İSİMLERİN GRAMER KATEGORİLERİ
İSİMLERİN GRAMER KATEGORİLERİ Gramer kategorisi, bir unsurun bir alandaki sentaktik özelliklerinin toplamı veya sınıfıdır. Bu sınıflar, unsurların birbirleriyle kıyaslanmasıyla elde edilir veya aynı şekilde verilir. Türkçede isimlerin gramer kategorileri şunlardır: - küçültme; - cinsiyet; - sayı; - ad durumları.
1. KÜÇÜLTME GRAMER KATEGORİSİ İsimlerde küçültme gramer kategorisi, isimlere acıma, şefkat, sevgi, yakınlık, ilgi, küçümseme, vb. gibi duyguları ekler. Türkçede küçültme şu eklerle yapılır: 1. /-CAk/: yavru+cak, vb. Daha çok “k” ile biten kelimelerle kullanılır ve bu durumda “k” sesi düşer: büyük+cek>büyücek, çabuk+cak>çabucak, küçük+cek>küçücek, vb. Örnekler: Apartıman şöyle büyücekti. Ne var ki az sonra toparlandım, giysilerimi, ayakkabılarımı gidip dolaptan çıkardım, çabucak giyindim.
1. KÜÇÜLTME GRAMER KATEGORİSİ 2. /-cAğİz/: adam+cağız, can+cağız, çocuk+cağız, el+ceğiz, hayvan+cağız, kardeş+cağız (<kardaş+cağız), kadın+cağız, kız+cağız, kuş+cağız, oğlan+cağız, vb. Örnekler: O kadar çabuk oldu ki; adamcağız sözün sonunu bile getirmeye vakit bulamadı. Bir otomobilin ön tarafı çocukcağızın başını koparmış. Fakat kadıncağız, artık ipin ucunu iyiden iyiye kaçırmıştı. Bugün bu kızcağızın başına gelen şey yarın da kendi çocuklarının başına gelebilirdi. Yanında yavruları olan kuşcağız bir şeylerden ürküp öfkelenmiş olmalıydı.
1. KÜÇÜLTME GRAMER KATEGORİSİ 3. /-cİğAz/: hanım+cığaz, bey+ciğez, yavru+cuğaz, vb. Örnekler: Hanımcığazım, ne dersen öyledir. Yavrucuğazımı çok, ama çok severim.
1. KÜÇÜLTME GRAMER KATEGORİSİ /-Cİk/ - En sık ve en çok kullanılan küçültme ekidir: biraz+cık, damla+cık, elma+cık, ince+cik, kısa+cık, kitap+çık, koyun+cuk, köprü+cük, oda+cık, söz+cük, usulca+cık, yapma+cık, zavallı+cık, vb. “K” ile biten isimlere bu ek getirildiğinde, “k” ünsüzü düşer: alçak+cık > alçacık, bardak+cık > bardacık, ısıcak+cık > ısıcacık, küçük+cük > küçücük, minik+cik > minicik, ufak+cık > ufacık, yumuşak+cık > yumuşacık, sıcak+cık > sıcacık, vb.
1. KÜÇÜLTME GRAMER KATEGORİSİ Örnekler: Anne verandanın altında uzanmıştı, her yanı örten ağır bir sessizliğin dibinde küçücüktü. Yeni bir sözcük kullanmak isteğiyle eskisini atıyorlar, çoğu kez de attıkları sözcük yenisinden daha kuvvetli, daha diri duruyor. Bebek şu kadarcıktı. Bu yatak yumuşacık. Ben yavaşçacık çekildim, odaya girdim, kapıyı kapattım.
1. KÜÇÜLTME GRAMER KATEGORİSİ Ünsüzle biten tek heceli isimlere bu ek getirildiğinde, ekten önce kuralsız bir şekilde bazen dar bazen de geniş bir yardımcı ünlü eklenir: аz+(ı)cık, bir+(i)cik, dar+(a)cık, genç+(e)cik>gencecik, vb. Örnekler: Bardaktaki şarab azıcıktı. Bu subay gencecik.
2. CİNSİYET GRAMER KATEGORİSİ İsimlerde cinsiyet kategorisi, bir ismin eril (maskülen, müzekker) veya dişil (feminen, müennes), bazı dillerde de üçüncü (orta, nötr) cinsiyete bağlanması demektir. Türkçede gramatikal cinsiyet yoktur, sadece doğal cinsiyet vardır. Doğal cinsiyet, bir ismin cinsiyetinin anlamından çıkarılmasını gösterir.
2. CİNSİYET GRAMER KATEGORİSİ Bu tür kelimeler Türkçede sayıca çok azdır ve genellikle akrabalık isimleri veya çok kullanılan evcil hayvan isimleridir: kadın - erkek, karı - koca, yenge - amca, gelin - damat, nine - dede, horoz - tavuk, kısrak - at, inek - öküz, koyun – koç, vb. Türkçeye giren bazı yabancı isimlerde de doğal cinsiyet vardır: kral - kraliçe, prens - prenses, aktör – aktris, vb.
2. CİNSİYET GRAMER KATEGORİSİ Bazen doğal cinsiyet, yabancı eklerle de elde edilir: şair - şaire, müdür – müdüre, vb. Doğal cinsiyetin elde edilmesi için en sık başvurulan yöntem, sıfatların kullanılmasıdır (bay, bayan, erkek, dişi, kız...): erkek öğretmen - kadın öğretmen, erkek kardeş - kız kardeş, erkek kedi - dişi kedi, vb. Örnekler: Kadının üç erkek kardeşinin hamak kurup yattığı sofada duruyordu hala. Uzunkuyruk dişi maymun yavrularıyla ocağın yanında oturup ısınmaktadır.
2. CİNSİYET GRAMER KATEGORİSİ Bazı birleşik kelimeler de doğal cinsiyet ifade edebilirler: beyefendi (bey + efendi) - hanımefendi (hanım + efendi), kaynata (kayın + ata) - kaynana (kayın + ana), vb. Örnekler: Bu vaziyet karşısında bendeniz ne yapabilirim beyefendi? Parislilerin iyi bildiği neşeli, afacan ve esprili havası yanı sıra, gerektiğinde soylu bir hanımefendi olabiliyordu. Kaynatam da, "Durun, güz çimenini yesin davar!" dedi.
3. SAYI GRAMER KATEGORİSİ Türkçede isimlerin sayı kategorisi denildiğinde, teklik (tekil, singular, müfret) ve çokluk (çoğul, plural, cem’) anlaşılmaktadır. Bir tek varlığı karşılayan isimlere teklik isim, aynı cinsten birden fazla varlığı karşılayan isimlere ise çokluk isim denir. Arapça, İbranice gibi dillerde “ikili çokluk” diye bir çokluk bulunmaktadır. İkili çoklukta bulunan isim, iki varlığı karşılar. Bazı kelimelerin dışında, ikili çokluk isimleri bugün Türkçede yoktur: bahreyn, lugateyn, vb.
3. SAYI GRAMER KATEGORİSİ İsimlerin çoğu kendi temel şeklinde tekliktedir. Türkçede çokluk birkaç şekilde elde edilir: 1. /-lAr/ çokluk ekiyle: çocuk+lar, defter+ler, köy+ler, masa+lar, korku+lar, Perşembe+ler, yatak+lar, vb. Örnekler: Biliyor musun anne, ağaçlar evet ağaçlar, odundandır, dedi... İlaçlar sana iyi geldi. Onunla ilgili kitaplar, albümler baskı üstüne baskı yapıyor... Gençler daha iyi iş başarırlar.
3. SAYI GRAMER KATEGORİSİ Dikkat: /-lAr/ çokluk eki, /-lAr/ 3Çşe’yle karıştırılmamalıdır. Çokluk eki isimlere gelir, şahıs eki ise fiillere gelir. Kitaplar toz tutuyorlar. Birinci kelimede /-lAr/ çokluk ekidir, oysa ikinci kelimede fiile geldiği için, o fiili yapan şahsın birden fazla olduğunu bildirir, daha doğrusu şahıs ekidir.
3. SAYI GRAMER KATEGORİSİ Sayı sıfatıyla: bir kardeş, iki dizüstü, 100 saat, 365 gün, vb. Örnekler: Sen hemen buna hazır bir yanıt olarak, iki tür canlı varlık olduğunu söyledin... Ali Rıza Bey, ne yaptı yaptı, onu 45 lira aylıkla şirkete aldırdı. Bu kelimede 11 harf vardır. Not: 0-10 arası sayılar harflerle yazılır, diğerleri rakamlarla.
3. SAYI GRAMER KATEGORİSİ Eski Türkçede /-z/ ekiyle: Bugün olmamasına rağmen, eskiden Türkçede de “ikili çokluk” vardı. Bu kelimeler kalıplaşarak, bugün teklikte kullanılmaktadır: diz, göz, omuz, vb. Çoklul şekilleri /-lAr/ ekiyle yapılır: Kafa; iki kolla dizlerin arasında kaybolmuş. Daracık bir göz hapsi içinde sıkıştırıyorum, sıkıştırıyorum. Ben omuzlarımı kaldırdım...
3. SAYI GRAMER KATEGORİSİ Eski Türkçede /-an/ ekiyle: Bu çokluk ekiyle Eski Türkçede kurulu isimler bugün teklikte kullanılmaktadır: oğul – oğlan, kız – kızan, vb. Çokluk şekilleri yine /-lAr/ çoklu ekiyle yapılır: Senin oğlan herhal, müdür olacak... Yarın başka oğlanlar evlenecek!
3. SAYI GRAMER KATEGORİSİ Bazı kelimeler, teklikte olmalarına rağmen, çokluk anlamı taşırlar. Bunlara topluluk isimleri denir: alay, bölük, demet, dizi, küme, millet, ordu, orman, öbek, sınıf, sürü, takım, yığın, vb. Bunlar genelde çokluk ekiyle kullanılmazlar. Kullanıldıklarında da, ya anlamları pekiştirilir ya da diğer başka topluluk isimleri kapsanır: ordular, sınıflar, takımlar, vb. Sayıca çok bu topluluk isimleri sayı sıfatlarıyla ifade edilir: iki demet, üç takım, vb.
3. SAYI GRAMER KATEGORİSİ Örnekler: Bir alay çocuk takılmış peşlerine! Sol omuzuna bir demet yapma menekşe iğnelemişti. Milletler de aynı şekilde hayatlarının şafağında kendi efsanelerini ve sembollerini ortaya koyarlar. Sonra ordular yürüyüşe geçti. Bu iki öbek diyalog arasında, düşünce olaraksa, bir ayrım yoktur... Daha bir sürü insan gibi, o da, içinde yaratıcı bir güç olmadığı içindir ki maceracı olmuştur. Benim takım biraz kalabalık. İçinde bir yığın şişe olan bir kutu çıkardı.
4. İSİM HALLERİ GRAMER KATEGORİSİ İsim halleri gramer kategorisi, isimlerin hallerini, daha doğrusu isimlerin genelde yüklemle ya da diğer bir isim veya bir kelime grubuyla olan ilişkisini belirtir. İsim hal ekleri, geçen yarıyıl isim çekim eklerinde zaten verilmişti, ancak hatırlatma olarak, bir daha verilecektir.
4. İSİM HALLERİ GRAMER KATEGORİSİ Türkçede ismin halleri şunlardır: 1. Yalın durumu (nominatif, NOM): /-Ø/ - İsimlerin ek almamış esas halidir: Masa resmini gördüğümüzde nasıl bir bütün olarak algılıyorsak, masa kelimesinide öyle algılamamız gerekir. 2. Belirtme durumu (akuzatif, ACC): /-İ/ - Cümlede öznenin yaptığı ve yüklemde ifade edilen işten doğrudan doğruya etkilendiği unsuru (nesneyi) gösterir: Kitabı açar ve makrokozmozun işaretini görür.
4. İSİM HALLERİ GRAMER KATEGORİSİ Yönelme durumu (datif, DAT): /-A/ - Yön veya hareketin yapıldığı yönü gösterir: Yazıya ve edebiyata sığınmayı, kalp sancılarını böyle dindirmeyi öğrenmiş. Tamlayan durumu (genitif, GEN): /-im/, /-İn/ - İsim tamlamalarında kullanılır ve bir ismin diğer bir isme veya kelime grubuna ait olduğunu belirtir: Köylüleri, kendisinin yol açtığı sefaleti düşünüyor. İkincisi, çocuklar büyüdüler ve evde benim varlığıma artık gerek kalmadı... Yazar bizim kullandığımız kelimeleri kullanmak zorunda değildir.
4. İSİM HALLERİ GRAMER KATEGORİSİ Bulunma durumu (lokatif, LOC): /-DA/ - Cümlede yüklemin nerede yapıldığını bildirir: Harp esnasında, çok büyük tesisler böylece kısa zamanda bitiriliyordu. Çıkma durumu (ablatif, ABL): /-DAn/ - Cümlede yüklemin gösterdiği işin, eklendiği isimden çıkarak, uzaklaşarak, ayrılarak yapıldığını bildirir: Berliac, bunun karşıtı, durumundan hoşnut gibi gözüküyordu, bu durumdan çıkmak da istemiyordu.
4. İSİM HALLERİ GRAMER KATEGORİSİ Vasıta durumu (enstrümental, INS): /-lA/ - Cümlede yüklemin neyle, hangi araçla yapıldığını bildirir: Gece gitgide karararak yeryüzüne abanıyor; ciğerlerim taze, serin bir havayla doluyordu. Eşitlik durumu (ekfatif, EQU): /-CA/ - İsmin bir kimse veya bir şeyle olan ilişkisini bildirir: İlkokul sıralarından başlanarak kazanılmış ve uzun yıllar boyunca kemikleşmiş kötü alışkanlıklar bir çırpıda terk edilemez.
BUGÜNLÜK BU KADAR.