TIP UYGULAMASINDA MAHREMİYET İLKESİ Yrd. Doç. Dr. M. Volkan KAVAS Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıp Tarihi ve Etik Anabilim Dalı
HİPOKRAT ANDI “Uğraşım sırasında ya da onun dışında, sanatımla ilgili görüp işittiklerimi bir sır olarak saklayacağım ve kimseye açmayacağım.”
TIBBİ BİLGİ Hastanın bedenine, özel yaşamına ait kişisel bilgiler Hastanın sağlık durumu, tıbbi durumu, tanısı, tedavisi ve prognozu hakkındaki tüm tanımlanabilen bilgiler
TIBBİ BİLGİ ile ilgili ORTAMLAR Hastanın yakınları ve meslektaşları Sağlık uğraş alanı Sigorta şirketleri Toplum Medya Elektronik kayıtlar
YASAL DÜZENLEMELER İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi Anayasa Biyoloji ve Tıbbın Uygulanması Bakımından İnsan Hakları ve İnsan Haysiyetinin Korunması Sözleşmesi (İnsan Hakları ve Biyotıp Sözleşmesi) Kamu Hukuku Türk Ceza Hukuku Tababet ve Şuabatı Sanatlarının Tarzı İcrasına Dair Kanun Tıbbi Deontoloji Tüzüğü Klinik Araştırmalar Yönetmeliği Hasta Hakları Yönetmeliği Meslek Kuruluşlarının Etik Bildirgeleri
İNSAN HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ - “Herkes mahremiyetine ve aile yaşamına, evine saygı bekleme hakkına sahiptir. Sivil otorite bu hakka müdahale edemez.”
MAHREMİYET HAKKI Bireyin bedenini ve kendisiyle ilgili bilgilerini - tıbbi kayıtlarını istediği ve izin verdiği kadarıyla paylaşmaktır. Hasta odasına girmeden önce kapıya vurmak, hastanın hijyen alışkanlıklarına, cinsel tercihine ya da bozulmuş aile ilişkilerine ait bilgilerin paylaşımı da bu hakkın kapsamındadır.
HASTA HAKLARI YÖNETMELİĞİ Sağlık durumu ile ilgili tıbbi değerlendirmelerin gizlilik içerisinde yürütülmesini, Muayenenin, teşhisin, tedavinin ve hasta ile doğrudan teması gerektiren diğer işlemlerin makul bir gizlilik ortamında gerçekleştirilmesini, Tıbben sakınca olmayan hallerde yanında bir yakınının bulunmasına izin verilmesini, Tedavisi ile doğrudan ilgili olmayan kimselerin tıbbi müdahale sırasında bulunmamasını, Hastalığın mahiyeti gerektirmedikçe şahsi ve ailevi hayatına müdahale edilmemesini, Sağlık harcamalarının kaynağının gizli tutulmasını, talep etme hakkına sahiptir. Hastanın ölümü mahremiyetin bozulması hakkını vermez.
EĞİTİMDE MAHREMİYET Eğitim verilen sağlık kurum ve kuruluşlarında, hastanın tedavisi ile doğrudan ilgili olmayanların tıbbi müdahale sırasında bulunması gerekli ise; önceden veya tedavi sırasında bunun için hastanın ayrıca rızası alınır.
TIBBİ BİLGİLERİN MÜLKİYETİ Tıbbi kayıtlar her şekilde hastanın mülküdür. Hekim her türlü bilgiyi içeren tıbbi kayıtların hastaya ait olduğunu ve onun mülkiyet haklarıyla güvence altına alındığını varsayarak karar vermelidir. Hastane hastalara ait tıbbi bilgileri ve kayıtları hastalarının gelecekteki tıbbi yararı adına emanet altına alır. Pozitif hakkın gereği olarak hastanenin bu muhafaza görevi, hastaneyi tıbbi kayıtların sahibi durumuna getirmez.
MAHREMİYETİ ORTADAN KALDIRABİLEN DURUMLAR Hastanın rızası Toplumun zarar görmesi Üçüncü kişilerin zarar görmesi Hastanın kendisinin zarar görmesi Hukuki bir neden
TAKDİR YETKİSİ Hekimin, hasta hakkında elde bulunan bilginin ne şekilde kullanılacağı konusunda sahip olduğu sorumluluk takdir yetkisi olarak isimlendirilmektedir. Hekim takdir yetkisini kullanarak, tedavi ve bakımı ile ilgili ekip üyelerine, konsültan hekime ve resmi makamlara açıklama yapabilir. Böyle bir durumda hekim, hastasının ya da üçüncü kişilerin sağlayabileceği yarar ile uğrayabileceği fiziksel, psikolojik, sosyal ve ekonomik zararı tartmalıdır.
MAHREMİYETİN ÖNEMİ Hekim açıklama yapma zorunluluğunun bulunduğu durumda, örneğin bildirimi zorunlu hastalıklarda, hastanın tanınmasına neden olabilecek bilgileri gizlemesi, bildirim için kod yöntemi kullanılmalıdır. Hasta bilgilerinin gizliliğinin korunmadığı ortamlarda, riskli gruplar ya da hastalar sosyal ve mesleksel yaşamlarının zarar görebileceği, sırlarının açıklanacağı kaygısıyla sağlık hizmetlerinden yararlanmamayı seçebilirler.
MAHREMİYETİN KALDIRILMASI Hekimin hastası hakkında basına ya da bilimsel dergilere onam elde etmeksizin bilgi vermesi hekimin takdir yetkisi dâhilinde olan bir eylem değildir ve etik açıdan onaylanamaz. Hekim sırrı açıklanmak için yetki alırken hastasını açık, anlaşılır ve dürüst bir biçimde bilgilendirmelidir.
ÖRNEK OLAY-1 Bay A. evli ve okul çağında iki çocuğu olan bir babadır. AIDS ile bağlantılı olan bir pnömoni nedeniyle tedavi görmektedir. Kan testlerinin sonuçları, HIV pozitif olduğunu gösterir. Bay A. eşine enfeksiyon hakkında bilgi verip vermeyeceğine ve bunu ne zaman yapacağına kendisinin karar vermek istediğini söyler. Sorduğunuzda, eşine durumu açıklamadığını ifade eder. Eşcinsel ilişkilerini eşinin bilmesini istemez; çünkü kendi ilişkilerini bitireceğinden ve ailesinin dağılacağından korkar.
DEĞERLENDİRME Toplumda tek tek hangi bireylerin enfekte olduklarını bilmek halk sağlığı açısından bir yarar sağlamadığı gibi, özel yaşamın gizliliğine ciddi bir müdahaledir. Zorunlu tarama testleri ancak hastalık için başarılı bir tedavi yöntemi söz konusu ise etik açıdan haklı çıkarılabilir. HIV taşıyıcısı olduğunu belirtme ödevi ancak zorunlu HIV taramalarının olduğu ve herkesin HIV taşıyıcılığı açısından durumunu bildiği toplumlarda söz konusu olabilir. Tarama testlerinin güvenilirliği önemlidir.
DEĞERLENDİRME Cinsel ilişki genellikle erişkin bireylerin uzlaşımsal bir etkinliği olduğuna göre, onların seçimine yasal düzenlemelerle karışma hakkımız etik açıdan sorunludur. Etik açıdan “evli” çiftlerde değerlendirme daha farklıdır. Burada güven ilişkisi etik değerlendirmenin temelini oluşturur. Toplum zaman zaman bireyin kendine zarar verme davranışına engel olma hakkını kendinde görür. Toplum her zaman bireyin üçüncü kişilere zarar verme davranışına engel olma hakkını kendinde görür.
ÖRNEK OLAY-2 43 yaşında erkek hasta polikliniğe şiddetli iç sıkıntısı, öfke ve tahammülsüzlük yakınması ile başvurdu. Çok acele kendisini yatıştıracak bir ilaç istiyordu. Oldukça sıkıntılı bir hali vardı. Bu duruma yol açan üzüntülü bir olay yaşayıp yaşamadığı sorusuna başlangıçta yanıt vermedi. Ancak daha sonra doktorun ısrarlı soruları karşısında yaşadığı olaylar hakkında konuşmayı kabul etti. 10 yıllık evli idi ve 8 yaşında bir oğlu vardı. Eşi ile bir aşk evliliği yapmışlardı ancak evliliğin 2. yılından itibaren sorunlar ortaya çıkmıştı. Dört gün önce işi erken bittiği için oğlunu okuldan erken almış ve eve oğlu ile birlikte erken dönmüştü. İçeri girdiğinde eşinin evde olduğunu ve yanında bir erkek olduğunu farketti. Bu nedenle oğluna kapıda beklemesini söyleyerek içeri girdi ve eşini bir erkekle birlikte yakaladı.
ÖRNEK OLAY-2 İlk aklından geçen onları öldürmek idi ancak, oğlunun kapıda beklediğini hatırlayarak geri döndü, oğlunu alarak ailesinin evine gitti. Ertesi gün eşine boşanma davası açtı. Kendini mutsuz ve çökmüş hissediyordu. Doktor hastanın eşine ve onun sevgilisine yönelik öldürme fikirlerinin halen sürdüğünü tespit etti. Hasta ile böyle bir davranışın kendisi ve oğlu açısından doğuracağı kötü sonuçlan uzun uzun konuştu. Bir yandan kendisini medeni bir insan olarak tanımlıyor ve kendi hayatını mahvetmeyi istemiyor, bir yandan da onları öldürmeyi istediğini, zaten toplumun da kendisinden bunu beklediğini söylüyordu. Görüşmenin sonunda aklının çok karışık olduğunu söyledi ve doktorun böyle bir şey yapmayacağına dair söz vermesi isteğini reddederek 3 gün sonra kontrole gelmek üzere oradan ayrıldı.
ÖRNEK OLAY-2 Doktor bu üç gün süresince polise haber vermesi gerekip gerekmediğini düşündü. Ancak hasta eşine ve sevgilisine ne tehditte bulunmuş, ne de bir şiddet davranışı göstermişti. Büyük bir şirkette üst düzey yönetici olan ve zaten zor durumda olan bu kişiyi daha da zor duruma düşürmek istemiyordu. Bu nedenle üç gün beklemeye karar verdi. Hasta üç gün sonra geldiğinde daha iyi ve kontrollü görünüyordu. İlaç tedavisinden yarar görmeye başladığını belirtti. Ancak eşine ve sevgilisine yönelik şiddet arzusu hâlâ devam ediyordu. Doktor bu hastayı 3 ay boyunca izledi. Bu sürenin ilk ayında hastadan eşine ve sevgilisine yönelik bir homisid riski olduğunu düşündü, ancak başka herhangi bir kişiye bu düşüncesinden söz etmedi. Bir ayın sonunda hasta eşinden boşandı. Üçüncü ayın sonunda doktora bu isteğinin kaybolduğunu bildirdi ve doktorun sürdürme önerisine rağmen tedavisini sonlandırarak bir daha kontrole gelmedi.
Teşekkürler...