve davranış tedavileridir.  Tedavi planı kişiden kişiye değişmektedir,
EĞİTSEL OYUNLAR DOÇ. DR. GÜLTEN HERGÜNER BÖLÜM: 2
AİLELERLE İŞBİRLİĞİ.
SOSYAL GELİŞİM Öğr. Gör. İdris KARA.
ŞEKER(DİABETES MELLİTUS DM) HASTALARININ YAŞAM KALİTESİNİ ARTIRMAK İÇİN YAPILMASI GEREKENLER Şeker ya da diyabet denilen hastalık genellikle kalıtsal ve.
Fen tutum. Fen eğitimi ve fene karşı tutum ile ilgili araştırmalar incelendiğinde öğrencilerin, öğretmen adaylarının ve öğretmenlerin fene karşı tutumları,
SOLUNUM VE GEVŞEME EGZERSİZLERİ İLE ETKİLİ MÜZİK EĞİTİMİ AYŞEN ÜMİT İSTANBUL BİLİM VE SANAT MERKEZİ Müzik Mentoru.
Program Tasarım Modelleri
ERGENLİK DÖNEMİNDE GÖRÜLEN PSİKOLOJİK PROBLEMLER.
Prof. Dr. İnayet Aydın Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi
EĞİTİMDE DRAMA.
ÜSTÜN ZEKALI VE ÜSTÜN YETENEKLİ ÇOCUKLAR
OKUL- ÇEVRE İLİŞKİLERİ
Çocuklarda Davranış Ve Uyum Sorunları
Dışa Atım Bozuklukları
AİLELERİN YAŞADIKLARI SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
OYUN VE OYUNCAĞIN ÇOCUK GELİŞİMİ ÜZERİNE ETKİLERİ
Bireysel Farklılıklar ve Öğretim Tasarımı
ERGEN AİLE İLİŞKİLERİ.
Hayvan refahına uygun koşulların belirlenmesi
Ödev yapma alIşkanlIğI
Bütünleştirme uygulamaları
Hazırlayanlar Psk.Dan.Nazan MUTLU Uzm.Psk.Dan.Sinem TARHAN
KOCASİNAN REHBERLİK VE ARAŞTIRMA MERKEZİ
DEVAMSIZLIK NEDENLERİ VE GİDERİLMESİ İÇİN NELER YAPILMALI?
AİLE İÇİ İLETİŞİM VE OKUL BAŞARISI F.Birsen OLGUN Rehber Öğretmen.
KİŞİLİK GELİŞİMİ KİŞİLİK KURAMLARI SAVUNMA MEKANİZMALARI
Yrd.Doç.Dr. Çağdaş Erkan AKYÜREK
KAYNAŞTIRMA EĞİTİMİ.
AİLENİN OKUL BAŞARISINA KATKISI
Program Tasarım Modelleri
BİREYSELLEŞTİRİLMİŞ EĞİTİM PROGRAMI
Sağlık Bilimleri Fakültesi
TÜRK EĞİTİM SİSTEMİ ve OKUL YÖNETİMİ
DÜNYA ENGELLER GÜNÜ.
AİLE EĞİTİMİ.
EMPATİK İLETİŞİM 1.
OKUL-AİLE-ÇEVRE İŞBİRLİĞİNİN ÖNEMİ
Geniş Ölçekli Testler Yrd. Doç. Dr .Ömer Kutlu.
SOSYAL DAVRANIŞ.
Dünyanın En Şaşırtıcı Eğitim Sistemi: Finlandiya
Öğretimle İlgili Temel Kavramlar
EĞİTİME GİRİŞ Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi
EĞİTSEL VE DAVRANIŞSAL DEĞERLENDİRME- ASSESSMENT Ders 2: Yasal Düzenlemeler Prof. Dr. Tevhide Kargın.
HAKLARIMI ÖĞRENİYORUM
Okul Öncesi Eğitim.
ÇOCUKLARIMIZIN MUTLU VE BAŞARILI OLMASI İÇİN…
ÖĞRETİM İLKELERİ.
ÖĞRENME STİLLERİ.
Oyun İçine Gömülü Öğretim
VELİ SEMİNERİMİZE HOŞGELDİNİZ
AİLE TUTUMLARI.
Gelişim ve Temel Kavramlar
ÖZEL DURUMLARDA( HASTALIK-KAZA) PSİKOLOJİK DESTEK
DUYGUSAL İLETİŞİM EKSİKLİĞİ VE ANNEDEN UZAKLAŞMA HAZIRLAYAN
Oyunda kargaşa olur. Oyunda anlaşmazlıklar olur
Çoğu konuşma “katli” kasıtsız ve kalıcıdır
GEÇİŞ GEÇİŞ SÜRECİ Özel Gereksinimli ve / veya Engeli
SINAV KAYGISI VE ÇOCUK RUH SAĞLIĞI
Sunum transkripti:

DUYGUSAL ETKİLKEŞİM EKSİKLİĞİ ve DAĞILMIŞ AİLE Aile içindeki duygusal etkileşimin azalmasında birçok faktör etkili olabilir. Bunların başında, anne ya da babadan birinin kaybı veya ayrılıkları ya da çocuklarına karşı ihmal etme veya reddetme şeklinde takınılan tavırlar gelir. Çocukların anne ve babalarından utanç duymaları ya da anne ve babaların, çocuklarının gereksinmelerine yanıt vermemeleri, duygusal etkileşimi azaltan , yer yer ortadan kaldıran başka etkenlerdir. Duygusal etkileşimin azlığı sadece bireyin duygusal dünyasını etkilemekle kalmaz, aynı zamanda onun fizyolojik, zihinsel ve toplumsal gelişimine de olumsuz. etkide bulunur.

Duygusal etkileşim eksikliği bir çok alanda etkili olur Duygusal etkileşim eksikliği bir çok alanda etkili olur. Bunlar şöyle sıralanabilir: Duygusal etkileşim azlığı, bebeğin büyüme ve gelişimini geciktirip engelleyebilir. Oturmak, ayakta durmak gibi motor gelişim belirtilerinde gecikme görülebilir. Yemek yememek, yatağını ıslatmak gibi olumsuz belirtilere neden olabilir. Dil gelişimi gecikir. Bazı konuşma bozuklukları görülebilir. Zihinsel gelişim gecikir. Dikkatini bir konuya toplaması konusunda uğranılan güçlük, çocuğun öğrenmesini ve akıl yürütmesini etkiler. Çocuğun diğer insanlarla başarılı ilişkiler kuramaması sonucu, sosyal gelişmede gecikme ve saldırganlık gibi olumsuz davranışlar görülebilir. Bunun sonucunda meydana gelen sosyal tepkiler, bireyin kişiliğini etkiler ve içedönük, bencil bir kişilik oluşumuna yol açabilir.

Anneden Yoksunluk “Anneden Yoksunluk”, geniş kapsamlı bir kavramdır. Genel anlamda kısmi ya da tüm yoksunluğu (annenin ölümü gibi) içeren bu kavram, annenin, çocuğunun yanındayken bile ona yeterince sevgi iletememesi durumunu da kapsar. Anneden yoksun olma, çeşitli düzeylerde davranış bozukluklarının nedenidir. Örneğin, “kısmi yoksunluk”, beraberinde endişe, aşırı sevgi gereksinimi, güçlü intikam duygusu ve bunlardan doğan suçluluk davranışı, bunalımı getirebilir. İç dünyasındaki zorlukları bu tür tepkilerle dışa vuran çocuğun sinir sisteminde bozukluklar, davranış ve karakter yapısında dengesizlikler görülebilir.

Dr. Spit, bu konuda yaptığı çalışmalar sonucu, çocuğun yaşamından annenin çekilmesi halinde gelişmede gecikme, gerileme ve duraklamaların görüldüğünü kanıtlamıştır. Yine Bowlby, ilk beş yıl içinde anneden yoksun kalmanın suçlu davranış yapısının oluşumuna yol açabileceğini ileri sürmektedir Hükümlü gençler üzerinde gerçekleştirdiğimiz araştırmada, suçlu gençlerin %22’sinin dağılmış ailelerden geldikleri belirlenmiştir. Ülkemizdeki dağılmış aile oranının % 8 olduğu düşünülürse dağılmış aileden gelen suçlu çocuk oranının yüksekliği kolayca görülür. Ayrıca suçlu deneklerimizin fen % 48'inin çeşitli nedenlerle anne ve babalarından ayrı kaldıklarının saptanmış olması, Bowblby’nin savını doğrulamakladır

Anne ve Babanın Dikkat Etmesi Gereken Başlıca Noktalar Anne ve bahalar, öncelikle çocuklarını tanımalı, onları ilgi ve yetenekleri doğrultusunda yönlendirmelidirler. Bu konuda kendi tutku ve arzularına göre değerlendirme yapmamalıdırlar. Anne ve babalar, çocuklarında ki güven duygusunu pekiştirmek üzere, onları yapıcı ve faal kılacak bir ortam hazırlamalıdırlar. Ancak bu ortamı hazırlarken verecekleri görevin, çocuğun yetenek ve kapasitelerini aşmamasına özen göstermelidirler. Anne ve babalar, çocuk için en önemli besinin “sevgi" ve "sevecenlik“ olduğunu bilerek, çocuklarına yeterince ilgi ve sevgi göstermelidirler. Bu konuda aşırıya kaç mamaya özellikle dikkat etmelidirler. Anne ve babalar, eğilimlerinde, ünlü düşünür J. J. Rousseau'nun şu görüsünü gözden uzak tutmamalıdırlar: "Çocuğunuza hiçbir şekilde sözle ders vermeyiniz; o, ancak derslerinin tecrübelerini almalıdır. Ona hiçbir türde ceza uygulamayınız. Çünkü o, kabahatin ne olduğunu bilmez; ona asla af dilettirmeyiniz, çünkü sizi incitmesini de bilmez. Rousseau bu sözleriyle, çocuğa bilgiyi soyut düzeyde vermek yerine, "yaşatarak öğretmenin” önemine değinmektedir.

Anne ve babalar, çocuklarının kendi kendilerini yönetmeleri yolunda başlattıkları girişimleri, "yaş küçüklüğü" vb. neden­lerle engellememelidirler. Anne ve babalar, gelişimini normal yüzlerini, zorlu dönemlerini bilmeli, davranışlarını ona göre düzenlemelidir. Anne ve babalar, her çocuğun kendine özgü niteliklerle do­nanmış, ayrı bir birey olduğunu düşünerek, çocuğu diğer ço­cuklarla ve kardeşleriyle kıyaslama yoluna gitmemelidirler. Anne ve babalar, aile ve toplumca geçerli olan bazı kurallara uyma zorunluluğunu çocuğa hatırlatmalı, uymadığı takdirde onu “insanlar arası ilişkileri anlatacak" türdeki örnek olaylarla bilgilendirmelidirler. Hiçbir eğitimsel yararı olmayan bedensel cezalar uygulanmamalıdır. Anne ve babalar disiplin konusunda görüş birliğin­de olmaya ve çocuğun yanında tartışmamaya özen göstermelidirler. Anne ve babalar, "oyun"un, çocuğun gelişim ve eğitimi için önemli olduğunu düşünerek, onun, bu faaliyete zaman ayırmasını sağlamalıdırlar.